divan-i harpte yargilanirken avukatligini yapmasini istedigi massingbird icin:
"i remember bob massingbird's most famous case, the case of the bloody knife. a man was found next to a murdered body, he had the knife in his hand, 13 witnesses had seen him stab the victim, and when the police arrived he said, "i'm glad i killed the bastard." massingbird not only got him off, he got him knighted in the new year's honours list, and the relatives of the victim had to pay to get the blood washed out of his jacket."
"he's a dab hand at the prosecution as well - look at oscar wilde"
"yes - big bearded bonking butch oscar, the terror of the ladies, 114 illegitimate children, world heavyweight boxing champion and author of the best selling pamphlet, 'why i like to do it with girls' and massingbird had him sent down for being a whoopsie"

(caiphas - 25 Ağustos 2007 13:55)

blackadder zaman makinası ile 1. elizabeth zamanına gider. yolda şekspir ile çarpışır, kağıtlar yere saçılır. toplarken makbet'in taslakları olduğunu görür ve şekspir'e imzalatıp, bir sayfasını alır. sonra bir yumruk çakar "bu gelecek 400 yılda doğacak bütün okul çocukları için, senin sıkıcı şiirlerini ezberlemek zorunda kalacaklar", bir tekme atar "bu da yıl sonu temsillerinde giymek zorunda kalacakları taytlar için".
(bkz: back and forth)

(auro - 26 Eylül 2007 08:55)

captain darling: a german spy is giving away every one of our battle plans. ^***
general melchett: you look surprised, blackadder?^*
blackadder: i certainly am, sir. i didn't realize we "had" any battle plans.^**
general melchett: well, of course we have! how else do you think the battles are directed?^**
blackadder: our battles are directed, sir? ^*
general melchett: well, of course they are, blackadder, directed according to the grand plan. ^**
blackadder: would that be the plan to continue with total slaughter until everyone's dead until field marshal haig, lady haig, and their tortoise, alan? ^*****
general melchett: great scott! even "you" know it! the security leak's far worse than we'd imagined!^***

(blackadder goes forth)

(locutus - 4 Kasım 2007 15:18)

rowan atkinson'u sessiz mr bean olarak bilenleri şaşırtan bir seridir.

tarihe, kiliseye, aristokrasiye kısacası her şeye bulaşıp güldürmeyi başaran bir yapımdır. ayrıca ilk sezonda ufak ufak türklere geçirme de mecuttur.

(gilbertus albans - 3 Nisan 2010 17:58)

archbishop of canterbury isimli üçüncü bölümü güldürürken ağlatmış, bir yandan da oha dedirtmiştir.

yahu düşünsenize bizim devlet televizyonumuz trt'de osmanlı tarihini tiye alan bir komedi dizisi yapılıyor; dizinin bir bölümünde şeyhülislam ve makamı taşak geçilerek yerden yere vuruluyor; yetmiyor sakal-ı şerif, hırka-ı şerif gibi peygamber eşyalarıyla da eğleniliyor. bunlar bizde olsa sanıyorum her ilimizdeki trt binaları birer "kebapçı" haline getirilirdi bi güzel yakıldıktan sonra.

(norman stansfield - 18 Ocak 2013 23:59)

soyu ılerledıkce zeka sevıyesı artan amca

(trixi - 5 Ağustos 2003 23:32)

rowan atkinson yapimi muthis bir ingiliz komedisi ornegi. birkac bolum halinde, seri seklinde yapilmistir.

diger bolumleri izlemeden once ilk bolumu izlemek siddetle tavsiye edilir ki, konunun ne oldugu daha iyi anlasilsin. ilk bolum cok komik gelmeyebilir, ancak ondan sonraki bolumlerde altiniza edebilirsiniz gulmekten. tipik ingiliz komedisi oldugu icin, bazilarina sacma gelse de cogu espri, cok kalitelidir. bir monty python havasi vardir cogunda.

konu olarak kisaca soyledir:

rowan atkinson'un canlandirdigi karakter, kralin iki oglundan biridir, ancak cok aptal ve ezik bir karakterdir. ne babasi onu sever, ne de abisi. ancak kralligin bir gun kendisine gececegine emindir, kral olacagini adi gibi bilir. bu yuzden kendisine "the black adder" tarzinda abuk subuk bir rumuz secmistir.

iki tane birbirinden sapsal yardimcisi ile birlikte surekli abisini ekarte etmek icin, babasinin gozune girmek icin, dolayli yoldan kraliyet tacina sahip olmak icin ve hatta yer yer babasini oldurmek icin bile planlar yapmaktadir, ancak hep yuzune gozune bulastirmaktadir.

bir de 1980ler'de yapilmis oldugu icin kapali ve acik alanlarda kullanilan kameralar arasindaki kalite farki zaten oyle boyle degildir.

percy: ah, there's the jumping jews of jerusalem, my lord.
edmund: what do they do?
percy: they jump, my lord.

(spincrus - 25 Nisan 2004 22:16)

blackadder goes forth ismiyle yayinlanan ve 1.dünya savasinda no man's land'de almanlarla savasan ingilizleri anlatan bolumleri hem cok komiktir hem de cok aciklidir.ingilizler resmen kendileriyle ve özellikle generalleriyle dalga gecmektedirler.
bir bölümünde general odasindaki kabartmali taktik haritasinda blackadder'a o günkü taarruzda kazanilan toprak parcasini gösterir ve yaverine "bu maketin ölcegi nedir?" der.yaveri de "1/1" der sonra da cebinden cikardigi cetvel ile kazandiklari toprak buyuklugunu olcer.

(candywarhols - 10 Mayıs 2004 22:12)

http://40.media.tumblr.com/…1hnsq1spsbo3o1_1280.jpg

--- spoiler ---

house blackadder
- i have a cunning plan
--- spoiler ---

(shadayim - 25 Ağustos 2015 01:10)

ikinci sezonun son bolumunde blackkadder ve bas rahip melchett evil prince ludwig tarafindan fidye icin kacirilir. prince ludwig mahzende once blackadder ile basbasa iken ona sorar:

l (prince ludwig): you do not remember me then, herr blackadder?

e (blackadder): i don't believe i had the pleasure.

l: oh, on the contrary. we have met many times, although you knew me by
another name. do you recall a mysterious black marketeer and smuggler
called otto with whom you used to dine and plot and play the biscuit game
at the old pizzle in dover?

e: my god!

l: yes! i was the waitress.

e: i don't believe it! *you*? big sally?

l: (falsetto) `will you have another piece of pie, my lord?'

e: ...but i went to bed with you, didn't i?

l: for my country, i am willing to make any sacrifice.

e: yes, but i'm not! i must have been paralytic!

l: indeed you were, mr. floppy...

e: yes, alright, alright (obscured by laughter). now, would you mind--

l: (again falsetto) `such a disappointment for a girl...'

hemen sonra lord melchett iceri mahzene atilir. ludwig ona nerde oldugunu anlattiktan sonra

l: lord melchett, we meet again.

m: no, i don't think we've had the pleasure...

l: you do not recognise me, then?

m: no...

l: let me refresh your memory. you remember when you were in cornwall; at the
monastery, there was an old shepherd with whom you used to talk.

m: good lord! dimkins?

l: yes! i was one of his sheep.

m: one of his sheep? not...?

l: yes!

m: flossy?

l: yes!

m: but didn't we...? (waves his hands in an exchanging fashion)

l: yes, lord melchett! bbbaaaaa!

(green eyed monster - 29 Eylül 2004 22:11)