Sherlock Holmes: A Game of Shadows (~ Sherlock Holmes: Gölge Oyunlari) ' Filminin Konusu : Dünyanın en ünlü ve zeki dedektiflerinden Sherlock Holmes (Robert Downey Jr.) ve 'ortağı' Dr. Watson (Jude Law) bu sefer Londra’nın dışına çıkarak Fransa, Almanya ve İsviçre’ye yol alacakları yeni ve tehlikeli bir maceraya sürükleniyorlar. Onlardan hep bir adım önde olan kurnaz ve vicdansız Profesör Moriarty (Jared Harris) ise -ki Holmes en zeki olma unvanını ona kaptırmak üzere- büyük bir laneti değiştirecek planların peşindedir. Kahramanlarımız ise ne olursa olsun Moriarty durdurmaya kararlı...
Casino Royale(2006)(8,0-531297)
Skyfall(2012)(7,8-584615)
300(2007)(7,6-756022)
Sherlock Holmes(2009)(7,6-541385)
The Hunger Games: Catching Fire(2013)(7,5-630988)
Now You See Me(2013)(7,3-571565)
Pirates of the Caribbean: Dead Man's Chest(2006)(7,3-603305)
Men in Black(1997)(7,3-473985)
Pirates of the Caribbean: At World's End(2007)(7,1-554724)
Quantum of Solace(2008)(6,6-372454)
Mr. & Mrs. Smith(2005)(6,5-408519)
Now You See Me 2(2016)(6,5-207672)
2009 yapımı sherlock holmes'in devam filmidir*.http://www.imdb.com/title/tt1515091/zöge : olm manyak mısınız lan siz.
(salvadordali - 2 Şubat 2010 02:18)
bir guy ritchie filmi olarak bir sherlock holmes filminden ne beklerseniz hepsini fazlasıyla karışılayan bir film olmuş. son zamanlarda bu kadar eğlendiğim bir film olmamıştı. --- spoiler ---ritchie'nin özellikle başarılı olduğu film unsurları mizahla karışmış bir aksiyon tarzı gibi geliyo bana, ki bu film hem aksiyon ,sonlarda ki slow motion kısmına ağzım açık baktım cidden - hem de sayısız kere salonu kahkahaya boğan komedi unsurlarıyla olmuş demek doğru diye düşünüyorum.ilk film gibi bu filmde de bir steampunk tadı var ki seveni çok memnun eder bir tarzdır bu. ne yazık ki daha önceden duyduğumuz gibi irene adler'ı yeterince göremiyoruz ki kendisinin öldüğüne inanmak istemiyorum doğrusu. noomi rapace bence başarılıydı kendisini beğendim karakterini de sevdim, aşırıya kaçmadan bağımsız olabilen kadın karakter hissi veriyor ama kendisini ve karakterini irene adler ile karşılaştırmak talihsiz olur.robert downey jr. ve jude law rollerine direk geri dönmüşler, zaten film bromanceden geçilmiyor. bu filmlerin en sevdiğim yanlarından biri zaten watson'ın gerçekten verimli olarak holmes'a yardım edişi sadece izleyen bir kişi olmayışı. ki özellikle o topu kullanarak kendisini azlasıyla kanıtladı watson bence. stephen fry robert downey jr. abisi olarak hayal etmek biraz zor ama bir mycroft holmes hissiyatını tam veriyor. sherlock'taki mycroft ile ilginç bir zıtlıkları var aslında ama sherlock'lar da zaten baya farklı. jared harris de bence çok başarılı bir professor moriarty olmuş gerekli tehlike ve deha hissini veriyor bence. the final problem okuduğum sherlock holmes hikayelerinden değil ne yazık ki ama zaten direk bir hikaye uyarlaması beklemiyordum. ama sonundan haberdardım. mycroft holmes ilk reichanbach'da toplantı dediği anda ben şelale sahnesini bekledim ama holmes'un süper geri dönüşü çok beklenmedik ve eğlenceliydi. şimdi oturup ocağa kadar irene adler ve reichenbach falls içeren bir sherlock 2. sezonu beklemek kaldı geriye tabi bu arada bu filmi tekrar tekrar izliyeceğim o ayrı.--- spoiler ---bir de sinemaya girmeden "şimdi şerlok neciydi abi?" "dedektif yeaa" veya watson'ı gösterip "bu adam ilk filmde de mi vardı?" gibi diyaloglarla şahit olduk magia ile, ne kadar eğlenceli olursa olsun sherlock holmes'u sadece buradan tanımak yetersiz diye düşünüyorum yine de. bu filmlerin kitabı çıkıyormuş yeaa tadına gelmesin sonra.
(amarie - 17 Aralık 2011 00:02)
--- spoiler ---robert downey jr'ın bozulmuş kadın makyajıyla yaptığı yakın çekim monolog ile prodüktörlere, bir sonraki dark knight filminin joker rolü için göz kırptığını düşündüm bir an...--- spoiler ---
(aboboyt - 17 Aralık 2011 00:35)
film güzel, robert abimiz döktürmüş..--- spoiler ---sherlock'un kadın kılıgına girdiği andaki makyajı the joker i andırıyordu. duygulandırdı, düşüncelere daldırdı.--- spoiler ---
(ciplakayaklihekim - 17 Aralık 2011 02:52)
ilki gibi eğlenceli,sempatik ve keyifli film. --- spoiler ---holmes'un özellikle mirage tanklar gibi kamufle olmasına koptum. filmin son sahnesinde de hepimizi ters köşeye yatırdı.bir de ordu kaçkını snipercı arkadaşa topun döndüğü an işte sen busun doktor yürü be diye bağırasım geldi..this is not fair!..--- spoiler ------ spoiler ---where are you goin' stanleyyyyy!--- spoiler ---bir not: ankaradaki sinemalardan birinde izleyecekseniz kentpark dışında bir sinemada izlemenizi tavsiye ediyorum. zira sıcaktan eriyebilirsiniz.edit: bir de ekleme. filmin orjinal adı sherlock holmes a game of shadows ken, yani birebir türkçeye sherlock holmes gölgelerin oyunu olarak çevrilebilecekken gidip sherlock holmes gölge oyunları olarak çevirmek nedir anlamadım. ayrıca sinir oldum. kim yaptı lan bunu.
(a druid in harrogath - 17 Aralık 2011 09:37)
--- spoiler ---bu filmin en can alıcı yanı holmes un trende kadın kılığında carpıştıktan sonra the dark knight jokerine dönüşmesidir.--- spoiler ---
(hyuga - 17 Aralık 2011 10:31)
başarılı bir devam filmidir. başta sherlockun daha zeki ama tembel abisi olan mycroft olmak üzere moriarty ve sherlockun zekalarını ortaya koyan çok fazla şey yoktu filmde. sanki bu karakterler gerçekten olmaları gerektiği kadar zeki olursa seyircinin olanları anlayamayacağı düşünülmüş gibi bir durum var filmde. yönetmen yer yer onlar çok zeki ama siz değilsiniz o yüzden buna dikkat edin diyerek patlayacağından kesinlikle emin olunan silahları suratımıza doğru salladı durdu. tabi ben bunu kendi üzerime alınmıyorum, amerikan izleyicisi alınsın. eğlenceli, hızlı ve robert downey jrın döktürdüğü başarılı bir macera filmi olmuş beklendiği gibi.--- spoiler ---sherlock ve moriartynin olası dövüşü sırasında olacakları karşılıklı konuşur gibi tahmin edişleri ve moriartynin bu oyunu bir tek sen oynamıyorsun diyerek olaya dahil olması hoştu. --- spoiler ---
(elijah snow - 17 Aralık 2011 22:37)
film ile ilgili yorumumu yazmadan önce, sherlock holmes'un, angelus ve bruce wayne ile birlikte en hayran olduğum üç kurgusal karakterden birisi olduğunu, sir arthur conan doyle'un yazdığı tüm hikayeleri ve romanları okumuş bir sherlock holmes tutkunu olarak filmi değerlendirmeye aldığımı belirtmek isterim...sinemaya gitmeden önce, eleştirmenlerin bir iki yazısını okudum ve filmin genel notunun, ilk filmin altında kalması, filmin de genel olarak da başarısız bir devam filmi olarak lanse edilmesi beni kaygılandırmış olsa da, amansız bir holmes hayranı olarak salonun yolunu tuttum ve 2,5 saat sonra salonu terkettiğim an, tam anlamıyla tatmin olmuştum... film hakkında hiçbir olumsuz eleştiriye katılmıyorum, izlemeye gittiğinizde kesinlikle "olmuş" bir film seyredeceksiniz...robert downey jr. ve jude law sevmediğim halde, ikilinin çok başarılı bir kimya tutturduğunu da kabul etmem lazım... robert downey'nin sherlock holmes'u, 1984 - 1994 yılları arasında yayınlanan popüler televizyon dizisinde karakteri canlandırmış olan ve performansı ile beni de kendine hayran bırakan jeremy brett'den kesinlikle çok daha ileride... gerçi bunda çizilen karakterin de etkisi var, jeremy brett'in canlandırdığı sherlock holmes, tam anlamıyla "sivrizekalı fakat soğuk bir ingiliz beyfendisi" iken, robert downey'nin ilk filmde de zaman zaman ortaya koyduğu "yaramaz çocuk" imajı, bu filmde tavan yapmış durumda... özellikle de sherlock holmes'u sherlock holmes yapan vurdumduymaz, asosyal, bencil tavırları "keyifli birer oyun" haline dönüştürmüş... holmes'u, holmes yapan bir başka özellike olan "deduction(çıkarım)" yeteneklerini sadece kişileri analiz ederken değil, aksiyon sahnelerinde de üstüste kullanması, aksiyon filmlerinde daha önce görülmedik bir etki yaratmış ve "kavga bilekle değil, zekayla kazanılır" sözünü de defalarca haklı çıkarmış... bu noktada söyleyebileceğim tek eksiklik, "irene adler karakterinin akibetine daha insancıl bir tepki vermesi" olurdu ki, bu noktada da haksızlık yapmış olabileceğimi düşünüyorum... sonuçta "love has a way of blinding even the sharpest minds, you don't look because you don't want to see" gibi bir mottosu olan ve aşktan her zaman uzak durmayı tercih etmiş olan bir karakterden bahsediyoruz... robert downey'i de jeremy brett ve benedict cumberbatch'ın yanına "sevdiğim sherlock holmes'ler listesine" yazıyorum...jude law'un dr. watson'ına gelince... ilk filmdeki çizgisini korumuş ve bugüne kadar gördüğüm en inandırıcı, en kişilikli, en tamamlayıcı dr. watson olmuş... kendisini benedict cumberbatch'in partneri olan martin freeman'dan da, jeremy brett'in partneri olan david burke'dan da başarılı bulduğumu itiraf etmeliyim... yalnız, oyunculuklardaki başarı downey jr. - law ikilisi ile sınırlı kalmamakta... gerek jared harris'in profesör moriarty'si, gerek stephen fry'ın mycroft holmes performansları da oldukça etkileyici idi... özellikle mycroft holmes karakterinin, hizmetkarı ve dr.watson'ın eşi ile yaşadığı diyaloglar, oldukça eğlenceli olan filme, birçok eğlenceli sahne katarken, jared harris'in moriarty'si, holmes - moriarty ikilisi arasındaki "düşmanlık/hayranlık" dengesini başarılı bir şekilde perdeye taşıyan bir performans olmuş... özellikle, moriarty - holmes arasındaki "zihinde devam eden satranç maçı" ve "yumruklar konuşmadan, ikilinin zihinleri içinde gerçekleşen kavga" bu ikilinin ne kadar denk ve benzer iki zıt kutup olduğunu ortaya koyan detaylardı... bu noktadaki eksiklik, "arthur conan doyle'un 'the final problem' hikayesini okumuş olanların tahmin edebildiği bir finali perdeye taşımak" olsa da, leverage dizisini andıran "kırmızı defter" oyunu, az evel söz ettiğim "satranç maçı" ile birleşince, büyüleyici bir finale (hele bir de üstüne "the end ?" sahnesi eklenince) imza atılmasına vesile olmuş...yalnız bu filmi sevmem için tek neden oyuncuların etkileyici performansları ve karakterlerin perdeye çokyönlü ve gerçekçi bir şekilde aktarılmış olmaları ile sınırlı kalmıyor... film görsel ve işitsel olarak da duyularınızı mest ediyor... özellikle londra, paris, isviçre manzaraları ile seyirciyi büyüleyen sekanslar ve geniş açılı çekimler, irlanda halk ezgilerinden, romen çingenelerinin danslarına zengin bir müzik yelpazesi ile birleşince, seyircinin eğlenceli bir 2,5 saatlik deneyim yaşamasına vesile oluyor... bir de trafalgar square, thames river gibi londra'yı londra yapan yerler, ilk filmden de hatırlayacağınız ingilizvari ve sherlock holmes atmosferine uygun şarkılar ile birleşince bu dünya turunu keyifli ve senaryo adına da "tamamlayıcı" bir şekilde bitirmenize izin veriyor...sonuç olarak, gidin, görün bu filmi... sherlock holmes'u daha önce izlemediyseniz, oturun önce ilk filmi seyredin, sonra sinemanın yolunu tutun... kesmezse, bbc'nin yayınladığı ve ilk sezonu sadece 3 bölüm (90'ar dakikalık 3 bölüm) süren "sherlock" dizisini seyredin... benim gibi iflah olmaz bir hayransanız, üstüne jeremy brett'in de birkaç performansını seyredin (tavsiye edebileceklerimin başında "the speckled band", "hound of the baskervilles", "the hanging men", "silver blaze" ve "the final problem" gelmekte), sonra da sherlock holmes'un "dünyanın bir numaralı 'çıkarım' ustası olmasını sağlayan" keskin zekası ile, "vurdumduymaz ve arsız gibi görünen ama depresyona müsait kırılgan yapısı" ile tarif edilebilen nev-i şahsına münhasır karakteri ile, edebiyat tarihinin en etkileyici karakterlerinden birisi olan sherlock holmes'e bir kez daha hayran kalın... ya da daha önce tanışmadıysanız, daha fazla şey kaçırmadan, artık kendinize bu şansı tanıyın... kısaca, gidin ve görün bu filmi...
(liamangelus2001 - 17 Aralık 2011 23:49)
bence film güzel olmuş, eşimle seyrettik, eğlenceliydi. ilk filmde olduğu gibi mekanlar, ayrıntılar süperdi. 1890 larda trafalgar square den arabayla geçti adamlar daha ne yapsın?benim tek üzüldüğüm nokta fiyatlar. şimdi biz iki kişi 16 tl den 32 tl ödedik. mısır alsan, kola alsan, ulaşım dahil 50 tl iki kişilik sinema keyfi. yani ben verebiliyorum ama öğrenci arkadaşlar, normal asgari ücretle çalışan insanlar nasıl izleyecek bu filmleri? ayda bir sinemaya gitmek lüks sayıldığı bir memlekette nasıl kültürlü normal bireyler yetişecek? korsan korsan diyorlar bu fiyatlarla korsan nasıl duracak? ingilterede kitaplar 3-4 £ bizim tr de korsan 3-4£. orjinal kitap minimum 6 - 7 £ . bu memleket nasıl okuyacak bu fiyatlarla nasıl eğitilecek? ne diyoduk film güzelmiş ama..
(leontes - 19 Aralık 2011 00:23)
filmin senaryosu tırt: "ya bak özge savaş çok kötü bir şey tamam mı?" zaten filmin hikayesine ya da yönetmenin hikayeyi sürükleyişine takılınmazsa gayet güzel bir vakit geçirgeci. çünkü ben bir ergen olarak downey jr. olsun jude law olsun, izlemekten zevk alırım. guy ritchie'nin biz ergenlere seslenirken aynı zamanda sanat yönetmeniyle birlikte son derece özenli çalıştığını da düşünüyorum. dekor tasarımı, objeler, aksesuarlar, kostümler, renkler süper olmuş bence. görsellik de gayet başarılı. --- spoiler ---ben joker göndermesini sevmedim. gözümüze sokmasalardı severdim belki.bir ara doctor zhivago göndermesi de gördüm gibi geldi sanki.çingene kızda bi humor yok bi bişi yok, mr. ritchie fransızlara gıcık mıdır, nedir... holmes'la watson arasındaki naif ve mahrem ilişki bu defa basbayağı avam bir şekilde ifade edilmiş, "aslında var ya, bu ikisi gaydi" çağrışımından da hoşlanmadım.rachel mcadams'ın hikayesi de -mcadams'ı sevmesem de- geçiştirilmiş öyle salak salak.--- spoiler ---o değil de, "film boyunca uyudum" diyen dostlar: kuzum siz ne tip maceralı hayatlar yaşıyorsunuz da ekşın ekşın üstü filmlerde uyumayı başarıyorsunuz?
(aminotriazoltiyon - 19 Aralık 2011 00:49)
yapımcısını yönetmenini bulup binlerce teşekkür etmek istediğim filmdir. bu kadar eğlendiren zevk veren film son zamanlarda izlememiştim. tabi robert downey jr ve jude law nihilist cool insan-mantıklı dostu ikilisini ki artık bu da bir hollywood klişesidir, son derece iyi götürüyorlar.öyle film kritiği yapmayı, irdelenmesi gereken noktaları seçmeyi hiç beceremem ancak basitçe şunu söyleyebilirim, harcadığınız paraya ve zamana değiyor. --- spoiler ---bu arada opera muhteşemdi.--- spoiler ---
(tello - 19 Aralık 2011 01:00)
güzel ötesi filmdir. nacizane eleştirilerimi aşağıda yapacağım spolier ibaresi içinde. sakın bir atilla dorsay değil deme. tek kelime daha etme. çünkü inanırım eyşan. öhm. neyse..--- spoiler ---sinema deyince, insan her zaman gidemiyor beyazperdede bir şeyler izlemeye maalesef. hele öğrenciyseniz, o iş daha zor. o yüzden ccc divx ccc demek istiyorum izninizle. en son inception'a gitmiştim (evet yuh!). uzun zaman da gideceğimi sanmıyordum. tabi bu sherlock holmes'in 2. filmi duyrulunca değişti. işte filmin şık ve rüküşleri. + ve - dedim. anlayın.+ bir devam filmi çekileceği zaman mesele yeni gelen karakterlerin ilk filmde karakteriyle bütünleşmiş oyuncuların yanında, önünde, arkasında pek sırıtmamasıdır. guy ritchie bu işi güzel başarmış. profesör james moriarty bu karakterlerin en başında geliyor. zaten kitaplarında da moriarty, sherlock holmes'e hem hayranlık duyar, bir yandan da zarar vermek ister. bu filmde de aynen korunmuş bu durum. zaten moriarty kendi de dile getiriyor hayranlığını.+ simza'ya ne kadar sevmediysem hem kitaplarında hem dizisinde hem de bu filmde en az sherlock kadar sevdiğim mycroft holmes'e o kadar sevdim. yine de onun da çok gözüktüğünü sanmıyorum filmde ama devam filmi çekileceğine kesin gözüyle bakıldığı için (the end?) orada daha aktif rol üstlenir diye düşünüyorum. ayrıca cıbıl gezinirken mary'nin girdiği triplere hasta oldum.+ film komikti ama en en en çok güldüğüm yer istisnasız mycroft'un hizmetkarının olduğu sahneler. hele hele sherlock'un omzuna vurup "hala ölmemişsin" derken adamın ayakta uyuması falan çok takdire şayan hareketler.+ moriarty konusuna biraz daha değinmek istiyorum. ilk başta bileniniz vardır. moriarty karakterini brad pitt oynayacak demişlerdi. o zaman içimi bi kuşku kaplasa da değişince rahatladım. çünkü tanım gereği böyle bir "villain" karakteri jared harris kadar güzel oynayabilecek başkası var mıydı tam bilmiyorum. çok başarılı oynamış ve bakışları bile yetiyor ben kötü adamım demek için.+ robert downey jr. ve jude law hakkında konuşanı dövüyorlarmış. o yüzden tek kelime etmem. ben böyle uyumlu bi tek et ve peynir kombinasyonu biliyorum ben. zaten watson ve sherlock ne kadar yakınsa, robert ve jude o kadar yakın.+ moriarty ve sherlock şelalenin orada beyin dövüşü yaparken boşalıyordum az kalsın. o kadar güzeldi. ama yine de görmüştük öncesini. (bkz: hero) bu yine de harika olduğu gerçeğini değiştirmiyor.+ kamuflaj olayı ve oksijen aleti en kullanılması gereken yerde yani filmin sonunda kullanılmış. ayrıca slow motion orman koşuşturması sahnesi mükemmeldi.+ filmde aksiyon alıp başını giderken, komedi unsurunun gayet ölçülü olması çok iyiydi. filmden önce pek okumadım entry'leri ama bir kısım sözlükçüler "komedi filmi olmuş abi yeaaa" falan demişler. la olm bi sktrin gidin kitaplarına falan bi bakın sherlock'un lan. bide çay koyun. benimki demli olsun. limon atın içine. söyledikleriniz bazen hararet yapıyo.+ ilk filmin de ikinci filminde müziklerine ölümüne hasta oldum. ki ben soundtrack fazla inleyebilen birisi değilim. filmde güzel oluyo da normalde winamp'tan dinlerken sanki kulağımın içinde damar damar üstüne biniyor. ama bu iki filmin soundtrack'i efsane. evde dünden beri hans zimmer ezgileri böğürmekte. annem anlam veremiyor bu olaya "yavrım delirdi" diye düşünüyor sanırım.- tam eksi verilecek bir yanı yok bu söyleyeceğimin ama, irene adler'in erken ölümü çok koydu be aga. en az watson kadar uyumluydu sherlock ile ama moriarty yüzünden bok yoluna gitti garibim. üşüyoruz irene reyiz.- filmde nedense o çingene karısı madam simza'yı çok gereksiz buldum. ya da biz hep irene adler hanım kızımıza alışık olduğumuz için gözüme çok battı. kardeşinin de o suikast aşamasına gelene kadar yaşadıklarını birazcık gösterseler iyiymiş. çok havada kalmış.--- spoiler ---sonuç olarak izlenmesi gereken yılın en iyi filmlerinden biri. sevmeniz için içinde bir sürü şey barındırıyor (sherlock holmes, dr watson, robert downey jr., jared harris, jude law......................)birini seviyorsanız bile izleyin.
(salvadordali - 19 Aralık 2011 18:53)
tamam film çok güzel, robert downey ve jude law da harika ama asıl övgüyü guy ritchie hakediyor kesinlikle. başka bir yönetmen bu kadar güzel çekemez ve yönetemezdi bu filmi. --- spoiler ---ayrıca ormandaki sahneler son zamanlarda izlediğim en başarılı çekimlerdi. bi kere daha helal olsun guy ritchie diyorum!!--- spoiler ---
(thebiglebowski - 19 Aralık 2011 23:24)
--- spoiler ---bir devam filmi olarak tek eksik yanı senaryosundadır kanımca: ilk filmde moriarty'nin onca zahmete katlanarak çaldığı uzaktan kumanda aleti bu filmin konusu içinde yer almıyor. oysa beklentimiz, filmin bu uzaktan kumanda aygıtına bağlı olarak yaratılacak bir süper silahın ortaya çıkması üzerine idi.--- spoiler ---
(andrew - 20 Aralık 2011 03:04)
holmes'un watson'a aşık olduğunu anlaması için daha kaç bölüm geçmesi gerektiğini iyice merak ettiren film.
(pinkstain - 20 Aralık 2011 14:48)
--- spoiler ---katırlı sahnedeki müzik ennio morricone 'nin two mules for sister sara için bestelediği ana temadır. ekşi detay servisi adına bildireyim.--- spoiler ---en iyi sanat yönetmeni oscarı'nı, altın küresi'ni alsın diye sayın akademi yönetimine mektubu yazdım. "are you sex tipine soktuklarım" diye bir girişim var mektuba, umarım sonu hayırlı olacak.neden sanat yönetmenliği? beyim, hijyenin, altyapının, yaşamı kolaylaştıran günlük teknolojinin olmadığı bir çağı öyle bir sundu ki film, siktir olup gidesim geldi o gayrı hijyenik yıllara. (şu küfürlü, argolu konuşmama bakılırsa ben filmi medeni bir insan gibi sinemada değil bildiğin eyalet hapisanesinin televizyon salonunda bir grup kolları dövmeli hayvan azmanıyla izlemişim herhalde)
(daldurdap - 24 Aralık 2011 23:04)
--- spoiler ---yine kötülerin attığı binlerce kurşunun iyilere isabet etmediği, iyilerin attığı tek kurşunun hedefi itinayla vurduğu filmlerden biri.benim gibi hafıza özürlü olup bütün film jared harris hangi filmde oynuyordu diye düşünenler için; film değil dizi o: mad men. --- spoiler ---
(eudragite100 - 25 Aralık 2011 23:59)
ilk filmin hastası, robert downey jr. ın da aşığı olaraktan, şimdiden 2 kere izlediğim, ve muhtemelen gösterimden kalkmadan birkaç kere daha izleyeceğim güzel film. kitaplarını okumamış olduğum için, uyarlama açısından yorum yapamayacak olmakla birlikte, ben bu seriden çok keyif alıyorum. uyarlama takıntınız yoksa, sizin de keyif almamanız mümkün değil. kesinlikle ve kesinlikle pişman olmayacağınız eğlenceli 2 saat, daha ne olsun.tez zamanda dvdsinin çıkmasını diliyorum bir tek--- belki de spoiler ---ilk filmde filmin sonunda bir kerede çözülen büyük bir olay ve seyirciye büyük bir vayyy dedirtme varken, burada ara ara küçük küçük vay lar geliyor, ama bu sayede sıkılmıyor insan izlerken.ilk filmde de olan, dövüş öncesi taktik gösteriminin, bu filmde kazak suikastçiye uygulanması sırasında, simzanın adama bıçak fırlatmasıyla tekniğin yarım kalma anı, ve sherlockun o bakışı çok hoş bir detaydı bence.ve tabii ki de filmin sonundaki zihinde olan satranç ve kavga, süper.--- belki de spoiler ---
(petra81 - 10 Ocak 2012 10:41)
çekimler ve yönetmen şahane, oyuncular çok başarılı, neticede gayet şukela bir film tamam ama, dıdısının dıdısından detaylar hatırlayıp sonuca giden sherlock abimizin macerasından sonra "lan arabayı hangi kata park ettim lan, kırmızı kat mıydı yeşil kat mıydı" diyerek otoparkda arabanızı aramak son derece sinir bozucu olabiliyor.
(kunculu akit - 10 Ocak 2012 11:38)
güzel filmdir. hiç sıkılmadan 2 saat boyu izlenir. ama conan doyle tadı almayı bekleyenler r. downey'den nefret edecektir. doyle'un holmes'u bilgin biridir ama hiç o kadar hırt değildir. gayet soğuk ve bayık bir ingiliz'dir en nihayetinde. --- spoiler ---filmde herşey mantıklıydı da bu mu saçmaydı denileceğini biliyorum ama yazmasaydım da çatlardım. baloda sherlock watson'u dansa kaldırıp bayağı vals yaptı. bugün bile onca diplomatın başbakanın olduğu ortamda iki erkek vals yapmıyordur herhalde. --- spoiler ---
(parlevuereglulu - 15 Ocak 2012 22:44)
Yorum Kaynak Link : sherlock holmes a game of shadows