• "sniper deyince "enemy at the gates" filmini de unutmamak lazim. 2. cihan harbinde, stalingrad muharabelerinde gecen bir "sniper vs. sniper" filimi idi.iyi filim idi."
  • "(bkz: simo hayha)"
  • "bir troubleshooting kisisi. kelimenin tüm anlamiyla."
  • "turkceye keskin nisanci olarak gecmi$tir.oyle counter strike da tak tak indirmeye benzemez gorundugunden cok daha zor bir i$tir durbunlu tufek kullanmak."
  • "dota 2'nin en sikik herosu bu kadar emek hırsızı bi hero daha yok bu oyunda."
  • "uzak mesafelerden canlı öldürebilecek kabiliyetteki insanlardır.(bkz: balkon)"
  • "kişinin snipe denilen ve devamlı hareket halinde olan küçük kuşları dahi vurabilecek derecede keskin nişancı olduğunu anlatan sıfat.(bkz: tufek icad oldu mertlik bozuldu)"
  • "1993 yapımı bir film. iki keskin nişancının etrafında gelişen bir öyküye sahip, "one shot, two kills" diye aklımızda kalmış vurucu repliği."




Facebook Yorumları
  • comment image

    yavaş yavaş yürüyor ışıktan çekinerek. dolunay var bu gece, istediği gibi değil hava. oysa ki bu kadar aydınlık olmasaydı ortalık biraz daha rahat edebilirdi. her adımına dikkat ediyor, çıt çıkarmıyor ; deşifre olmamalı. biliyor, teke tek de hiçbir şansı yok belki de karşısındakine. zaten öyle büyük bir insan da değil ki olmamalı da. saklanması zorlaşırdı o halde, tüfeğini taşıyacak kadar cüsse yeterli onun için.

    tek önemli olan sniper tüfeği, modeli bile önemli değil. hedefi görecek kadar yakınlaşabilmesi yeterli. zaten biliyor ; daha sonrası kendisinin işi. kendine inanıyor, yeteneklerini kullanmasını iyi biliyor. avına yaklaşan bir aslan gibi dikkatli o. yavaş yavaş, ağaçların arasında gizlenerek adeta kaybolarak ilerliyor. istediğ tek şey var, uygun bir görüş açısı ve kamuflaj.

    hedefi bir saniye bile görebilecek olması yeterli onun için. yeteri kadar hızlı olduğunu biliyor zira yavaşlık zayıflıktır onun nazarında. hedefi her sabah aynı yerde koşu yapıyor ama sniper doğru açıyı bulmalı. iki tane kaya görüyor etrafı ağaçlarla çevrili. orasının iyi bir lokasyon olduğunu düşünüp yerleşiyor, silahın ucu kayanın da ucunda. iki kaya arasında 20 cm'lik bir boşluk var ama onun için yeterli. bu kadar uzaktan açının deli gibi büyüyeceğini zaten biliyor. yerleşiyor tamamen iki kayanın arasına. sanki yokmuş gibi, otların arasında kaybolan aslanlar gibi...

    hava aydınlanıyor yavaş yavaş. saatlerdir gözünü bile kırpmadı, bir saniye bile önemli. gözünü kırpması hayatına mal olabilir. sabırla bekliyor avını, acelesi yok, nefesleri düzenli.

    avını fark ediyor, her sabahki kıyafetiyle çok uzaktan da olsa seçilebiliyor. avını vuracağı yeri çok önceden seçmişti zaten. parkın ortasındaki 5 metrelik köprüden geçerken vurmalı onu ancak biliyor ki o köprüde sadece 3 saniye kalacak. sabırla izliyor avını, silahını ve kendisini santim santim sola doğru kaydırıyor sola koşan avını görebilmek için. ve avının artık köprüye 10 saniyesinin kaldığını fark ediyor...

    hemen tüfeğini köprünün tam ortasına doğrultuyor, bekliyor, bekliyor... sniper'ın zoom kadrajına önce kurbanın elleri giriyor, kurban koşuyor hiçbir şeyden habersiz. bekle, bekle, tam ortaya gelmeli. tam kafasına isabet ettirmeli... başka atış sansın yok! ya kafadan vur ya da kaç!

    ve bir el silah sesi duyuluyor...

    polisler köprünün altındaki su birikintisinden bir ceset çıkarıyor. bir adam, eşofmanlı belli ki koşu yapıyordu. kafatasında bir delik var. çok yakından vurulduğunu düşünüyorlar önce ama yakından da böyle bir delik açılamayacağını biliyorlar. 10 metre ötede bir mermi buluyor başka bir polis. etrafa bakınıyor ve "amına kodumunun sniper'ı. la mahmut bahın baham bulabilecek misiniz pezemengi" diyor. polisler didik didik aramalarına rağmen hiçbir şey bulamıyorlar.

    sniper, yine oyununu oynuyor ve kazanıyor.


    (colg fusion - 9 Aralık 2006 01:24)

  • comment image

    2004 yılına kadar kafamdaki sniper hadisesi her zaman medal of honor tarzı oyunlar, hitman vb. aksiyon unsurlarıyla bezenmiş bir profesyonelliğe ve disipline atıfta bulunurdu.

    yani bir yerde sniper lafı geçtiğinde zihnimdeki imge "tilki gibi zeki ve çok çok sessiz soğukkanlı profesyonel" düşüncelerinin etrafında şekillenirdi.

    bu durum 2004'te kurtlar vadisi dizisinde yaşanan diyalogla maalesef değişmiştir sevgili okurlar.

    sniper'ın o çevik, o tilki gibi zeki imgesi yerine polat alemdarın gözleri takılıveriyor aklıma.

    yakın plan gözler ve o ulvi cümle:

    - snaypır var.

    tamam basit bir cümle çok takılmamak gerekirdi ama gözlerini öyle bir kısarak, öyle bir bakışla söylemiştir ki bunu alemdar, gitmiştir akıldaki sniper.

    - ne var abi?

    - snaypır var.

    - ooo ala.. şahane... yeni mi aldınız?

    allahım aklıma mukayyet ol.


    (the vagrant - 2 Mart 2008 18:09)

  • comment image

    türkçesi 'pusuya yatarak nokta atışı yapan kimse' şeklinde de çevrilebilen genellikle 'keskin nişancı' anlamıyla bilinen ingilizce kelime.
    juba diye bir sniper vardır ki ,dünyaca meşhur olup, irak'ta yaşar, amerikan ve ülkesindeki diğer ordu askerlerini hedef alır.


    (manimani - 9 Mart 2009 23:45)

  • comment image

    sniper deyince "enemy at the gates" filmini de unutmamak lazim. 2. cihan harbinde, stalingrad muharabelerinde gecen bir "sniper vs. sniper" filimi idi.iyi filim idi.


    (belacqua - 10 Ekim 2002 18:39)

  • comment image

    2004 senesinde anadolu pasajından hemen arkasındaki anabala pasajına taşımış, askeri malzeme membağı dükkandır. sahibi kağan adında iri bir arkadaştır. sattığı ürünlere hakim, müşteriyi kırmayan bir gazidir.


    (icemanr - 4 Kasım 2009 16:54)

  • comment image

    bir zamanların anadolu pasajındaki efsane dükkanıydı...
    müşterileri şehir dışından gelir, dükkanın açılışını bekler, ufacık dükkanda saatlerce vakit geçirirlerdi.
    sonra anadolu pasajı inşaata başlayınca dükkan anabala pasajına taşındı...

    ve istanbul'daki en iyi askeri malzeme satan dükkanlarından biri olan sniper artık yok.
    ekonomik süreçlerin küçük esnafı bir bir yok ettiği bir ortamda sniper'da daha fazla dayanamadı ve kapandı.
    artık amerikan bot, amerikan gore-tex kaban yahut kaliteli bir pantolon alayım derseniz kadıköy'deki kazıkçılardan başka alternatifiniz yok.

    ha bu arada dükkanın sahibi de hükümetin ekonomik politikasını, teröre olan bakışını falan beğenir ederdi, üstelik güneydoğu'dan gazi olarak gelmiş bir asker olmasına karşın...
    ha ona zamanında söylemiştim ben zaten bak iyiye gitmiyor süreçler diye, o zamanda şiddetle karşı çıkmış, her zamanki gibi inadıyla beni bastırmıştı.
    e şimdi nooldu kağan abi?
    şimdi noldu? tayip abi kotardı mı seni iflastan, sende baki dede gibi atla demir atına kes konvoyun önünü, belki sanada bişiler yaptırır, padişahın çok yaşasın...
    üzgünüm çok...
    sevgili kağan'a da burdan selam ederim.
    kardeşin icemanr.


    (icemanr - 13 Ekim 2011 10:41)

  • comment image

    dota 2'de bir hero ismi. elinde bir tüfeği vardır ve uzun mesafeden yardırır da yardırır. level 10'a kadar biraz sıkıntı çekseniz de, sonra leveller çekirdek gibi düşüyor, özellikle 15. seviye sonrasında, kişisel tercihim assassin upgrade'ini fulledikten sonra rakiplere takır takır girişirsiniz, birkaç atak hızı arttırıdı item da eklerseniz yanına kaçış şansları oldukça azalır. creepler için de şarapnel upgrade i çokça işe yarar ve ciddi xp puanı alırsınız.

    şu kısa dota 2 oynama hayatımda kullandığım birkaç herodan en çok tatmin olduğum hero kendisi oldu.


    (sycrone one - 27 Şubat 2013 14:50)

  • comment image

    turkceye keskin nisanci olarak gecmi$tir.
    oyle counter strike da tak tak indirmeye benzemez gorundugunden cok daha zor bir i$tir durbunlu tufek kullanmak.


    (nevermind - 1 Mart 2001 18:40)

  • comment image

    sniper tanımı ingilizce snipe kelimesinden türemiştir. yaklaşık yüz sene önce bataklıkta yetişen snipe ları yani çullukları avlayabilen atıcılara sniper denmeye başlanmış oradanda tün dünyaya yayılmıştır. çullukların yapılarından dolayı vurulmaları çok zor olduğundan tek atışta vurabilecek kadar hızlı ve keskin aynı zamanda çok iyi gizlenip aşırı sabır gösterebilen atıcıyı tanımlar. keskin nişancı ile sniper arasındaki ayrıma dikkat etmek gerekir. keskin nişancılar çok iyi atışlar yapabilen atıcılardır ancak hiç bir zaman sniper lar gibi birlikten bağımsız değillerdir. bir sniper arazide haftalarca büyük bir gizlilik içinde hareket edip verilen görevi tamamlar. zaten dünya üzerinde amerikan birlikleri dışındaki her sniper görevlere yalnız gider. amerikan sniper timleri ise iki kişiden oluşur. hedefçi hedefi tanımlayıp uzaklığı, atış şartlarını tanımlar ve dürbün hesaplarını yaparak atıcıya söyler. atıcı da hedefçinin verdiği dürbün hesaplarına göre dürbününü ayarlayarak atışı yapar.


    (trick style - 20 Mayıs 2004 23:01)

  • comment image

    taktik olarak değerlendirildiğinde "keskin nişancı" ile aynı anlama gelmez. keskin nişancıdan farkı sniperlar yalnız hareket ederler, keskin nişancı ise timi ya da birliği ne ise onunla birlikte hareket eder.

    keskin nişancı attığını vurabilenken sniper attığını istediği yerinden vurabilendir.


    (crescendo - 24 Temmuz 2004 02:33)

  • comment image

    ruzgardan dogabilecek sapmalar, hedefteki "av"in etrafinda bulunan ve etkin menzilde hedefe yonelen kur$unun onune gecebilecek unsurlar, nefes ayarlamalari gibi bir cok ayrintisal sorumluluguda bunyesinde bulunduran, suikastlerde, rehine operasyonlarinda, kisacasi uzun menzil mudahele gerektiren olaylarda kullanilmak uzere ozel olarak egitilen uzun menzilli silah ustadlari.


    (nyks - 23 Temmuz 2001 17:25)

  • comment image

    1993 yapımı bir film. iki keskin nişancının etrafında gelişen bir öyküye sahip, "one shot, two kills" diye aklımızda kalmış vurucu repliği.


    (ghozy - 31 Ocak 2002 16:37)

Yorum Kaynak Link : sniper