Süre                : 1 Saat 39 dakika
Çıkış Tarihi     : 22 Nisan 2005 Cuma, Yapım Yılı : 2005
Türü                : Drama,Spor
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  Addison Street Films , North Shore Entertainment , Road Pictures
Yönetmen       : William Bindley (IMDB)
Senarist          : William Bindley (IMDB),Scott Bindley (IMDB)
Oyuncular      : Jim Caviezel (IMDB)(ekşi), Jake Lloyd (IMDB)(ekşi), Mary McCormack (IMDB)(ekşi), Bruce Dern (IMDB)(ekşi), Paul Dooley (IMDB)(ekşi), Brent Briscoe (IMDB)(ekşi), Mark Fauser (IMDB), Reed Diamond (IMDB)(ekşi), Frank Knapp Jr. (IMDB), Chelcie Ross (IMDB), Byrne Piven (IMDB), William Shockley (IMDB), Matt Letscher (IMDB), Richard Lee Jackson (IMDB), Kristina Anapau (IMDB), Vincent Ventresca (IMDB), Cody McMains (IMDB), John M. Watson Sr. (IMDB), James Andelin (IMDB), Carl Amari (IMDB), Len Foley (IMDB), Jane Galloway Heitz (IMDB), Kathleen Ewing (IMDB), Laura Whyte (IMDB), Bernie Landis (IMDB), Jim Hendrick (IMDB), Dean Biasucci (IMDB), Bob North (IMDB), Emily Salutric (IMDB), Brie Larson (IMDB), Will Bindley (IMDB), Cully Smoller (IMDB), Roger Wolski (IMDB), W.E. Bindley (IMDB), Don Youngblood (IMDB), Fran Williamson (IMDB), Chris Dennis (IMDB), Don Keaton (IMDB), Sharon Bishop (IMDB), Greg Thomas (IMDB) >>devamı>>

Madison ' Filminin Konusu :
Madison is a movie starring Jim Caviezel, Mary McCormack, and Jake Lloyd. A story about a man's personal struggle to victory in the 1971 Madison, Indiana hydro-plane regatta.


  • "yaşamak için mükemmel bir şehirdir. tanımlama için kullanılacak en iyi ingilizce kelime 'peaceful'dır."
  • "hakkında şöyle güzel bir derleme yapılmış olan wisconsin eyaletine bağlı bir şehir.link"




Facebook Yorumları
  • comment image

    toronto'da spadina caddesinde bulunan genellikle üniversite öğrencilerinin takıldığı güzel bir pub.hem yalnız hem arkadaşlarla gidilebilen,onlarca çeşit bira bulunan guzide mekan.yalnız gidildiğinde yalnız çıkılmadığı defalarca tespit edilmiştir.


    (tantuni - 11 Ağustos 2008 05:02)

  • comment image

    guzel sehir. sessiz sakin. hafiften kolej sehri gibi degil gibi. downtown'in university of wisconsin madison'la ic ice olmasindan mutevellit etrafta gorunur insan populasyonu oldukca genc. iste liberal falan. arada shirley manson'la karsilasma ihtimali de var. daha ne olsun sayin sozlukcu?


    (oblivion - 20 Ekim 2008 18:55)

  • comment image

    aptalca gecirilen 15 gunluk sioux falls rezaleti donusunde sehir isiklarini gorerek rastgele icinde bulundugum, gecenin bi vakti bana unutulmaz surprizler yapan, sadece 1 gece kalmama ragmen genc nufusun oldukca fazla oldugunu ve de bu kisilerin son derece sicakkanli oldugunu gozlemledigim, ilerde sansim olursa tekrar tekrar gitmek istedigim iyi anilarin sehri.


    (mozturk3 - 21 Ekim 2010 11:12)

  • comment image

    bir suredir scott walker denen denyo bir valinin butceyi denklestirmek adina zenginlere vergi indirimi, kamusal egitimden kesinti, kamu calisanlarinin sendikasinin toplu sozlesme haklarinin budanmasi ve genel olarak butun kamu hizmetlerinin azaltilmasindan mutevellit planina tepki olarak protestolara mekan olan sehir. sehrin her tarafinda walker'in ibne gibin pust gibin bir adam olduguna dair levhalar dovizler gorebilirsiniz. en kalabalik gosteri bildigim kadariyla 12 martta oldu ve basta ogretmen sendikasi tarafindan duzenlenen tum sendikalilarin ve kamu calisanlarinin katildigi eylemde tahminen 150,000 kisi vardi (bu sayiyi yerel gazetelerde gordum ama bu kadar adami sehir meydanina sigdirmak mumkun degil zira ufak bir sehirden bahsediyoruz. yerel gazeteler iskembeden sallamis olabilir). etrafta 5 kisiden fazla hicbir polis mufrezesinin gozukmedigi protestolarda sendika temsilcileri tum amerikadan gelen bagislarla alinan pizzalari polislerle paylastilar. daha ben sehre geleli birkac gun oldu, geldigim gunun ertesinde capitole gittim, capitolun giris katindaki dairesel meydanda her gun protestocular duzenli olarak eylemlere devam ediyorlar. benim sansima o gun muzikli protesto vardi, eylemcilerle beraber capitol'un icinde, etrafta bir tane polis olmadan, scott walker'in sadece iki kat asagisinda solidarity forevera eslik ettim. bu sirada madison civarindan ilkokul ogrencileri capitol turu yapiyordu, ogretmenleri ogrencilerlen beraber eylemcilerin sarkilarina tempo tutuyordu. o gunun aksami 80 yasinda dogma buyume madison'li ev sahibemle sohbet ederken scott walker gelene kadar capitol girisinde hicbir polisin olmadigini, giris cikislarin tamaminin serbest oldugunu ve mutemadiyen protesto gosterilerinin yapildigini ve hicbir olay da cikmadigini ogrendim. giriste resmen formalite icabi bir guvenlik kontrolunden gecmistim ve turkiyede babamin devlet dairesinde ofisine girene kadar bunun 5 katini gormeye aliskin oldugumdan bir eyalet meclisinin girisinde guvenlik olmasini garipsememistim, wisconsinliler garipsiyor, teyze diyor ki capitol halka aittir benim girip cikmami kimse denetleyemez
    bunlari yazarken bile ne diyorum lan ben oluyorum. zira bunlari goren ve su an size ileten adam 23 (yaziyla yirmiuc) sene ankara denen nalet devlet dairesinde adim basi polis ve kamera nezareti altinda her bir resmi kapidan gecerken kemerini cikartmak zorunda birakilan bir adamdir. bu adamin ulkesinde yuruyus yapmak icin dahi izin almak gerekir, degil bir resmi binada, sehir icinde sivil bir meydanda dahi toplanmak izne tabidir. bu adamin dogup buyudugu yerde insanlar protesto etmek icin toplandiklarinda kendileri kadar hatta bazen kendilerinden daha fazla polis bulurlar karsilarinda. polis her saniye guvenlik zafiyetine mahal vermemek icin olaylara mudahele hakkina sahiptir, orantili gucun orantisi durum ve serait icerisinde belirlenir. bu adamim memleketinde sendikali olmak anarsist olmak gibi gorulur, tekel iscilerini hatirlayiniz, emekciler haklari icin bir araya geldiklerinde tazyikli suyla tepelenir zira bunlar dis mihraklarin oyununa gelmis cahillerdir. bu adamin ulkesinde degil siyasetciye alenen sovmek, siyasetciyi elestirecegi kanisina varilan biri yaka paca gozaltina alinabilir. (edit: ya da metin lokumcu orneginde oldugu gibi katledilebilir, ardinda da eskiya denilir. hangi dinde hangi torede olunun ardindan boyle pervasizca konusulur, vicdan ile merhamet kafdaginin ardinda bir ulke mi oldu artik bizim icin?) resmi daireler kale gibi korunur, benim vergimle maas alan bana hizmetle yukumlu memurlarin bulundugu mekanlara vatandasin elini kolunu sallayarak girmesi tahayyul dahi edilemez. orasi devletindir vatandasin degil
    bu yaziyi okuyanlar ama orasi amerika burasi turkiye ayni mi birader? diyecektir. burda kurtler var, anarsikler var, dis mihraklar var diyeceklerdir. ben de diyorum ki amerikanin havasinda suyunda mi var ozgurluk? yani bu adamlar bizden ustun bir medeniyet mi, orda oluyor biz niye yapamayalim nesi ustun adamlarin bana bir aciklar misiniz? efenim amerikalilar salak da obez de bilmemne de diye atip tutup milliyetci damarinizi kabartiyordunuz hadi gelin de bunu bir aciklayin bakalim...kart kurt dedigizi duyar gibi oluyorum, duymazdan geliyorum!


    (panopticon - 6 Mayıs 2011 02:51)

  • comment image

    ekşi sözlüğe tekrar dönmemi sağlayan, trollerin her yeri sardığını düşündüğüm bir anda denk geldiğim, bilgi birikimine güvendiğim ve bilgiyi aktarmaya üşenmeyen yegane insan. kendisini kişisel olarak tanımasam da sadece entryleri beni bu kadar etkilemeyi başarmistir. içi dolu ve paylaşmaya gönüllü bir yazar okuyun, okutun efendim.


    (have you met the doctor - 21 Temmuz 2013 00:12)

  • comment image

    devlet memurlarinin turk ** devlet memuru* ozel tedrisatina tabi tutuldugunu iddia edebilecegim bir sehir.

    cay yerine kahve, simit yerine cips hatta mikrodalga mac and cheese, orgu ormek yerine noel agaci suslemek, burun karistirmak yerine tirnak kesmek, gulben ergen yerine paris hilton konusmak disinda, bir belge icin toplam 3 binadaki 8 ayri ofise paslanmak gibi gelenegi de tecrube ettik. ustune bir de bugun git yarin gel tribine tabi tutuldugumuz icin bu sehrin imar ve tapu ofislerini bilimum yurdum tapu ve kadastro mudurlukleri ile kardes ilan etmek, ve meslegin puf noktalarini karsilikli gozlemlemek uzere degisim pogramina sponsor aramak gibi hayirli bir ise niyet ettik.

    efendim, ustelik sokaklarinda shirley manson, zeytin filan gibi meshurlar dolanmiyor. onlar ucra tepelerde hangi gole bakacaklarini sasirdiklari manzaralarina nazir popolarini sicak tutup, eggnog icip, yaklasik saatte bir sominelerine odun atmayi ihmal etmiyorlar.


    (celikmetre - 12 Aralık 2003 21:34)

Yorum Kaynak Link : madison