Süre                : 2 Saat 38 dakika
Çıkış Tarihi     : 27 Aralık 2001 Perşembe, Yapım Yılı : 2001
Türü                : Aksiyon,Macera,Drama,Savaş
Taglar             : soğuk hava,Yurtdışında yaşayan Alman,kaçış,Sibirya,seyahat
Ülke                : Almanya
Yapımcı          :  B & C Filmproduktion GmbH , Cascadeur Filmproduktion GmbH , KC Medien
Yönetmen       : Hardy Martins (IMDB)
Senarist          : Josef Martin Bauer (IMDB),Bastian Clevé (IMDB),Hardy Martins (IMDB),Bernd Schwamm (IMDB)
Oyuncular      : Bernhard Bettermann (IMDB), Iris Böhm (IMDB), Anatoliy Kotenyov (IMDB), Michael Mendl (IMDB)(ekşi), Irina Pantaeva (IMDB), André Hennicke (IMDB)(ekşi), Antonio Wannek (IMDB), Johannes Hitzblech (IMDB), Stephan Wolf-Schönburg (IMDB), Irina Narbekova (IMDB), Pavel Lebeshev (IMDB), Vladimir Korpus (IMDB), Igor Filchenkov (IMDB), Tschmid Rintshinov (IMDB), Nikolai Kondrashkin (IMDB), Dabatsu Jundunova (IMDB), Artur Fjodorowitsch (IMDB), Ivan Mazkewitsch (IMDB), Aleksandr Efremov (IMDB), Hans Peter Hallwachs (IMDB), Heinrich Giskes (IMDB), Adalbert Mayer (IMDB), Karl-Heinz Keller (IMDB), Anna Sonntag (IMDB), Anna Herrmann (IMDB), Simon Beckord (IMDB), Egor Abrossimov (IMDB), Reinhard Seyer (IMDB), Rosa Feigl (IMDB), Argish (IMDB), Waléra Kanischtscheff (IMDB), Eva-Maria Kurz (IMDB)

So weit die Füße tragen (~ As Far as My Feet Will Carry Me) ' Filminin Konusu :
So weit die Füße tragen is a movie starring Bernhard Bettermann, Iris Böhm, and Anatoliy Kotenyov. At the end of WW2, a German POW doing hard labor in the Soviet Gulag escapes from his Siberian camp to return to Germany but he's...


  • "hitlerin zulmü bitmiş stalinin ki başlamış.savaş her zaman korkunçtur. mutlaka izleyin"
  • "bu denli az entry girilmesi şaşırttı beni. sırf sibirya manzarası için bile izlenebilir. konusu the way back ile paralellik gösterse de, işleniş açısından farklı filmin sonuna kadar gerilim sürüyor."




Facebook Yorumları
  • comment image

    sscb'nin sibirya'nın en ucunda ve alaska sınırının bulunduğu bering boğazı'nın kenarındaki gulag'a 25 yıllığına kapattığı alman subayının kaçışını ve onun yıllar süren geri dönüş hikayesini konu alan 2001 yılı alman filmi.

    http://www.imdb.com/title/tt0277327/

    senaryo bazı yerlerde büyük saçmalıklar içeriyor olsa da 2010 yapımı the way back'in, pek bilinmeyen bu filmden esinlenmiş olabileceğini göz önünde bulundurmak lazım.


    (skipper99 - 23 Aralık 2011 21:46)

  • comment image

    gereğinden fazla misyonerlik içerdiğini düşündüğüm film. hatta filmden anladığım kadarıyla finansmanını yahudiler yapmış, hristiyanlar da destek olmuş ve komple müslümanlara giydirmişlerdir.

    ---spoiler---

    filmin bir sahnesinde hristiyan askerimiz camiye gidip dua eder ve bir yahudi onu takip edip camideyken evine davet eder. cami çıkışı sadece namaz kılan bir müslüman (sadece bir tane namaz kılan vardır zaten) bu almanı görür ve polise şikayet eder. (bkz: müslümanlar gambazdır)

    yahudi, alman askeri olduğunu bile bile yardım eder. evini polisler basar ve kalp krizi geçirirken son sözü olarak başındaki rus askere

    -ne olursa olsun yardım ederdim

    der.

    filmin son kavuşma sahnesini de kilise de yaparak bence misyonerlik faliyetini tamamlamıştır


    (winston smith bizi gozetliyor - 25 Ocak 2015 01:19)

  • comment image

    başarı hikayelerini seven bireyler için köşede kalmış filmlerden.akıcılık konusunda hiçbir sıkıntısı olmayan,vurucu denilen anlara ise nadiren başvurulan bir eser.
    yukarıda bahsedildiği gibi ağır misyonerlik içeriyor film,izlemeden önce bu konuda duyarlı insanlar dikkatli olmalı.
    --- spoiler ---
    takık komutanımızla sınırda karşılaştıkları sahne ise sadelik bakımından harikaydı.
    yakutistan'da geçen dönem, ek olarak şaman öğeleri filmin en renkli anlarıydı.
    ---
    spoiler ---


    (ismail abinin ictigi eter - 14 Ağustos 2016 00:36)

  • comment image

    yakut türklerini yakından gösteren bildiğim tek filmdir. elbette rus yapımı filmler vardır ama başka batı yapımı film var mı hiç bilmiyorum.

    tarihi-kültürel bulduğu tüm filmleri izlemeye çalışan bendenizin yakut türklerini ilk defa filmde görmesine sebep olmuştur. hemde filmde alman ve rusların iyisi kötüsü varken ve müslüman özbek gammazcı amca varken fevkalade iyi göstermiştir.

    birde yakutça konuşmalarını veya kısa bile olsa toplu müziklerini gösterse tadından yenmezdi.

    onun dışında mantık hataları yüzünden ne yazıkki zevk vermemiştir:

    --- spoiler ---

    - ailesi katledildiği halde şartsız şekilde alman savaş suçlusuna yardım eden fazla iyi niyetli yahudi
    - yakutistan'da alman subayını gören dul kadının* hemen öpmeye başlaması
    - hapisten çok kolay kaçması
    - alman subayı yıllardır takip eden rus subayın sınırı geçmesine izin vermesi
    - namaz kılarken sarışın bir amca ile yahudiyi camiden çıkarken gören* özbek dedenin ispiyonculuk yapması

    ---
    spoiler ---


    (kayi2 - 2 Ocak 2017 21:37)

  • comment image

    hayatımın en güzel dönemleri 2005 2006 civarı doğup büyüyüp çocukluğun geçtiği evde ailemle bir bulgar kanalında rusça dublajlısını bulgarca alt yazılı halde izlemiştik tabii ben pek bir şey anlayamamıştım ama bu yaşıma kadar sadece tek bir sahnesini (buz çölünün ortasında bir fidan görüp ağladığı sahne)* hatırlamama rağmen hayatımda izlediğim en iyi filmler arasına sokmuştum bile. o sahne çocukluğuma doğup büyüdüğüm sıcak evime hala bir aile olduğumuz günlere dair çok özel bir anıydı. geçen gün annemle eski hatıralardan konuşurken bu filmin konusu açıldı. ikimizinde tek bir sahnesini hatırlamamıza rağmen dakikalarca konuştuk. bugün tekrardan o günleri yad etmek için bu filmi aramaya karar verdim. sovyetler birliği, 2. dünya savaşı, hapishaneden kaçış, sovyet kampından kaçış konulu onlarca film arasından sonunda bulabildim. evet 12 yıl önce bir bulgar kanalında izlediğim o filmi bir yetişkin olarak tekrardan izleyebildim.

    --- spoiler ---

    2001 yapımı olması ve bir çok mantık hatası bulundurmasına rağmen filmde insanı kendine çeken bir şey var. insan kendini sürekli ana karakter gibi tetikte hissediyor. özellikle köprüde teğmenin clemens kardeşimizin yolunu kestiği sahnede teğmen'e sövsem mi takdir mi etsem bilemedim.neyse o kendini takdir etti zaten. doktor, senjor, çekik gözlü akrabalarımız, yahudi abi hatta argish (husky) bile ölümüne bu adama yardım etmeleri vay anasını dünyanın en iyi insanlarının %50'si bu adama denk geldi diyebilirsiniz. hatta sonunda da iran'da karakola çağırılan alman diplomatında adamın amcası çıkması yola çıkmadan önce harry potter'da profesor slughorn'un verdiği sıvı şanstan mı içtin kardeşim de diyebilirsiniz ama böyle birazcık toz pembe bir senaryo olması şahsen benim çok hoşuma gitti.

    ---
    spoiler ---


    (dynamo - 8 Mayıs 2018 01:29)

  • comment image

    ıı. dünya savaşı sırasında asker olan clemens forell, savaş suçlusu olarak sibirya'nın doğusundaki çalışma kampına yollanır. 4 yıl kadar orda kaldıktan sonra (1949) karısına ve çocuklarına dönmek için kamptan kaçmaya çalışır. kimi zaman trenle, botla ama çoğunlukla yürüyerek doğadan ve insanlardan kaynaklanan tehlikelerle dolu bu yolculuğunda asla bir sonraki adımının son olmadığını bilmeyerek tek amacı ailesine yuvasına dönmektir


    (voroxin - 25 Kasım 2018 22:24)

  • comment image

    bu denli az entry girilmesi şaşırttı beni. sırf sibirya manzarası için bile izlenebilir. konusu the way back ile paralellik gösterse de, işleniş açısından farklı filmin sonuna kadar gerilim sürüyor.


    (pathaamax - 7 Ocak 2019 14:24)

  • comment image

    film gerçekten misyonerlik kaygısı gütmese ya da en azından bunu böyle gözümüze gözümüze sokmasa eminim ki daha evrensel olurdu ve çok daha iyi yerleri hakedebilirdi.

    rusyanın o muhteşem güzelliklerini, savanlarını taa en yukarıdan başlayıp bütün bir sibirya ve hatta en güneye, sıcaklara inene kadar izliyorsunuz.

    her ne kadar misyonerlik kısmı filmin toplam süresine nazaran az bir alan kaplasa da mide bulandırıcı oluyor.

    ben buralardan arınıp filmin o sürüp akıp gitmesine, bir kaçış hikayesine hasta kaldım.


    (yalnis yasamis eleman - 27 Ocak 2019 20:56)

  • comment image

    gelmiş geçmiş en iyi alman filmleri arasında bana göre ilk 3'e girer.
    mantık hataları var ama bir film gözüyle bakarsak saheser.
    sibirya'dan baslayıp iran'a kadar bütün cografya'yı seyredebilirsiniz filmde

    bu filmi nasıl gözden kaçırmışım hayret, geçen gün şans eseri izledim baştan sona akıcılık sanki bana tarantino filmlerini hatırlattı.
    --- spoiler ---

    gerçek bir hikayeden alıntı diyor bu sebeple;
    amcasının 1937 sonrası ankara ekonomi bakanlıgına atanmasını ise hala çözemedim internette bir bilgi bulamadım bununla ilgili.
    bilen yeşillendirsin.
    ayrıca herkes filmde mutlu son olmasını bekliyor sabırsızlıkla, film mutlu sonla bitmeseydi hafızalarda daha çok yer edinirdi diye düşünüyorum
    ---
    spoiler ---


    (baydanisko - 17 Şubat 2019 23:12)

Yorum Kaynak Link : so weit die füsse tragen