Ratatouille (~ Ratatuy) ' Filminin Konusu : Ramy adındaki bir fare, ailesinin tüm istemeyişi ve bir fare olarak yapılması imkansız olmasına rağmen, büyük bir Fransız aşçı olma hayalleri kuruyor. Kader Remy’yi Paris’in kanalizasyonlarına attığında, Remy kendini, yemek pişirme üstadı Auguste Gusteau sayesinde ünlenmiş bir restoranın altında buluyor. Eşsiz bir Fransız restoranının mutfağındaki hoşlanılmayan ve hatta kesinlikle istenmeyen bir misafir olmanın getirdiği tehlikelere rağmen, Remy’nin aşçı olma arzusu; tüm olayları alevlendirerek Paris’in yemek dünyasını tepe taklak eden inanılmaz bir üstünlük mücadelesi başlatır.
Ödüller :
Up(2009)(8,3-825223)
Finding Nemo(2003)(8,1-849228)
Monsters, Inc.(2001)(8,1-722416)
The Incredibles(2004)(8,0-655147)
Shrek(2001)(7,9-559854)
Toy Story 2(1999)(7,9-457863)
Despicable Me(2010)(7,7-462588)
Kung Fu Panda(2008)(7,6-371550)
Ice Age(2002)(7,5-391552)
Shrek 2(2004)(7,2-372553)
Cars(2006)(7,1-327276)
Madagascar(2005)(6,9-329955)
Academy Awards - Oscar : "En İyi Animasyon"
BAFTA : "BAFTA Film Award-Best Animated Film"
Academy of Science Fiction, Fantasy & Horror Films : "Saturn Award-Best Writing"
ağız sulandırıcı yemek yapma görüntüleri mi desem, muhteşem paris atmosferi mi? "istersen her şeyi yapabilirsin" gazlaması mı desem, "fare bile olsa önyargılı olmamalıyız" dersleri mi? eleştirmenlerin eleştirilmesi mi desem, yoksa tek düze fast food anlayışının yerilerek muhteşem tadların özendirilmesi mi? çocukluğun muhteşem tatlarının asla unutulmadığının vurgulanması mı yoksa güzel olan....içeriğiyle de, görüntüleriyle de pixar'ın alıştığımız kalitesini tutturmuş bir film ratatouille. insan çıkınca mutlu ayrılıyor salondan...
(molosztash - 28 Ağustos 2007 12:49)
--- spoiler ---diğer pixar yapımlarından biraz farklı animasyon. genelde pixar yapımlarında mizah unsuru azdır. mizah genelde esas oğlanın yakının da bulunan saf kankası tarafından yapılır. bu yalın ve anla$ılır bir mizahdır . keza pixar ile deramworks'u ayrılan en önemli özellik de budur. dreamworks karekteleri komiktir, animasyonlarında tek tipli bir mizah kaynağı yoktur. pixar bu sefer, insanların gözüne sokmadan yalın bir mizah yolunu seçmi$ bu durum filmi daha güzel bir hale getirmi$.filmde pixar'in yüksek animasyon halini görmek mümküm. tabi ki disney kalıntılarını da. disney animasyonlarında ders vermeyi çok sever. iyi ve kötünü arasında ciddi bir sava$ vardır. bu sava$ı sonunda iyiler kazanır. bu sava$ı kazanırken iyilikden doğrulukdan hiç sapmaz. bir sefer ki iyiklik ve kötülük i$inin içerisine, belirgin olmasa da, dünya halleri de giriyor. kötü insan $ef yardımcısı, gusteau'nun yemeklerini donmu$ gıdalar haline getirmeyi hedefleyen gözü dönmü$ bir ki$i. yanında çalı$anlara yapdığı eziyet de görünmeye değer. gusteau'nun oğlu ise saf, hiçbir vasfı olmayan bir i$çi. fare remy ise bir ta$ra faresi ama yetenekli. film bu üç grubu kendi içerisinde bir pota da eritiyor. ve sonunda iyilikle birlikte, arkada$lık, dostluk kazanıyor. film bununla birlikte ısrarla çalmağın kötü bir $ey olduğu kafamıza vuruyor. film çok zor bir $eyi de ba$arıyor. çünkü kimse mutfak da fare görmeye dayanamaz. film bunun gözümüze sokmadan yava$ yava$ yapmaya çalı$ıyor. bu kadar fare sevgisi üzerinde dursa da yine doğru yoldan sapmıyor ve remy'in bulunduğu restoran kapanıyor. bunun dı$ında oldukça güzel, akıcı bir öyküye sahip filmdir. --- spoiler ---
(ziverbey - 3 Eylül 2007 21:42)
film boyunca ve filmden çıktıktan sonra da hep söyleyip durduğum şu oldu: "bu nasıl bir çizmek ki ya böyle; gerçeğinden daha güzel?" o mutfak sahnelerindeki (ki filmde bol bol var) ayrıntı bolluğu, o rengarenk çerçeve, hele ki o bakır çanak çömlek yok mu... işte diyorum, gerçek gibi bile değil; gerçeğinden daha güzel.* * *
(kronikduzelmez - 21 Ekim 2007 23:59)
seyrettiğim en iyi animasyon filmler arasında yerini almış filmdir. hakkında henüz değinilmemiş bikaç önemli detayı spoiler altında yazmak isterim naçizane.--- spoiler ---remy'nin gözleri kapatıp yemekleri tadarken, nasıl tadılması gerektiğini kardeşine anlatırkenki lezzet patlamalarıyaşlı deli teyze pompalı tüfekle fareleri vurmak isterken fareler kendi aralarında konuşurken teyzenin gözünden gösterdiğinde farelerin viklemesi (fare sesi işte) en çok güldüğüm sahnedir burası.çocuğun (adını hatırlamıyorum) fareyi kavanoza kapatıp götürdüğünde, yemek yapabiliyormusun diye sorduğunda farenin mimikleri ve el hareketiyle eh işte demesi. ve tabi ki ego'nun ratatouille den aldığı ilk lokma ile çocukluğuna dönmesi--- spoiler ---iyi ki afişinde fareyi bıçakların içinde görüp de bu ne ya böyle deyip filme girmemezlik etmemişim.
(drunk bat - 5 Kasım 2007 16:39)
farelerin onca sevimliliğine rağmen rüyamda iğrenç, pis, kocaman lağım farelerini mutfakta görmemi sağlamış filmdir. ama gene de seviyoruz kendisini.--- spoiler ---yardımcısı ego'ya gusteau'nun eski popülaritesini yeniden kazandıgını söylediginde, ego ağzındaki şarabı tükürecek gibi olur ama aniden şarap şişesindeki tarihe bakar ve şarabı yutar. yazık boşa gitmesin tabi.--- spoiler ---
(this is heavy - 7 Kasım 2007 11:10)
--- spoiler ---paris atmosferini paris 'te çekilen bir film bile bu kadar güzel yansıtamazdı.--- spoiler ---
(l i o n - 25 Haziran 2008 05:16)
başarısız pazarlama stratejisi yüzünden hakettiği değeri bulamayan animasyon. animasyon filmler içinde kesinlikle en güzeli*
(nweeew macha - 29 Aralık 2008 10:54)
bu aşçı fare'nin macerasini anlatan filmin üstüne ıssız adam izlenirse çok garip şeyler düşünebiliyor insan.. alper diyorsunuz bir anda huncacik aseksüel fareye.. hele ki une belle histoire ile uyumlu paris atmosferinde geçen bir film oldugu icin daha cok garip olabiliyorsunuz.. nasil ki arog'u "rrrr" dahn caldiysa cem yilmaz,cagan irmak issiz adam'ı da gayet ratatouille'den calinmis olabilir.. benzerlikler yok diyenin anlini karislarim.. anlamazdın anlamazdın...fareye de inanmazdın.hani sen acı veren,kalpsizlerden olamazdın?
(azuth - 30 Aralık 2008 00:23)
--- spoiler ---"not everyone can become a great artist but a great artist can come from everywhere." diyerek herhangi bir animasyondan hatta filmden çok daha ötesi olduğunu göstermiştir.--- spoiler ---
(elizabeth g bennet - 11 Ocak 2009 16:19)
yasamak istedigim hayatin sahibi olan cizgi film faresi.bir fareyi kiskaniyorum, evet.
(elma suyum bitmis - 20 Kasım 2009 17:28)
müthiş bir pixar filmi. eleştirmenler ile ilgili eleştirisini anton ego adlı bir eleştirmenin öz eleştirisi üzerinden yapmıştır. muazzam bir edebi metindir. buyrun aşağıda.--- spoiler ---eleştiri yapmak pek çok açıdan kolaydır. yaptıkları işi ve kendilerini, beğenimize sunan insanlarla kıyaslandığında keyifli olduğu kadar rahat bir konuma da sahibiz. olumsuz eleştiriler yazmak ve yazılanları okumak zevklidir. ama mükemmellik takıntısına sahip olan bizlerin, yani eleştirmenlerin yüzleşmesi gereken acı gerçek şudur ki, eleştirilerimizde tadını iğrenç olarak nitelediğimiz şeyler, başkaları için muhtemelen daha büyük anlamlar içermektedir. ama bir eleştirmenin, elini taşın altına sokmasını gerektiren zamanlar vardır. ki bu da, yeni bir şey keşfedip onu savunmaktır. yeni yetenekler ve yeni buluşlar çoğu kez kabul görmez. yeninin dosta ihtiyacı vardır. dün akşam, hiç ummadığım biri sayesinde tek kelimeyle olağanüstü bir yemek deneyimi yaşadım. şunu söylemeliyim ki, hem yediğim yemek, hem de yemeği hazırlayan kişi, yemek sanatı hakkında edindiğim sabit fikirlere küçümseyen gözlerle bakmamı sağladılar. beni ta derinden sarstılar. geçmişte, şef gusteau'nun meşhur sloganı olan "herkes yemek yapabilir" fikrini küçümsediğim bir sır değil. ama şu ana kadar, tam olarak neyi kastettiğini fark etmemişim. herkes büyük bir sanatçı olmayabilir, ama büyük bir sanatçı her yerden çıkabilir. şu anda, gusteau'nun mekanında aşçılık yapan dâhilerden, daha mütevazi olan birini hayal etmek çok zor. eleştirmenin fikrini sorarsanız, kendisinin fransa'nın en iyi aşçısından aşağı kalır bir yanı yoktur. yakında, daha da fazlası için, gusteau'nun mekanına yeniden gideceğim. harika bir geceydi. hayatımın en mutlu anıydı. ama hayat hakkında tahmin edilebileceğiniz tek şey, önceden tahmin edilemeyecek olmasıdır.--- spoiler ---not: darkopal çevirisidir. ellerine sağlıktır.
(ramsestyler - 6 Haziran 2010 20:04)
şimdiye kadar en çok eğlendiğim filmlerden biri, yemek yapma isteğiyle kendinizi mutfakta bulmanıza sebep oluyor.
(kedish - 12 Temmuz 2010 09:15)
filmdeki remy karakterini apartmanın girişine bırakılan ilaçlama servisinin afişinde görünce insanın ister istemez içi burkuluyormuş onu anladım.
(jewel to sparkle - 8 Kasım 2010 20:52)
colette tarafından hayatımda duyduğum en güzel ekmek tanımının yapıldığı filmdir. sırf bu minicik sahne için bile benim için yeri ayrıdır."hiç tatmadığın bir ekmeğin iyi olduğunu nasıl anlarsın? kokuyla değil, görüntüsüyle de değil. kabuğunun çıkardığı sesle. dinle, ahh! bir kıtırtı senfonisi! hmm, ancak harika bir ekmekten bu ses çıkar."
(tatli karinca - 26 Ekim 2011 20:35)
kesinlikle diyet yapılırken izlenmemesi gereken animasyon.peynırler saraplar havada uçusuyor. hadi son yemeğin tarifi var da ben asıl o ilk yapılan çorbayı merak ediyorum. öyle ballandırdılar ki canımın neyi çektiğini bilmeden sadece o çorbayı istemeye başladım.--- spoiler ---ama su da var, herkes yemek yapabilir.--- spoiler ---
(zerrin egeliler vs heather brooke - 28 Mart 2012 09:41)
pixar'ın filmleştirmesinden önce sözlükte tarifinin verilmiş olmasına saygı duyduğum yemek.
(quantumfluctuations - 30 Kasım 2012 00:37)
yesil kabak, sogan , havuc, domates,yesil biber, hepsini cok ince dilimleyin. kekik, tuz baharat vs koyun.. 5 dk kizartin. sarmisak ve limon ekleyin. ortaya cikan karisima fransiz abiler bu ismi uygun gormuslerdir. cok leziz bir vejeteryan yemektir..
(dandol - 27 Eylül 2003 01:37)
pixarın en güzel animasyonudur bence, yalnızca pixarın da değil gelmiş geçmiş en güzel, komik, sevdicek animasyondur. yan etkileri: acıkmak.
(woodstock and snoopy - 15 Temmuz 2013 19:04)
en sevdigim animasyon film. oldukca keyifli ve ic acici olmasinin yaninda insani mutlu eden bir yani da var. yemek yapmaya bu kadar meyilli oldugum bir dönemde izlemem, manisa kebabi`nin tarifini kendime göre degistirmem ve bir enfes yaratmamla sonuclandi üstelik. ayni anda esimde de benzer yan etkileri birkac gün sonra ortaya cikti. o da kendi ratatouille tarifini yaratti ve sonuc mükemmeldi. kisacasi insana verdigi ilhami yeter. not: bakin o kadar gaza geldik ki restoran acmaya karar verdik.
(bircapkindilenci - 24 Kasım 2013 23:27)
--- spoiler ---sonunda çocuk herkesin önünde şapkasını çıkaracak ve sırrını açıklayacak, işte bütün bu yemekleri yapan şef aslında bir fare diyecek, herkes de önce şaşıracak ama sonradan alışıp restorana gitmeye devam edecek ve her şey tatlıya bağlanacak diye düşündüm çünkü masalsı şeyler bunlar, fareler konuşuyor, yemek yapıyor değil mi? değil. sağlık müfettişi yine de restoranı kapatıyor, farenin aslında şef olduğunu bir iki kişi dışında kimseye söylemiyorlar. eleştirmen ego da işini kaybediyor. hikaye yine mutlu sonla bitiyor ama çoğu filmden daha gerçekçi bir şekilde.bu tür kurgu hikayelerde/masallarda fantastik ögeler var diye bütün mantıksal bütünlüğü kenara atanlar var. hani bilim-kurgu veya fantastik ögeli filmlerde bir tür hatayı gösterince "abii yaaa uçan adamlar var buna mı takılıyosun yaaa..." diyenler. çünkü bir kere film konusu olağandışı şeylerse mantık aramak saçmadır yaaa. sahneye birden alakasız bir unicorn girip ortaya gökkuşağı kussa hiçbir şey diyemezsin çünkü bir kere uçan adam var aaaaabi.burdaki konuya dönersek de demek istediğim konuşan aşçı fareler var diye film kendi dünyasındaki neden - sonuç olaylarını, haydı bakalım herkes el ele mutluluğa diye bağlamamış. restoranda fare görülürse orası yine de kapatılıyor, insanlar işini yine de kaybediyor. konuşan fantastik fareler gerçekliği büküp buna engel olamıyorlar. ve filmdeki o kadar güzel başka olaya rağmen benim hoşuma en çok giden de bu detay.--- spoiler ---
(kalaba - 19 Ağustos 2014 20:00)
Yorum Kaynak Link : ratatouille