Camp X-Ray (~ Isin Kampi) ' Filminin Konusu : Hayatında yeni bir heyecan arayan Amy (Kristen Stewart) orduya katılır, ancak umduğu gibi Irak'a değil, Guantanamo'ya gönderilir. Buradaki mahkumlardan Ali Amir ile (Peyman Moaadi) aralarında tuhaf bir dostluk başlar.
Abad va yek rooz(2016)(8,3-5490)
Speak(2004)(7,3-23320)
Welcome to the Rileys(2010)(7,0-22113)
Once and Forever(2015)(6,9-315)
Clouds of Sils Maria(2014)(6,7-24566)
Equals(2016)(6,1-23868)
imdb' de 8,3 almış film. edit: a separation filminde baya iyi performans çıkaran peyman moaadinin de rol aldığı film. bu filmin abd yanlısı olacağını düşünmek istemiyorum. umarım olabildiğince objektif bir şekilde yansıtmaya çalışırlar gerçi abd ordusu üzerine ne derece objektif film çekilebilir o da tartışılır. puan da 7.9'a düşmüş.izledikten sonra gelen edit: puan 7.4 olmuş sanırım da düşmeye devam eder zira ortalama bir film olmaktan öte gidememiş. peyman moaadi bile kotaramamış filmi. hatta o bile kötü bir performans sergilemiş denilebilir. çevresinde o kadar yeteneksiz oyuncu olunca adamın yıldızı parlamamış tabii. filmin tarafsız olması çok hoşuma gitti yanlız. bundan sonrası spoiler.--- spoiler ---filmle ilgili en güzel şey hayalperestlikten uzak olmasıydı. bir askerin bir "teröristi" aklamasını beklemezdik öyle de oldu. kendi vicdanında ali'yi akladı ki ali için önemli olan da buydu zaten. ne amy'nin hayatını bildik, ne ali'nin. nerden geldikleri nereye gittikleri belli değildi sadece o bir yılı izledik. öncesine ve sonrasına dair bir iz yoktu filmde ki bence bu da güzeldi. aslına bakarsanız iyi bir filmdi ancak kristen stewart harbi yeteneksiz. oyuncu koçu mu tutar oyunculuk kampına mı gider bilmiyorum ama yine bu filmde de başarısızdı. üzgün görünmeye çalışırkenki halleri beni resmen güldürdü. olmuyorsa bırak hacıt yada daha çok çabala ne bileyim ben. ha objektiflik dedik ama guantanamo'da en ağır işkencenin 2 saatte bir oda değiştirmek olmadığını da biliyoruz. açlık grevi sonucu mahkumlara istedikleri veriliyor falan bak bunlar orduyu sevimli göstermek adına konmuş filme ama yemezler.bu da filmle ilgili stewart'ın röportajından: "film, size bir cevap sunmuyor. kesinlikle sorular soruyor. ama bu konu ile ilgili film yapmanın bile önemli olduğunu düşünüyorum. hiçbir şeyi değiştirmedik. insanların dünya problemlerini nasıl çözeceği ile ilgili fikirler vermiyoruz ama insanlara var olduğunu hatırlatıyoruz."--- spoiler ---sonuç olarak peyman moaadi hatrına ve senaryonun oldukça objektif olması adına 7/10 veriyorum.
(chavez s venezuela - 8 Mart 2014 22:23)
evet cok onyargili bir tutum icerisindeydim ama fragmanindaki performansiyla kristen stewartin beni sasirttigi film. bekleyip gorecegiz.
(eh ma god - 9 Ağustos 2014 00:14)
henüz malum ortamlara düşmemiş filmdir. beklemekteyiz... çıksın, sinemalara gelsin gideriz diyeceğim ama imdb sitesinde ırak ve lübnan'da çıkış tarihleri bile yazmakta iken*, türkiye... yok...
(inversion recovery - 5 Eylül 2014 18:05)
fragmanı düştüğünden beri merakla beklediğim film. az önce izledim. açıkçası epeyce de etkilendim. kristen stewart asker amy cole rolünde olmuş. özellikle soğuk, donuk bakışları, ne yapacağını ne söyleceğini bilemediğimiz halleri bu role tam oturmuş. sürekli gergin ve tiksinir bakışları, demek ki bu filmi bekliyormuş. zaten into the wild ve welcome to the rileys gibi filmlerde bunun bi ışığı görünmüştü. romantik filmlerin kızı değilmiş. filmden bu baya baya anlaşılıyor. kendi deyimleriyle "intense" dedikleri roller gerek bu kıza. izlerken beğendim. peyman moaadi çok çok iyi. rolünün gerektirdiklerini yapıyor. kristen'la uyumlu olmuşlar ki hikayeye göre olmaları gerek. dünyanın farklı iki coğrafyasından iki oyuncunun bi araya gelmesi, filmin baz aldığı hikayeye hizmet etmesi açısından da önemli sanırım. guantanamo, amerika'nın kendi faşizmini konuşturduğu yer. tüm dünya da izliyor. filmin yönetmeni ve oyuncuları, objektif olmaya ve soru sordurmaya çalıştıklarını söylüyorlar filmin amacı ve sonucu için. ki karakterlerin, özellikle asker amy cole'un tarafından bakılınca sorulan epey soru ve yapılan muhakeme mevcut. film amacına hizmet ediyor. hatırlatıyor ve düşündürtüyor. guantanamo hala var ve unutuldukça da var olmaya devam edecek durumda. filmde ayrıca bikaç aklıma kazınan sahne var ki değinmeden edemeyeceğim;--- spoiler ---filmin başında yeni gelen muhafızın/askerin neden onlara mahkum değil de tutuklu diyoruz sorusuna, amy cole'un verdiği "cenevre sözleşmesine göre mahkumlar şahıstır ama tutuklar değildir." cevabı zaten ilk tokat gibi.amy cole, küçük kasabasından gelmiş ve hayatında önemli bişey yapmış olmak isteyen bir kız. ancak harry potter bile okumamış. azkaban'dan haberi yok. karşısındaki "tutuklu" ise üniversite mezunu ve sürekli kitap okuyor. biri hariç harry potter serisini bitirmiş.tutuklular, tuvaletin de dahil olduğu küçücük bir hücrede kalıyorlar. muhafızlar da keza tek bir yatak ve masadan ibaret bir yerde yaşamaktalar. tutuklular muhafızlardan, muhafızlar ise üslerinden emir alıp duruyorlar. yani kim hapiste, kim değil anlaması güç. herkes bi yerlere sıkışmış halde. lakin, aslana seçme şansının verilmesi gerek.tutukluların namaz kıldığı anda, bahçede muhafızların amerikan bayrağını göndere çekip selam duruşları da ibadet nedir sorusunu sordurttu şahsıma.amy cole'un güçlü durmak ve ağlamamak için kendisini tuttuğu ve hızlı nefes aldığı sahnelerde kristen stewart oldukça iyi.--- spoiler ---film hakkında diyeceklerim şimdilik bu kadar. izlenilmesi gerekli diye düşünüyorum. fikir ne olursa olsun mutlaka bir göz atılmalı. en azından kristen sevemeyenler bir bakarsa hakkını verebilirler sanki.
(zizuks - 24 Ekim 2014 00:55)
(bkz: the crying game) tadında bir film. fena değil.
(yalnizlik profesoru - 24 Ekim 2014 05:18)
gerçeği çok yansıtmamakla beraber dokunaklı bir film. tavsiye ederim.
(solaryum - 24 Ekim 2014 22:37)
kirsten steward'ın oyunculuğu çok güzel diye bahsedilmiş hep ama ben öyle ahım şahım bir durum göremedim. kaldı ki severim kendisini. ama her zamanki performansında oynamış bence. filme gelecek olursak da; anlattığı hikaye sebebiyle etkileyici bir film. ama bir the road to guantanamo değil kesinlikle. gerçi anlattığı şeyler farklı. bu filmde tutukluyla muhafız arasındaki etkileşimden, ilişkiden bahsediyor. fena değil aslında izlenebilir. ama izlemeseniz de çok bir şey kaybetmezsiniz.--- spoiler ---10sn süren sevişme sahnesi ise resmen fragmana koyup ilgi çekmek için yapılmış. o kadar zorlama bir sahne ki, başka bir açıklaması olamaz bence.--- spoiler ---
(herhavsindibiayni - 25 Ekim 2014 17:15)
guzel film olmus.hayattaki tutsaklik ,kurallar,sozde ozgurlukler ve militarizm uzerine..soundtracki eye of the beholder -metallica olmaliydido you see what ı see?truth is an offenceyour silence for your confidencedo you hear what ı hear?doors are slamming shutlimit your imaginationkeep you where they mustdo you feel what ı feel?bittering distresswho decides what you express?ındependence limitedfreedom of choice is made for you my friendfreedom of speech is words that they will bendfreedom with their exception
(one two three four - 26 Ekim 2014 21:15)
güzel diyalogları barından film.--- spoiler ---+ alfred hitchcock blokta.- alfred hitchcock blokta kısaltma kodu ne demek biliyor musun?+ psikiyatrist, tutukluyu ziyaret etmiş.*ayrıca kitaba yazılan not güzel ama etkisi oldukça yüksekti."ali'ye. snape* iyi adam mı bilmiyorum. ama sen öylesin. sevgiler sarışın."--- spoiler ---
(bacaklarini kokunden yoldum - 1 Kasım 2014 23:58)
beğendim filmi. yani tabi amerikan gözünden guantanamo ne kadar anlatılabilirse o kadar anlatılmış. peyman moaadi inanılmaz oynamış.--- spoiler ---yalnız ali'nin içerdeki yalnızlığı ve amy'nin dışardaki yalnızlığı, birbirlerine yapılan göndermeler, eşleştirmeler, özdeşleştirmeler sik gibi olmuş. bi tanesi oraya kendi isteğiyle gelmiş bir asker diğer evrensel hukuk kuralları çiğnenerek orda tutulan bir mahkum. ikisinin acılarını denk göstermeye çalışmak iğrenç derecede bayağı--- spoiler ---sonuç olarak: film izlenir.
(one more time - 4 Kasım 2014 04:49)
zalım kaderin kahbe oyunları sebebiylen mapus damına düşen kültürlü bir müselman bilge adamın gavur elinde çektiği eziyetler ve taze kalpli halkım kızı er amy cole'un 1 yıllık guantanamo görev süreci içerisinde kendi gönül dünyasında ikilemlere düşmesi, "suç nedir, suçlu kimdir? onlar içerde hapis ve ama biz dışarda ne kadar özgürüz? suçlu ben değilsem, o değilse; hak nedir, adalet nedir? e din nedir, devlet nedir, bayrak nedir? en nihayetinde iyilik-kötülük nedir?" sorunsallarını idrak etmesinin hikayesi. benim saf güzel asker kızımı ağlatan şerefsiz sistem utansın :(..nerden baksan insancıl bi film tabii. mahkeme kurup hüküm vermek gibi bir derdi yok. ana tema: "e ulan birileri bi bok yemişler, bizim kuleleri içinde 3000 vatan evladıynan beraber aşşağı indirmişler zamanında, ama biz ne yapıyoruz burada? maksadımız ne yani? kimi cezalandırıyoruz? "mahkum" bile etmediğimiz bu 'tutuklu'ları cezalandırma hakkını nasıl kendimizde buluyoruz? herşey bize söylendiği gibi siyah-beyaz değil galiba!"e gavur yapıyor ağbi.. müslim dünyada şu kadarcık özeleştiri filmi yapılsın ertesi gün fetva çıkar, ölüm tehditleri gırla gider..
(ancinsan - 5 Kasım 2014 03:02)
kötü bir film degil lakin cok eksikleri var. ızleme nedenim de, en büyük oranda beğenme nedenim de acik ara peyman moadi'dir. her acidan hastasiyim kendisinin.
(raavann - 11 Aralık 2014 22:00)
film içeriği hakkında spoiler vardır.tüm cezaevi filmlerini kaçırmama psikopatlığım yüzünden seyrettim ama pişman değilim. iyi ki psikopatım!kendinden beklenilmeyecek derecede içi dolu bir film. pek tesadüf değil aslında yönetmeni peter sattler, walk the line gibi çok iyi bir film çekmişti.sen bu insanlara düşmanın gibi davranırsan onlar da düşmanın olur. kötülük, kötülüğü çekiyor/çekecektir. amerikalıya cole (kristen stewart onun pek anlayamadığımız bir sorunu olmuş) şahsında "üzerimize uygulanan ufak bir şiddet bile bizi derinden etkiliyor, travmatize ediyorken onlara/düşmanımıza uyguladığımız bu sınırsız şiddeti nereye koyacağız" diyor. buradan cole üzerinden iyi - kötü insan ve bunun imkanıyla ilgili sorgulaması; iyi kötü ayrımının politik belirlenişi (terörist - gardiyan) ve bunun yarattığı çelişki çok iyi verilmişti. ali'nin kadınla ilk konuşması var, harry potter’da snape (severus snape) var. ben de potter serilerinin ilk 6 bölümünde ona kötü dedim. sonra anladım ki kendini iyilere yardımcı olmak için kötü gösterecek kadar iyi bir adam. ali sürekli potter serileri okuyor ama sadece ilk 6 cildi var. kalanları da istiyor. ve de bunu söylerken ali, "ben hep snape'in kötü adam olduğunudüşünüyordum tamam mı? sonra düşündüm, hayır, aslında kötü adam değil. o iyi adam." diyor. bu filmin finali de, bu diyaloga göndermeyle yapmışlar. bence enfesti.cole, ransdell (lane garrison prison break dizisindeki ispikçi pislik olarak akıllarda kalmıştır) tarafından ali (peyman moaadi) ile konuştuğu için ali'yi çıplak izlenmeye "zorlanarak" taciz ediliyor. bu olaydan sonra rico (joseph julian soria) ile yemekhanede karşılaşıyor. rico'nun hapishane gardiyanlarından koşulların bunalttığı birinin intihar etmesini anlatırken ki çelişkisi en iyi sinema filmleri sahnelerinden olmaya adaydı. rico'nun yüzündeki ifadeye yerleşen, kendi de aslında ölüme yakın derecede kötüleştiği, intihar eden gardiyana kızarken aslında kendi iç sesine kızdığını/susturduğunu çok net görüyoruz. bir de işkence sadece işkence edileni bağlamaz. bizzat uygulayanı da sarıp içine çeker, onun bedeni üzerine de sirayet eder.paralel şekilde cole bir daha gardiyan olmak için niçin başvurmayacağını anlatırken, küçük iken gittiği hayvanat bahçesi ve bu -kapatılana yapılan- kötülüğe ortak olmamayı neden gösterdiği sahne incelikliydi.son olarak kristen stewart abla, ben popüler olması yüzünden küçümsüyordum ama, fena oynamamış.son olarak ali'nin finalde yeni gelen askerle bağ kurmaya çalışması harikaydı. çok gerçekçiydi. insan olarak kalmak istiyor fena mı.
(parrhesiaturkiye - 15 Aralık 2014 02:28)
hatty potter spoileri içeren filmpeyman moadi'yi ikinci kez izliyorum. ilki olan jodaeiye nader az siminden çıkmış da buraya gelmiş oynamış sanki. ikisinde de babacan bi tavır vardı yalnız; belki de öyle bir tavrı olduğu için oynattılar bilemiyorum.kristen stewart burda başı çekmiş resmen. diğer filmlerde (rollerin gerektirdiklerinden olabilir) seksepalitesini ön plana çıkarmaya çalışırken, bu filmde gayet maskülen, çabasız ve duygulu bir roldeydisoundtrackını da vermiş olalım the antlers-kettering
(yesil gandalfiye - 23 Aralık 2014 01:05)
- spoiler -hapishanedeki adamların başına dikilen erler, mahkumların kendilerini öldürmelerini engelleme görevini yerine getiriyorlar. yeni gelen askerlere aktarılan emirlerden birisi; onlara kesinlikle mahkum (prisoner) demiyoruz, tutuklu (detainee) diyoruz. hepiniz anladınız mı? istisnası yok. tu-tuk-lu... sebebini soran er'e cole adlı başrol oyuncumuz kristen stewartcevap veriyor; - cenevre sözleşmesi 'ne göre mahkum şahıstır, tutuklu değil. - spoiler -gördüğünüz gibi daha filmin başında uluslararası sözleşmelere, batı dünyasına ve amerika'ya bir dokundurma geliyor. mahkûm olan bireylere insan haklarına uygun davranmanız gerekiyor ki sadece kavram olarak bu yer alsaydı da davranmayacaklardı elbette ama adamlar kâğıt üzerinde bile kavramsal plan program uyguluyor. bu hapishanelere getirilenler sanırım herhangi bir yargı sürecinden de geçmiyor. kavram olarak tutuklu diye geçiyorlar, bu nedenle insanlık dışı her türlü muameleye açıklar, abd sözleşmelere aykırı iş yapmıyor. bir yerde bir şeyin yazmaması ya da yazması bir beşerin insan olup olmadığını belirleyebiliyor demek ki. işte böyle bir iki yüzlülük ve kokuşmuşluk abidesi batı normları. ülkemizde ve ortadoğu'da sürekli terör var binlerce insan öldü, ölmeye de devam edecek ama kimse abartmıyor, ses çıkarmıyor, fransa'da terör saldırısı olunca dünya ayaklanıyor, islâm ve müslümanlar hedef gösteriliyor, abd ve israil yaptıkları ile senelerdir hep masum. hıristiyanlık ve hıristiyanlar, musevilik ve yahudiler hiç de hedef tahtası olmuyor dünya genelinde bir genel basın yaygarası ile. - spoiler -cole, mahkûm ali - peyman moaadi ile kitap dağıtımı ve nöbet esnasında konuşuyor. kitap okuyan ali'ye cole şu çarpıcı cehaleti dile getiriyor:- sadece kur'an okursunuz sanıyordum. batı'daki algıyı gösteriyor yönetmen-senarist : müslümanlar sadece kurân okuyor. o yüzden abd'de islâm enstitüleri var, nasa'da müslüman bilim insanları çalışıyor. batı'ya göre islâm dünyası olduğu gibi hiçbir zaman kabul görmüyor, yöneticiler ve entelektüeller bilmelerine rağmen devletler ideolojik şuursuzlaştırma amacı ile halklarına islâm dünyasını olduğu gibi anlatmıyorlar. filmlerde de bu şekilde. adamlar türkiye'de film çekiyor, istanbul'da bütün kadınlar çarşaflı, arabalar dedem zamanından kalma, kapalı çarşı suriye, ırak çarşısı sanki. 2012'de vizyona giren taken istanbul filminde polis arabaları murat 131, kadınlar hep çarşaflı, sokaklar ve hayat ortadoğu. tamam polis arabaları ve emniyet teşkilatımız geri fakat araçlar sizin gösterdiğinizden değil orospu çocuğu yönetmen ve film ekibi. istanbul'da genelde fiat ve ford marka ticari araçlar kullanılıyor, daha iyi olan araçlar da var. kadınlar fatih'te bile hep çarşaflı falan değil. ali'nin su isterken cole'a bardakla dışkı atması sonrasında bağırışlarından birisi şöyle " siz amerikalılar bize hayvan muamelesi mi yapıyorsunuz? tamam hayvanım o zaman!"- spoiler -avrupa'dayken şunu anladım orada farklı ülkelerden tanıştığım kişilerden, bizi suudi arabistan gibi görüyorlar. genelde erkeklerin 4 eşi var, kadınlar hep çarşaflı, ülkemiz tam bir ortadoğu... gerçekten çoğu insan böyle biliyor. amerikalılar da eminim böyle biliyordur. bana italyan bir eleman "sizde prezervatif var mı, kullanıyor musunuz" diye sordu. ben de "yok biz poşet bağlıyoruz" dedim. ama beyefendiler film yaptıklarından kendi polis araçlarını ve emniyet teşkilatlarını cilalayıp en iyi şekilde gösteriyorlar, polis araçları şahane. taken 3 kovalamacalı bol sahne ile dolu bu şekilde. tamam zaten sizde onlar var da, biz'de ve doğu'da olanları da olduğu gibi gösterin, objektif olun, riyakârlığı bırakın. cole'un kafa güzelken seks yapma isteği, piç onbaşının hard sevmesi nedeni ile biranda korku ve panikle son buluyor, ağırdan almadığı için bırakıyor elamanı tam azmışken. orduda bu tip sert hatta fetiş tarzı sevenler epey fazla olduğundan kadın tecavüzlerinde kadınlarda kemik kırılması, kafa göz patlaması yaşanıyor. abd ordusunda kadınlara tecavüz oldukça yüksek, meclis dahil bunu üst düzey yetkililer biliyor fakat önemsemiyor ve aldırış etmiyor, ordudaki rütbeliler de bu işin içinde ve soruşturmalarda kadınlar haksız çıkıyor ya da yapanların yanına kalıyor suçları. kadınlar hep fiziksel hem de psikolojik zarar görerek ordudan ayrılmak zorunda kalıyorlar. 2012 tarihli bir belgesel film var, tavsiye ederim: the invisible waradamlarda din işleri subayı var, kur'an incelemesi falan yapıyormuş. guantanamo 'daki tutukluların orada bulunmasının sebebini 11 eylül saldırısını gerçekleştirdi bunlar şeklinde ifade eden askere cevaben cole, 11 eylül'ü gerçekleştirenler orada öldü diyor. film güzel, tam olarak yansıt(a)mamasına rağmen olanları, bu da zaten mümkün değil. mühim olan er cole ile mahkum ali'nin arasındaki insani ilişki anlatısı. abd'nin zaten gizleyecek bir şeyi yok, örneğin cia yapılan işkenceleri reddetmedi, çıktı yetkili biri evet oldu, engel olunamadı falan filan yapıldı dedi, bitti. yani adamlar yapıyor, güçlüler, biliyoruz ne olduklarını. fakat biz böyle filmler bekliyoruz, insani trajediyi anlatabilen, suçsuz insanların yaşadıklarını anlatabilen.
(filosofo - 24 Ocak 2015 02:01)
kabul etmeliyim ki taraflı yorum yapacağım. zira abd filmleri için fazlasıyla içine düştüğüm durum bu.etkilenmedim. evet etkilenmadim çünkü bu ülkede aynı anda çok şeyler söyleyen filmler yaparlar. öyle sadece bir duruş yetmez onlara. zira çok sayıda izleyici türüne hitap edip birkaç yüzmilyonu tutturmalılar. hepsi bu.son zamanların masum holywood ikonu kristen stewart kullanılarak aslında güzel bir abd imajı çizildi. benim de en beğendiğim sahne namaz ve bayrak sahnesiydi. ancak başlarda "araplar kadınlardan hoşlanmaz" dedirttikten sonra guantanamo gibi iletişimin sıfır olduğu bir yerde kadının her iki tarafa imkansız bir açılım sağlaması yine küçük ana önemli ironilerden idi. sonuç olarak filmin kameradan çıkanı başka, niyet başka. ama dolar şaşmaz amaç.
(ikipirekareboluyedi - 21 Mart 2015 23:05)
amerika'lıların vicdanlarını rahatlatmak için çektikleri yüzlerce filmden bir başkası.--- spoiler ---neymiş. 9 11 'den sonra nerdeyse on yıl boyunca kimbilir nerde, daracık hücrelerde , 24/ 7 ışıklar altında, her dakika başlarında nöbetçilerle insan'dan çok hayvan'a benzer şekilde hapis tutulan ve kendilerine mahkum bile denmesi yasaklamış olan insanlar değilmiş sadece esir olanlar.onları insanlık dışı koşulllarda o hücrelerde canlı tutmakla görevli zavallı (!) amerikan askerleri de aslında orda esir ler imiş. hem tuuu kaka amerikan askerleri varmış tamam da bi de kristen stewart tipinde yüreği yufka (!) , iyilik meleği askerler de varmış.tamam ordaki mahkumların bazıları masum olabilirmiş evet çoğu 10 sene boyunca boş yere zindanlara tıkılmış da olabilirmiş ama konu amerikan bayrağını ve amerikan çıkarlarını korumaksa gerisi teferruatmış. ( peşpeşe gösterilen seccade üstünde namaz kılan mahkumlar ve amerikan bayrağına selam duran amerikan askerleri sahnesine hiç girmeyeceğim. kim yazmışsa kafası baya güzelmiş )varsa çoook miktarda boş zamanınız göz atın. aksi her durum için:(bkz: wasted time) ( 3/10 )ha. içimde kalmasın. bari snape imi alet etmeseydiniz pisliğinize. onun onda biri kadar adam olsaydınız zaten dünya başka bir dünya olurdu. dokunmayın snape'ime. alet etmeyin onu boktan işlerinize. * *--- spoiler ---
(travenian - 16 Nisan 2015 09:12)
cole ile ali'nin diyaloglarıyla oldukça etkileyen bir film. coni'ler kendilerine olabildiğince eleştirel bir gözle bakmış. yapılan işkenceleri yumuşak göstermişler, askerleri de ılıman ama buna da şükür.özellikle bilge müslüman ali, sözleriyle döktürmüş. cole : yaramazlık etmezsen seni detransfer ederler. biliyorsun değil mi?umurunda değil mi?ali : onların umurunda değil sarışın. hayatlarını kolaylaştıran şeylerindışında umursadıkları bir şey yok. hep "kurallara uy biz de tv izlemeneizin verelim" diyorsunuz. ama kurallara uyarsam bune anlama gelir? sizin bana kural koyma hakkınız olduğunukabul ettiğim anlamına gelir. ama yok. bana kural koymayahakkınız yok.yani ben asla kurallarınızı kabul etmeyeceğim.asla.
(amidimbemidimcemidimdemidim - 16 Nisan 2015 21:32)
kristen stewart ve payman maadi nin oyunculuklarıyla şaha kalkmış film. meseleye amerikalıların vicdan rahatlatmak için çektikleri filmlerden biri diye bakmak, amerikalılar gibi bakmak sanki. e ıraklı, afganistanlı, türkiyeli yönetmenler çeksin, kendi memleketlerindeki kederi çekmeyen sinemacılar guantanamoyu mu çekecekler? neredeyse hiç şiddet görselleştirmeden, oradaki insanların ne kadar insanlık dışı koşullarda yaşamak zorunda bırakıldıkları anlatılıyor. aynı zamanda amerikanın en büyük fabrikasının yoksul insanları köle gibi çalıştırdığı, ordusu olduğunu da bir kez daha görüyorsunuz.
(onceinsan - 19 Mayıs 2015 23:20)
kederli bir şiir ya da şarkı gibi anlatılmış film!
(onceinsan - 19 Mayıs 2015 23:23)
Yorum Kaynak Link : camp x-ray