Oyuncular
  • "üzerinden zaman geçip, ufak espriler akla geldikçe güldüren gösteri. yoksa sikmişim ingilteyeyi"
  • "dün ikinci kez izledim bugün yine durup durup gülüyorum. hayatımda izlediğim en iyi taklitlerden birini yaptı cem yılmaz. adam bildiğin yarrak taklidini kusursuz yaptı."
  • "hi guys! resmen gülme zirvesine ulaştım o an."
  • "cem yılmaz'ın ocak 2011'de yapmaya başladığı gösterisi. ha bazı yazarlar çıkıp mayıs 2011'de yazdıkları entry'den çalıntı espriler olduğunu söyleyebilir, onlara aldırmayın siz."




Facebook Yorumları
  • comment image

    dün izledikten sonra taze taze entry giriyorum. şimdilik spoiler yok, olursa sölicem, rahat ol bro.

    efendim, öncelikle söylemem gerekir ki, mekâna (türker inanoğlu maslak show center) ulaşım ve park sorunu, gösterinin başlamasına yarım saat kala varılarak çözülebiliyor. sıkıntı olmadan ulaşıp park yeri bulabiliyorsunuz.

    bizim için gösterinin sürprizi şu oldu: ben ve arkadaşlarım salondaki yerimize geçip gösteri saatini beklerken bir de baktık ki sahnede bir karaltı dolaşıyor. ben önce teknik ekipten bir görevli sandım, çünkü üstü başı hani şu "crew" t-shirt'üyle ortalıkta dolanan tipler vardır ya, işte onlar gibi olan bir adamdı. daha seyirciler salona girmemiş ve gösterinin başlamasına 10 dakika kalmış olmasına rağmen anladık ki, sahnedeki cem yılmaz'dı.

    kimse onun oraya geldiğini, son 2-3 dakikadır salona girmekte olan seyircileri izlemekte olduğunu fark etmemişti, birileri görüp de alkışlamaya başlayana kadar. o ise, arkadaki perdede gösterilen reklam müziğiyle dans ediyordu, bir komedyen olarak bulunduğu yere bakıldığında (ki bence açık ara zirvededir) bu kadar tevazu sahibi ve sıcakkanlı olması takdire şâyandı. mikrofonu eline alıp insanlara laf atmaya, takılmaya başladı, hatta bir ara "yok yok daha başlamadım, siz yerleşin." dedi, tekrar kulise döndü ve 1-2 dakika sonra tam vaktinde sahneye çıktı.

    bu arada dekor değişmiş. o alışıldık deri kanepe gitmiş, onun yerine bir masa ve üstüne kitaplar, önüne de kırmızı bir kadife puf konmuş. arkadaki "cm101mmxi fundamentals" görselinin aşırı ışıklandırılmış olması rahatsız etmedi değil... gösteri sırasında bırakın flaşsız bir fotoğraf çekebilmeyi, cep telefonunuzu elinize bile alsanız, görevliler lazer pointer'la hemen sizi uyarıyor, o kalabalık seyirci topluluğu arasında damgalı eşşek konumuna sokuluyorsunuz ki bu gerçekten çok rahatsız edici. çekebildiğim tek fotoğraf şudur.

    cem yılmaz, daha önceki gösterilerinde, kılığına kıyafetine daha mı fazla özen gösteriyordu sanki? bu gösterisinde, apar topar çıkmış gibi, salaş bir t-shirt ve pantolon giymişti. yine siyah elbette.

    gelelim gösteriye...bundan sonrası spoiler olacak. en sonda da yorum mevcuttur. izlemeyenler oraya atlayabilir efenim...

    ---
    spoiler --- --- spoiler --- --- spoiler --- --- spoiler --- --- spoiler --- --- spoiler --- --- spoiler --- --- spoiler --- --- spoiler --- --- spoiler ---

    -evli bir çift vardı, aynı tarzda giyinmişlerdi. (beyaz gömlek siyah süveter) onlara epey takıldı ama çift görüp görebileceğimiz en sıkıcı çift olduğundan hiç keyif almadım ben o takılmacalardan.

    -kadın dediğin erkekten sonra yaratıldığından insanın upgrade edilmiş versiyonudur, ayda bir update edilmesi gerekir. (kadınların adet dönemi ve pms hallerini konu alan harika bir bölümdü.)

    -bir ara "homofobi" kelimesine takıldı. "6 erkek arkadaş tekneyle açıldık, yanımıza bi tekne yanaştı, finlandiyalı 2 erkek vardı, yelkenle falan uğraşıyolardı, biz kendimizin 6 erkek oluşumuza bakmadan, "ibnelere bak lan." muhabbeti yapan bir milletiz." dedi ki çok haklıydı.

    -118'li numaralara çok takmış. göbek ata ata, sürekli onları ti'ye aldı. "arıyorum ambulansın numarasını sorucam, karşımdaki bana "şakşuka" mı sölicek" deyip başlıyor mastika oynamaya...deli yaa.

    -izdivaç programlarına fena takmış halde. korkunç espriler vardı o konuda, gerçekten hepsi bomba gibiydi.

    -en güzel tespitlerinden biri ferrari içinde oturan suratsız kadın tespitiydi ki ara ara o surat ifadesine bürünmesi nefisti.

    -asabı bozuk kasiyer, iletişim araçlarının gelişimi gibi espriler de cabası. mesela edison'un ve wright kardeşler'in "ufuk açan" sarhoş abileri mükemmeldi!!! (edison'un sarhoş abisi gelip soruyor "nabıyon lan?", "ee ampul...", "haaa, bunun kırmızısını yap yatak odasına koyarız." yine wright kardeşlerin sarhoş olan abileri geliyor, "nabıyonuz lan?" "ee uçak..." "haaa bunu ortadan ayırın, şurayı business yapın." gibi espriler.)

    -macellan ve diğer kafişlerin eşlerinin tripleri. "aman sen de her gün bi icat çıkar", "bi durma sen durduğun yerde, bi durma, hep gez."

    -fotoşoplu kadınlar (fatoşabla) ve kakabüs esprileri.

    -twitter, facebook ve cep telefonlarının kullanımının artmasına kafayı takmış durumda. dokunmatik ekranlı cep telefonlarında baş parmak ve işaret parmağıyla yapılan "ekranı büyütme" hareketinin penise uyarlanması süper komikti!

    -cep telefonu olmayan dönemde güvercinlerle mesajlaşma esprileri gayet iyiydi. "güvercinle mesajı gönderiyosun...başka bir güvercinle cevap geliyor: kimsin?" bu konu üzerindeki espriler çooook sağlamdı, hatırladıkça gülüyorum.

    -son olarak bana sanki evlilik ve çocuk özlemi içine girmiş gibi geldi. sürekli bundan bahsetti ama sesinin tonu bile değişiyordu bundan bahsederken.

    --- bitti --- --- bitti --- --- bitti --- --- bitti --- --- bitti --- --- bitti --- --- bitti --- --- bitti --- --- bitti --- --- bitti ---

    espriler sağlam, son derece komik. verilen arayla birlikte 2,5 saat süren gösterinin çok az kısmında gülmeden durabildim. ama diğer gösteriler mi çok iyiydi, biz mi kendimizi çok şartlandırdık bilmiyorum, bazı bölümlerde sıkıldığımız da oldu. aslında bu, o gece cem yılmaz'ın takıldığı bazı seyircilerden beklediği pasları alıp gol atamamasıyla ilgiliydi bence, direkt kendisiyle değil...

    biletler ucuz değil, koltuğun yerine göre 55-100 tl arasında değişiyor ama bi kere veriyosun o parayı ve verdiğine kesinlikle değiyor. hiç olmazsa, adama yeni filmler çekmesi için sermaye sağlıyorsun, o da bişeydir.

    bu arada bizim şansımıza leman karikatüristi mehmet çağçağ da seyirciler arasındaydı, cem yılmaz ilk karikatürlerinin telifinin mehmet çağçağ tarafından nasıl satın alındığını duygusal biçimde anlattı. çok hoştu...

    kısacası cem yılmaz cephesinde değişen birşey yok, adam her zamanki gibi bomba.

    not: çıkışta trafik tam bir keşmekeş oluyor, oturun bi çay için, 15-20 dk. sonra çıkın.


    (kirlikedi - 18 Ocak 2011 15:55)

  • comment image

    eksi'den sogutan gosteridir. buna da gulmuyorsaniz, neye guluyorsunuz abi siz? gulmemek, begenmemek, elestirmek icin yasiyorsunuz lan resmen. elestirilerin anlasilir bi yani olsa sikinti olmayacak ama uzuluyorum su caresizlige.


    (tertipli - 5 Ocak 2013 01:01)

  • comment image

    yarısında çıkmamak için kendimi zor tuttuğum gösteri. ölüyordum lan az kalsın. yemin ederim gülmekten ölen ilk insan ben olur muyum acaba diye durdum düşündüm bir an. mola biraz geç olunca "molaya girin lan orospu çocukları ölücez burada" diye ayaklandı millet. çenem, elim, ayağım, kollarım uyuştu.


    (hayal fazlasi - 5 Ocak 2013 01:03)

  • comment image

    gösterinin sinemaya taşınması bilir-bilmez ayıplanıyor.

    öncelikle adamın anadolu turnesi gibi bi şey yapması artık imkansız. öyle ki gösterinin video kaydına alınmasından çekindiği için izmir'e bile gidemedi bu sefer. dolayısıyla da cm101mmxi fundamentals sadece istanbul'da, ankara'da ve sanırım avrupa'nın bazı şehirlerinde sahnelendi. hatırlarsanız bundan 7-8 sene önce izmir'de gösterisini izinsiz şekilde kaydetmişler ve hala gösterimdeyken korsan vcd olarak piyasaya sürmüşlerdi. ki teknoloji ilerledi, o günkülere göre çok daha kabiliyetli kameralar ele düştü. bu defa kayda almayı başarsalar full hd olarak piyasaya sürerler ya da internette paylaşıma açarlar.

    istanbul'da bu olmuyor çünkü gösteri sırasında seyirciyi özel ekipmanlarla izleyen personel çalışıyor. hatta yanılmıyorsam telefon, kamera, foto makinesi gibi cihazlar cem yılmaz'a doğrultulduğunda o seyirci üzerine lazer tutulup "yapma" diye uyarılıyor.

    dolayısıyla sinemaya gelmesin de sadece istanbul'dakiler mi izleyebilsin gösteriyi? dvd olarak çıksaydı itirazınız olmayacaktı, çünkü koca götünüzü koltuktan kaldırmadan internetten indirebilecektiniz.

    diğer yandan bu adam artık bir tat bir doku'yu yaklaşık 2500 kere sahnelemeyi başaran 20 li yaşlardaki cem yılmaz da değil, 40 yaşına geldi. "niye ayağıma gelip bire bir olarak anlatmadı?" derken biraz da anlayışlı olmak lazım.


    (forrestgump - 7 Ocak 2013 12:29)

  • comment image

    dün ikinci kez izledim bugün yine durup durup gülüyorum. hayatımda izlediğim en iyi taklitlerden birini yaptı cem yılmaz.

    --- spoiler ---

    ---
    spoiler ---

    adam bildiğin yarrak taklidini kusursuz yaptı.

    --- spoiler ---

    ---
    spoiler ---


    (crdt - 10 Ocak 2013 15:16)

  • comment image

    cem yılmaz'ın ocak 2011'de yapmaya başladığı gösterisi. ha bazı yazarlar çıkıp mayıs 2011'de yazdıkları entry'den çalıntı espriler olduğunu söyleyebilir, onlara aldırmayın siz.


    (bobinhoo - 26 Ocak 2013 01:03)

  • comment image

    yer; ilköğretim okulu 4-b sınıfı. gösteriyle ilgili de bir şeyler var, istersen okuma.

    öğretmen - evet çocuklar, şimdi söyleyin bakalım, telefonun icadı hakkında bilginiz var mı?

    eren - ben biliyorum, ben biliyorum (parmak, parmak, parmak)

    ö - söyle çocuğum.

    e - şimdi öğretmenim, graham diye bi adam varmış. bu adam geceleri telefonu icat etmeye çalışıyormuş. bunun bi de çok konuşan karısı varmış. adam karısı yüzünden bir türlü icadını yapamıyormuş. bi gece karısı buna bağırmış "grahaaaam, gel artık, gece gece icat çıkarma" graham bunu duyunca telefonu icat etmiş. (gülerek) cem yılmaz anlattı da.

    bir de diyorlar "çocuklar için oluyor mu?" çocuğun potasyumunu tam koyunca oluyor işte. öğretmen anlatsa bu kadar aklında kalmazdı.


    (mam - 26 Şubat 2013 09:17)

Yorum Kaynak Link : cm101mmxi fundamentals