The Messenger (~ Haberci) ' Filminin Konusu : Yeni bir hayata başlamak için terkedilmiş bir çiftlik evine taşınan aile çok geçmeden evde garip şeylerin olmaya başladığını farkeder. Hong Kong korku sinemasının önde gelen yönetmenlerinden Pang Biraderlerin Amerika’da çektikleri ilk film olma özelliği taşıyan Scarecrow’un yapımcılığını “Grudge” ve “Boogeyman” filmleriyle dünyada büyük box office başarısı yakalamış olan Sam Raimi üstleniyor.
Ödüller :
Independent Spirit Awards : "Independent Spirit Award-Best Supporting Male"
Berlin Film Festivali : "Silver Berlin Bear-Best Screenplay"
Berlin Film Festivali : "Peace Film Award"
triptych albumunden bir tea party parcasi:"got a letter from the messengeri read it when it cameit said that you were wounded,you were bound and chainedyou were loved and you were handledyou were poisoned, you were painedoh no,oh no,you were naked, you were shamedthere's a chance and i'll take itthis desire i can't kill,take my heart please don't break iti will crawl to your foothill,i'm frightened but i'm comingplease baby, please lay still,oh nooh no,not coming for the kill."
(tsan chan - 15 Şubat 2002 18:29)
woody harrelson'ı yan rollerde görmeye devam ettiğimiz bir film.
(afi - 21 Ocak 2010 23:44)
woody harrelson'ın oscar'a aday gösterildiği film. ayrıca oyuncu kadrosunda ben foster, steve buscemi ve samantha morton gibi isimleri de bulunduruyor.
(sessiz harfler - 4 Şubat 2010 14:25)
en iyi senaryo adaylığı da almıştır bu yılki oscar'da bu film. ancak pek tabii ki hem woody harrelson'ın hem de senaryo kategorisinde hiçbir şansı yok bu filmin. oyuncu kadrosu başarılı, güzel oyunculuklar var ama diğer filmlerin yanında pek de iddialı değil.ben foster'a six feet under zamanından beri uyuz olan şahsım ise adamı ayakta alkışlamıştır. bence en azından bir adaylık gerekirdi ona.
(triancula - 28 Şubat 2010 00:56)
hakkinda oscar adayligi disinda bir fikrim olmadan izlemeye basladiktan kisa sure sonra beni tamamen ters koseye yatirmis, defalarca duygu patlamasi yasamama sebep olmus guzel film. filmin 2. yarisi ilk yarisi kadar etkileyici olmasa da izlenilmesi gereken filmlerdendir.
(chakalll - 15 Nisan 2010 00:48)
amerikan filmlerinde gördüğümüz trajik sahnelerden biri de ailedeki asker baba, koca ya da oğlun ölüm haberinin iki amerikan askeri tarafından gelip söylenmesidir. filmin dramatik akışı bu sahneden sonra değişir. bu film ise farklı bir bakış açısı içinde, o haberi veren askerler* açısından konuya yaklaşıyor. bu sefer kapının içinde değil dışındayız.üstüne üstlük steve buscemi'nin yan rollerde gözükmesi de cabası.
(vanilya - 10 Nisan 2011 18:48)
kimsenin zahmet edipte, " vay amk " dememiş olduğu şarkı.. onca yıl aşağıladık linkin park'ı, liseli ergenler, özentilerin grubu ve benzeri şeylerle.. ama bilmiyorum sadece bu şarkı hakkında yorum yapacağım. herhalde 80'li yılların sonunda bu şarkı çıksaydı, efsane olarak anacağımız bir şarkı olurdu. böyle buğulu seslere oldum olası zaafım var. insanı hüzünlendiriyor, birde yavaş bir şekilde söylenirse, insanın durduk yere amına koyar. işte bu böyle bir şarkı. nasıl sözlükte ilgi görmüş anlamadım, bu şarkı haricinde benim için liseli ergen grubu. ama bu şarkı bir başka, olgun.. sözlerini de yazayım her şey tam olsun;when you feel you're alone " yalnız olduğunu hissettiğinde "cut off from this cruel world " bu acımasız dünyadan dışlandığını "your instincts telling you to run " içgüdün sana koşmanı söyler "listen to your heart "kalbini dinle " those angel faces " şu melek sesleri "they'll sing to you " sana şarkı söyleyecek "they'll be your guide " senin rehberin olacaklar "back home where life leaves us blind " eve dönüşte, yaşam bizi körleştirdiğinde " love keeps us kind "sevgi bizi sevecen kılar " it keeps us kind ! " o bizi sevecen kılar " when you suffered it all "yeterince acı çektiğinde "and your spirit is breaking "ve ruhun kırılırken " you're growing desperate from the fight " kavgadan umudunu kesiyorsun " remember you're loved " sevildiğini hatırla "and you always will be " ve daima sevileceğini "this melody will always bring "bu melodi sana doğruyu getirecek "you right back home " eve doğru "when life leaves us blind " yaşam bizi körleştirdiğinde " love, keeps us kind! "sevgi bizi sevecen kılar "when life leaves us blind " yaşam bizi körleştirdiğinde "love keeps us kind! "sevgi bizi sevecen kılar "
(bobmyler - 22 Haziran 2011 01:49)
bu filmin en etkileyici yanı olayları anlatım biçimi. taking chance gibi ağır bir hamasetle belgesel gibi işlenmemiş. aksine the wrestler 'daki gibi kahramanların omzunun hemen arkasında hareketli bir kamerayla siz de yaşanan drama bütün gerçekliğiyle gizlice dahil oluyorsunuz. birçok yönüyle savaş karşıtı bir film denilebilir.
(noel gallagher - 22 Temmuz 2011 14:06)
12 dakikalık infected mushroom versiyonunun 2. yarısı adeta şaheserdir, ambient, trance,goa`, psychedelic gibi birçok kategoriye sokabilirsiniz şarkıyı, bi ara jazz esintileri var çok kısa.
(mch - 15 Aralık 2011 06:28)
the messengers ile karıştırılmaması gerekendir.
(begegnungen - 10 Nisan 2012 13:55)
motherfucker mevzusunun amerikan halkı tarafından ne kadar benimsediğini gösteren filmdir. ülkesi için şehit düşen bir askerin karısına yaklaşımın romantize ya da dramatize(neyse işte) falan edilmesi bu kadar kötü olabilir. işte karşınızda gerçek bir motherfucker var. ve insanlar bu mf nin yaşadıklarına gözyaşı döküyorlar. benim bildiğim mf nin manası savaşta ölen askerin karısının anasının becerilmesidir. onun eşsiz ya da evlatsız kendisine bakacak kimsenin kalmamasından yararlanılmasıdır.
(hoot - 24 Haziran 2012 16:06)
infected mushroom ve jörg kessler ortak yapımı olan bir guzide eser efsaneleri olan shpongle'a adanmıştır.
(apexi - 14 Ağustos 2012 21:33)
the hurt locker'ın başarısı üzerine, aynı ayak izlerini takip ederek ilerleyen film.ne anlattığı, öncülü kadar muğlak ve saçma. ama ülkemizdeki gönüllü(!) askerlerin can kayıplarını hatırlattığı için herkese izletilmeli! --- spoiler ---yavşak yankee'ler, ölen askerlerin ailelerine iki tane sapı silikle haber gönderiyorlar. bi doktor da kenarda dursa... kalp krizi, şok için önlem alsa ya!--- spoiler ---
(seyuranto - 21 Ağustos 2012 15:16)
taş gibi bir johnny marr şarkısı. allahım bayıldım tek kelimeyle! go johnny go! http://youtu.be/d2w8avdxeby
(girl in a coma - 13 Kasım 2012 12:58)
johnny marr artık kimsenin grubunda olmak istemediğini beyan edip, morrissey'e de ayarı verip yeni albüm için stüdyoya girmişti. 2013'te çıkacak olan yeni albümden ilk şarkı da the messenger. beklentilerimin çok çok üzerinde bir şarkı olmuş. bu şarkıya bakarsak albümün on numara olacağı aşikar.
(krizalit kristalin - 14 Kasım 2012 21:03)
johnny marr'ın 2013 şubatında çıkartacağı albümü. kariyerinin ilk solo albümü olması açısından önemli ve albümden beklentilerimiz büyük.albüme ismini veren şarkı birkaç gün önce yayınlandı. güzel bir convertible kullanıyormuş hissi yaratan bir riff, usul usul giderken yüze vuran rüzgar gibi bir vokal. hepsi kıymetlimiz johnny'mizin elinden, sesinden.gel de albümü bekle şimdi.
(qsczsedxaw - 17 Kasım 2012 23:07)
the tea party'nin the messenger'ını ta bebelikten beri severek dinlerdik; şimdi bir de johnny marr' ın the messenger'ı çıktı. ilk dinlediğimde bi' anlayamadım mı noldu, sonra 2,3 derken çok sevdim şarkıyı. isminin içinde blue geçen hiçbir şarkı kötü olamaz çıkarımına kardeş nurtopu gibi bir çıkarımımız daha oluyor gibi: adı the messenger olan hiçbir şarkı kötü olamaz.du bakalım.
(agop - 22 Kasım 2012 17:20)
harika bir şarkı olduğuna şüphe yok*. yalnız birileri radyo eksendekileri uyarsa iyi olacak. her 5 şarkıda bir çalmasınlar yahu. tadını alalım yani.
(arnatuile - 3 Aralık 2012 11:12)
her dinlendiğinde daha güzel gelen bir başka infected mushroom parçası, bir insan bu işi bu kadar mı iyi yapar algılayamıyorum bile...
(huzursuz - 16 Şubat 2005 19:47)
a new funky generationın cafe del mar · vol. 6 albümünde yer alan parçası.we got the feeling of misterywe got the touch on humanityı know we can live foreverwe got the voice of a melodywe got the choise of the harmonyı know we can live togetherhttp://www.youtube.com/watch?v=4djezofpdwu
(medusa5 - 31 Ağustos 2005 19:36)
Yorum Kaynak Link : the messenger