Süre                : 2 Saat 20 dakika
Çıkış Tarihi     : 07 Aralık 2017 Perşembe, Yapım Yılı : 2017
Türü                : Biyografi,Cinayet,Drama
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  STX Entertainment , Huayi Brothers Pictures , The Mark Gordon Company
Yönetmen       : Aaron Sorkin (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Molly Bloom (IMDB),Aaron Sorkin (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Jessica Chastain (IMDB)(ekşi), Idris Elba (IMDB)(ekşi), Natalie Krill (IMDB), Michael Cera (IMDB)(ekşi), Kevin Costner (IMDB)(ekşi), Chris O'Dowd (IMDB)(ekşi), Rachel Skarsten (IMDB)(ekşi), Madison McKinley (IMDB)(ekşi), Jon Bass (IMDB), Joe Keery (IMDB), Graham Greene (IMDB), Samantha Isler (IMDB), Angela Gots (IMDB), Bill Camp (IMDB), Brian d'Arcy James (IMDB), Claire Rankin (IMDB), Jeremy Strong (IMDB), Melanie Hubert (IMDB), Bo Martyn (IMDB), Michael Kostroff (IMDB), Elisa Moolecherry (IMDB), J.C. MacKenzie (IMDB), Mary Ashton (IMDB), Chris Owens (IMDB), Mariah Owen (IMDB), Ari Cohen (IMDB), Stephanie Purpuri (IMDB), Ross Carter (IMDB), Robert B. Kennedy (IMDB), Morgan David Jones (IMDB), Linette Robinson (IMDB), Khalid Klein (IMDB), Piper Howell (IMDB), Frank Falcone (IMDB), Joey Brooks (IMDB), Chris Boyle (IMDB), Duane Murray (IMDB), David Lafontaine (IMDB), Matthew Deslippe (IMDB), Victor Serfaty (IMDB) >>devamı>>

Molly's Game (~ Molly'nin Oyunu) ' Filminin Konusu :
Molly Bloom (Jessica Chastain) gençliğinde Olimpik seviyede kayak sporuyla ilgilenmiş, sonrasında da sanat, spor ve finans camiasının üst düzeyindeki kişilerinin katıldığı poker müsabakaları düzenleyerek büyük paralar kazanmıştır. Ancak kara para aklama gibi birçok usulsüzlük suçlamalarıyla FBI tarafından göz altına alınır. Avukatı Charlie Jaffey (Idris Elba), onu büyük hapis ve para cezalarından kurtarmaya çalışacaktır. 2014'te Molly Bloom'un yazdığı "Molly's Game: The True Story of the 26-Year-Old Woman Behind the Most Exclusive, High-Stakes Underground Poker Game in the World" adlı otobiyografik romandan uyarlandı.


  • "basrolundeki kizimizin film boyunca iri memelerini gozumuze sokarken tek bir erkekle birakin sevismeyi, opusme sahnesinin dahi olmadigi film. ridley scott cekse anlardim gerci ama garip geldi."
  • "başka yakalayan oldu mu bilmiyorum. ama molly'nin, patronu dean'e "işlerin neden kötü gittiği"ni anlatırken aslında meşhur 2008 mortgage krizinden bahsediyor oluşunun çok hoşuma gittiği filmdir."
  • "izlemeyenlere acilen tavsiye ettigim film.kariyer degisimi, kariyer yükselmesi, zirve yapmasi ve düsüsünü konu alan filmleri sevenler kacirmasin."




Facebook Yorumları
  • comment image

    basrolundeki kizimizin film boyunca iri memelerini gozumuze sokarken tek bir erkekle birakin sevismeyi, opusme sahnesinin dahi olmadigi film. ridley scott cekse anlardim gerci ama garip geldi.


    (delnaja - 24 Ocak 2018 10:49)

  • comment image

    jessica chastain'in koyu saçlarıyla ve şahane stylingiyle dünyanın en güzel kadınlarından biri olduğunu bir kez daha gösteren film. chastain molly bloom'u kardashianlara benzettiği için onlardan ilham almış, onları özellikle incelemiş. aaron sorkin'in ilk yönetmenlik denemesi bence çok iyi olmuş. zaten filmi çekerken david fincher'dan tavsiyeler almış.

    --- spoiler ---

    bu tip hızlı yükselen insanların hikayelerini izlemeyi çok sevdiğim için -jessica chastain'in de etkisiyle- filme bayıldım. uzun zamandır jessica chastain ile idris elba'yı karşılıklı izlemek istiyordum hatta true detective dedikodusunu duyunca kendimi kaybetmiştim skdjhjskdjfd. hikayede molly'nin en büyük başarısı a-list aktörleri, işadamlarını, sporcuları vs kumar masasında idare edebilmesi. ve düzenli oynayanların kerizleyebileceği poker bağımlılarını çevresindeki ünlü isimlerin de etkisiyle çekerek oyunun devamlılığını sağlaması. ama oyun giderek büyüyünce, riskler artınca sistem teklemeye başlıyor. molly boyundan büyük bir banka işine girdiği için düzen patlıyor.

    ---
    spoiler ---

    filmi bitirdikten sonra açılış monoloğunu bir kez daha izlemek aşırı keyifli.

    ''a survey was taken a few years ago that asked 300 professionals one question: ''what's the worst thing that can happen in sports?'' some people answered losing a game 7. and other people said
    getting swept in four. some people said it was missing the world cup. and some brazilians said
    it was losing to argentina. not just in the world cup anytime, ever, in any contest. but one person answered that the worst thing that can happen in sports was fourth place at the olympics. this is a true story, but except for my own, i've changed all the names and i've done my best to obscure identities for reasons that'll become clear. i'm molly bloom and right now, i'm ranked third in north america in women's moguls. i grew up in loveland, colorado about two hours north of denver. i have a ba in political science from the university of colorado where i graduated summa cum laude with a 3.9 gpa. the median l-sat score at harvard law school is 169. my score: 173. i've spent 16 years chasing winter and being coached by the best in the world. sundays were for working out with my father. when i was 12 years old, for no particular reason, my back exploded. i was on skis again in a year, running moguls in 18 months and by my 20th birthday, i'd made the u.s. ski team. it's the last round of qualifying for the salt lake city olympics. this is the champion run at deer valley. the altitude's 8,100 feet and the pitch is 52 degrees which is the same as the sides of the great pyramids. the wind's 20-25 miles an hour blowing left to right. it's three-below zero at the top of the slope and with 17 skiers in front of me, it's gonna be like trying to stick a landing on a frozen infinity pool. i can make the olympic team right now. and if i had three perfect runs in salt lake... the best runs of my life... i can beat the austrians and the swiss nd have a realistic shot at the podium. then law school and then a start-up. a foundation that seeds entrepreneurial women. i hit a pine bough and i hit it so precisely that it simply snapped the release of my bindings. none of this has anything to do with poker. i'm only mentioning it because i wanted to say to whoever answered that the worst thing that could happen in sports was fourth place at the olympics... seriously, fuck you.''

    bana böyle senaryolarla böyle açılışlarla gelin. ilk sahnesi bu monolog sayesinde aşırı iyiydi.


    (brooklyn carter - 10 Şubat 2018 02:42)

  • comment image

    bazı yerlerde görmüştüm. yılların senaristi aaron sorkin'e "sen kadın karakterler yazamıyorsun," diye eleştiri gelmiş. bakıldığında yazdığı filmlerin çoğunda erkekler merkezde: the social network, a few good men, steve jobs, moneyball, charlie wilson's war, malice (off berbattı) ve the newsroom (dizi). tabii bunların hepsinde yardımcı rolde kadınlar da var (moneyball'da var mıydı?) ama bakıldığında hakikaten doğru dürüst bir kadın karakter yazmışlığı yok, nitekim newsroom'daki kadın karakterler de eleştirilmişti. bunun üzerine yılların sorkin'i kendini kanıtlama ihtiyacı hissetmiş (tamamen benim uydurmam) ve molly's game kitabını uyarlayarak kariyerinde ilk kez merkeze bir kadını koyup "hayır, ben kadın karakter de yazabiliyorum," demek istemiş. diyebildi mi? sonuç: uyarlama senaryo dalında oscar adaylığı + olumlu eleştiriler. lakin sorkin'in baş döndüren binlerce replikleri yüzünden *affedersiniz* beyin amcıklaması geçirmezseniz merkeze koyduğu kadın karakteri çok iyi yazmadığını görmeniz mümkün olabilir. yalnız, hakikaten beynim patladı binlerce replikten. newsroom'u izledim, social'ı izledim, steve'i izledim, moneyball'u izledim, charlie'yi izledim, (ne yazık ki) malice'i (de) izledim, ama halen sorkin'in tarzına (tek sahnede en az 100(?) replik) alışamadım gitti.

    sorkin gene önceki filmlerinin izinden giden bir projeyi bulmuş. yukarıda arkadaş çok iyi özetlemiş: susmak bilmeyen, aşırı zeki (harvard düzeyi) karakterler, zenginlik, amerika'nın güneş gibi parlayan adaleti vs. olaylar, karakterler, yaşamlar farklı ama molly's game, steve jobs ve the social network, hatta moneyball'da pek çok ortak taraf var. molly de, steve de, mark zıkkımbörg de, moneyball'daki eleman da zekiler, sürekli nutuk atıyorlar, (moneyball'daki dışında) kibirliler ve fazla arkadaşları yok. sorkin zeki kişilerin hayatlarını anlatmayı seviyor gibi görünüyor. neyse ortak tarafları geçeyim. molly's game bir yükseliş ve düşüş öyküsü anlatıyor. sıfırdan kanuna uygun olarak kumarhane açan molly'nin zengin oluşu ve elindeki her şeyi kaybedişi anlatılıyor. ilk 20 dakikadaki replik sağanağına alışılırsa eğlenceli bir film. zerre sıkmıyor, replikler beyin yaksa da 2 küsur saat boyunca eğlendiriyor. hızlı kurgu, hızlı konuşmalar, binlerce kesme, pek tabii molly'nin anlatıcılığı... bana biraz the big short'u hatırlattı. the big short krizi bilal'e anlatır gibi anlatmış, gene de zaman zaman beynimi yakmıştı (ekonomim kötü), burada sorkin pokeri anlatıyor ve ben bu kez hiçbir şey anlamıyorum, çünkü pokerim (boş küme) daha da kötü. gene de sıkılmadan izledim. zira ortada eğlenceli bir yükseliş-düşüş-toparlamaya çalışma öyküsü var.

    gelelim olumsuz tarafa. sorkin çok iyi bir senarist. ilk yönetmenliği de fena değil. ama kadın karakterlerde halen sorunlu. zira molly'i pek derinleştiremiyor. 2sa20dk'da molly'nin pokere nasıl dahil olduğu, nasıl yükselişe geçtiği, nasıl düşüşe geçtiği anlatılıyor ama bir nefes alıp karakterin psikolojisine fazla yer verilmiyor. sorkin karakterin psikolojisini, göstermekle değil, molly'e anlattırmakla geçiştiriyor. yan karakterlerdeyse hatırlanacak kişiler yok. idris elba'nın oynadığı avukat fazla görünmüyor ve fazla tanıtılmıyor. keza diğer onlarca karakter de. film molly'le alakalı ve molly dışındakilere dair bilgilerimiz sınırlı kalıyor. oyunculuklara gelirsem... jessica chastain daha önce aaron sorkin'in yazmadığı aaron sorkin filmi miss sloane'la ödül kovalamıştı. sorkin tarzı bir filmdi. orada da oldukça iyiydi, burada da iyi. filmi 2sa20dk boyunca taşıyor, karakterin hakkını veriyor chastain. ama miss sloane'da benzer bir karakteri oynadığı için ödül sezonunda önplana çıkamadı galiba. zira miss sloane da yükseliş ve düşüş öyküsüydü. hatta sloane'la molly arasında epey benzerlik bulunabilir. elba'yı izlemek de pek keyifliydi. özetle: poker filmlerini ve yükseliş düşüş öykülerini sevenler, sorkin'in replik hızına ayak uydurabilenler seveceklerdir filmi. son not: sorkin'in sıradaki filminde de (lucy and desi) bir kadın (aktris lucy ball) merkezde olacak, kadını cate blanchett oynayacak.


    (sherlock holmes 90 - 18 Şubat 2018 00:09)

  • comment image

    insan ilişkilerindeki yeteneği ve zekası ile milyon dolarlık iş kuran bir kadının öyküsü. izlerken girişimciliğine, cesaretine, kapasitesine hayran olmamak elde değil*

    efsane bir giriş sahnesi var ki filmin ne kadar sağlam olduğunu belli ediyor. benim gibi gerçek uyarlama film sevenler kaçırmasın, hele hele pokeri bilenler, oynayanlar hemen şu dakika açabilir.


    (balkanlardangelensogukhavadalgasi - 19 Şubat 2018 23:55)

  • comment image

    filmin girisi bana bazi insanlarin bazi hatalarinin hayatlarinin ozeti haline gelebildigini dusundurdu. yani mesela molly bloom'u tanitacaksin, diyorsun ki "iste bu da molly, olimpiyat sporcusuyken dusup atletik kariyeri bitmisti." ruh halime uygun bakis acilarindan bakip kendime benzerlikler cikariyorum. hal boyleyken filmin sonundaki churchill alintisinin dunyami aydinlatmaya yetmese de anlamli bir dokunusu oldugunu tahmin etmek de zor degil.

    "success ıs going from failure to failure without losing your enthusiasm. "

    belki basaramiyorum ama deniyorum en azindan.


    (mum boya - 20 Şubat 2018 01:41)

  • comment image

    filme başladıktan beş dakika sonra hikâyenin tanıdık geldiğini fark ettim, ardından da nereden geldiğini hatırlayıp o zamanlar tuttuğum günlükten teyit ettim. diş kliniğinde sıra beklerken gq dergisinde okumuşum 2014 ekim ayında. "şimdi beş parası yokmuş ama anılarını yazdığını kitabın film haklarını satacakmış, oradan bayağı kazanır" şeklinde not almışım olanları özetledikten sonra.

    player x denilen, michael cera'nın canlandırdığı kişi leonardo dicaprio büyük olasılıkla. hatırladığım kadarıyla dergide insanların dicaprio ile oynamayı çok istediği, en popüler oyuncunun o olduğu, onun için oyuna geldikleri yazıyordu. ben affleck ve tobey maguire isimlerini de not etmişim. tobey maguire'ın da molly'e kötü davrandığını hatırlıyorum.

    neyse, güzel film olmuş. keşke o hard disklerdeki mesajları okuma şansımız olsa, kim bilir neler yazıyor. ayrıca film boyu millet ne hayatlar yaşıyor be dedim, hakikaten millet ne hayatlar yaşıyor.

    edit: kitabı da okudum, player x tobey maguire kesinlikle. bayağı ruh hastası bir tipmiş. hikâye filmdekinden daha farklı gelişiyor. filmi beğenenlere tavsiye ederim.


    (i was made for you - 21 Şubat 2018 01:14)

  • comment image

    başka yakalayan oldu mu bilmiyorum. ama molly'nin, patronu dean'e "işlerin neden kötü gittiği"ni anlatırken aslında meşhur 2008 mortgage krizinden bahsediyor oluşunun çok hoşuma gittiği filmdir.


    (kitlelerinayfonu - 23 Şubat 2018 08:23)

  • comment image

    izlemeyenlere acilen tavsiye ettigim film.

    kariyer degisimi, kariyer yükselmesi, zirve yapmasi ve düsüsünü konu alan filmleri sevenler kacirmasin.


    (n8 - 31 Mart 2018 00:17)

  • comment image

    nefes kesen bir tempoyla başlayıp, vitesi bir tık düşürüp hızını 140 dakika koruyan, gerek senaryosuyla, gerek kurgusuyla, gerek 'jessica chastain' iyle oldukça başarılı bir aaron sorkin filmi. bir taraftan filmin ilk 5 dakikası ve son 5 dakikası molly'nin yaşadıklarını sonuna kadar özetlese de 140 dakika bile yetmedi sanki.

    --- spoiler ---

    aynen kayak yarışındaki gibi başlıyor. herşey dört dörtlük giderken molly'nin elinde olmayan bir sebepten kız tepetaklak oluyor. bütün dünya bu kız tekrar ayağa kalkamaz derken molly kalkıyor ve panoda 'diskalifiye' yazdığını görüyor. biz de bu başarısızlık gibi görünen çok büyük başarıyı izlemiş oluyoruz.
    babasının da söylediği gibi hayatta istediği herşeyi başarabilecek bir kadın. zeki, güzel, başarılı, hırslı ve prensipli. evet kumar oynatıyor, uyuşturucu kullanıyor, bazen fahişe gibi giyiniyor ama ne kendisine dokunduruyor ne başka birinin canının yanmasına izin veriyor. son dakikaya kadar molly'nin kurtulmasını istedim ama prensiplerini çiğneyip insanları afişe etmesi de ben de hayal kırıklığı yaratacaktı.
    neyse ki hakimin: 'molly'i hapse atarak halka ya da adalete hizmet edeceğimizi düşünmüyorum.' cümlesiyle rahatladım.
    sonuç olarak imrenilecek efsane bir kadın izlemiş oldum.
    sonra düşündüm bu kadının babası onu yetiştirme konusunda ne kadar başarılı? otoritesi ve mesafesi bu kızın karakterinde ne kadar etkili? aynı kız başka bir evde büyüseydi ne değişirdi? bu soruların olumlu ya da olumsuz cevapları olabilir ama babasıyla parkta yaptıkları konuşmadan sonra resmen gözlerim doldu ve cevapların da bir önemi kalmadı. ki onun da sebebi babasının sadece okuduğu ama bizim izlediğimiz, değme gerilim filmlerinde görmediğim ihtiyarın ev baskınındaki yaşananlardı. film isimleri konusunda garip bir tesadüf olsa da en son gerald's game filmindeki kelepçe sahnesinde bu kadar gerilmiştim.

    ---
    spoiler ---


    (withmyself - 13 Nisan 2018 01:35)

Yorum Kaynak Link : molly's game