• "bana bir belgesel veya filmden çok , insanlar üzerine bir psikolojik deney yapılmaktaymış gibi gelen mohsen makhmalbaf filmi."




Facebook Yorumları
  • comment image

    iranlı yönetmen mohsen makhmalbaf'ın gerçekle kurgu arasında gezinen belgeseli selam sinema, bir sinema filminde rol alabilmek için seçmelere katılan adayların hikayesine odaklanarak insan olmakla oyuncu olmayı karşılaştırıyor.


    (oguzchuk - 23 Aralık 2009 15:26)

  • comment image

    arada profesyonel oyuncular olmakla birlikte çoğunlukla bir şeyden habersiz film seçmesine katılan insanların alıp götürdüğü komedi dalında iran filmi.

    --- spoiler ---

    kızların yönetmene bize gaddarca davranıyorsunuz demesi üzerine yönetmenin benim yerime geçin sıradaki adayları siz test edin demesi üzerine, kızların aynı yönetmen gibi davranması, insanların gerçek kişiliklerini görmek için onlara yetki verin sözüne güzel bir örnek oluşturmuş.

    ---
    spoiler ---


    (onuruno - 17 Şubat 2011 14:02)

  • comment image

    son zamanlarda izlediğim en güzel filmlerden biri.

    aslında hayatımızın sinema olduğunu veya sinemanın hayatın ta kendisi olduğunu gösteriyor.

    beğendiğimiz bir filmi izlediğimizde yönetmenin nasıl zekice bir iş çıkardığını düşünürüz ve o sette o yönetmeni görseydik diye iç geçiririz. en azından bende öyle oluyor.
    işte filmi izlerken setteymiş gibi o zeki adamı da göreceksiniz.


    (parasect - 25 Eylül 2014 20:37)

  • comment image

    sinemanın ne olduğuyla alakalı bir film. filmden gördüğümüz kadarıyla sinema sadece tutkuyla bağlı olunan bir sanat değil; aynı zamanda iran'dan kaçma umudu. filmde yer alanların kadın ağırlıklı olmasına da şaşmamalı o zaman. erkekler daha çok aksiyon sahnelerinde kendilerini yere atmakla meşgul.

    seçmelere katılanların, ilginç bir gurur anlayışı var. en anlaşılırı filmin başlarında biri "sinema için her şeyi yaparım, ahlaklı olduğu sürece" diyen adam. seçmelere katılanlardan biri, oynamayı reddediyor; sevmediği bir rolü yapmak kendisini alçaltacak gibi hissediyor. sevgilisinin yanına gitmek için seçmelere katılan kadın, rol yapmayı bile reddediyor; "şu an rol yapamam". "sanatçı olmak mı, insani olmak mı" sorusuyla karşılaşıyoruz sonra. kimse çıkıp da "ben diğerlerinden daha iyiyim, benim hakkım, doğru olan bu" diyemiyor. ama ilginç şekilde "diğeri benden iyi" de denmiyor. her şey yönetmenin otoritesine bırakılmış.

    yönetmenin otoritesi, otoritesizliği tüm bunların etrafında düşünülecek şeyler. mohsin makhmalbah biraz sinir bozucu film boyunca. insanlara ağlamalarını söylüyor, onları çeşitli ikilemlere sokuyor, yargılıyor. sorusu kendisine yöneltilince (insani olmak mı, sanatçı olmak mı?) cevap vermekten kaçınıyor. filmin sonunda yerini 2 kadına devrediyor; "niye bu kadar acımasızsınız" diye tirat atan kadınların da mohsin makhmalbah'ı taklit ettiğini görüyoruz. bu bana kadınların acımasızlığından ziyade, konumun zorunluluğu gibi geldi. otoriter olduğu kadar, otoriter olamayan bir konumdan bahsediyoruz sonuçta.


    (rouxburg - 29 Mayıs 2017 19:57)

Yorum Kaynak Link : salaam cinema