Robin Hood ' Filminin Konusu : İngilizlerin efsane kahramanı Robin Hood karşımızda zenginden çalarak yoksula dağıtan Robin. Ordusu ile birlikte Fransızlara karşı savaşırken Kral Richard ı desteklemektedir fakat o sadece kendi çıkarları içindir. Kral kardeşi tarafından bir pusu sonucu öldürülmüştür. Kralın baş şovalyesi ölürken kılıcını Robin e verir ve onu babasına teslim etmesini söyler. Robin Nothingham da bir kasabaya gelir ve burada halkın sömürüldüğünü ve çok yüksek oranda vergi alındığını görür. Orada bir kadına aşık olur ve kasabayı kurtarmak için harekete geçer kendisi gibi bir çete kurarak savaşmaya başlar.
Black Hawk Down(2002)(7,7-333932)
The Last Samurai(2003)(7,7-368987)
3:10 to Yuma(2007)(7,7-266288)
Master and Commander: The Far Side of the World(2003)(7,4-188958)
We Were Soldiers(2002)(7,2-119055)
Kingdom of Heaven(2005)(7,2-246939)
Troy(2004)(7,2-450236)
The Patriot(2000)(7,2-249310)
Body of Lies(2008)(7,1-198832)
Robin Hood: Prince of Thieves(1991)(6,9-163843)
King Arthur(2004)(6,3-160609)
Alexander(2004)(5,6-162004)
zenginden alip fakire veren direni$ci ki$i. onun etlisine sutlusune kari$mayip babasinin $atosunu yakmasalardi ayni atraksiyonu yaparmiydi yine merak eder dururum hep. kevin costner ve morgan freeman'li filmi cok guzeldi. (bkz: unutulmayacak film sahneleri)
(kusmuk - 4 Temmuz 1999 00:00)
russel crow'dan robin hood mu olur ya! başka adam mı bulamadınız? bildiğin şişko bu adam. hadi gıladyatör dediniz iri dediniz kaslı falan ama robin dediğin kibar ve zariftir.
(susannah - 26 Mart 2010 12:44)
"arkadaş çekmişsiniz bunun filmini, hani yok mu robin hood'dan başka anlatacak hikayeniz senaryonuz?" diye sormadan edemiyorum.hayır, konu bilindik, tekrar tekrar filmi dizisi yapılmış, filmin trailer'ında da yazdığı gibi gladiator'u de çekmişsiniz, belli ki etkisinden kurtulamadınız şu kadar zaman. daha anlamlı, farklı bişey çekseniz o kadar bütçeniz var, biz de izlesek ne kadar güzel olurdu sör ridley scott'um ?ne inkar ne itiraf bu yalnızca sitem.
(hiyelkar - 14 Mayıs 2010 17:16)
fragmanını görünce pek olmamış olduğunu anlamıştım. russell crowe yakışmamıştı. robin hood deyince benim aklıma zayıf, çevik, zeki, kurnaz, ok kullanan bir eleman geliyor fakat russell crowe fazla yapılı ve hantal. ha ilk izlenim haricinde filme gelecek olursak;--- spoiler ---robin hood filmi ama filmde ne robin hood var ne ok ne de zenginden alıp fakire verme. zaten russell crowe yakışmamış, üstüne savaş alanlarında elinde çekiç ile koşunca bu oku da kullansa kullansa yaysız kullanır, bilek gücüyle düşmana saplar öyle öldürür izlenimi veriyor. filmin bir başında bir de sonunda ok atıyor ve filmin sonunda o son 1 dakikada görüyorsunuz robin hood'u, ardından diyor işte efsane böyle başladı.. saçmalık bence, tamam robin hood çekicen diye başladın ama baktın ki film bambaşka bişey çıktı sonunda, e adını değiştir bari goldfrey'in ipneliği koy, kral john'un amcıklığı koy, robin'in engellenemez yükselişi koy ne koyarsan koy ama robin hood koyma. çünkü alakası yok.ayrıca filmde hasan şaş oynamakta.--- spoiler ---özet geçiyorum: 10 üzerinden 7. (filmin başındaki savaş görüntüleri güzeldi.)
(popara - 17 Mayıs 2010 21:00)
zenginden çalıp fakire veren orman eşkiyasından çok adalet mülkün temelidir diye savaşan devrimci babanın devrimci oğluymuş. biz filmde bunu gördük.görmeyeli çok değişmişsin robin!
(dunyanin merkezi - 18 Mayıs 2010 07:36)
filmdeki cok dandik bir detay ve zaten bildik bir hikaye icin spoiler koyma gerizekaliligini yapmakla birlikte, olsun koyalim; buyrun: --- spoiler ---fransizlarin cikarma harekatinda kullandiklari onden acilmali kapaklari olan cikarma gemilerinin, ilk defa ikinci dunya savasinda normandiya cikartmasinda kullanildigindan yola cikarak izninizle "oha" demek istiyorum. kardesim, birinci dunya savasinda bile o tip cikarma gemileri yoktu. hatta bildigim kadari ile bu tarz gemiler olmadigi icin canakkale'de bir cikartma felaketi yasayan itilaf devletlerinin grubunun basindaki ingiltere, bu aci dersten yola cikarak 1920'lerde amfibi sinifi gemileri gelistirdi. neyse zamani ve ilgisi olan birileri sunu bir dolduruversin: (bkz: çıkarma gemisi) ayrica bu tip gemilerin bugunku motorlu teknoloji ile bile dalgali denizlerde kontrolu cok zordur. ama filmimizde, ortacagda elin fransizi firtinali bir havada, tahta, kurek isi kotariyordu. ilginc... amfibi tanki, hava destegi, destroyerlerden top atisi falan bekledim ama gelmedi.bir de leydi marian kara sovalye gibi zirhlara burunup cikarma savasina istirak etti ya... ha bir de sir godfrey ile dovusurken, yere dusup tam bitirici kilic darbesini yiyecekken, rasıl abinin "naaayiiiiir" seklinde hoynkurmesi ve akabinde marian' i kurtarmasi ani, artik klisenin klisesinin en bas klisesi olarak, benim bu filmde ne isim var seklinde kendi kendimi ve hayatin anlamini sorgulamami saglamistir. evet bu acidan yani sorgulama acisindan iyi oldu.--- spoiler ---ridley scott babamizi sever sayariz. ancak ne gerek, su borek be ridley baba? oldu mu simdi bu film? kendi kendini sorgulamak isteyenler bu filme para verip gitsin.
(bosch kalfa - 18 Mayıs 2010 14:46)
izler izlemez common archer olmak istedim. ayrıca russell crowe ve hasan şaş gerçekten de çok başarılı bir performans sergilemişler.
(spinelesslaugh - 18 Mayıs 2010 17:20)
asıl robin hood begins diye dalga geçmemenin ayıp olacağı, sözlükçüler yine siker atar diye üzüldüğüm ama beğenildiğini görünce sevindiğim film.evet nasıl bir nesilsek küçükken sevdiğimiz bütün karakterlerin yeniden çevirimlerinin daha karanlık, daha sert ve daha gerçekçi olmalarından hayvan gibi zevk alıyoruz. çünkü öyle daha güzel..gidin izleyin lan işte, sinemaya on beş lira veriyor iki saat değişik tatlar alıyorsunuz izlediğiniz her film citizen kane' mi olacak mnskym?
(the gambit - 19 Mayıs 2010 03:48)
vasat bir film. sadece robin hood ismi verilmesi ise garip, daha önce dendiği gibi robin hood begins olsa tamam da 2,5 saat sonra filmin sonunda "ve işte hikaye böyle başladı" demek ne kadar mantıklı? milletin çoğu zaten o hikaye için gidiyor robin hood isimli filme, şaka mısınız lan?
(hadji - 21 Mayıs 2010 17:47)
iki buçuk saatlik bir zaman kaybı olarak kesinlikle nitelendirilemeyecek film. evet, mükemmel değildir ancak anası s*kilesi, itin g*tüne sokulası da değildir. gayet keyifli anlara vesile olan, güzel ortamlarıyla, abartılı olmayan savaş sahneleriyle, oklarıyla ve dövüşüyle değilde fikirleriyle ve sakinliğiyle öne çıkan robin hood*karakteriyle ve cate blanchett'in kendisiyle bizleri mutlu eden bir filmdir. bunların dışında bir sürü hoşluğu da barındırmaktadır ki yazmaya erindim. beğenilecek bir sürü yanı var yahu, konsept bağnazı mısınız arkadaşım?!
(okachu - 24 Mayıs 2010 01:55)
gladiator'ün oklusudur.
(uyku - 25 Mayıs 2010 12:54)
iki filmin karakterlerinin yeni bir filmde kolajlanmasıyla çekilmiş sanki; birincisi zaten söylenmiş, russell crowe ve gladyatör. diğeri ise cate blanchett'ın yine savaşan koca yolu beklediği, beklerken de kayınpederine yoldaşlık ettiği charlotte gray. onun da sonunda ciğersiz düşman kayınpederini heder ediyordu ve cate blanchett bir şekilde onun intikamını almak için elinden geleni yapıyordu. sonunda da savaş bitince yavuklusuna kavuşuyordu. bu filmde ilginç olan, diğer robin hood filmlerinin aksine, bir ortaçağ güzellemesi olmaması. ortaçağ yaşamına ilişkin can sıkıcı detaylar gözümüze sokuluyor. bir kere savaş, kaçınılmaz gerçek. din yüzünden katliam, gırla. ekmek yiyeceksen, mısırın tohumunu bulmak bile mesele. süt içeceksen lady olsan bile inek sağacaksın. yemeğinin üzerinde fareler cirit atacak. aristokrat olsan da krala eşek yüküyle vergi vereceksin. şimdi şikayet ettiğimiz düzenin bize sağladığı konforları da düşündürttü bana. (gerçi vergilerimiz ortaçağ düzeyinde ve ekmeğimize farenin ilişip ilişmediğinden emin değiliz hala, ama olsun, pek çoğumuzun kocası yanında.) güneş ışıklarının yere ulaşamadığı sıklıkta ormanlarda yapılan atlı gezilerden başka ortaçağ'a dair hoş hiçbir şey yok bu filmde. bence bu gerçekçi bakış dikkate değer.
(falan fesmekan - 28 Mayıs 2010 15:51)
ridley scott ın yönettiğini ilk duyduğumda "sen de mi tükendin?" diye içten içe sorduğum,kadrosundaki russell crowe ve cate blanchett ı oldukça tutarlı kullanan ve bilinen hikayenin bilinmeyen kısmını ele almasıyla 2buçuk saatlik keyifle izlediğim güzel film..ilk yarım saati sanki bambaşka bi filmmişçesine başlıyor,sonralarında ise bilinen hikayeye bi yaklaşıp bi uzaklaşıyor..böylece de hem süreklilik hem de merak unsurunu hep aktif tutuyor..film ilk çıktığında da aklımda olan "robin hood için russell crowe fazla yaşlı gelmez mi"; filmi izlerken neredeyse hiç aklıma gelmezken,uzunca bi film ve bilindik bi hikaye olması korkusunu da hiç yaşamadığım bi film olarak arşivime aldım..--- spoiler ---özellikle king richard the lionheart -türkçe çevirimiz sağolsun rişar,sağol sana tarih bilgisi(!)- ın ölümüne kadarki bölümdeki entrikalar,vergiler ve halkın savaştan bıkkın,ekonomisi bitmeye yakın görüntüsünün tamamen bi aldatmaca olduğu çok güzel yaratılmış..zaten kralın kardeşi john un tahta geçtikten sonra neler yapabileceği ve yapamayacağı neredeyse bilindik olduğu için senaryodaki uzun iniş ve çıkışlara gerek kalmamış,bu yüzden de hikaye olduğu gibi akıp gitmiş..sir robert loxley nin ölümünden sonra hikayenin adeta cevher bulmuş gibi dört-beş kola ayrılması da zevkli bi hale getiriyor filmi..ayrıca marion loxley ve sir walter loxley nin tamamen temelde bulunması ve bu ölümden sonra her diyaloglarının filmin akışındaki kesintilere ve yön değiştirmelerine sebebiyet vermeleri önemlerini artırmış..eleanor of aquitaine in kraliyeti bir arada tutmak için çırpınmaları,godfrey in son ana kadar farkedilmeyen entrikaları ve ülkeyi satışının anlatımındaki keskinlik,little john,will scarlet ve allan a'dayle in robin e okadar yakın olmalarına rağmen filmin merkezinden kaçınma tutarlı rol paylaşımları,friar tuck ın önceden kötü robin den sonra iyi bi adam ve ayyaş haline dönüşümü,sheriff of nottingham ın değişmez kraliyet yalakalığı ve sözde bağlılığı,william marshal ın ara buluculuğu,baron baldwin ve baron fitzrobert ın cesur ve haysiyetli duruşları filmin genelindeki karakter oluşumları hakkında bilgi verip,bilindik hikayeden ayrılan yönleri halinde..robin longstride ın hayat hikayesindeki zorluk,baba özlemi ve loxley lerden biri olmasıyla değişen yaşamı kendisini belirsizlikten kurtarmakla kalmayıp aşkı da bulmasını sağlıyor..marion loxley nin maid marion a dönüşmüş hayatı,evlilik hayatını sadece 1 hafta yaşayabilmesi ve sir walter loxley e hayatının son dönemlerinde kendi babasıymışçasına bakıp sevmesi cate blanchett a uygun bi rol olduğunu gösteriyor..ayrıca blanchett in de nası bi güzellik olduğunu tekrar tekrar ölümsüzmüşçesine görmemizi sağladığı için filmin yeri benim için ayrılmış durumda..bu filmden sonra anladım ki güzel kadın saçının rengi ne renk olursa olsun güzelliğinden bişey kaybetmeyendir..--- spoiler ---eğer farklı bi robin hood hikayesini,geniş oyuncu kadrosuyla ve ridley scott denetiminde izlkemek istiyorsanız oldukça hoşunuza gidebilir..hele ki eski robin hood serilerinden kevin costner lı olanı izleyip de sevdiyseniz benim gibi bence bi deneyin..enazından pişman olmayacağınızdan eminim,ama filmi beğenebilmek için de açık fikirli ve milliyetçi düşüncenin ağırlığı altında ezilmemek gerekiyor..
(lake of the hell - 16 Eylül 2010 19:13)
filmler, diziler ile suyu çıkmış bir hikayeye bir nebze daha gerçekçi yaklaşan bir film.--- spoiler ---bir kere bu filmi süper bir kadro ile de olsa çekmek büyük cesaret, sonuçta herkesin bildiği bir hikayeyi anlatıyorsun. filme gelenlerin çoğu errol flynn'ı olmasa da kevin costner'lı filmi bilenler, eski ve yeni çekilen tv dizilerden (bkz: #14687553) aşina olmaları muhtemel insanlar. sanırım bunu kullanarak her yönden yazılan hikaye ters köşeye yatırmayı amaçlamış ve biraz başarmış bence. daha filmin başında robin'in orduda okçu olması ile filmin yaklaşım tarzı belli olmaya başlıyor. kişiliği ise krala verdiği cevaplar ile kendini gösteriyor buna karşılık standart beklenen tepki ile filmdeki tepki gene bir ters köşe durumu ve çok eğlenceli. çete toplama olayı ise tanır tanımaz güvenmeden ziyade silah arkadaşları olması gene gerçekçi bir yaklaşım. (bu arada diğer film ve dizilerde duydukça hep aklıma gelen ve hiç bir filmde görmediği küçük john espirisinin yeri bende bir başka) gerçi kralın ölümü ve dönüş yolundaki yer değiştirme ve ondan sonrası gelen komplolar, köylülerin lordlarını tanımaması vb. ile filmin bu havası hafiften kaymaya başlıyor lakin asil değilde bir duvarcının oğlu olması bile değişik bir şey. (burada masonluk ile alakalı birşeyler çıkacak diye bekledim açıkçası )fransızların çıkarma sahnesi müthişti. ehehe üşenmesem er ryanın çıkarma sahnesi ile kolaj yapıp youtube atardım. -fransız şövalyeler, nazi makinalısına karşı- o derece bir esinlenme vardı ki o kadar olur. ayrıca ingiltere ordusunun tamamı şövalye/süvari gibi bir şey olmuş. yani buraları pek olmamış bence neyse. ormandaki çocuklar, esasında başa bela olan şerifin çok ezik ve silik bir tip olması devam filmi konusunda bir ipucu veriyor gibi. gerçi bende devam filminde fantom gibi babadan oğula geçer gibi robinlik russel'dan çocuk çetesinin başındaki velete geçecekmiş gibi bir his uyandı nedense. fena değil ama daha iyi de olabilirmiş.bu arada ana kraliçenin olaylara yaklaşım tarzı ve metresi/müstakbel prensesi idare edişi bir başka güzel.--- spoiler ---
(gilbertus albans - 22 Eylül 2010 12:33)
2010 yapımı russell crowe'lu olan filmi pek enteresandır; filmin gişede ciddi hasılat yapmaması daha çok yapımcıların talebi gibi geldi bana. kendilerince bir şey anlatmak istemişler ama çok da sansasyon yaratmasın demişler gibi.--- spoiler ---bir kere filmde ciddi masonik göndermeler var: robin hood bir haçlı'dır; küçükken kaybettiği babası ise yazdığı kişisel hak ve özgürlüklere / kralın yetkilerinin kısıtlanmasına dair belge (magna carta?) ile soyluların dahi biat ettiği bir duvarcı ustası... ve gizli mesajların doğuşu (kılıç üstünde ve taşın altında yazan mesaj). masonluğun doğuşuna dair bir iki fikir kırıntısı serpiştirilmiş gibi.robin hood gibi masalsı bir kahraman, biraz daha gerçekçi bir zemine oturtulmaya çalışılmış. belli bir gücü ve tanınırlığı olan bir adamın, "zenginden alıp fakire verme" üzerine dayalı hırsızlığının, aslında "kraldan alıp halka verme" olayı olduğu (hatta bunun için son sahnelerden birinde ülkedeki tüm geyiklerin krala ait olmasına rağmen, bulduklarının avlanması, omuzlarda taşınması), krala karşı mücadele kararının gerekçeleri ve orman içlerinde yaşayan çapulcu çetesinin başına geçerek gizliden mücadele başlatmasının nedenleri vs. tabii ki, gizliden gizliye babasının bildirisine imza atmış soylular tarafından da gözetilecek, desteklenecektir. belki de bu yüzden, efsaneye dönüşebilecek savaş / ok becerisi sahneleri yok, robin sadece iyi bir savaşçı ve oku çok iyi kullanıyor, bu kadar.yani, masonlar ve amaçları konusunda yargıların biraz kırılması hedeflenmiş gibi.sonra; biraz ezber bozan bir aşk var filmde. hiç de öyle kuru kuruya "gördüm ve vuruldum" aşkı değil, gelişen olaylara ve birbirlerine verdikleri emek, kişiliklerine duydukları saygı ile gelişen bir aşk.jeanne d'arc'a karşılık lady loxley karakterinin konması ise, iki kadın karşılaştırması dışında, ormandaki genç çapulcuların olaylara nasıl müdahil olduğunu göstermesiyle de ilgili olabilir; kaldı ki onları savaşa çağırabilecek tek kişi, onlara bir nevi annelik eden lady'dir.fransa kralının sahil çıkarması sahnesi ile en popüler ve hafızalara kazılı hali olan saving private ryan filmi üzerinden normandiya çıkarmasının handiyse birebir benzerliği hiçbir gözden kaçmayacak derecede. ridley scott, bence bunu ancak bir "mesaj" için yapar. --- spoiler ---
(seytan ucurtmasi - 7 Ekim 2010 11:03)
zenginden alıp fakire verme hikayesini kimin uydurduğunu merak ettiğim halk söylencesidir.gerçek hikayede zenginden alma vardır evet, fakat amaç fakire vermek falan değildir. şöyledir ki, robin hood ingiltere'de tahttaki kral 1. richard'a (aslanyürekli richard) bağlı bir lorddur. kral papanın çağrısı üzerine kutsal topraklara haçlı seferine (yanılmıyorsam 3. haçlı seferi) katılır, yokluğunda tahta varis olarak kardeşi prens john'u bırakır. fakat sefer sırasında rehin düşen kral için ciddi miktarda fidye istenir. zaten abisine pek düşkün olmayan john, hazır tahtı da kapmışken fidyeyi ödemeyi reddeder, krala sadık olan ve fidyeyi kendi aralarında toplamaya çalışan lordları azleder. işte robin hood, malvarlığı ve toprakları elinden alınmış lordlardan biridir. bundan sonra sherwood ormanında gerilla faaliyetiyle "kralın parası krala" diyerek hazine konvoylarını yağmalamaya, fidyeyi bu şekilde toplamaya çalışır. fakire verme meselesi ise, john'un ağır vergileri altında ezilen bazı köylülere yaptığı bir kaç ufak gıda yardımından ibarettir.--- spoiler ---hikayenin nasıl sonlandığına gelince, kral richard kaçarak gizlice ingiltere'ye geri döner, hatta robin hood'un yanına gidip kendini sıradan biri olarak tanıtması, bir süre sonra kim olduğunu açıkladığında robin hood dahil herkesin diz çökerek krallarını selamlamaları güzel bir bölümdür. kralın döndüğünü haber alan prens john kaçar, richard da eski lordlarına topraklarını geri iade ettikten sonra, yokluğunda bazı iç karışıklıklar yaşanmış ülkesinde yeniden düzeni sağlamak için robin hood'un adamlarını da alarak ufak bir orduyla bir iç sefere çıkar. fakat hikaye ille kötü sonla bitecek ya, bu iç seferde kral ölür ve prens john bu sefer kral john olarak tahta oturur. intikamını almak için robin hood'u yakalar, bir kuleye hapsettirir. robin hood da kuleden kaçmaya çalışırken yaralanır ve bir süre sonra ufak bir kilisede ölür.ekleme: 1. richard'ı rehin alan kişi avusturya dükü leopold'muş.--- spoiler ---robin hood karakteri muhtemelen bir kaç farklı kişinin hikayelerinin abartılarak bir araya getirilmesiyle oluşmuş hayali bir karakter olsa da, richard'ın ve prens john'un aralarındaki taht kavgaları, haçlı seferi ve geri dönüşte rehin düşmesi konusu tarihi gerçeklerdir. ayrıntılı bilgi için wikipedia'dan geliyor:prens (ve sonradan kral) john: http://en.wikipedia.org/wiki/john,_king_of_englandkral 1. richard (richard the lionheart): http://en.wikipedia.org/wiki/richard_i_of_england3. haçlı seferi (third crusade): http://en.wikipedia.org/wiki/third_crusadeseferin rotası: http://www.allcrusades.com/…3-route-richard-i-2.jpg
(bagimsiz elektron - 13 Ağustos 2011 14:55)
surinam hoofdklasse liginde oynayan takım. iki yıl önce ligin anasını s.kerek şampiyon olan takımın şimdiki durumu içler acısı olan futbol kulübü. zenginden alıp bu kadar da verilmezki lan. sermayeyi bile vermiş adamlar.geçenlerde arkadaşa yakındım. ya bu robin hood ligden düşmüş daha galibiyeti bile yok. alt yapıya önem vermeleri, yeni sezona iyi transferler yapması lazım. defans berbat forvetlerde iş yok abicim. üstüne taraftarlar kulübü bas... şevket!! şevket nerdesin...
(bensendegilimsendeben - 24 Haziran 2014 21:07)
"en azından bir tarihçi, robin hood hikayelerinin ana fikrinin, geleneksel olarak sunulan "ormana karşı şehir" ya da "zengine karşı fakir" mücadelesi değil, denizaşırı tüccarlığın bozulmuş, yok olmakta olan soyluluğa karşı zaferi olduğunu savunmuştur. pahalı kırmızı elbiseler içindeki robin hood aslında fakirlerden ziyade, ortaya çıkmakta olan orta sınıfların savunucusudur."(bkz: john lloyd & john mitchinson)(bkz: cahillikler kitabı)
(hanging rock - 27 Kasım 2014 18:48)
bi tip bölücü eşkiya lideri.terörist başı.bebek katili.normanlardan ne istedin bre deyyus!?
(otisabi - 11 Aralık 1999 22:43)
bir de şöyle bir igrenc espri vardir:robin hood neden hamile kalmiş? zenginden alip fakire veriyormus...
(portakal - 24 Ekim 2001 16:44)
Yorum Kaynak Link : robin hood