filmin başlarında nasa'daki görevli^* çalışanlardan birine şu sözü söyler:

- git ve 11.000 kişiyi uyandır.

o gariban muhtemelen hala bu işle uğraşmaktadır.

(the best is yet to come - 8 Ekim 2006 14:55)

bu filmideki en bomba dangalaklik, uzaydaki göktaşını patlatmak için bilimadami, astronot vesaire degil petrolcü gönderiliyor olmasidir.
-abi 1 aya kadar dünya yokoluyo ya, kim kurtarir bizi?
-petrolcü harry ve arkadaslari tereyagindan kil ceker gibi hallederler bu isi, güvenim tam onllara gecen seferki marslilarin istilasi olayindan beri..

(aged - 29 Ağustos 2002 09:11)

her izlendiğinde insanı ağlatabilen nadir filmlerden biri.

evet bazı sahneleri tipik michael baysahneleri. evet gene müthiş amerika muhabbeti. ama kimse bana filmin son 10 dakikasının boktan olduğunu söyleyemez. her izlediğimde hayvan gibi ağlıyorum. 2 metrekarelik saçı sakalı birbirine karışmış biriyim, tipim hanzoyu andırıyor ama ben salya sümük ağlıyorum. demin filmi izledikten sonra yüzümü yıkamak için banyoya gittim o sırada aynada yansımamla karşılaştım. allahım bu ne çirkinlik lan ! amı götü kaybetmişim resmen. sakallar ağlamaktan ıslanmış, japon amı gibi olmuş. dünyanın en kötü manzarası.

düşün bak babam ve oğlumda ağlamamış biriyim ben. o kadar hayvanım ama bu filmde ağlıyorum, kendimi kaybediyorum.
hadi dağılın şimdi, ağlayasım var hala..

edit: mesaj atıp merak edenler için, daha önce star wars'da order 66 sırasında ve click'te adam sandler'ın yağmur altında oğluyla yaptığı konuşma sırasında ağladım. ne garip bir metabolizmayım ben ya star wars'da ağlanır mı lan ?

(youth gone wild - 29 Kasım 2009 06:01)

oyuncululuk olarak steve buscemi ve peter stormare^*nin yarip gecirdigi, amerikalilarin dunyayi kurtarmasi ana fikri ustune kurulu olan felaket bir felaket filmi. bir hollywood yapimindan beklenebilecek her ogeye sahiptir: ask, macera, kahramanlik, fedakarlik, stres dolu anlarda komik olma cabasi, bol trajedi, sayisiz patlama... filmde yapilmis bilimsel hatalardan ote dikkatimi ceken 2 nokta vardir:

1) simdiye kadar yapilmis tum holywood filmlerinden daha cok "arka planda^* amerikan bayragi" iceren sahne vardir^*.^**

2) ben affleck ve liv tyler cayirlada yatmakta, ben affleck uzaya gitmeden son bir romantizm yasayalim hissiyati icndedirler. diyalog su sekilde gelisir:
- liv tyler: baby, do you think its possible that anyone else in the world is doing this very same thing in this very same moment?
- ben affleck: i hope so... otherwise what the hell are we trying to save?^*

filmin koptugu noktadir kanimca. hatun kisinin yaninda romantik olmak adina, kurtarilacak tum insanlik bir anda ask ile ozdeslestirilmistir. (bkz: yuh)

yalniz bir soundtrack albumu vardir ki bu filmin, filmi seven sevmeyen saygi ile egilir onunde.

edit: tabii ki bir bruckheimer yapimi.

(marlboro insani - 8 Aralık 2002 17:45)

sultanahmette çekilen sahnelerinde figüranlık yaptığım film.^*** vcdden arkadaşlarla izlerken özellikle meşhur sahnede^* pause yapıp, "ben bir kahve suyu koyayım" deyip tüydükten sonra, dönüşümde arkadaşların yüz ifadelerini görmek ayrı bir olaydı.

(baria - 31 Aralık 2002 17:58)

türkiye'de amerika'da hindistan'da ve fransa'da aynı anda havanın aydınlık olabildiği tek film.

(yer mantari - 29 Aralık 2010 04:49)

ankara'da bir sinemada izlediğim ilk film. aklımda sadece liv tyler ve müzikleri kalmış. bir de sinema'da uygulanan tekler ve çiftler hikayesi. taşra'dan gelen ben, "len burada da mı damlı-damsız ayırımı var" diye sormuştum. cahallık işte.

(kai castel - 28 Mayıs 2011 21:59)

filmin başında ilk göktaşlarının düşmesi enasında bir zenci arkadaşımızın "aman tanrım saddam saldırıyor" şeklindeki yorumu düşünüldüğünde,bir de içinde bulunduğumuz günlerde yaşananlar düşünüldüğünde^*, insan hollywood'un ileri görüşlülüğüne hayran olmadan edemiyor gerçekten de^*.

(daysleeper - 8 Nisan 2003 19:09)

bir michael bay klasiğidir ki kendisi bu filmle düğün kameramanı sıfatını kazanmı$tır. ayrıca filmin kurgusu bitmeden özel olarak yapılan 50 dakikalık bir versiyonu cannes film festivalinde eleştirmenlere ve gazetecilere gösterilmi$tir. bu neden ve niye yapıldığı belirsiz olan davranı$ filmin bütçesine hayvani bir yük getirmi$, tamı tamına 11 kurgucu sabahtan ak$ama kadar bitmeyen filmin 50 dakikalık tanıtımıyla uğra$mı$lardır. bu arada gösterilen bu versiyon bir kamera arkası falan değil bayağı bayağı filmin aktığı geni$ bir özet gibidir. her neyse bu brucheimer mallığına gazeteciler de bir mana veremese de filmi merak ederek içeride bruce willis, michael bay ve jerry bruckheimer'in de bulunduğu salona girmi$lerdir. gösterilen kopyanın çoğu yerlerinde salondan garip kıkırdama sesleri yükselir ama özellikle sonlara doğru, bruce willis'in uzaydan kızı liv tyler'a yaptığı konu$ma sırasında artık salondakiler dayanamaz ve kahkahalarla salondan dışarı dökülürler.. bu gösterim sonrasında yapılan basın toplantısında bruce willis $u özlü sözü sarf eder ki bu olayın en beter yanıdır: "dünyanın sonunu eğlenceli bulmanıza sevindim"...

(lem - 13 Temmuz 2003 18:22)

yönetmeni michael bay böyle boktan bir film çektiği için özür dilemiş. ben de filmi seyrettikten sonra anana sövdüğüm için özür dilerim michael kusura bakma.

http://www.imdb.com/news/ni51885701/

(do be do be do - 23 Nisan 2013 01:10)

sultanahmet meydanında meşale taşıyan insanları görebileceğimiz film. malum türkiye ye elektrik henüz gelmedi.

(flut - 13 Ocak 2004 11:25)

amerikan propagandasının ne kadar öküzce ve görgüsüzce yapılabildiğini kanıtı bir film. pekala, her hollywood filmine "amerikan propagandası, kültürümüzü iğfal ediyorlar" demeyelim, sanat mevzuunda o kadar da katı olmayalım, ama bu film ayrı bir vaka, ayrı bir başlık, ayrı bir cinslik. dünyaya o kadar göktaşı düşmüş, hiçbir ülke "ne oluyo lan mna koyim" demez ve konuda temasa geçmezken, tüm planların abd'de kapalı kapılar ardında yapılması hakkaten tuhaf. ayrıca camiide amerikan başkanı konuşmasını canlı olarak dinlemek nedir, anlayabilmiş değilim. camilere dev ekran mı kurulmuş digiturk gibi acaba? simultane. her neyse bunlara takılmayalım da şuna takılalım: allahını kitabını kaybetmiş, deli gibi uzayda ilerleyen o göktaşına nasıl uzay aracı iniyor yav? gezegen mi lan bu? hey allahım.

(nazmiye demirel - 13 Ocak 2004 12:18)

dünyanın yok olmasına 3 saat kala hala insanların televizyon programı yapıyo olması çok manasızdır bu filmde.

(sink disposer - 25 Ocak 2004 16:11)

ana tema olarak kullandığı fikir "astoronotlara kazıcılığı öğretmek,kazıcılara astoronotluk öğretmekten daha zordur" olan film.

(mavi - 27 Ocak 2004 12:27)

abi kaç sene oldu insan hatırlamıyor veya farketmiyor ama, şu filmdeki oyuncu kadrosuna bak allah aşkına:

bruce willis - bildiğimiz bruce willis
liv tyler - bildiğimiz liv tyler. öyle geziniyor işte kardajda.
ben affleck - bu lavuğu oldum olası sevemedim.
steve buscemi - bu adamı nasıl anlatsan az kalır.
peter stormare - üstteki burada da geçerli.
billy bob thornton - the man who wasn't there'i sırf bu abi için izlemek gerek.
keith david - sesine kurban olduğum.
michael clarke duncan - sevmeyeni ölsün, rahmetli dev adam.
william fichtner - bizde daha çok prison break ile tanınan ultra yakışıklı abimiz.
udo kier - filmlerde sağdan solan çıkma işinin kralı. toplam 30 saniye falan görünüyor olsa da bana yeter.

zamanının oceans'ı gibi film olmuş harbiden. ayrıca tam 15 yıllık olması da ayrı bir orta yaş depresyonu yaratıyor.

edit: psychosys'in hatırlatması üzerine owen wilson.

(celeron 300a - 21 Kasım 2013 22:50)

"amerika birleşik devletleri bizden dünyayı kurtarmamızı rica etti. itirazi olan?" bruce willis güzellemesi.

(ile - 6 Kasım 2001 10:15)

gelmiş geçmiş en komik filmlerden biri. hele de bruce willis 'in ben affleck ’i uzay kapsülünün (ya da adı ne haltsa) içine ittiği ve ben’in gözyaşları içinde "seni seviyorum harry" dediği sahnede yeminlen altıma ediyorum gülmekten. ben rus kozmonotun da göktaşı ile işbirliği yaparak dünyayı yoketmeye çalışacağını; buna mukabil amerikalı abilerin "a.ına koduumun komünist petruşkası seni" diyerek göktaşı bile birlikte onu da uzayın derinliklerine göndereceklerini düşünmüştüm. ama senaristler bunu akıl edememişler belli ki.

allah müstahakınızı versin sizin be!

(empas kumpas - 19 Ağustos 2005 09:58)

bruce willis'in iş arkadaşlarının liv tyler için "yahu kız kaç yaşına geldi vermezse zehirlenip ölecek bırak yiyişsin keşfetsin vücudunu, istediğini yapsın sana ne" gibi telkinlerde bulunduğu sahne de ayrıca komedidir, takdire şayandır...

(bkz: kraldan çok kralcı olmak)

(lepidodendron - 19 Ağustos 2005 10:06)

diyalog bazında ve birkaç teknik konuda saçmalamasına rağmen nasa ile tam işbirliği içinde senaryo çalışması yapıldığı için göktaşına ulaşma(ay çevresinden ivme alarak), göktaşının yapısı ve onu yok etmek için yapılması gereken işlemler gibi peeek çok konuda son derece "gerçek" ve başarılı olan, soundtrack albümü ve efektleri gayet güzel bir film.

(dilbao - 19 Ağustos 2005 14:57)

iyiyle kötü arasındaki son savaş kıyamet işaretlerindendir.

(saruman - 18 Ocak 2000 15:54)