film, esas olarak theeb (kurt) adlı 10 yaşlarındaki çocuğun, aşiretinin (şimdiki ürdün toprakları içinde kalan filistin bölgesinde 1916 yılında) bulunduğu bölgeye yolu düşen ingiliz subayına, bir sonraki merhale (su kuyusu)’de buluşacağı alayına ulaştırmak üzere arap mihmandarıyla birlikte ağabeyi hüseyin’in kılavuzluk ettiği kafilenin peşine gizlice takılması ile gelişen olayları ve bu üçünün çöl eşkiyalarınca öldürülmesi sonrasında hayatta kalma ve evine dönme mücadelesinin hikayesidir.

hikayenin o tarihte böle arap aşiretleri ve başıboş çöl eşkıyalarını ve bizi ilgilendiren iki yönünden ilki hicaz demiryolunun inşası sonrasında, öncesinde bölgeden geçen hacı adaylarından sağlanan kaynakların tümünden mahrum kalmaları ve ekonomik kaynaklarının kısıtlaması ile ingilizlerle işbirliği; ikincisi ise, bölgede cemal paşa komutasındaki osmanlı ordusunun ingiltere ile savaşında arapların, paşanın yaveri falih rıfkı atay’ın, zeytindağı adlı eserinde anlattığı gibi, filmdeki şaki arabın, ingiliz subayından devşirdiği eşya ve belgeleri, aynı zamanda demiryolunun güvenliğini de korumakla görevli türk subayına, osmanlı mecidiyeleri karşılığında “satması”dır.

çocuk theeb ise, bütün bunların canlı tanığı ve bu hesapların, dengelerin ve çıkarların dışında, o yaşına kadar aşiretinden ve genel olarak arap kültüründen edindiği hissiyatla, her ilişkiyi paraya tahvil eden, kendisinin hayatta kalmasına yardım etmiş olmasına rağmen, şakiyi kendine teslim ettiği tabancası ile vurur; istasyondan evine doğru harekete geçer.

(redif - 5 Ekim 2015 20:46)

88. oscar ödüllerinde yabancı dilde en iyi film dalında aday olan film.

(spritraider - 14 Ocak 2016 16:28)

ürdün yapımı bir film olarak ilk kez arap dünyasından oscar'a aday gösterilen film olma özelliği bulunan yapım.

http://www.aljazeera.com/…scar-160114172549144.html

(sanver - 15 Ocak 2016 08:13)

oscar'ın en çok merakla beklediğim kategorilerinden yabancı dilde en iyi film adayı olduğundan izlediğim ve bitiminde dünyada oscar'a aday gösterilecek en iyi 5 filmden biri buysa vah dünya sinemasının haline diyerek hayıflanmama sebebiyet vermiş film.

a'sından z'sine kadar basit, silik bir film. başlangıcından itibaren başlayan sıradanlık finaliyle daha da artıyor. dram desen değil, belki yolculuk içerdiği için macera diyeceğim ama onu da tam beceremiyor. anlatmaya çalıştığı ne, ne yapmak istiyor, mesajı ne? filmin sanki hiçbir amacı yokmuş gibi. dönem filmi olmasının bile hiç gereği yokmuş çünkü filme hiçbir katkı sağlamıyor. oyuncular profesyonel olmasa gerek zira çok kötü performans sergiliyorlar. bunun filme amatör ruh katması gerek normalde ama onu da katamıyor. çok düşük bütçeyle çekildiğini düşünüyorum zira fazlasıyla iddiasız bir yapım. böylesi iddiasız sıradan bir filmin yabancı dilde en iyi film oscar'ına aday olmasının sebebini de merak ediyorum. çöl görüntüleri güzel ama görüntüler güzel diye de bir film aday yapılır mı bilemiyorum.

(seryer - 10 Şubat 2016 19:34)

biraz önce izlediğim ve yanlış anlamadıysam birleşik arap emirlikleri ve katar ortak yapımı bir film.
genel olarak izlenebilir bir film diye düşünmekteyim.bir üstteki yazarın bahsettiği gibi arap ile ingiliz arasındaki konuşmaların saçmalığı dikkatimi çekti.
filmde iki detay dikkatimi çekti.
birincisi,çocuk ile eşkıya arasındaki muhabbette eşkıyanın bahsettiği gibi eskiden orada yaşayanlar genel olarak hacılara ve kafilelere rehberlik edip,koruma karşılığında para kazanabiliyorlardı ancak demiryolu gelince osmanlı idaresi orada işsiz kalanlara iş imkanı saglamadığı için eşkıyalığa başlamış olmaları doğru olabilir.
gerçi osmanlı için oralar sürgün yeriydi ayrı konu.
ikinci olarak arap yapımı filmde bile eşkıyanın durumundan anlayacağımız üzerine araplar arasında birbirini arkadan vurmalarını görüyoruz.
ayrıca çocuğun bir keçiyi bile kesemezken olayların sonucunda nasıl değiştiğini görüp,osmanlı subayını gayet güzel işlediklerini düşünüyorum.
bahsettiğim gibi genel olarak izlenebilir diyebilirim,iyi film.

(the mir - 23 Ekim 2016 22:35)

naji abu nowar tarafından hem senaryosu yazılan hem de yönetilen 2014 yılı yapımı dönem filmi. benden önce yazan arkadaşlar filmi ve anlatmak istediğini bir güzel izah etmiş. bu filmde beni çok etkileyen müzikleri oldu. hele en sonda çocuğun deve ile giderken duyulan müzik(roll caption'da da devam etmektedir) tüyleri diken diken etmektedir. gönlümde bu parça ile en iyi film müziği oscar ödülünü haketmiştir.

(bu tabanca bu cakmak - 13 Kasım 2016 10:39)