Zaman Makinesi 1973 ' Filminin Konusu : Kenan Ergen’in yazdığı yönetmenliğini Yeşilçam'ın usta ismi Aram Gülyüz'ün yaptığı “Zaman Makinesi 1973” 14 Mart’ta gösterime girecek. Başrollerinde başarılı komedi oyuncusu Gürgen Öz ve güzel oyuncu Seda Bakan’ın oynadığı film bir anda kendisini 1973’te bulan Tolga’nın başından geçen olayları ele alıyor. Sinemaseverler filmde 70’li yıllardaki İstanbul ve o dönem yaşayan insanların keyifli hayat hikayelerine tanıklık edecek.
Bana Masal Anlatma(2015)(7,7-12474)
Yasamak Güzel Sey(2017)(7,6-1177)
Kara Bela(2015)(7,0-5937)
Mandira Filozofu(2014)(6,7-2969)
Entelköy Efeköy'e Karsi(2011)(6,7-2889)
Dondurmam Gaymak(2006)(6,6-5183)
Yok Artik(2015)(5,6-1886)
Yok Artik 2(2016)(5,1-831)
keyifli bir film olmuş. tabi ki çok daha güzel değerlendirilebilecek bir senaryo fikri var ortada ancak bu haliyle de güzel olmuş. sevdim, gürgen'in oyunculuğuna, sağı solu dengeli eleştirmelerine, tiye almalarına, ince şakalara bayıldım. aram gülyüz'ün ellerinden öperim.--- spoiler ---tuvaleti çalmışlar.--- spoiler ---
(yol yorgunu - 15 Mart 2014 12:41)
7 kişi izledik. filmin sonunda eve gelince "eee beğendiniz mi" diye sordum. büyük bir sessizlik oldu. kimse de beğenmedik deyip beni üzmek mi istemedi nedir. ama sevmediler. yarraam (eheh okuyosunuz biliyorum piçler), nasıl bir film bekliyordun ki? zaten oraya giderken bir görsel şölen, bir ne bileyim aksiyon harikası, bir bilim kurguda devrim, bir kült olacak başyapıt, hiç düşünülmedik bir senaryo beklemiyorduk. oraya giderken şu şekilde gidilebilir, "gülmek istiyorum" "1973e dair dönem filmi görmek, dokusunu hissetmek istiyorum" öyle de oldu. zeki mürenin aramızda arabayla gezdiği bir tarihte, hulahop çeviren koca gözlüklü genç kızların yarı dantelli yarı gitarlı rengarenk odasında, bikinili kızların arkasında höt höt kültüründen kopamamış ağğbileriyle, toz deterjandan kupon biriktiren ve radyo dinleyen ailelerle bir dönemi gördük. bu bi kere eğlendirdi. bu cepte. ikincisi, espirilere ben güldüm yahu. yaz kış yeşil parkayla gezen solcu çocuklar çok tatlı değil miydi olm :)) bi sahne var, solcu çocuklar bağlamışlar 3 kişiyi. elebaşı soruyor "bunlara napalım". diğerleri cevap veriyor tek tek. "dövelim" "öldürelim" keselim" gibi 3 farklı cevap. elebaşı da diyor ki "e daha ikinci cümleden fraksiyonlara bölündünüz" eheh çok güldüm olm. en büyük sorunumuz bu zaten. ay silahlı mücadele mi, ay silahlıysa şehirde mi kırda mı, ay silahsızsa şöyle mi böyle mi, ay böyleyse bilmem ne mi diye 58 farklı fraksiyona bölünmekten sosyalizmin daha s sini yazamadık duvara yalan mı :)) e başka yolu da yok mecbur bölünecekler fraksiyonlara çünkü sormak zorunda elebaşı "bunlara dövelim mi, bırakalım mı napalım?"sonra mesela buradaki yorumlarda şey gördüm, "neden eve alıp kedi besler gibi beslediler ki" diye. valla kardeşim back to the future serisinde de gayet "seni sevmedim ama çok yakın hissediyorum kendimi sana" şeklinde kan bağı olayından vurmadılar mı 1955 olsun 1885 olsun her yüzyılda :)) he o seriyle bir tutmuyorum haşa ama, onu da yedik gayet.bi de güncel şakalar da güzeldi. zengin piçin 1973e gidip duvara yazı yazan yeşil parkalı solcu çocuklara "çapulcualaarr selaam" şeklinde selam vermesi ve solcuların "komaya sokalım" demesi çok tatlıydı eheh bi de hippi tarz giyinmiş vaziyete ülkücülerin kahvaneye arabayla dalmak yaa çok eğlendim.böyle böyle ben sevdim. 1/7 oranla çıktık salondan. 6 kişi beğenmedi. ben müziğini bile sevdim la eheh
(princess carya - 20 Mart 2014 14:42)
benzerlerinin hepsi gibi underrated bir film. yani nasil desem, o kadar sirin, icten, simsicak bir film ki. 1970'lerin rengarenk havasini cok iyi yansitmis. hikayesi cok sirin, cok mutluluk verici. komiklikler icin zorlanmamis, kasilmamis. kufur yok, tertemiz. yine de yuzunuzde hep kocaman bir gulumseme ile izliyorsunuz filmi.ne yazik ki ulkemizde boyle yapimlar hic hak ettikleri degeri bulamiyorlar. bu filmi izleyerek hem cok guzel iki saat gecirebilirsiniz, hem de bu tarz kaliteli isleri destekleyebilirsiniz. recep ivedik gibi hilkat garibesi, berbat filmlere tamah etmek zorunda degiliz, uyanin ey halkim. bu ulkede guzel seyler de yapiliyor.tekrar edeyim; tek amaci "komedi" olmayan bir film bu, bu bir "hikaye" filmi. hikayesi de gayet guzel.
(dashersw - 26 Mart 2014 23:47)
içinde bulunduğumuz şu kara zamandan biraz kopup gülümsemek için gittiğim film. açıkçası oldukça iyi buldum. oyuncu kadrosu, senaryosu, oyunculuk kalitesi, çekimi, müzikleri vs mest etti. filmi çok beğendim; sevgili dostum gürgen öz'ü ve değerli oyuncu kadrosunu tebrik ederim. nitelikli bir yapım. nostaljik havası da şahane. mutlaka izlenmeli. değeri zamanla daha iyi anlaşılacak, eminim.
(neruda - 28 Mart 2014 23:35)
güzel bir filmdir, tavsiye edilir. hatunla sinemaya gitmeye karar verdik, imdb'de gideceğimiz sinemada gösterilen filmlerin puanlarına baktım, hiçbiri tatmin edici değildi. sonra bu filmi gördüm, dedim türk filmlerine imdb'den bakılmaz, ekşiden okuyayım. sevenler olmuş tabi ama ben olumsuz yorumları aradım ilk olarak. bir baktım, aboo filmi yerden yere vurmuşlar. o gün sinemaya da gideceğiz şartlanmışız, iyi yorumları bahane ederek bu filme bilet aldık. arkadaş ne kadar komik bir filmdi lan o. şimdi espirileri yazarak burada filmi bok etmeyeyim. öyle sadece hafif hafif sırıtarak izlemiyorsunuz filmi, kahkaha attığınız sahneler var filmde. keşke bu filmin daha çok tanıtımı yapılsaydı, hakediyor çünkü.bütün okları üzerime çekeceğimin farkındayım (bkz: i'm lovin' it) ama ben o gişe rekorları kıran düğün dernek filminden falan daha çok sevdim bu filmi. sevmeyenler gitsin recep ivedik, kutsal damacana falan izlesin. bu insanlar onlara müstahak.
(mutlu yazar - 9 Nisan 2014 07:45)
ilk yarıda çıkanların hata yaptığına inandığım film.. ilk yarıda pek iş olmasa da ikinci yarısında oldukça eğlendim, hatta ilk yarıda uyuyan annem bile ikinci yarısında yakaladı filmi ve çok keyif aldı..oyuncular çok başarılı özellikle gürgen öz..senaryo iyiydi ama çok daha iyi olabilirdi.. zamanda yolculuk teması çok başka bir şey, herkes hakkını veremiyor herhalde, yıl olmuş 2014 hala tekrar tekrar back to the future izliyorsak demek sonrasındaki yapımlarda (yerli - yabancı) hep bir şeyler eksik.. ama yapılmaya devam etsin istiyorum, en keyif aldığım tema budur, hangi tür olduğu hiç önemli değildir zamanda yolculuk deyince akan sular duruyor..hoşlanmadığım bölümleri vardı tabii ama film sonunda pişman olmadan çıktım..zaten 3 lira vermişim anasını satayım ne pişman olacam..(bkz: cinemaximum)(bkz: yaz kampanyası)ek: nasıl unutmuşum yahu en beğendiğim kısımları:(bkz: kahrolsun bağzı şeyler)(bkz: çare drogba)
(mutekebbir - 20 Haziran 2014 20:34)
zamanınıza da paranıza da yazık etmeyecek keyifli bir film. abartısız, akıcı. oyunculuklar da rahatsız etmiyor. tahmin edilebilir kısımlar olduğu kadar süprizli yerleri de var senaryonun. detaylara özen gösterilmiş. ayı gibi gülmüyorsun ama film boyunca süren, ara ara kahkahaya dönüşen bir tebessüm hali oluyor. çok geniş bir konudan malzeme toplandığı için aslında işi zormuş filmin ama o kısmı başarıyla atlatmışlar. o da olsun bu da olsun diye kendini şaşırmamış. gürgen öz oyuncu olarak müthiş sayılmasa da bu karakterde sırıtmıyor hatta birşeyler katmış da denebilir. olmuş yani, ben sevdim en azından.
(jimicik - 20 Temmuz 2014 01:20)
ben cok beğendim bu filmi..biraz önce izledim. ızledikten sonra gelip bir de yorumlara bakayım dedim. kimisi cok beğenmiş benim gibi. kimisi de nefret etmiş. yalnız bu nefret eden arkadaşları hakkaten anlayamadım.nasıl bir beklenti içinde izlediniz diye sorasım var sanırım şu an..
(mustee - 22 Temmuz 2014 22:20)
--- spoiler ---yıl 1973. 5 tane parkalı genç gecenin bir vakti duvara slogan yazıyor.duvarda "kahrolsun" yazıyor.-oooo çapulcular?+af buyur?-napıyosunuz? he?+...-en sevdiğim slogan!+öyle mi? o zaman gerisini de sen yaz, yoldaş!-yoldaş? okey. hep bunu yapmak istemişimdir!+...duvara kahrolsun bağzı şeyler yazar.+komaya sokalım!-yapmayın..--- spoiler ---
(evrenlerden paralel - 5 Ekim 2014 16:53)
bu filmi beğenenler genelde yaş olarak biraz o devrin ucundan gelmiş geçmiş orta yaşlılardır tahminim. 18 yaşındaki bir gence bunu seyrettirirseniz beğenmemesi doğaldır. 73 yılını kavramak hiç kolay değil, onlar da haklılar.. kuşaklar çok hızlı geçiyor, tüketip gidiyoruz.. yakın tarih deyince siyasi tarih akla gelmesin.. kültürel ve yaşam tarihi gibi yeni bir olguyla karşı karşıyayız.. mesela bundan on sene önce cep telefonlarımız fotoğraf çekemiyordu, bir 7650 çıktıydı.. yirmi sene önceyse gsm diye bir şey yoktu.. bu sıradışı bir değişimdir. sözlüğün bile ilk yıllarında "80'ler" denince akan sular duruyordu, çünkü o dönem etkin olan yazarlar çocukluklarını 80'lerde yaşamışlardı.. şimdi sözlükteki baskın kuşak için 80'ler rezil ve komik bir dönemdir. adamların umrunda değil.. bu zalim devirde neden umrunda olsun ki.. 70lerin başı hele bu toplumun hiç umrunda olmaz.. o dönem tükenmiş, gelmiş ve geçmiştir.. trash yani.. 80'ler de trash.. 90'lar belki bir nebze.. bu devirde böyle bir film yapmak risklidir.. gişeye gelecek seyirciyi bulmakta zorlanırsınız. ne kadar iyi de yapsanız tutmaz.. trend değil bir kere.. recep ivedik 5-6 falan olsa tutar. ama size söyleyeyim 1-2 seneye kadar şahan da tükenecek.. kendisi de tüketici ama onu da yiyecek bu etçil sistem..zaman öyle fena akıyor ki, inanamazsınız.. bbg eray vardı sahi ne oldu ona.. bir dönem gündem olan şeyler şimdi çöp tenekesinin en dibindeler. anadol spor stc ise şu anda türkiye'de bir grup küçük azınlığın bildiği ve sevdiği bir araba. gerisi için tamamen önemsiz.. ben olsam kpss de sorarım; ilk yerli spor arabamızın modeli nedir diye.. bu bir yaşam tarihidir. gidip badem badem yakutiye medresesinin kaç kubbesi vardır diye soracağınıza yaşam tarihimizle ilgili sorular sorunuz.. hayattan kopuk ve sırf tüketen ve buna zorunda olan bireyleri yarış atı gibi hazırlamak yerine, gittikçe açılan bu makasa bir şekilde adapte etmeliyiz.. sanayağ kuyruğu ne amk? kuyruk demeyi bırak sanayağ mı diyor elemanlar. şimdi omega 7-9 katkılı tereyağ özlü lavantalı margarin var alan yok.. trans yağa geçtik.. o da lale olacak 2-3 seneye. über yağ çıkacak..http://www.gecmisgazete.com/…aber/yag-alan-sampiyonhttp://www.gecmisgazete.com/…-ekmek-kuyrugu-basladilafı uzatmanın gereği yok, bu devirde özet geçmek lazım. 140 karakteri geçti mi gidiyor beyinler çünkü.. velhasılı; dar bir kitleye hitabeden bir filmdir.. o dar kitle de çocuklarının okul taksidine, boktan yere krediyle girdiği oturma grubuna kafayı yorduğundan gelememiştir sinemaya.. salon mu kaldı avm lerden başka..
(bormaz - 14 Aralık 2014 00:26)
Yorum Kaynak Link : zaman makinesi 1973