başrolünde shahrukh khan'ın oynadığı 2004 yapımı hint filmi. beyin göçü, göçen beynin aslına yabancılaşması ve memleketini tekrar keşfetmesi üzerine oldukça dişe dokunur ve güzel bi filmdir. shahrukh, en iyi performanslarından birini sergiler. senaryo oldukça sağlamdır ve duygu sömürüsüne bulaşmadan yazılmıştır. şarkıları klastır. özellikle ilk şarkı yun hi chala chal rahi bi harikadır.

(yerli mal - 21 Temmuz 2012 21:41)

iyi puanı ve imdb en iyi hint filmleri sıralamasında 6. olmasından dolayı büyük bir iştahla izlemeye karar verdiğim film. ama son derece kötü buldum. zaten köy hayatı denen şey bana hiç bir zaman çekici gelmemiştir. hele de amerika'da nasada çalışan birinin kalkıp hindistan'da bir köyde ağzı açık vakitler geçirmesi iyice sinirlerimi bozdu. hint filmlerindeki abartı aslında hoşa giden bir şeydir, ama bundaki "yuh artık" dedirteninden. köy değil de ne bileyim delhi'de falan olsaydı olaylar, "iyiymiş" diyerek ben de etkileneceğim de, nasa'da çalışıp sonra da gelip avluda banyo yapmak ne ya. ayrıca o suratsız kıza neden aşık olur ki bi insan.

(usuyorum - 21 Kasım 2012 18:22)

filmin en büyük sürprizi benim için köyde izlettikleri filmin yaadon ki baaraat olmasıydı. bilen bilir, 1973 tarihli bu film, aamir khan'ın çocuk star olarak ilk boy gösterdiği filmdir. sırf çocuk halini göreyim diye aramıştım bi ton, ama bulamamıştım torrentte filan. filmde hem de aamir khan'lı sahneyi görünce koptum resmen. çok şaşırdım, shah rukh khan ve aamir hep azılı rakip, düşman gibi lanse ediliyorlar. hatta doom 3'nin mi ne provalarında salonda shah rukh khan'ın posteri asılıymış da, aamir kaldırın demiş de, kaldırmamışlar. böyle haberler çıkmıştı.

sonraki şoku ise film bittikten sonra isimler geçerken yaşadım. filmin first assistant director'u kiran rao'ymuş ya! hem de aamir'le evlenmeden bir yıl önce, yani birlikteyken bu filmde yer almış. belki de yaaadon ki baaraar'ın kullanılması onun sayesindeydi kim bilir? ayrıca postacı rolünde oynayan dayı da lagaanda da oynuyordu.

onun dışında filmde ilginç bir unsur yoktu, klasik bir hint filmiydi. hintliler film yaparken sosyal konuları da asla göz ardı etmedikleri için, bu filmin amaçlarından birinin de, hindistan'dan dışarıya olan beyin göçünü tersine çevirmek ve başarılı hintlileri ülkeye geri getirmek olduğunu düşünüyorum.

düşüncelerimi bi arkadaş da çok güzel şekilde yansıtmış, shah rukh khan filmerinde o gerçek üstülüğün dozunu ayarlayamıyor. o adam 20 yıl amerika'da yaşamış, elektriği bile olmayan köye ayak uydurabilir mi? ayrıca niye uydursun? ülkesine daha hayırlı olabilecekken neden köy meydanında güreş tutsun? gerçi belki de köye dönmedi, o izlediğimiz sahne tatile geldiklerindeydi bilmiyorum. ama bence amerika'da kalıp ordan ülkesine faydalı bir şeyler yapması gerçek hayatta daha mantıklı olurdu. okul yaptır, hastane yaptır, geldin köy meydanında güleş tuttun da ne oldu?

her hint filminde olduğu gibi bunda da işlenen kast sistemi konusunu şu adamlar hala çözemediler ya! yıl 2014, ve bazı insanlar hala ten rengi, soy adı, bilmemne gibi saçma sapan zırvalarla bazı insanlardan üstün olabileceklerine inanıyorlar. gerçi bu insanlara giydirmek kolay, önce ingiltere gibi sözde gelişmiş bir ülkede sırf belli bir aileden geldi diye aklanıp paklanan, saraylarda yaşatılan, düğünlerinde milletin birbirini ezdiği soyluları ortadan kaldırabiliyor muyuz, ona bakalım. hadi hindistanda eğitim düşük, insanlar cahil inanıyorlar. ya sen ingiliz? utanmıyor musun ya gidip sırf birilerinin çocuğu diye düğününde birbirini ezmeye? onları gereksiz yere vergilerinle besliyosun, ne işe yarıyolar düşünmüyorsun? önce bu adamların kandan gelen soyluluk gibi saçma düşüncelerini silelim ki hintlilere filan laf söylemeye yüzümüz olsun.

film müziklerini de iyi seçemiyor bu adam. ilk defa bir filmin dans/müzik kısımlarını ileri sardım. görüntüler de çok amatördü, kamera sallandı sanki bir kaç yerde. bi de bu hintlilerde ne sert kız merakı varmış arkadaş, illa en başta kız birini azarlarken, atarlanırken görecekler ki aşık olsunlar. annem seni kaçırmazlardı valla kızım dedi bu yorumun üzerine, iyi bişey mi dedi kötü mü anlamadım. ^*

(ayikiz - 24 Şubat 2014 22:04)

imdb top 250 listesine 228. sıradan girmeyi başarmış olan film.

http://www.imdb.com/title/tt0367110

(lexluthor - 25 Şubat 2014 14:09)

dayanamayıp ileri sararak izlediğim tek hint filmidir.

(philosophy - 10 Kasım 2014 20:02)

filmi henüz tamamıyla izlemedim ama gördüğüm birkaç sahneden özel bir film olduğunu söyleyebilirim. ayrıca soundtrackinde öyle bir parça taşıyor ki (silinmiş sahnelerden birindeymiş bu şarkı) herkes gözlerini kapatıp öylece dinlemeli...

silinmiş sahne ve o mükemmel şarkı aahista aahista

edit: silinmiş video düzenlenmesi

(freddie yasasaydi diyor insan - 16 Kasım 2016 14:28)

kabir azabı gibi gelen ilk 1 saate dayanabilirseniz. bakın 1 saat diyorum (çünkü normal filmler zaten 1 saat 45 dakika sürüyor. ) bu 1 saaten sonra 2 saat 15 dakika daha süren filmi izleyebilirsiniz.
konu ve işleyişi güzel içine aşk da serpiltilmiş bir klasik hint filmi ancak imdb puanı bence çok fazla.

7.85/10 (küsüratlı vereyimde salladığım anlaşılmasın değil tabiki)

--- spoiler ---

hindistandaki kast sistemi bizim ülkenin bulunduğu şartlardan çok daha kötü amk. ya oralarda boktan bir kastta doğsaydınız. resmen y.rrağı yemiştiniz. burada uzuna laf ediyor herkes ama adamlardaki sistem çok daha berbat.

ayrıca filmde işlenen konular 3 aşağı 5 yukarı bizdeki sorunlarla aynı.
kız çocuklarının okula gönderilmemesi
çocuk yaşta evlilik
herkesin suçu bi başkasına atarak sorumluluk kabul etmemesi
elektriği olmayan köyler
yozlaşmış yönetimler
cehalet
evli kadın çalışmasın evde otursun
vs vs vs
--- spoiler ---

(bana her yer cehennem - 23 Ocak 2017 23:07)

bircok benzeri gibi belli bir kac sahnede gozyasi dokturmeden kesinlikle huzura ermeyen bir hint filmi. tabii ki bu da cok uzun (seyretmeyi yaklasik uc ayda bitirdim), ancak bircogundan daha dengeli, daha az abartili, daha gercekci olani denebilir (yalniz gercekci derken filmdeki muhendislik eylemleri konusunda yorum yapamayacagim).

konu $oyle: 12 yildir abd'de yasayan, nasa'da muhendis olarak muhim uzay projeleri uzerinde calisan genc ve yakisikli bas kahramanimiz mohan, ozellikle anne babasi oldukten sonra kendisine bir anne gibi olan ancak ne yazik ki ilgisizligi yuzunden utanmadan izini kaybettigi sevgili dadisini bulmak, onla sarilip hasret gidermek ve bu vesileyle koyunu de ziyaret etmis olmak icin cok uzun bir sureden sonra hindistan'a izne gider. ancak isler umdugu gibi olmayacak ve yoksa bir buz kalibinin ancak kendi suyunda eriyebilecegi gercegini anlamaya mi baslayacaktir?? zamanla cocukluk arkadasi guzel, narin ve akilli gita'yi, sevecen ve olgun dadisini, hemserilerini, kast sisteminin acimasizliklarini, ulkesinin fakirligini, caresizligi, geleneklerle kendini avutan ileri gelenleri, hepsini ama hepsini yeniden kesfedecek, sarki soyleyip dansederken diger hint filmlerinde olmayan bir idealistlikle rock'n roll figurlerini de ihmal etmeyecektir. bu baglamda onceleri suursuz ve bireyci iken daha sonra idealistlesip fedakarlasan mohan figuru, hindistan'daki beyin gocunun bir nevi tersine cevrilme ve dogu bati kulturlerinin yapici sekilde senteze ulastirilma birimidir. bunyeyi oyle gaza getiren bir film ki bu, nasa'da calisan tum turk muhendislerini bu entry vesilesiyle ulkemiz koylerinin altyapi calismalarina yardim etmeye ve bos zamanlarinda koy pehlivanlariyla gures tutmaya davet edesi geliyor insanin.

(yummy - 6 Mayıs 2005 22:28)