geçenlerde mediamarkt'a gidip nostalji olsun diye tüm total war serisi oyunlarını alıp geldim. sırayla hepsini oynadım. halihazırda empire total war oynuyorum. ara verdiğim bir anda bunun haberini aldım. şu an çok mutluyum.
3 yıldır sevgilim yok.
işten istifa ettim.
hastayım.
ama çok mutluyum.
neden?
çünkü rome 2 total war'ın haberini aldım.

(icseldevinimlerindisavurumu - 14 Ağustos 2012 16:59)

aklıma geldikçe heyecanlandığım, ağzımın suyunu akıtan oyun.

rome: total war, tw serisinin bünyesinde birçok saçmalık barındıran garip bir halkası olmasına rağmen hemen herkesin en sevdiği tw oyunu. ilk gözbebeğimiz olmasının yanısıra, iyice elden geçtiği takdirde bir efsane olabileceğini biliyorduk. ki elden geçmemiş haliyle bile efsane adam, ama olsun.

şimdi bu oyunda olacağını tahmin ettiğim veya olmasını istediğim özellikler şunlar. bunda değilse üçüncüde olsun artık:

1. devletlerin tarihe uygun olmak üzere revize edilmesi: abi, o ne mantıksızlıktır jüpiter aşkına? roma üç beylik + senato şeklinde yönetiliyor, germenler ise merkezi devlet kurmuş.

roma' yı birleştirin, barbarları bölebildiğiniz kadar bölün.

2. tarihsel olayların eklenmesi. rome' da, başladığınız tarihten sonra bir nevi paralel evren yaratıyor ve bambaşka bir tarihi oynuyordunuz. fakat mediaval 2 total war' da, siz tarihten kopmak isteseniz de cengiz, timur akınları gibi olaylar sizin istediğiniz dışında gerçekleşiyordu. burada da barbarların ve atilla' nın cengiz, timur gibi sonradan eklenmesi de mümkün olabilir.

3. uzak doğu: oyuna kesinlikle eklenmesi gerekiyor. harita' nın iran ve hindistan üzerinden çin' e kadar uzanması lazım. belki çin ve roma tarihte asla karşı karşıya gelmediler; ama o dönemin dengelerinde çin' in de çok ama çok büyük bir rolü vardı. pers yok, hint yok, çin yok, ne var lan itoğluit?

4. denizden karaya saldırma: fena mı olurdu ben gemilerimle kıyıyı bombalasam? bombalamasam da ok atsam?

5. diplomasinin geliştirilmesi

6. istiklal marşının okunması ve kapanış.

(vetra privili menya - 14 Ağustos 2012 17:31)

ilk steam indiriminde %66 düşüp 19.99 $ seviyesine gelmesini beklediğim oyun. ne 120 ne 75 ne 66, 20 dölara alacam kısmetse :)

zöge: tamam tamam sizin istediğiniz olsun; içinden sezarın çükü çıkan en pahalı en "special edition" kutulusunu alacam.

(what doesnt kill you makes you stranger - 3 Eylül 2013 09:30)

lejyonların yüzündeki ifadeyle beni benden alan oyun. ne gördünüz lan, suratınız o hale geldi?

(justinianusuntorunuyumdediminanmadilar - 3 Eylül 2013 17:17)

dün itibariyle steam üzerinden açılmış oyun. oyuna merakımdan evdeki makinaya teamviewer ile bağlanarak bir giriş yaptım. baktım olmayacak eve gittim. nedir bu manyaklık ben de çözmüş değilim. gecesinde saat 2 ye doğru prolouge campaing bitti ve roma ile ilk oyunuma başladım. 3.30 da iş var diyerek mecbur uyuduk. iş var da ne olmuş buralarda debelenip nasıl zaman ayırabilirimin hesaplarını yapmaktayım inceden. mac mi iptal edersin, yemek mi yemezsin, arkadaşlarını mı görmezsin. işte o modda bir gün geçirtiyor bu ilk günler.

grafik konusunda yazılan çizilenler; evet ultra yani türkçesi ile aşırı olan ayarlarda oynarken allala bu oyun hd gibi olmalıydı dediğim oldu. yani var bir yamukluk. düzeleceğini düşünüyorum. onun için eski entrilerde yazılanlara dayanarak ayarlardan sınırsız video hafızasını bir deneyin derim.
oyun mekanikleri eski serilere göre biraz farklı. yendiğiniz askerler köle yapılarak para ve üretime aktarılıyor. ancak kölelerin artması şehirlerde isyanı artıran yani oyuna göre asayişi düşüren bir durum. vergiler şehir bazlı değil ülke genelinde farklılık gösteriyor. yani tüm vilayetlerde aynı şey uygulanıyor.
haritada;
diplomatı unutun. artık ilişkiler diplomasi ekranında. o da sizin görmeyi başardığınız devletler ile yapılıyor. çok fazla şehir devleti var.
sağ alttaki haritanın fare tekereği ile yaklaşıp uzaklaştığını fark ettim. çünkü o zamanki aral denizinden portekiz sahiline kadar geniş denilebilecek bir harita var.
şehirlerde ise bir ana vilayet ve 4 taneye kadar bunun taşrası olan şehirleri var. hepsi kendi çapında geliştirilebiliyor ve parçalı olarak bunlara sahip olunabiliyor. yani bir bölgede birden fazla şehri devletler paylaşabiliyor.
agent denilen birim yani oyundaki adıyla mümessil -bilmesem ilaç mümessili sanacağım- üretip. cinayet, sabotaj ve rüşvet işlerini hallediyoruz. deneyim kazanarak kendilerini geliştirip yeni özellikler katıyorsunuz.
ordular şehirlerden, dost topraktaysa takviye kuvvetler ile gücünü geri kazanıyor. orduya yeni asker siparişini orduyu tıklayınca ekleme butonundan hallediyorsunuz ve artık öyle iki asker basayım salayım yok. yeni bir ordu sefer yapacaksa yeni general sipariş edip içeriğini doldurmanız gerekiyor.
ordularda da iki yenilik var. ilki general özellikleri savaşlarda alınan tecrübe puanlarıyla artırılıyor. diğeri de ordu gelenekleri denilen özellik. o da sancağa bağlı olarak gelişen bir durum. askerleri disband ettiğiniz bir orduyu savaşmamış adamlarla doldursanız bile gelenekler devam ettiğinden bu özelliklerin kalması güzel bir durum.
şehirlede savunma bırakma durumu pek yok. ama ordular şehirlerde durunca general özllikleri varsa bunlardan yararlanabilirler. onun dışında şehrin kendi savunmaları var tabi eğer korumuyorsanız. ayrıca limanlarda da şehrin koruma için askerleri oluyor. ama denizden hücum durumunda bunlar görünüyor.
yemek, asayiş ve kültür devşirme işlemleri sanıyorum artık yeni ülke değişkenlerimiz. ticaret bir şekilde artırılıyor. ama asayiş işleri biraz değişik. asayişi artıran ve azaltan binalar var. gıdaları artıran azaltan binalar var. anladığım kadarıyla ülke aç kalmamalı ve asayişi de sağlamak için sosyal binalar ve tapınaklar yapılmalı ticarete paralel olarak. yoksa zırt pırt isyan çıkıp asiler şehirlere saldırıyor. siz de en fazla iki seferde şehir savunmaları ile bunları temizliyorsunuz. onlar sürekli geliyorlar, durduramıyoruz.
bir de ana ekranda teknolojiler var. askeri ve sivil olarak ikiye ayrılmış. bir seferde yalnızca bir bilim araştırılıyor. kültürel bilnaların bazıları araştırma hızını olumlu etkiliyor.
sanıyorum yanlış görmediysem, gıda fazlası çok olursa şehirlerde gettolar oluşuyor ve bunlar asayişi azaltıyor.
yapay zeka;
valla bilemedim ama çok az kayıp veriliyor sanki bu oyunda ama şu da var. principes ve hastatiler düşmana koşarken ok geliyorsa kalkanlar üstte olacak şekilde koşuyorlar ve yakın mesafede indirip öyle dalıyorlar. charge özelliği yüksek olan üztünlük sağlıyor ama düşmana iyi birliklerle doğrudan saldırmak tabiki büyük yanlış. kanat ve arkadan saldırmak her zaman düşmanı daha kolay dağıtıyor önceki oyunlardaki gibi. savaşlarda düşman flaması yok olunca kalanlar haritadan kaçmaya çalışıyor. siz diğer adamlara yöneliyorsunuz. tepe ardında birliklerin görünür olmaması ve yüksek yerleri tutmanız gerekmesi güzel bir özellik. hastatilerin ya da diğer adamların pillum fırlatması falan olmuş ama birazcık uzamaları fazla kaçmış ve çok yoğun görünüyorlar havada. lakin 160 kişilik birlikten fırlatılan mızrakların öyle görünmesi normal mi acaba diyorum. keza sapancıların attığı taşlar sarışın bir kızın saç atması gibi uzayıp gidiyor sanki ama kuşatma silahları güzel diyebilirim. bu uzamalar eski serilerde ayarlanıyordu. sanırım yine ayarlanacaktır zamanla.
ha yapay zeka demişken. kasaba savunmalarında atlılarınıza dikkat edip genelde sapancıları koruyorlar ama açık alan savaşlarda uzun menzilli adamlar önden gittiğinden atlılarınıza yem olabiliyorlar kolayca. komutanlarının yeri değişken oluyor. önde de arkada da gördüm. arada orduyu bırakıp benim atlıları kovaladığını da gördüm. bunlar için patch ve modlar iyileştirmeler ile oyun daha optimize yapılabilir diye düşünüyorum.
grafik olarak bende default ultra idi her şey. ona binaen grafikte sıkıntılar var ama takılma yok ve bence yeterince güzel görünüyor. savaş haritası da yeterince büyük. prolog campaign e capua savaşında milleti bağlasın diye çok kasmışlar. beklentileri karşılamaya çalışmışlar ama gerçek oyunda bu havayı henüz tam olarak yakalayamadım. çünkü yukarıda yazan arkadaşlar gibi ben de oyunu öğremek için çabalıyorum.
diplomasi;
komşu devletler ticaret anlaşmaları için makul anlaşmalar isteyebiliyor trade rights ile ilgili olarak. senato da yine görevler var. ama birden 3-4 görev aynı anda verilebiliyor. yapabildiğini yapıyorsun.
bir de ticari ürünler var ekonomi anlamında. onları da senin vilayetlerin bazılarını üretiyor. sonrasında satıyorsun haliyle. ben şimdilik şarap ve buğday üretebildim. darısı sizin başınıza.

oyunu paranız varsa, çalışansanız, çocuğun rızkından yemeyecekseniz alın sevgili yetişkinler, zaman varken tadını çıkarın. patchler gelince yazmayın buralara skidrow diye. gençler; siz öğrencisiniz indirin bence ve indirime girince alın. böylece arşiviniz cillop olur. vermeyin 100 küsür lira aç gezmeyin. fasülyeler, siz durun hele. abiler bir nasiplensin sonra sizi düşünürüz. siz iyisi mi ailenize yük olmadan indirin, kotayı aşmayın. yaşınız büyünce daha iyisini alırsınız.
hadi herkese iyi oyunlar.

(comitatenses - 4 Eylül 2013 12:29)

evet yaklaşık 150 yıllık bir dönem devirdiğime göre kendisi hakkındaki görüşlerimi sunabilirim.

yapacağınız oyunu sikeyim. iki yıldır beklediğim oyunu hilkat garibesi haline getirmişsiniz ibneler!
grafikleri hakkındaki tüm olumsuz yorumlara katılıyorum onlar çok anlatıldı.
oyun çok mekanikleşmiş. içine giremiyorsunuz. takır tukur tıklamakla geçiyor sanki.
oyun içi videolar yok neredeyse.
şu an antika diyebileceğimiz medieval da bile oyun bir şekilde tarihi gerçekleri içinde barındırarak gerçeklik hissi veriyordu.

mesela bir anda moğolların ortaya çıkması, bir anda "türklerden osman diye biri çıktı ortalığın amına koyacak" diye oyun içi video peydah olması oyuna gerçeklik ve heyecan katıyordu.

amına kodumun rome 2'sinde az önce gaius julius caesar kumandan oldu. bir kaç savaş kazandıktan sonra da doğal sebeplerden öldü.
sezar lan bu yarrağım!
adama tıklayıp ordusuna bakarken ismini okumasam adamın sezar olduğunun farkına bile varmayacaktım. aynı şekilde pompeius magnus da alplerde helak oldu amınakoyim. sezarla kapışması gereken cevval adam üşütüp zatürreden öldü.

oyununu ara yüzü de sik gibi.
eskiden bina şekillei görünür isimleri yazar ve ne sikime yaradıkları açık ve kolay bir şekilde görülürdü şimdi sadece kutular ve üstünde şekiller var. o binanın ne olduğunu anlamak için mousu üstüne getirip beklemek sonra da solda çıkacak olan açıklamayı okuyup öyle tıklamak gerekiyor. saçma gibi gelebilir ama zibille şehir sahibi olduktan sonra binanın şeklinden ne olduğunu anlayıp okumadan tıklamak çok da rahat oluyordu eski oyunlarda şimdi her bina yapımından önce siktiğimin kutucuklarının üstüne gelip bina özelliklerinin solda çıkmasını beklemek mallık.

bir de yapay zekadan bahsedeyim.

bu sikimsonik küçük şehir devletleri var ya. analarını sikicem onların.
pezevenkle aramda 14 tane şehir devleti var. ordan bana yürümeye kalksa 30 yıl gececek ama durduk yere savaş açıyor.
yavşak 5 yıl sonra bana 10000 altın ver barışalım diye teklif yolluyor bir de. adamla alakam yok. haritada ülkesini bulamıyorum bile...

bir değil iki değil reddetmekten imanım gevredi bu embesil çakalları.

koskoca kartaca ezeli düşmanım olması gerekirken sürekli dostluk mesajı atıyor. bana mı yürüyor hannibal, beni mi sikecek anlamadım.
ticaret antlaşmaları, sevgi sözcükleri falan gırla aramızda.
bir de kartaca 100 senede 5 kere yıkılıp tekrar kuruldu. sik kadar bir şehirde yaşıyorlar. açlıktan kırlıyorlar, üzülüyorum ibnelere.

bi iki kere para yolladım güçlenip tarihi gerçeklere uygun bir hale gelip bana saldırsınlar diye ama karıyla kızla yediler sanırım :(

edit: lan yoksa bu kartacalılar yıkıldık çok açız ayağına filleri alplerden sürüyor olmasın. yolunu yordamını sikerim öyleyse. 247 yıldır varamadı ibneler.

edit2: yıktığım devletten arta kalan 1 (yazıyla bir) kişilik ordu şehrimi kuşattı. fırıncı çırağı 5 çocuğa birer lira verip dövdürttüm iti. hanedanlık yıkıldı diye ilan edildi sonra.

edit3: araplar 150 yıl önce haritada göremediğim memleketlerinden durduk yere canını alacam senin diye savaş açtı bana. heriflerle hiç karşılaşmadım. 120 yıl yıldır de her sene olmak kaydıyla bana para ver canını bağışlayayım diye dileniyor. az önce "karını sikip çocuğunu köle yapacam" tehdit etti. sussun diye bir general yaptım. orduyu humayunumla o amcık ağızlarını sikmeye gidiyorum.

(icseldevinimlerindisavurumu - 11 Eylül 2013 16:08)

evet efendim, şurda #36851855 anlattıklarımdan sonra
bir total war rome 2 götten uydurma analiziyle daha karşınızdayım.
oyun patch manyağı oldu, bazı şeyler düzeltildi lakin embesillik baki kalıyor.
şu an hala oyunun en büyük sorunu yapay zekasızlık.
hala kalıbına bakmadan tehdit savuranlar, efendime söyleyeyim karını çocuğunu kaçırıp senin götünü kesicem diyen 20 askerlik devletler var. sırf bizim amcaoğullarını toplayıp göndersem ağızlarını burunlarını kıracaklar ama beynini siktiğimin malı koca roma imparatoruna atar yapıyor.
bir de arkadaş bunların alayı dilenci amanakoyum.
oyunun başında biraz economi kasıp kara günler için kenarda dursun diye para biriktiriyorum (hayır cimri değilim) diye bunların alayı her turn sırasında para dileniyor benden.
lan oğlum tarihin neresinde görülmüş durduk yere biri birine para versin.
kankam mısın fakbadim misin amanakoyum sana neden para vereyim?
bazı mallar da göt kadar toprağı, avuç içi kadar ordusuna bakmayıp ittifak eyleyelim bana 100000 altın ver diyor.
lan o 100000 altınla senin getireceğin 200 askerin yedi sülelesini satın alırım.
yapacağın teklifi sikeyim.
kartaca hala sefilleri oynuyor. ilk oyunumda 300 sene kadar hannibal filleriyle alplerden gelecek diye beklerken heriflerin şamar oğlanına döndüğünü gördüm. beş altı sefer yıkılıp dirildiler en son içim acıdı sikerim filini deyip ben gidip tokatladım ibneleri. açlıktan kurtardım, demokrasi getirdim kartacaya.

bir de araplar çekirge sürüsü gibi öldür öldür bitmiyorlar.
ya da öldürmeyen allah öldürmüyor. bilemedim şimdi. zibille ajan yollayıp binalarımı yıkmaktan bitap düştüler.

(icseldevinimlerindisavurumu - 21 Ekim 2013 01:00)

savaş efektleri bile parayla satılan oyun.
paragöz orospu çocukları. sözüm bu oyunun yapımcıları olacak şerefsiz tilkilere...

* önemli devletleri bölük pörçük yapıp parayla sattın, eyvallah dedik.

* yarım yamalak oyun çıkardın, oyun 5 yama sonrası anca götünü toplayabildi, peki dedik.

* rome oyununun atmosferini mahvettin, bir ton önemli diplomatik seçeneği kaldırdın, ona da tamam dedik.

* oyuna ne güzel bir müzik ne de o ilk başlarda gösterdiğin grafikleri eklemedin, olur öyle dedik.

* yapay zekanın anasını siktin, koskoca roma bilgisayarın eline kalınca kendi kendini idare edemez oldu, küfrettik ama sineye çektik.

* orjinal oyun alalım, korsandan farkımız olsun dedik bütün yamalar aynı gün korsana çıktı, ulan ulan diyip neyse dedik.

* ilk 5-6 saat dışında hiçbir zorlayıcılığı olmayan oyun çıkardın, zorluk olarak iç savaş nanesine yükledin, ayarını bulamadın, tutturamadın; oynamaya devam ettik.

* oyun severlerin yaptığı modlarla oynar oldu millet, orijinal halini oynayan çok kalmadı, o derece eksik oyun yaptın, yine kimse ses çıkarmadı.

be amına koduğum zaten oyunun içinde olması gereken savaş efektlerini (ulan kan efektini ve diğer savaş efektlerini teması savaş olan bir oyuna koymamak nedir amk) parayla mı satıcaksın artık?

bir daha total war serisini orijinal alırsam mart ayında bütün kediler siksin beni.

utanan adam editi: attila ek paketini duyurdular şimdi de. sanırım yine satın alıcam. mart ayında kedilerle grup yapıcam demek ki. kaderde bu da varmış lan...

(sansli pipi - 30 Ekim 2013 11:31)

diğer ülkelerde de böyle mi oluyor bilmiyorum ancak bergama diye bir devlet var ki bu oyunda, adamın dibinin dibi.

neden?
şöyle ki, adamlar her daim zayıfın yanında oluyorlar ve kısıtlı imkanlarıyla destek veriyorlar. oyuna başladıkları zaman tek bir şehir devleti olarak başlıyorlar. deniz kenarında ve kendini anca idare edebilen bir devlet.

roma ile oynarken, o dönemin en sağlam ülkesi ile yani makedonya ile savaşa girmek zorunda kaldım.
romayı oynatırken makedonya kimmiş diyebilirsiniz, demeyin. adamlar 6-7 şehir aldılar ve 3-4 güçlü ittifak kurdular. yani hem askeri güçleri hem ekonomik güçleri hem de mümessil güçleri çok yerindeydi (ki hala öyle)

ben bu heriflerle mecburen savaşa girince bütün ticaret yaptığım devletler "kardeş kusura bakma abimiz kızıyo, sana bundan sonra çokomel yok" dediler ve göt gibi ortada kaldım. makedonya ile aralarını bozmamak için adamlar gosgocaman roma'yı sattılar.

dünyanın her bir noktasından, adını sanını bilmediğim devlet savaş açtı. daha haritasını açmadığım uluslar bana nefret dolu mailler gönderdiler ^*

işte bu ahval ve şeraitte yardım elini uzatan devlet bergamaydı. adamlar kısıtlı ekonomilerine rağmen müttefik olmayı ve hatta üstüne para vermeyi önerdiler.

yetmedi

gittiler düşmanlarıma savaş açtılar.

yetmedi

tek şehir olmalarına rağmen hemen yanlarındaki düşman şehirlere aldırmadan düşmanlarımın dostlarına da savaş açtılar

yetmedi

ticaret anlaşması imzaladılar ve benle samimi olan diğer devletlerle de kanka oldular

yetmedi

anadoluda sıkıntıda olduğum zamanlar bana tehdit olabilecek devletlere zar zor ordu basıp gönderdiler. 5-6 birim lejyonerimi 20 birim orduyla korudular. şehrime tampon bölge olup, düşmanı uzaklaştırdılar

yemin ediyorum kız olsaydım sevgilim olsun diyeceğim adam tipiydi bu devlet.

şimdi de makedonya üzerine yürümeyi planlıyorum. kesin bu mevzudada bi abiliklerini görücem. kesin ya.
valla deseler ki sen anadoludaki şehrini de bize ver dostluğumuz sürsün, sırf minnetimin bir göstergesi olsun diye iki şehri daha veririm bunlara.

(sansli pipi - 4 Kasım 2013 12:59)

bünyesinde çok pezevenk ırkları barındıran oyun.

efendim şöyle ki, romayı alıp 100 turn atlamıştım, bu kendini akıllı zanneden aedular hızla gelişen roma ile aramızı iyi tutalım deyip bana ticaret anlaşması teklif etti, karşılığında 1600 kayme istedi, ticaret hacmine baktım 160, iyi dedim 10 turn sonra kâra geçerim ama ben sana 1600 değil 1000 veririm dedim, pezevenk aedulu maliye bakanı muhteşem bir hesap yaparak tıpkı bizim türk insanları gibi orta yolu 1 saniye gibi kısa bir sürede bulup 1300 kayme son teklifim dedi. ben de kabul ettim. ticaret gelirimin arttığına sevinerek, turn atladım. piç aedular benden aldığı parayla 2 ordu kurup atları oraya buraya taşıdı. turn bittikten sonra itoğluitlerden mesaj geldi. ticaret anlaşmasını feshetmişler. iki turn arası bana 1300 kitlediler.

lan dedim ben bunun altında kalmam, savaş açtım hemen benim diplomatla, diplomatın kafasını kesip yolladılar. bir turn geçtim, aedular ırkı yok edildi, insanlar çil yavrusu gibi etrafa saçıldı diye ileti geldi. meğersem sağlı sollu buna dayamışlar, bu piç maliyeci de giderken bari bir anı bırakalım tarihte aedular adına demiş kalkmış koca roma'yı ayakta sikmiş. cidden de öyle oldu, bir askerlerini bile öldüremedim piçlerin. sikildiğimle kaldım.

(suda boulan balik - 8 Şubat 2014 02:25)