Süre                : 44 dakika
Çıkış Tarihi     : 25 Eylül 1999 Cumartesi, Yapım Yılı : 1999
Türü                : Komedi,Drama
Taglar             : 20. yüzyıl,1980 yılı,Yıl 1981,William McKinley referans,mustafa soydaş
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  Apatow Productions , DreamWorks Television
Yönetmen       : Jake Kasdan (IMDB)(ekşi), Judd Apatow (IMDB)(ekşi), Bryan Gordon (IMDB)(ekşi), Ken Kwapis (IMDB), Lesli Linka Glatter (IMDB)(ekşi), Miguel Arteta (IMDB), Paul Feig (IMDB), Danny Leiner (IMDB), Ken Olin (IMDB)
Senarist          : Paul Feig (IMDB)(ekşi),Judd Apatow (IMDB)(ekşi),Mike White (IMDB)(ekşi),Jeff Judah (IMDB),Bob Nickman (IMDB)(ekşi),Gabe Sachs (IMDB),J. Elvis Weinstein (IMDB),Patty Lin (IMDB),Steve Bannos (IMDB),Jon Kasdan (IMDB),Rebecca Sinclair (IMDB)
Oyuncular      : Linda Cardellini (IMDB), John Francis Daley (IMDB)(ekşi), James Franco (IMDB)(ekşi), Samm Levine (IMDB)(ekşi), Seth Rogen (IMDB)(ekşi), Jason Segel (IMDB)(ekşi), Martin Starr (IMDB)(ekşi), Becky Ann Baker (IMDB)(ekşi), Joe Flaherty (IMDB), Busy Philipps (IMDB), Jerome Elston Scott (IMDB), Michael Beardsley (IMDB), Sarah Hagan (IMDB), Steve Bannos (IMDB), Jerry Messing (IMDB), Natasha Melnick (IMDB), Dave Allen (IMDB), Chauncey Leopardi (IMDB), Thomas F. Wilson (IMDB), Trace Beaulieu (IMDB), Shaun Weiss (IMDB), Riley Smith (IMDB), JoAnna Garcia Swisher (IMDB), Lizzy Caplan (IMDB), Sam McMurray (IMDB), Matt McKane (IMDB), Ron Lester (IMDB), Kayla Ewell (IMDB), Camille Bennett (IMDB), Ann Dowd (IMDB), Ben Foster (IMDB), Brianna Brown (IMDB), Tom Virtue (IMDB), Stephanie Erb (IMDB), Judith Drake (IMDB), Alan Simpson (IMDB), Jessica Campbell (IMDB), Claudia Christian (IMDB), Kevin Tighe (IMDB), Amy Aquino (IMDB) >>devamı>>

Freaks and Geeks (~ Freaks & Geeks) ' Dizisinin Konusu :
Freaks and Geeks is a TV series starring Linda Cardellini, John Francis Daley, and James Franco. A high school mathlete starts hanging out with a group of burnouts while her younger brother navigates his freshman year.


  • "dunyanin bazi yerlerinde, bazi zamanlarinda gencligin guzel bisey oldugunu dusundurten dizi. keske yeniden yayinlansa."
  • "5. bölüm altyazısını divxplanet'e yüklediğim dizidir. benim gibi bu diziye özlem duyanlar ya da ilk kez izlemek isteyenler varsa kalan bölümleri de çevireceğim. yoksa uğraştırmayın lan."
  • "ilk bölümündeki açılış diyaloğu ile beni bağlamış dizi. -ben tanrıya inanıyorum dostum, onu gördüm. led zeppelin'de davul çalıyordu ve adı john bonham bonzo'ydu.."
  • "lise olayini aynen anlatan dizi. diger genclik dizilerindeki sevgi saygi ortami, buyuk sonsuz a$klar, extra anlayi$li ki$ilikler yok. eh gercekte de yok.."
  • "şöyle bir diyalog oldu gecen haftaki bölümde..-cumartesi günkü punk partisine gelsene dostum-hmm bilmemki ık mık-hem şansın çok fazla,, ordaki kızların hepsi kendinden nefret ediyor-!!??"




Facebook Yorumları
  • comment image

    dunyanin bazi yerlerinde, bazi zamanlarinda gencligin guzel bisey oldugunu dusundurten dizi. keske yeniden yayinlansa.


    (coldplay - 24 Haziran 2002 22:48)

  • comment image

    dizinin ilk sahnesi - futbol takiminin kaptaniyla cheerleader kizimiz tribunde antrenman sonrasi yan yana oturmakta, cheerleader kiz ama hayatim neyin var seni ne mutsuz ediyor lutfen soyle derken kaptandan bomba bir cevap: o kadar cok seviyorum ki seni acitmasindan korkuyorum!!!

    sonra bir anda muzik degisir, kamera tribunun altina iner asagida james franco, seth rogen ve jason segel tam bir freak muhabbeti cevirmeye baslarlar...

    velhasil bu dizi 30 saniyede ne olmayacaginin garantisini verir, sonrasinda 18 bolum gercek insanlarin gercek hayatlarindan kesitler sunar, budur...

    bunu seven alakasiz olsa da konular bunu da sevecek: the wire


    (ayamik - 24 Mart 2009 03:52)

  • comment image

    kendinden olmayani anlamak uzerine bir dizi. yalnizca ve yalnizca 18 bolum surmesi yazik olmus. keske judd apatow ya da paul feig dizideki karakterlerin 10 yil sonraki hallerine dair bir dizi, hic olmadi bir film yapsalar.

    bu arada lindsay'in babasi muthis bir karakter calismasi olmus. jason segel ile seth rogen'in dizi ilerledikce saclarinin uzatmasi da diziye dair ilginc bir detay.

    dizide sevdigim olaylardan biri de soyle gerceklesmisti: neil'in babasi, annesini aldatiyordur. bunu sam ogrenir. neal'e soyler. dizideki uc ahbapcavus neil, sam, bill bu isin pesinden kosarlar ve neal'in babasinin izini surerler. sam ve bill gec oldu diye ayrilirken, neal "tabii aldatan kisi sizin babaniz degil!" der onlara. sam, eve gittiginde babasi ona surpriz olarak atari almistir. sam aglamakli bir halde babasina sarilir, babasi annesine "hanim baksana, bizim cocuk ne cok istiyormus su zimbirtiyi" der, ama bilmiyordur ki sam'in kendisine o anda sarilmasi atariden degil de kendisinin iyi bir baba olmasindan kaynaklanmaktadir...


    (whatdreamsmaycome - 18 Mayıs 2009 12:33)

  • comment image

    akıl sağlığı için her 6 ayda bir bir gecede bütün bölümlerinin seyredilmesi gereken dizi. sınavlar mı bastırdı, ne yapacağını bilmiyor musun, patron mu darlıyor, canın mı sıkkın? reçete, 2 kutu pringles, 1 kutu dondurma, 2,5 litre kola, bir paket sigara ve 18 bölüm freaks and geeks. sabaha kadder. sabah 8 de gün ağarırken güzelce bir kahve yap, pırlanta mis gibi hayatına devam et.

    devamının çekimi pek mümkün olmadığı için tam bir imkansız aşk söz konusu ama uzadığı takdirde dawsons creek'e dönme ihtimalini de hatırlatmak isterim. son 3-4 bölümle tam olarak duruşunu ortaya koymuş ve ebediyen hatırlanmak üzere bizlere veda etmiştir. televizyonun en karakterli dizilerinden biri olmasına rağmen, belli yaştan sonra karakterlerle ortak nokta bulunamayacağı için, beğenildiği sürece yeterince seyredilmesi lazım.


    (cuvara - 15 Aralık 2009 04:13)

  • comment image

    acayip bir huzun veriyor bana. sadece 18 bolum oldugunu bildigim icin mi, ergenlikteyken cnbc-e'de yarim yamalak izledigimi hatirliyorum diye mi anlayamiyorum. ama sanirim 18 bolum olmasindan, boyle bir eksik kalmi$, daha ne de guzel olacakken cat diye bitirilmi$ hissi veriyor.

    hayatimda gorup gorebilecegim en iyi trioya sahip: sam, bill ve schweiber. zaten oyle lindsey'nin malliklari veya daniel'in coollugu icin filan degil, bu uc kafadarin maceralari icin izlenir bu. o ya$ta nasil bu kadar iyi oynayabilirler anlami$ degilim. schweiber'in buyumu$ de kuculmu$, yahudi zekali ki$iligi; sam'in a$iri derecede siradan ve normal olu$u, bill'in baki$lari, her $eyden huylanmasi, alerjileri, halloween'de biyonik kadin olucam diye koca memeli bi teyzeye donu$mesi.

    izlerken gulsem bile bir yandan duygulaniyorum hep, ne bicim i$se bu. sevgiliyi yilda uc kez gormek gibi, cok guzel ama biliyorsun ki cook kisa surecek. mutluyken bile huzunlu.


    (willow is still blessed - 4 Kasım 2010 02:28)

  • comment image

    amerikalılar salak hipotezini hem doğrulayan hem de çürüten dizidir. çürütmektedir çünkü bu mükemmel diziyi amerikalılar hazırlamıştır, doğrulamaktadır çünkü ameirkan halkı izlemediği için bu dizi yayından kaldırılmıştır.


    (nuka cola - 17 Nisan 2011 23:08)

  • comment image

    5. bölüm altyazısını divxplanet'e yüklediğim dizidir. benim gibi bu diziye özlem duyanlar ya da ilk kez izlemek isteyenler varsa kalan bölümleri de çevireceğim. yoksa uğraştırmayın lan.


    (witschge - 23 Mayıs 2011 03:18)

  • comment image

    yayinlandigi donem sanirim cuma gecesine konmasindan dolayi bir turlu izlenmemis olan dizidir.

    dizinin her seyi muhtesem, karekterler diyaloglar ve gercekciligi. turkiyede okudugum lise dinamikleri klasik amerikan lisesinden farkli olsa bile yine de arada insanin yuregine dokunan cok nokta var bu dizide. daha once defalarca soylenmis noktalara deginmeden beni asil etkileyen kisima gelecek olursak, sanirim bu diziyi en cok sevmeme sebep olan sey bu cocuklarin internet ve ceptelefonu cagindan once nasil vakit gecirdigini gostermesidir (bu hissi bana dazed and confused, the breakfast club, ferris buellers day off ve bunun gibi nice lise filmleri de yasatir). lise 2 de internet yayginlasmisti, ama ondan onceki donemi cok net hatirliyorum, haftasonlari arkadaslarla bos bos takilirdik, sohbet ederdik, ve bunu cok ozlemisim. gunumuzde hem artik yetiskin olmanin etkisiyle, hem de bu cagda olmamizdan dolayi arkadaslarimla iletisimimin cogu sms - facebook - skype uzerinden geciyor ve insan arkadaslariyla 4-5 saat yapacak bisi olmadigindan bos bos oturmayi ozluyor arkadas.

    eskiden odevler bitince arkadasin evine giderdik, veya o gelirdi. ya bilgisayar oynardik, ya da kendi urettigimiz sacma sapan oyunlar. disarda daha cok gezerdik, ailelerimiz "bizim sokaktan oteye gitme" derdi ama sokakta takilirdik. artik insanlar cocuklarini (hakli olarak) sokakta bile birakamiyor, bir yerden bir yere can guvenligi endisesi olmadan bisikletle bile gitmeye cesaret edemiyor.

    eskiden dunya ne guzelmis, cok boktan cagda yasiyoruz demiyorum, yanlis anlamayin, hic bir seye degismem hayatimi, ama yine de bu yaz gurbetten memleketime donup arkadaslarimi gordugumde mutlaka bir "eski tarz" takilma gecesi yapacagim. bilgisayar falan filan olmadan arkadaslarimla arabamla gezecegim saatlerce, bir depo benzin de benden olsun. nostalji ne fena seymis arkadas, adami mahfediyor.


    (hirsizin soyulup meslegi biraktigi an - 28 Kasım 2011 18:03)

  • comment image

    az önce izlediğim 13. bölümden;

    kızımız lindsay the who konserine gitmek ister. babası karşı çıkar, klasik muhabbetler (esrar, alkol vs).. ancak baba ısrarlara dayanamaz ve the who albümlerinden birini dinleyeceğini, kötü bir şey yoksa gitmesine izin vereceğini söyler ve ekler; "hemen heveslenme. tersten de dinleyeceğim."


    (tradizione - 8 Mart 2012 17:04)

  • comment image

    şu zamana nice ödüller kazanmış birçok diziyi izlemiş biri olarak rahatlıkla söyleyebilirim ki, 5 günde bitirdiğim ve keşke hiç bitmeseydi dediğim bu dizinin bendeki yeri tüm dizilerden daha farklı olacaktır. sebebini izleyenler zaten bilir, bilmeyenler de izleyince bu yoruma hak verecektir ama tek cümleyle ifade etmek gerekirse, bizi bize anlatan en güzel dizidir bana göre freaks and geeks.

    son bölümde grateful dead'in american beauty albümüyle ilgili bi yorumu vardı hippi kızın. "keşke bunu daha önce dinlememiş olsaydım da ilk dinlediğim o anı tekrar yaşayabilseydim diye. ben de şu an dizi ile aynı düşünceye sahibim.

    james franco, sen nasıl bi karizmasın. siktir git.


    (nickimin arkasina saklaniyorum - 6 Temmuz 2012 13:17)

  • comment image

    lisenin amerikan futbolu takımının oyuncularının ve ponpon kızların hikayesini anlatsaydı ve klasik amerikan seyircisine hitap etseydi 4-5 sezon sürerdi muhtemelen, kısacası orjinalliğinden dolayı reytinge kurban giden dizidir. iptal edilmesiyle ilgili şöyle de bir ayrıntı vardır, dizinin bölüm başına reyting ortalaması yaklaşık 7 milyondur, tabi seinfeld, friends, law and order ve er gibi reyting canavarı dizilerle (bir bölümünü yaklaşık 15-20 milyon kişinin izlediği diziler bunlar) tozu dumana katan dönemin nbc'si için 7 milyon çok düşük kalmış ve dolayısıyla iptal etmiştir, günümüzde ise 5 milyon ortalamalı dizileri nbc'nin demirbaş dizileridir(30 rock, parenthood, the office). yani kısacası yanlış zamanda yanlış kanalda yayınlanmıştır bu dizi, ama yine de birkaç sezon daha sürseydi aynı kaliteyi koruyabilir miydi merak ediyorum bazen, belki de 1 sezon sürmesi daha hayırlı olmuştur.

    http://www.youtube.com/watch?v=rhtl4vtg2o0


    (obi wan damme - 25 Aralık 2012 02:06)

  • comment image

    lise olayini aynen anlatan dizi. diger genclik dizilerindeki sevgi saygi ortami, buyuk sonsuz a$klar, extra anlayi$li ki$ilikler yok. eh gercekte de yok..


    (nevermind - 8 Mayıs 2001 19:29)

  • comment image

    izlerken mutlu olduğum, cnbc-e ile ergenlik yaşamış herkes gibi, bende hatrı olan dizilerdendir. favori karakterim de "jon bonham is dead :(. " diye ağlayan, adeta yas tutan nick'den başkası değildir. ve son olarak da16. bölümde bitmesi utanç dolu bir olaydır. bu sevimli yapım hakkında söyleyeceklerim bu kadar, sevgili amerikan dizi endüstrisi !!1!1


    (scarlettleia - 17 Şubat 2014 21:26)

  • comment image

    çocukken bana birçok şeyin tanımını veren; yani birçok konudaki fikir ve tanımımın dayandığı televizyon serisidir.
    insan ilişkilerine nasıl bakıyorum, ya da "nasıl oluyor da seth rogen'ı sümük james franco'dan daha çok seviyorum?" gibi soruların cevapları buradadır.
    bir yandan da that 70s show ile beraber tüketildiğinde de çok tatlı olabilir herhalde. ikisi de ruhu olan diziler. çünkü çok ama çok samimiler. bunlara şimdi my mad fat diary'i de ekledim. bu ikisi kadar büyüyeceğini sanmasam da, oldukça güzel karakterler var orada da.

    okulun arka taraflarında takılan çocuklara selamlar.


    (fauxhumanitas - 26 Şubat 2014 20:18)

  • comment image

    my so called life cizgisinde olan, karamsar ama umutsuz olmayan bir gozle lise ye, ama daha onemlisi lisede herkesin gormezden geldigi insanlara ve onlarin dunyalarina bakan, dreamworks tarafindan yapilmis, yegana guzel dizi. dizisin en carpici ozelligi: genelde cogu genclik dizisi gibi "lise de bir guzel, bir eglenceli ki, sorma, siniftaki tum kizlar model gibi erkeklerse ta$, bi de bunun uzerine hepsi de cok iyi kalpli, ne zaman yardima ihtiyacim olsa kosarak geliyorlar" gibi kli$elerle insanlari kandirip, goz boyamaya calismamasidir. cunku gercek dunya bole i$lememektedir, dolsiyla bu dizide o tarz bir kurguya yer verilmez. nitekim dizinin slogani olan : everything you remember from high school... that you choose to forget.( lise hakkinda hatirlayip ama unutmayi sectiginiz hersey), dizinin icindeki rahatsiz edici lise hayatinin gercekciligini cok guzel olarak ozetliyor.

    bu diziden su anla$ilir ki, gerek amerika olsun gerek turkiye, gerekse japonya; lise hayati tum dunyada aynidir. akilli olan insanlar "inek" damgasi yer ve asagalanir, guzel ama aptal kizlar' i herkes sever, zaten bunlar okulun en popileri olurlar, ice kapali, akilli ama model gibi gozukmeyen, makyajsiz kizla herkes dalga gecer, spor da basarili olan tembel erkekler her zaman kizlarin gozdesidir, ve bu cocuklar acimazsizca kendinden fiziksel olarak gucsuz olanlarla dalga gecer, asagilarlar, ve tabii ki tum bu olaylar olurken hocalarin ruhu bile duymaz.

    freaks and geeks 80 lerdeki lise hayatini anlatmaktadir ki bu da sunu gosterir son 20 yilda lise hayati hic degismemistir, degismeyecektir. halen insanlar sabahin bir korunde mutsuz bir sekilde liseye gidip, koridorlarinda hayalet gibi dolasirken, insanlarin sahip olduklari ozellikleri takdir edecekleri, a$alanmayacaklari, ezilmeyecekleri, kisacasi lise hayatinin bitecegi gunu iple cekmektedirler.


    (eternity4ever - 24 Nisan 2004 22:41)

  • comment image

    şöyle bir diyalog oldu gecen haftaki bölümde..
    -cumartesi günkü punk partisine gelsene dostum
    -hmm bilmemki ık mık
    -hem şansın çok fazla,, ordaki kızların hepsi kendinden nefret ediyor
    -!!??


    (guitarman - 1 Temmuz 2001 15:36)

Yorum Kaynak Link : freaks and geeks