Ondine (~ Ilahlarin aski) ' Filminin Konusu : İlahların Aşkı (Ondine) lirik ve modern bir masal. Syracuse (Colin Farrell), İrlanda’lı bir balıkçıdır. Bir gün ağlarına takılan güzel ve gizemli bir kadınla (Alicja Bachleda) hayatı değişir. Küçük kızı Annie (Alison Barry) bu kadının büyülü bir varlık olduğuna inanmaktadır. Syracuse ise bu güzel kadına umutsuzca aşık olmuştur. Tüm masallarda olduğu gibi mutluluk ve karanlık bu hikayede yanyana gitmektedir.
The Butcher Boy(1998)(7,2-8646)
The Good Thief(2003)(6,6-9593)
Triage(2009)(6,5-9464)
Winter's Tale(2014)(6,2-48959)
London Boulevard(2010)(6,2-44538)
Ask the Dust(2006)(5,8-8760)
reddedilişlerimin mütemmim cüzü olmuştur. su perisi olmasam da, gözlerimden süzülen damlalar karışmaktadır sanki su damlalarına. (bkz: sunt lacrimae rerum)
(arvo - 11 Nisan 2007 15:54)
laneti olan bir mitolojik karakter. bir çeşit nefes alamama hastalığı. tıbbi tanımını şöyle yapıyorlar: alveolar ventilasyondaki azalma solunum merkezinin yetersizliği sonucu gelişebileceği gibi solunum yolu obstrüksüyonu sonucu da gelişebilir. solunum merkezi ile ilgili nedenler (prematürite, intrauterin hipoksi, intrakraniyal hemoraji, ilaç alımı, intrakraniyal enfeksiyonlar, intrakraniyal kitle ve intrakraniyal basınç artışı) solunum merkezini baskılayarak alveolar hipoventilasyon ve bunun sonucu siyanoza neden olabilirler. doğuşdan solunum merkezinin gelişiminin yeterli olmaması da siyanoza neden olur, buna konjenital santral hipoventilasyon sendromu veya [b]ondine’nin laneti[/b] denir. tedavisi genel olup nutrisyonel bakım, ventilatör desteği, serebral hipoksiyi, asidozu ve iskemiyi önlemedir. son yıllarda iki yaşından sonra frenik sinir pili uygulamaları yapılmaktadır. siyanoza neden olabilecek solunum yolu ile ilgili problemler konjenital ve akkiz olabilir. akkiz problemler intrinsik veya ekstrinsik nedenli olabilir. (http://216.239.59.104/…omu&hl=tr&ct=clnk&cd=3&gl=tr)pek açıklayıcı olmadı... başka yoldan deneyelim. aslında olayın tanımı beynine bir kez hava değmeye görsün adlı yapıtta mevcut. kişi uyuduğu zaman nefes alamıyor. beyindeki solunum merkezine bir haller olmuşsa cereyan ediyor hadise... biraz da kitaptan alıntı yapalım:"ondine'nin laneti, alt beyin sapında, medullada meydana gelen bir felcin sonucunda ortaya çıkar. soluk alma merkezi burada yer alır. bildiğiniz gibi biz ya bilinçli olarak soluk alırız ya da bilinçsiz olarak, soluk almayı düşünmeden. eğer beynimizde solumayı denetleyen merkezimiz arızalanmışsa, otomatik olarak soluk alamayız: her nefes alışımızı düşünerek yapmak zorunda kalırız. solumayı düşünmediğimizde solunumumuz durur. bu kadar basit""ondine kimdi? queeen street'teki nörolog muydu?"" hayır. ondine, tanrıları kızdıran, eski yunan mitolojisindeki bir periydi, zeus tarafından her soluk alışını düşünerek yapma cezasına çarptırılmıştı. bir daha hiç uyuyamayacaktı, çünkü uyku onun için ölüm demekti. esaslı lanet değil mi?"
(daphne - 25 Mayıs 2007 13:37)
neil jordan'in lady in the water'i... bu yaz cekilmeye baslanacak filmde colin farrell'in canlandirdigi balikci bir gun bir su nymphe'u (lympha de denir mitoojide) yakalar, ardindan adamin ve kasabasinin hayati degisir. ondine'yi marion cotillard'in oynayacagi konusulmustu ilk baslarda. ama rol alicja bachleda-curus adinda meksika-polonya kokenli genc bir aktrise gitti.
(oinone - 20 Haziran 2008 18:38)
bir irlanda masal gibisi, masalı az yosunu çok. yeşil ve maviden ibaret bir film denemesi. başrolde kolin ferılın 2 kaşına saçları eşlik ediyor. baş aktris viktorias secret defilesinden tam orta yerinde kaçırılıp irlanda sularına atılmış ismini sölemesi çok zor bir güzel. bundan kelli sudan çıkar çıkmaz aklına ilk gelenlerden biri iç çamaşırı oluyor.
(cameltosis - 16 Haziran 2010 11:33)
2009 irlanda amerika ortak yapımı bir sinema filmi. başrollerinde colin farrell, tony curran ve alicja bachleda oynuyor. imdb de 7.0/10 almış.imdb: http://www.imdb.com/title/tt1235796/trailer: http://www.youtube.com/watch?v=cn7aqe8sqvaafiş: http://www.movieposterdb.com/poster/d20bee70
(sierra leone - 16 Haziran 2010 14:28)
--- spoiler ---bu filmde bir saçmalık var ki o da; filmin gidişatına hiç yakışmayacak saçma bir şekilde kızın uyuşturucu kaçırıyor olması.ve birlikte olduğu adamın selkie değil de normal insan olması.hadi selkie olsa adetlere göre peşinden gelsin bırakmasın filan ama bildiğin insan bu amca.uyuşturucu kaçakçısı filan.onun dışında güzel bi hikaye.fantastikimsi.ama tam değil.colin farrell bütün yeteneğini sergilemiş yine.--- spoiler ---
(lineercebir - 21 Haziran 2010 01:48)
--- spoiler ---ben sevmedim bu filmi. güzel başlamıştı oysa. mistik bir hali vardı. gizem vardı. kız çok güzeldi herşeyden önce. şarkı falan söylüyordu. sonra salak irlandalı çıktı. anlamsız hareketler. hızlı ilerleyen ama pek çok kere aksayan filme eski aile falan girdi. sıkıntılı kız. mucize veren peygamberimsi kadının isteğiyle iyileşti.lan noluyo derken bir baktık uyuşturucu çetesi ve onlardan kurtulmak için hınzırca plan yapan bir velet. mal irlandalı baba kızının iyileşmesini bile anlamadı. gitti peygamber gibi kadını tepti. beni uyuz ettin. evet filmin içine girebiliyorum bazen. iyi olmasa da.ama bombamız ise. saçma bir şekilde içip gerçekten saçmalayan colin farrell karakteri. adını hatırlamıyorum karakterin. gerek yok. izlemeyin zaten filmi.--- spoiler ---öyle kötü desem romantik duygusal çiftler sevgileriyle boğarlar beni. evet burdan benim sevgisiz duygusuz olduğumu çıkartabiliriz.sigur ros bile kurtaramamış filmi bence.*
(porco rosso - 1 Temmuz 2010 16:57)
--- spoiler ---filmi izlerken in bruges filmi aklıma geldi sürekli. colin farrell abinin irish aksanından olsa gerek. sahildeki ev de çok güzeldi açıkçası. manzarası da on numara. her akşam mangal, her akşam rakı sofrası orda.--- spoiler ---
(rosenrot - 26 Ağustos 2010 18:46)
dandik türkçe ismi ilahların aşkı olması sebebiyle az seyredilmiş, dikkat çekmemiş film.böyle k-pax gibi uzaylı değil mi, peri mi yok canım insandır hikayesi.
(pritadki - 14 Eylül 2010 22:05)
filmin oldukça geçlerine değin izleyiciyi masaldan koparmayan, hatta bittikten sonra bile aslında masal mı değil mi karar veremediğiniz iki yüzlü bir senaryosu vardır, şekildir.
(kuzu kuzu me - 16 Kasım 2010 00:22)
neil jordan tarzına uzak kimseler için tatminkar bir film olmayabilir ondine; ama yönetmenin işlerini takip edenler için keyifli bir deneyim sunuyor. adeta bir kent masalı gibi akıp giden mona lisa, kırmızı başlıklı kızın modern irlanda uyarlaması gibi duran the company of wolves ve en iyi vampir yapımlarından biri olan interview with the vampire hep aynı ismin eserleridir oysa. bu filmi de söz konusu bağlamda değerlendirdiğinizde yadırgayamıyorsunuz. neil jordan böyle bir yönetmen işte. sizi gerçeklikten mümkün olduğunca koparmamaya özen göstererek bir masalın içine çekmeyi çok iyi başarıyor. gerçeklik ve masal alemi. birbirine zıt gibi duran bu iki olgu, jordan'ın potasında öyle bir eriyor ki, ne tarafa eğilim göstereceğinize bir türlü karar veremiyorsunuz. çünkü: iki taraf da sert ve keskin, iki taraf da baskın... ondine bu gözle seyredilmeli kanımca. işte o zaman keyif alabilirsiniz belki. gerçeklikten uzaklaşmadan; ama masal aleminden de kopmadan. "çok zor" diye telaşlanmayın, jordan size elinden geldiğince yardımcı oluyor zaten.
(lali berte - 21 Kasım 2010 23:16)
--- spoiler ---fena film değil de, ben sonlara doğru syracuse'un ondine'e yaptığı atarı anlamadım. gereksiz olmuş. onun dışında uyuşturucu hikayesi de filmin o mistik, keltik havasına sıçtı bıraktı. irlanda güzel memleket vesselem. --- spoiler ---
(adorer and somebody - 13 Haziran 2011 01:47)
filmin başrol oyuncuları için çok verimli bir film olmuş. bu film sonrası colin farrell ve alicja bachleda 'nın bir oğulları olmuş. (bkz: henry tadeusz farrell)http://www.thehollywoodgossip.com/…rell-love-child/
(en bi gercek sour - 30 Haziran 2011 09:05)
çok sevimli bir aşkı anlatan filmdir. ben çok beğendim. hatta ne zamandır böyle güzel bir aşk filmi izlememiştim.spoilermodern bir masaldır bu ve bir balıkçının hikâyesidir. mutsuz bir evlilik ve içine düştüğü alkol bataklığından yeni kurtulmuş genç balıkçının ağlarına bir gün bir kadın takılır. bu gizemli kadın sırrını içinde taşır taşımasına ama masallarla içli dışlı olan balıkçının hasta küçük kızı için manzara bambaşkadır. küçük hasta kıza göre denizden gelen kadın büyülü birtakım güçlere sahiptir ve esasen kürkünü yitirmiş bir fok balığıdır. sahip olduğu güçler ile insanların dileklerini yerine getirebilirler ama yeryüzünde kalıcı olarak bulunamazlar. küçük kızın uydurduğu bütün hikâyeler hiç beklenmedik biçimde teker teker gerçeğe dönüşür. bütün bunlar genç balıkçı ve gizemli kadının arasında imkânsız ama bir o kadar da romantik bir aşkı doğurur. insanoğlu hayatını bir masala çevirmek konusunda çok ısrarcıdır her nedense... belki de gerçekler kabul edilemeyecek kadar zordur... böyle olmasını isteriz, masal olsa daha kolaydır her şey, ya da böylesi işimize gelir... belki de masaldır kim bilir? (m.nedim hazar) spoilerayrıca, filmin adı türkçeye ilahların aşkı olarak çevrilmiş ki inanılır gibi değil. daha filmin konusuna, ruhuna uygun bir isim bulunamazmıydı diye düşünüyor insan.
(balli papatya - 4 Ağustos 2011 15:31)
ondine bir masal, gerçekten,ondine bir rüya uyanmaktan korkutan,ondine bir hayat yeniden başlayan,ondine bir merhem bütün yaraları saran,ondine bir dönüş, vazgeçiş, bir yok oluş,ondine bir darbe umuda vurulmuş,ondine bir kadın denizden gelen, ölmeden dirilen,ondine bir aşk yüzleri gülümseten,ondine bir film denizde başlayıp denizde biten.
(sakallarimi seviyorum - 24 Eylül 2011 00:13)
film kısaca şunu der:--- spoiler ---gerçek bildiğin şey değildir, inandığın şeydir.--- spoiler ---küçük kızın ses tonu çok şirin. bir örneği: the fall'daki küçük kız.
(mbaran - 13 Ekim 2011 00:46)
“bir varmış bir yokmuş” filmi. masalları severiz biz. inanmayı severiz çünkü, inanmayı ve inandıklarımıza tutunmayı. bunu güzel anlatan bir film ondine. daha çocukken duymaya başladığımız, ağzımız açık dinlediğimiz, zaman zaman korktuğumuz, zaman zaman gülmekten kendimizi alamadığımız ne çok masal var. bu yüzden değil mi mutlu sonları bekliyor olmamız? bu yüzden değil mi kötü kalpli cadılardan ürküyor olmamız? bu yüzden değil mi beyaz atlı prensimizi arıyor olmamız? ve yine bu yüzden değil mi ilk görüşte aşık olacağımız o prensesi hayal etmemiz? hepimizin bir masalı var. ve o masala inanma ihtiyacı. tıpkı bu filmdeki insanlar gibi. çok saçma bulanların, gerçek olmayacağını düşünenlerin bile bir süre sonra bu masala dahil olduğunu görmek ise şaşırtıcı değil. inanma ihtiyacı sizi kurguladığınız dünyanın ortasına atabilir birden, işaretleri inandığınız gibi yorumlayabilir, kelimeleri masalınıza uygun hale getirmek için yontabilirsiniz. tüm güç sizin elinizde, kendi masal dünyanızı yaratmak için tüm güç. --spoiler yayınımız başladı--ondine’in filmde söylediği şarkı bile öyle masalsı ki. bunun gerçek bir şarkı olmadığını düşündüm ben de, tıpkı ondine’e aşık olan syracuse karakteri gibi. şarkı da kadın gibi büyülüydü çünkü.ilerleyen sahnelerde, syracuse ve kızı annie televizyon karşısında iken bu şarkı duyulur ekrandan. adam şaşırır, donakalır;syracuse: gerçekmiş.annie: tabi ki gerçek, sigur ros’un şarkısı.ne demiştik? yeter ki inanmak isteyelim o masala, bizi bizden başka hiçbir güç engelleyemez. tabii sigur ros’un bu iş için biçilmiş kaftan olması es geçilmemesi gereken bir detay. oldukça büyüleyici olması, gerçek olamayacak kadar masalsı bir sesle etrafımızı sarması bizi de onların dünyasına çekiveriyor birden. sonrasında syracuse ile aynı şaşkınlığı yaşamak ise heyecanlandırıyor. vakti zamanında çok değerli bir yazarımızın da dediği gibi; sigur ros’un bize yaptırdıklarından birisidir bu da. siz de bize katılmak isterseniz buyurunuz; http://www.youtube.com/watch?v=pyut2_wntas--spoiler yayınımız son buldu--
(dolls - 16 Ocak 2012 16:37)
mutlu sonla biten ask filmi, yakisikli adam, guzel kadin, sevimli cocuk, muhtesem doga olsun... bunlar yeterli filmi izlemek icin, hikaye olmasa da olur. pederle diyaloglar ise vasatin ustu. akilda kalan, gulumseten sahneler onlar.
(auro - 26 Ağustos 2012 18:19)
gri/yeşil gökyüzü ve kara dalgalı deniz. gerçeküstü masalın katili çıplak gerçek. çürümüş yosun, ondine, syracuse... ve tabi sigur ros.kurgu, senaryo, oyunculuk, bilmemne... beni en çok filmlerin renk paleti etkiliyor anladım. (bkz: the fall) (bkz: wristcutters a love story)
(alemara - 6 Mart 2013 21:20)
yetişkinlere masal anlatan çok güzel bir film. --- spoiler ---kadının selkie olduğuna ben bile inanmıştım. neyse ki değilmiş de film gerçeklikten kopmadan, masallara inanmanın güzelliğini göstererek bitti. ayrıca, o küçük kızın nasıl güzel bir yüzü var öyle... ondine'in söylediği sigur ros şarkısı: all alright--- spoiler ---
(m e l t e m - 11 Eylül 2013 08:34)
Yorum Kaynak Link : ondine