Berlin Syndrome (~ Berlin Sendromu) ' Filminin Konusu : Orta Avrupa mimarisi üzerine gözlemler yapmak üzere Berlin'e gelen Avustralyalı fotoğrafçı Clare (Teresa Palmer) şehrin sokaklarında dolaşırken karizmatik İngilizce öğretmeni Andi (Max Riemelt) ile tanışır. Birlikte birkaç gün geçiren ikilinin arkadaşlığı kısa zamanda aşka dönüşür. Büyük mutluluk yaşayan Clare'in bu mutluluğu, bir gün Andi'nin evinde kilitli kalması ve sonrasında dışarı çıkmasına izin verilmemesiyle bambaşka hislere dönüşür. Nitekim Andi'nin güzel tutsağını dışarı bırakmaya niyeti yoktur.
Freier Fall(2013)(7,6-15467)
Lore(2012)(7,1-13210)
Warm Bodies(2013)(6,8-224265)
Lights Out(2016)(6,3-97026)
Restraint(2008)(6,1-5514)
The Ever After(2014)(6,1-273)
Wish You Were Here(2012)(5,9-4833)
2:22(2017)(5,8-15450)
2017 nisan sonunda gösterime (usa) girecek teresa palmer'ın başrolünde olduğu bir gerilim filmi.yönetmeni: (bkz: cate shortland)hayatında yeni bir başlangıca ihtiyaç duyan clare için berlin bulunmaz bir fırsattır. dünyada gece hayatının en yoğun yaşandığı şehirlerden olan berlin, clare için hem geçmişe çekilen süngeri hem de eğlenceli bir kaçamağı temsil etmektedir. her turist gibi clare de yalnız geldiği bu şehirde bohem günler geçirir, bir gence aşık olur ve onunla birlikte evine gitmekten çekinmez. trailer
(hattorihanzoo - 10 Mart 2017 14:17)
sırf künyesinde gerilim yazıyor diye izledim ve sonuç hüsran. ilk 35-40 dakika sürüklüyor bir şekilde ve merak uyandırıyor ama sonrası geçmek bilmedi be kardeşim. rezalet ötesi basit bir son da cabası oldu. izlemeyin, izlettirmeyin. çok klişe olacak ama gerçekten vaktinize yazık.
(yazar yazmaz yazan yazar - 31 Mayıs 2017 03:46)
en büyük korkularımdan biri kapalı yerden çıkamamak olduğundan beni etkilemiş filmdir, bir "baracuda" ya da "gizli oda" olmasa da. adamın pencereleri tahtayla kapaması sırasında sıkıntım zirve yaptı
(bobidibibidibo - 4 Haziran 2017 15:58)
bu kadar beğenmeyen insana rağmen -kısmen de olsa- beğenerek ve keyif alarak izlediğim film. prömiyerini sundance film festivali’nde gerçekleştiren film, seks ve şiddetin hayatın gerçeklerinden olduğu vurgusuyla yola çıkıp, farklı olmaya çalışan ama sonuç itibariyle çok da fazla fark yaratamayan üstüne üstlük uzun süresi ve yavaş geçen sekansları ile zaman zaman seyirciyi sıkıyor. festival filmi olmasından ötürü de filmin başından sonuna kadar gereksiz bir şekilde de sanat kaygısı gözümüze çarpıyor.
(kucuk insomnik - 6 Haziran 2017 22:50)
farklı olmaya çalışıp bir gram fark yaratamayan üstüne üstlük uzun süresi ve yavaş geçen sekansları ile seyirciyi bıktırıyor. gereksiz bir şekilde de sanat kaygısı gözümüze çarpıyor. alıkonulma gibi basit bir hikayenin içine sanatlı bir anlatım eklemek isterseniz elinizde patlar elbette. neresinden tutarsanız tutun elinizde kalacak.not: üstteki entryden aşırma yoktur, benzerliğe şaşırdım.http://www.turkcealtyazi.org/…/berlin-syndrome.html
(hedospurs - 20 Haziran 2017 14:04)
Yorum Kaynak Link : berlin syndrome