Me, Myself & Irene ' Filminin Konusu : Charlie Bailygates, Rhode Island polis teşkilatının uzun soluklu memurlarından bir tanesidir. Çevresindeki insanlara sıcakkanlı yaklaşımıyla çevresindekiler tarafından fazlasıyla sevilmektedir. Bir anda psikolojik olarak baş gösteren kişilik bölünmesi problemleri Charlie'nin hayatını kökünden etkiler. Charlie, artık olmak istediği kişiyi seçememektedir ve üç ayrı kişilik arasında gidip gelmektedir. Bu hengameden kurtulabilmesi için bir çıkış yolu aramaktadır.
Dumb and Dumber(1994)(7,3-341096)
There's Something About Mary(1998)(7,1-271685)
Meet the Parents(2000)(7,0-289627)
Ace Ventura: Pet Detective(1994)(6,9-250652)
The Mask(1994)(6,9-308477)
Liar Liar(1997)(6,9-254636)
Bruce Almighty(2003)(6,8-383574)
Yes Man(2008)(6,8-306438)
Ace Ventura: When Nature Calls(1995)(6,4-184591)
Fun with Dick and Jane(2005)(6,1-124935)
The Cable Guy(1996)(6,1-139381)
Dumb and Dumber To(2014)(5,6-116173)
jim carrey'in maske ve eternal sunshine of the spotless mind ile birlikte en iyi oyunculuklarından biri çıkardığı, tipik bir kaliteli pazar günü gündüz televizyon kuşağı filmi. fazla kafa yormadan keyifle izlenebilecek absürd mü absürd eğlenceli mi eğlenceli bir film.
(jelly experiment - 2 Ekim 2006 17:01)
tüm 'jim carrey külliyatında' denilebilir mi bilmem, ama adamın sanırım izlediğim en dramatik öğelerle bezeli komedi filmiydi bu, sıcaktı ayrıca.eternal sunshine 'daki abuk dramayı (kaderle alakası olmadığı halde ısrarla filmi kader kavramına yamamaya çalışan, oldukça yüzeysel izleyiciler!) yere göğe sığdıramayan bireyler için bu filmdeki drama biraz kompleks görünebilir, hatta üstüne basıla basıla durulmuş; terkedilme sonrasında; bir sahnede itiraf ettiği gibi; 'öfke dışında hiçbir şeyin yetişmediği karanlık ve sessiz dünya'sında veya 'nezaket duvarının arkasında tutuklu' bir şekilde, belki acı belki komik çift kişiliğe bölünmüş charlie baileygates / hank evans ve yine kendisi kadar dramatik bir karakter olan 'artık kimsenin fotoğrafını taşımayan-arkadaşlarının fotoğrafları gibi arkadaşlıkların da anlamının kalmadığını düşünen' hatunla (irene p. waters: renée zellweger) yakınlaşmaları ve uzaklaşmaları.film öylesi bir akıştaki, binbir mantık hatasına değinmek bile yersiz bence, aslında herhangi bir kurguyu mantık çerçevesinde inceleyip, sık elemek, o üzerinde sıkça durduğumuz sokratesçi sorgu ve ironisi çerçevesinde, pos bıyıklı filozofun çıldırma noktasına geldiği gibi; 'trajedisi ölmüş' günümüz insanına pek yapılabilir gelmekte, o kadar eleştiri getirmiş bulunduk madem; benzer bir yanılgıya ben düşmek istemiyorum; burada abukluklara değinmektense, abukluğun göbeğini bizlere sunan bu sıcak filmde işlenen officer charlie'nin darmadağın olmasına sebep olan 'nezaket duvarının arkasında, karanlıkta filizlenen' o ikinci nefret tohumunun üzerine konuşmak gerek, ya da adaşım jim'in bu karakterin altından nasıl kalktığının üzerine.aslında bruce almighty 'de sonunda, sevgilisi grace için ettiği dua da, bu filmde hank'le yüzleştiği sahneler de benzer bir jim carrey dramasını işaret ediyor, belki de çoktan oluşmuştur da ben üzerine yeni düşünüyorumdur. bir şekilde komedyenlerin dramasında -shakespeare trajedilerinde soytarinin islevi kategorisine de sokulabilir mi bilmem- daha bir sıcaklık daha bir etkileyicilik mevcut gibime geliyor. öyle olmasaydı zaten jim carrey 'nin hem etinden hem sütünden yararlanma amacı da burada göz çarpmazdı. adamın yeteneğini sergileyebilmesi için atlayıp zıplamasının, yüzünü binbir farklı şekle sokmasının, ve bunun sonucunda da o rolden bu role hep aynı şeylerin (soytarılık işte!) kendisinden bekletmesinin yanı sıra artık en kaba tabirle; romantik yapımlarda da bay carrey'in seyirciyi olabildiğince ağlatması isteniyor.woody allen 'dan hep o kentli nevrotiği ummamız gibi, harrison ford atlayıp zıplamadıkça adam yerine konmaması, robin williams 'dan ise, yer yer bilgece, güldürmesini istememiz gibi; belli bir jim carrey profili çizildi; köküne kadar kullanılsın adam. güldürsün, eğlendirsin, atlasın zıplasın, durulsun ağlatsın, düşündürsün de, ha unutmadan çocuklar da keyif alabilsin,, bunun sonucunda eğer biri eksik olmuşsa "berbat bir filmdi" diyebilelim. yine döndük dolaştık aynı konuya geldik; insana ait kurgu herşeye kadir gibi duruyor ama aslolan seyircilerin, bizlerin yani, topu topu iki saat sonunda çağımızın da bizi şarj ettiği gibi, o yüce ve akıl dolu rehberimizin (modern ve herşeyi sorguladığını sanan itki: yine bir aklıevvel çıkıp 'pek postmodernist ve karmaşık' bulacaktır bu tanımı.) aşılayabildiği kadarıyla "olmuş" ya da "olmamış" diyebilmesi.o halde bu dili konuşayım; "olmuş", hatta "officer charlie'nin evlatları, beyaz (michael bowman: whitey/casper) ve hatta renée zellweger hiç de boş değiller filmde."bir de küçük diyalogla kapatayım entiriyi, ha bu arada "izleyin".colonel partington: charlie, why didn't you take a vacation when layla left?charlie baileygates: why... why would i? wives leaves their husbands everyday in this country... it's no reason to short change the department... it's not like i had the flu!
(jimi the kewl - 15 Aralık 2006 01:06)
--- spoiler ---jim carrey'nin boğazına su kaçma sahnesi,zenci çocukların evdeki odalarındaki sahneler,ilk kez hank'e dönüştüğü dakikalargibi 10. izleyişte bile kopartan sahnelere sahip.--- spoiler ---
(zokondor - 19 Ağustos 2009 02:17)
espri anlayışı olmayan insanlar tarafından beğenilmeyen bir filmdir. hep böyle kalsındır, böyle kült filmleri az kişinin sevmesi gözümde değerini daha da arttırıyor zira...
(nuin - 20 Şubat 2010 00:28)
açık ara hayatımda izlediğim en komik film. 10 sene önce sinemada izlemiştik ergenler olarak anıra anıra gülmüştük. yalnız gariptir sinemada o zenci çocukların motherfucking lafı 'anasına soktuğumun' olarak çevrilmişti, cuk diye de oturmuştu günlerce onun esprisini yapmıştık. sonradan vcd'de izlediğimde 'lanet olası' olarak çevirdiklerini gördüm, esefle kınadım. işin bütün esprisini almış götürmüş. türkçe dublajlı izleyenlere tavsiyem ne yapıp edin sinemadaki versiyonunu bulun farkı göreceksiniz. ve tabi ki: (bkz: jim carrey)
(sarfiyatsizampul - 19 Nisan 2010 17:23)
jim carrey hastası olmama rağmen imdb' de aldığı düşük puan yüzünden (6.3) bunca zamandır izlemediğim film. ancak bu puandan fazlasını hak ettiğini gördüm izledikten sonra. izlerken asla sıkmayan akıcılığa sahip bir senaryonun yanı sıra bir çok sahnesinde de ziyadesiyle güldürebiliyor.hank'in görüldüğü hemen hemen tüm sahneler, charlie'nin ölmeyen inekle mücadelesi ve başlardaki günah çıkarma sahnesi gibi. özellikle filmin sonlarına doğru hank ve charlie' nin aynı sahneyi paylaşıp kapışmaları sırasında jim carrey' nin performansına şapka çıkarmak gerekir. nesini beğenmediniz olm işte gayet güzel film bence. en az bi 7.4 falan verilir.
(ekipler amiri kenan - 1 Temmuz 2010 02:32)
filmin kendisi kadar müzikleri de pek hoştur.
(oylum - 16 Kasım 2010 02:14)
(bkz: underrated)
(78424338345 - 3 Aralık 2010 04:17)
estetik ameliyattan kalan sargıyı çenesinden çıkardıktan sonra çocuklarının kendisiyle taşak geçmesi kopartır.--- spoiler ----çocuklar bakın, babam kıçını çenesine naklettirmiş. muahaha...-ne, siz neyden bahsediyorsunuz?-bu iyi bir şey baba, artık burnunla kıçını aynı anda silebilirsin. ahahaha...--- spoiler ---
(cok sey hakkinda az sey bilen adam - 12 Şubat 2011 15:12)
ayrica, filmdeki cift ki$iligin kavga ettigi sahne "jim carrey neden oscar almiyor" dedirtti bana, bi daha.
(dementia - 4 Kasım 2000 23:21)
birçok ünlü simanın kısa anlarla rol aldığı film, ki jeneriğinde de bu insanlar görünür. misal: anna kournikova
(portakal - 14 Kasım 2000 16:57)
bir de, irene'in otel odasına girip, jim carrey'yi yatakta resmiyle ve el losyonuyla yatarken yakaladığı sahnede, odanın kenarında bir de delik karpuz vardi...
(portakal - 14 Kasım 2000 16:58)
filmin ba$indan itibaren degi$meyen item olan plastik penis konusunda ayrintilara dikkat, kiz onu hic yanindan ayirmiyor hatta tren'de adami doverken kendi cantasindan cikartiyor, i$i bittikten sonra tekrar yerine koyuyor. du$unulmu$ detaylarla ve bence kli$e olmayan konusuyla gayet iyi komedi.
(kusmuk - 18 Kasım 2000 11:52)
mizah anlayışına ve zekasına yüksek seviyede saygı duymama neden olan son derece başarılı komedi filmi. yıllar önce üniversitede iken izlediğimde ne kadar güldüysem dün izleyince de o kadar güldüm.--- spoiler ---filmde insanı gülme krizine sokabilecek o kadar çok unsur var ki, zor zamanlar için her arşivde bulunması gereken bir film. nitekim şahsi görüşüme göre en orjinal geyikleri şöyle sıralanabilir;afro amerikan oğullarından birinin adının limuzin şöforünün yani gerçek babasının adının jr versiyonunu taşıması "shonte jr." hank'in süt bıyık ile berber dükkanına araba sokmasıtüm çabalara karşın ölmeyen olimpiyat şampiyonu inektrene yetişme çabasında charlie'nin hızlanan kırık burnundaki ıslık sesisabah ereksiyonu akabindeki işeme sahnesidiner'da hank'in 5 yaşındaki çocuğa meydan okumasıhank'in kukusunu toplum içinde sallayarak yaşlı teyze, amca ve tüm veletleri çığlıklar içinde kaçırmasıdahi siyah veletlerin helikopterde almanca konuşmaya başlamalarıdüşmana silahı bıraktırayım derken kopan parmakve herşeyden öte mükemmel soundtrack albümünden (bkz: hem of your garment) --- spoiler ---
(imperialguard - 6 Nisan 2012 12:13)
--- spoiler ---şüphesiz en çok güldüğüm sahnesinin sabah ereksiyonuyla işeme sahnesi olduğu film. 4-5 defa geri sarıp izlemeye çalışmışımdır, çünkü gülmekten devamını getiremiyordum. hele ki tuvalette asılı tabloyu alıp açıyla işemeye çalışması enfes.--- spoiler ---
(solitary man - 29 Nisan 2012 12:13)
dumb and dumber ile birlikte jim carrey'nin oynadığı en komik filmdir. gülmekten altınıza sıçarsınız. ayrıca türkçe dublajı orijinal dilinden iyi olan ender filmlerdendir o yüzden bulabilirseniz dublajlı izleyin. aynı durum dumb and dumber için de geçerlidir.
(halitkin - 16 Aralık 2012 21:06)
dün filmi arkadaşlarla tekrar izlerken bir şeyi fark ettim ki shonte jr filmde aynen şunları söylüyor : "man how the hell can they call pluto a planet? no motherfucking planet has an elliptical orbit. this shit don't make no sense!"evet. tee 2000 senesinden plüton'u gözden çıkarmışlar.
(futur na mevcud - 7 Şubat 2014 10:35)
halk arasinda me myself irene diye de bilinen bir filmdir... içine atmanin zararlarindan bahseder...
(portakal - 13 Aralık 2001 10:53)
şahsen farrelly brothers'ın dumb and dumber'la beraber en çok sevdiğim filmidir.. jim carrey ciddi anlamda şov yapar, birçok kişiye bayık ve fazla sulu gelse de esprilerine anıra anıra gülmüşlüğüm vardır.. baya hasta olmuştum ben, jim carrey fetişim yüzündendir belki bilemiyorum..
(parma maniac - 16 Şubat 2006 01:14)
türk versiyonu ben kendim ve irem olabilecek film.
(seviyorsevmiyorseviyorsevmiyorseviyor - 16 Şubat 2006 01:15)
Yorum Kaynak Link : me myself & irene