Osama ' Filminin Konusu : Taliban rejiminin hüküm sürdüğü Afganistan'da kadınların yanlarında bir erkek akrabaları olmadan sokağa çıkmaları yasaklanmıştır. Hiçbir erkek yakını olmayan kadınlarsa evlerinde açlıktan ölmeye mahkumdur.Bir anne ve oniki yaşındaki kızı da Taliban başa geçtikten sonra işsiz kalırlar ve anne kocasıyla erkek kardeşini savaşta kaybeder. Kendisi ve çocuğunu hayatta tutabilmek için annenin yapabileceği tek birşey vardır. Kızını erkek kılığına sokmak... Artık her dakikaları Taliban askerleri tarafından farkedilme ve öldürülme korkusuyla geçmeye başlar. Hayat artık zorlu bir yolculuğun ucundadır.
Ödüller :
Moolaadé(2005)(7,7-3198)
Paradise Now(2005)(7,5-21366)
Opium War(2009)(6,8-79)
Safar e Ghandehar(2001)(6,8-6155)
Kippur(2000)(6,4-1482)
Cannes Film Festivali : "AFCAE Award"
Cannes Film Festivali : "Cannes Junior Award"
Cannes Film Festivali : "Golden Camera - Special Mention"
bir miktar spoiler var aman diyeyim:talibani, propogandayi gectim, bu film bana "masum degiliz hicbirimiz" diye sarki soyletti. taliban kotu, peki osama'yi "kiza benziyor" diye kovalayan cocuklar, doktor kadin recmedilirken izleyen ve hatta tas atanlar cok mu iyi? hepsini gectim, bu kizcagizin annesinin allah belasini versin, o kadar ki hinc doldum kendisine. insan gerekirse acliktan geberir de yine yollamaz cocugunu goz gore gore o tehlikenin icine. hadi ilk basta uslu uslu dukkanda sut karistiriyordu, ilk gun taliban okulundan cocuklar tarafindan kovalana kovalana geldiginde, foyasi neredeyse ortaya cikmisken, ertesi gun yollamaya nasil kiydi? e tabi, cocuk okuldan elinde ekmekle geldi. bir gunluk ekmek icin cocugu masalla uyutup taliban'a gelin ettiler ya, bu filmde anne ve nineden kotusu yok bence. ya da filmin en kotu seyi bu belki. afganistan'da bulunmadim ama hemen kuzeyinde taliban'in baskisi olmasa da cok zor sartlar icinde yasayan insanlarla yasadim. anneler ve babalar sartlar ne olursa olsun her seyi cocuklari icin yapiyorlar, o fedakarliklari bizzat gordum. bu yuzden ya bu filmdeki anne insan degil ya da film tamamen imkansiz bir olay uzerine kurulu oldugu icin zirva. filmi izlerken yer yer duygulandim ama bittiginde bir rahatsizlik hissi her seyi bastirdi, rahatsizlik neden bilmiyorum.
(a lifetime of type ii errors - 30 Mayıs 2007 09:50)
türkiye cumhuriyeti'ni tanıyan ilk ülkenin şu anki durumunu ama yapmacık ama doğal bir şekilde beyaz perdeye taşımış film. insanın hoşuna gider ya da gitmez orası beni aşar. ama afgan bir ailenin evladı olarak korkuyorum bir gün ülkemizde bu manzaralarla karşılaşmaktan.(bkz: anladin sen)
(bendeseni - 29 Aralık 2007 13:05)
bastan asagi korkuya boyanmis bir hikaye. kucuk bir cocugun karsilasmamasi gereken korkular, her cinsinden. gidecek hic ama hic bir yer olmamasi. hic bir cozumun bulunamayacak olmasi. allah'in unuttugu bir kosede olmak. herseyin, kuyuya sallandirilip dusup olmek gibi bir korkunun bile hayalden ote olmasi. velhasil en cok cocugun cektigi korku rahatsiz etti beni izlerken. ha bir de o bitmez korkunun icinde tek bir sarilmaya, kucaklamaya ulasamamasi, sonunda ulasabildigi tek insan temasinin subyanci ulema ile gecirdigi gerdek gecesi olmasi da. bu filmin ne amerikayi savunmasi mumkun, ne anlatim kliseleriyle hikayeyi degersiz hale getirmesi. dunyada ters giden seyleri cogu insanin bilmesine ragmen, caresizligi oradaymis gibi hissettirmeyi basarmistir bence. cocuk - korku - emir - yalnizlik dortlusunun beraberliginin pek guzel anlatimi ozetle.
(senseandsensibility - 11 Mart 2008 14:05)
yobazlık-kadını ikinci sınıf yaratık olarak gören inanç sistemi-yobazın insan anlayışı temaları altında sadece talibanın değil dinin öteki yüzünü de gözler önüne seren ibretlik film.yobaz kardeşim ilkokul düzeyindeki politik söyleminden ve yakınen temas edemediği talibandan muzdaripmiş. film zaten temasa gerek yok onlar içimizden biri diyor değil mi? ayrıca 12 yaşındaki kızla evlenen 80 yaşındaki yobaz taliban zaten yeterince temas kuruyor insan vicdanıyla...(bkz: zoruna mı gitti yobaz kardeşim)edit: gerçeği sadece allah bilir kavramının arkasına sığınmanın ne kadar kolay olduğunu gösteren bir filmdir aynı zamanda.
(fortuneteller 657 - 31 Ocak 2010 21:17)
insanın boğazına yumruk gibi saplanan film. sinirlerin gerildiği türden. kızıyorsunuz sisteme, dünyaya. daha geçtiğimiz yaz talibanın kız okullarını bombaladığını biliyoruz ve üzerine bu filmi izleyince eli kolu bağlı olmak ve kendi yaşamınıza hiçbir şey olmamış gibi devam etmek koyuyor asıl. yüzyıllar düşünceler doğurur kahramanlar yaratır sistemler kurar. inanıyorum ki afgan kadını hatta ezilen tüm dünya kadınları bir gün egemenlikler kurup daha barışçıl bir dünya yaratacaklardır.
(patlak fermuar - 1 Mayıs 2012 22:12)
(bkz: usame)
(uzum - 27 Ocak 2004 09:22)
altın küre'yi de kaptı bu afganistan filmi.
(vader - 4 Şubat 2004 13:41)
afgan film yönetmeni sadık barmak'ın en iyi yabancı film dalında altın küre ödülü, 2003'te unesco fellini gümüş madalyası, fransa'da cannes film festivali'nde altın kamera juri özel ödülü alan filmi.
(uzum - 11 Şubat 2004 11:43)
inanilmaz derecede etkileyici ve urkutucu, talibanin afganistani ne hale getirdigini tuyler urpertici bir hikayeyle anlatan film.
(tinuviel - 20 Şubat 2004 19:40)
afgan bir arkadaş bu filmi şöyle yorumladı, "gerçekte olanların yarısı bile yok bu filmde."
(itsonlyhumannature - 28 Ocak 2014 07:18)
kizin israrla ip atladigi 'sembolizm' dolu sahnelerin sinirime dokunmasi disinda cok basarili bir film. bilinmedik seyler olmasa da insanin icine oturuyor. cikista biri karakterin daha guclu olabilecegini soyledi (hani ne de olsa bu bir film), ama aslinda en korkuncu da olamamasi zaten. zira 'osama' neredeyse tum hayatini taliban altinda gecirmis, ve ikinci sinif bir yaratik olduguna da bu sayede inandirilmis bir kizcagiz. zaten kilik degistirme fikri de ondan degil, daha cazgir annesi ile buyukannesinden cikiyor. filmin ses kayitlarinda da bir ilginclik var, belli ki sessiz cekilmis, sonradan da bazi sahnelerde arka plan sesi konmamis, urkutucu bir sessizlige sahip yer yer. yillardir film endustrisi bile olmayan bir ulke icin aferin hakikaten.
(tramell - 18 Nisan 2004 23:42)
filmin uzun bir gıcırtı sesiyle başlaması izleyicisini 'biraz' rahatsız edeceğinin işaretini veriyor. "ey seyirci! farkettiysen bu filmde biraz rahatsız olacaksın, çünkü buralarda hayat pek eğlenceli değil , istersen hemen şimdi çık dışarı" diyor adeta.rahat koltuğunda keyifle sinema izleyip mutlu sonu görüp fildişi kulelerinde yaşadıkları "rafine" hayatlarına kaldıkları yerden devam etmek isteyenleri biraz rahatsız ediyor, çok da iyi ediyor, iz bırakıyor..
(time - 20 Nisan 2004 11:32)
politik soylemini fazlaca amerika'dan yana kullanmıs, taliban rejimi gercekten de kotudur gibi bir ana fikre meyl ettiren film. anne ve kızın hikayesinden yola cıkarak bir insanlık durumunu anlatmaya koyulan bir filmde, karakter diyaloglarına yuklenen asırı doz sloganlar filmin samimiyetini sorgulamamıza neden olmustur. kızın ısrarla ip atlaması, serum hortumuyla saksıdaki sacını sulaması gibi sahneler fazlaca kasıştır ayrıca.
(cinema paradiso - 21 Mayıs 2004 04:56)
taliban rejiminin düşüşünün ardından çekilmiş olması sebebiyle batıya vereceği mesaj daha çok islamın olduğu ülkeler işte böyledirden ileri gitmeyecek; fotoğraf çekti diye adam öldürüyorlar, kadınlar insan muamelesi görmüyor, kadınların iş sahibi olması-okula gitmesi-yanında erkek olmadan sokağa çıkması yasak. filmden en çok ve en doğru mesajları çıkaracak ülke ise türkiye herhalde.
(marlock - 31 Mayıs 2004 04:34)
cocuk olma sansi bir yana kadin olmak sigara yanigi acisi kadar yakici talibanin afganistanindan, caresizligi, yoklu, acligi, fakirligi, kadin olmanin o toprakda yasattigi haksizligi; radikal cahil erkek toplumunda yasanan hainligi tuyler urperten bir boyutta sessizce anlatiyor film.
(sprintpcs - 17 Haziran 2004 02:22)
bu filmin bunalım dozu fazla kaçmış. belki gerçekleri olanca çıplaklığıyla anlatıyor, belki hakikaten taliban'ın yanında hitler rejimi de kuzey kore rejimi de cennet ama filmdeki acıya, çaresizliğe, yoksulluğa, ezikliğe dayanamadım, filmi seyrederken aşırı bunaldım. acının aşırı dozuna fazla katlanamayanların bu filme dikkat etmesi tavsiye olunur.filmin teknik olarak pekçok aksaklıkları var, senaryosundan da, kurgusundan da, oyunculuklardan da fazla haz etmedim. öte yandan bu çok istisnai bir örnek ve hollywood filmleri kıstaslarıyla değerlendirilemez. dünyanın en çökmüş ülkesinden bu denli sağlam bir yapıt çıkıyorsa ayakta alkışlanır yine de.bir de tabii bu filmin en önemli mesajı, insanoğlunun din adına neler neler yapabileceği. islami köktendinciliğin ne kadar cehennemi birşey olduğunu olanca gerçeklğiyle anlatıyor bu film. film boyunca acaba başka hangi din adına bu kadar insanlara eziyet yapılmış diye düşündüm ama en beterinden ispanyol engizisyonu dahi pek şirin kalıyor taliban yanında. aslında buddha heykellerini patlatabilen bir gerizekalı zihniyetten başka ne beklenebilir ki?yatıp kalkıp ülkeme dua ettim film boyunca. hem bir islam ülkesi olup(yanlış tanımlama biliyorum) hem de bu kadar din yobazlığından sıtkı sıyrılmış bir din coğrafyasının görece en özgür ülkesi olmamızı sağlayan tüm koşullara başta atatürk olmak üzere ne kadar duacı olmamız gerektiğini çok güzel yüzümüze çarpan bir film. yobaz kardeşlerimizin de izleyebilmesi için trt1'de güzel bir vakitte yayınlanması dileğiyle...
(iwillshowyouwhatitmeans - 22 Ocak 2005 21:07)
--- spoiler ---film saksıda serumla beslenen bir tutam sacın, kız cocugunun sacının hikayesini anlatıyor. dünyanın bazı yerlerinde, bizden uzak yerlerinde, hayatta kalmanın bedelinin "hayat"ın kendisi oldugunu gozunuze sokuyor. yıkanan, güya temizlenen bir insanın gözünüze pislikten bile pis gelmesini saglıyor. düğünle cenaze evinin aynı anda yaşanabilecegini gösteriyor.bir çocuk anneannesinden dinlediği masaldaki gökkuşağının hayalini kuramadan, talibanın kandınların, cocukların uzerlerine su fışkırtmalarında goruyor ve altından geciveriyor. yalancı gokkusagından gecen kız, yalancı *bir erkek oluyor, gizli saklı ip atlıyor... filmin sonunda güya kadın oluyor ama osama ip atlıyor...anneannesi yalancı gokkusagının altına su sozlerle itiyor osamayı;"bunca yıl saclarımı agarttım da sunu gordum: kadın erkek aynıdır..."tam da annesi; "allahım ne diye kadınları yarattın?" diye aglarken....osama hayatta kalıyor. bedelini odeyerek; hayatıyla...bu filmdeki aşk? osamanın bacaklarındaki kanın espandi'nin goz yaşında goruldugu zamandır.ha bir de; "insanın aklı gözlerindedir!" anneanne aklıyla aglıyor...--- spoiler ---
(coquille - 27 Ocak 2005 17:04)
taliban yönetiminden çok çektiğini tahmin ettiğim afgan yönetmenin tüm kinini kusarak kotardığı bir film olmuş. insan seyrederken aleni propaganda filmlerinin verdiği rahatsızlığı hissediyor. film boyunca tüm taliban karakterileri nerdeyse karikatürize edilecek kadar pislik adamlar olarak çizilmiş. ufacık çocuklara henüz kuranı bilmedikleri için domuzlar diye hitap eden bir adam. elinde tespihle küçük dağları ben yarattım havasında yandan kaykılarak oturan ve kafasıa göre idam kararları veren bir kadı. yolda insanları çevirip namus üzerine hakaret yağdırarak azarlayan taliban askerleri... insan bir tane numune niyetine siyasi ve dini görüşü bir kenara ortalama insani değerlere haiz bir taliban arıyor. taliban rejiminin savunulacak bir yanı olmadığı aşikardır, ama insanda iyi niyet, merhamet, alçak gönüllülük vs. gibi karakterine ilişkin özellikleriyle siyasi görüşü arasında bire bir korelasyon olmaması gerekir. pislik insanlar olarak resmedilen taliban bu yüzden kaba bir genellemeye ve homojenliğe maruz kalıyor. film boyunca tekrar tekrar kafasını ileri geri sallayarak kuran okuyan çocukların görüntülenmesi de verilmek istenilen mesajın hep diri kalmasına hizmet ediyor. işin içine hizmet girince de muhtemelen gerçek bir hikayenin gerçekliğinden çok şey alıp götürmüş oluyor.
(kronstadt - 23 Şubat 2005 23:10)
mandela'nın "affedebilirim.. ama unutamam." sözüyle açılan film.
(ronesans adami - 14 Mart 2005 04:31)
dvd sinin izlenmesi gereken film..çünkü osama'yı izleyeceğinizi sanırken, özel seçeneklerde bir ikincisi ile karşılaşıyorsunuz..marina golbaharı osama'nın başrol oyuncusu güzel mi güzel bir kız..işte bu ikinci film onun hikayesi..ve bence osama da ne anlatılmak istendiyse onun ta kendisi..afganistan'ın yakın geçmişi ve geleceği..izledikten sonra tek şey diyebildim..bari bu film sayesinde biri elinden tutsaydı da hayat güzel diyebilseydi marina..osama'nın yönetmeni, nasıl filminin sonunu çekimler sırasında değiştirmeye kalktıysa, sanırım aynı nedenle bu kızın hayatına müdahele etmedi..bir ülkenin geleceği, kendi dinamikleri kadar dış yardımlar ya da dış saldırılar sayesinde de şekillendiğinden, marina'nın geleceği de uzatılacak bir el ile bol gülüşlü hale gelebilirdi..osama'da sadece tek bir sahnede gülümseyebilen bu kız, marina nın filminde de farklı değildi..genç kızlığa ilk geçişte ne gülümsetir bizi; dudağa sürülen bir ruj ya da göze çekilen sürme..oysa, osama'dan da marina'dan da, tutamadığı göz yaşları kaldı..bende.
(gurubvakti - 19 Şubat 2006 19:59)
Yorum Kaynak Link : osama