daniel stamm yönetmenliğinde eli roth'un yapımcılığını üstlendiği yeni bir korku yapımı. 2010 yılı içerisinde avrupa ve amerika'da gösterilecek. bize ne olacağı her zamanki gibi belli değil... fragmandan anladığım kadarıyla son dönemim en gözde tekniklerinden olan handycam çekimleri ağırlıklı olacak gibi.

http://www.imdb.com/title/tt1320244/
http://forum.divxplanet.com/…x.php?showtopic=162401
http://televidyon.com/p/2695/

(baykus kusu - 13 Haziran 2010 23:26)

her zamanki gibi tüm aksiyonun fragmanda toplanıp uzun metrajın beş para etmediği filmlerden biri gibi gözükmekte. umarım yanılırım.

(orukun - 13 Haziran 2010 23:33)

tanıtım için farklı bir yol izleyen yapımcılara sahip film. http://video.ntvmsnbc.com/…rlardi-seytan-cikti.html

(starry - 20 Ağustos 2010 14:13)

internet sitesinde sinir bozucu bir müzik olan film, henüz izleyemedim ama en kısa sürede izleyeceğim.

http://www.thelastexorcism.com/index.html

(judas priest fan - 29 Ekim 2010 14:37)

kötü değil çok kötü bir film. film için verdiğiniz bilet parasına, dvd'si için vereceğiniz paraya ve indirmek için harcayacağınız kotaya kesinlikle değmeyecek bir yapım olmuş. aman diyim uzak durun.

(ardiente - 30 Ekim 2010 02:18)

artık amatör kamera olayının suyunun çıktığının göstergesi bir film. el kamerası sinema dünyasının yağmur çizmesi oldu mübarek herkesin elinde! pardon ayağında ! yerlerdee !
daniel stamm'in ilk yönetmenlik deneyimini yaşadığı bu filmde ilk yarı inanılmaz kötüydü. ikinci yarı biraz toparladı. bence sinemada para verilip izlenilecek bir film değildi.
aslında tüm bu olumsuzluklara rağmen filmin alt metni oldukça sağlamdı. bir insanın başına ne gelirse cahillikten gelir alt metinli filmimiz insanı bazı konularda düşünmeye ve sorgulamaya itiyor. ama tüm bunlar onu iyi bir film yapamıyor.

(mademoiselle jeilempti - 1 Kasım 2010 16:14)

hayatım boyunca seyrettiğim en kötü korku filmi.

(paranoia - 1 Aralık 2010 00:19)

bu filmin verdiği alt metni, mesajı sikeyim afedersin. tamamen zaman kaybı, hayatımda seyrettiğim en kötü filmlerden biri. paranıza yazık.

(silentman - 1 Aralık 2010 17:01)

yarrak gibi film. umarim harbiden the last olur.

(astaroth - 14 Ocak 2011 01:38)

belli başlı sahnelerde insanı altına sıçartan ama toplamda berbat bir film

(the grunk - 14 Ocak 2011 01:41)

şeytan çıkarma seanslarıyla ilgili gayet güzel bir komedi. mizahi bir gözle izlerseniz olmuş bir film diyebilirsiniz. ancak tabi korku, gerilim, exorcism filmi değil.

(et tu brute - 14 Ocak 2011 01:43)

şeytanın rednecklerle imtihanını konu alır film. one maaan. one bok. one maydonoz.

(jamsession - 11 Şubat 2011 02:02)

amacınız bir korku filmi izlemekse ısrarla uzak durun the last exorcism'den, yanlış pazarlama taktiğine kurban gitmiş, din/muhafazakarlık/primitif öğretiler üzerine düşünen, söyleyecek bir şeyleri olan bir filmse aradığınız, doğru adrestesiniz..
(http://yucitek.blogspot.com/…/03/last-exorcism.html)

(ug tek - 13 Nisan 2011 22:28)

--- spoiler ---

içine şeytan giren kızın bir ara van damme'a bağladığı film.

--- spoiler ---

(killer shark sofrasi - 23 Haziran 2011 15:00)

yorumları siklemeyerek izlediğim şeytan çıkarma filmi. siklemedim; ama izledikten sonra fazlasıyla hak verdim arkadaş. gerçekten kötü bi filmdi. her şeyi şöyle bi geçtim, son sahneler resmen ofsayt. kız şeytan doğuracak diye bekliyorum, jelibon gibi bi şey çıkardı anasını satim. ''the exorcism of emily rose''un yanında hiç. özetle, tavsiye etmiyorum.

(arcturus - 6 Kasım 2011 19:16)

(bkz: the last exorcism part ii)

(zeddicus zu l zorander - 19 Kasım 2012 12:40)

anlamadığım film.

(shearnidfe - 18 Mayıs 2013 16:15)

mükemmel bir senaryosu olan film. olaya çok farklı yaklaşmışlar cidden.

--- spoiler ---

bir peder düşünün şeytan çıkaran. lakin kendisi yalancı, şeytana inanmıyor, şeytan çıkarıyorum ayağına milleti kandırıyor. duman çıkaran hileli haç, yatağın altında ses cihazı falan, milleti şeytan çıkarıyorum ayağına kandırıyor, paralarını alıyor. düşünün ki gene yalandan şeytan çıkarmaya gittiği evde kızın içine gerçekten şeytan girmiş olsun? ha işte o adamın göte gelmesi ve yaşanabilecekler güzel bir senaryo olur.

--- spoiler ---

(kopuksenaryoo - 31 Ekim 2013 02:14)

korkudan ziyade gerilim olarak izlendiğinde sonuna kadar çok da fena olmayan film.

bir kere şeytan çıkarma işini bir yavuz gibi olmasa da 'performans sanatçısı' olarak icra eden, dinle, iblisler ve şeytanla ilişkisi son derece 'akılcı' olan bir rahibin bu işten - türkiye'deki hacı-hocaların amerikan veçhesi olmasıyla insanların çaresizliklerinde din ve din aracılarının bu işi nasıl sömürüye dökebileceğini evrensel bir hatta işleyen - nasıl kendi çıkarları doğrultusunda istifade ettiğini anlatan yapım.

öte yandan, filmin akışı da bu yönde seyrediyor; uzunca bir süre post-travmatik olarak yaşanan büyük bir nevroz düşüncesi ve gerçekten şeytan girmiş olabileceği düşüncesi arasında öylesine güzel gel-gitler yapıyor ki filmin öne çıkan kısmı da burası olmalı. zira üçüncü sınıf bir amerikan korkusu ile birinci sınıf bir amerikan taşra kültürü tartışması arasında çok güzel dans ediyor film.

--- spoiler ---

ancak sondaki ani dönüşle^* ve yedinci sınıf amerikan korkularındaki rahimden çıkan şeytan algısı ve alevler yaratan iblisle tüm bunları heba eden film. böyle güzel bir film, şu şekilde bitebilirdi belki: new orleans-baton rouge taşrasında satanik bir kültü yaşattıran ve toplanmış bu insanlar kızın rahminden bir şeytan çıkaracağına belki bu kızı - şeytan vesaire hiç bir şey görünmeden - önce iğfal edip sonrasında şeytana kurban edebilirlerdi. böylelikle şeytanın kendisi görünmeden insanlara yaptırabildiklerini de en iğrenç yerinden anlatabilirdi.
--- spoiler ---

nitekim, son sahnesine kadar "gerçeklik" algısından kopmamayı başardığı kertede başarılı, ama son sahnesiyle en dandik amerikan korku klişelerine kurban olan yapım.

(muvazzaf sergerde - 8 Ağustos 2014 12:17)

son şeytan bükücü peder cotton marcus!

the exorcist, the exorcism of emily rose ve the last exorcism. bunlar matrix serisi gibi olmayan ama kaynağı almanyalı bir kız olan anneliese michela dayanan şeytan çıkarma ayinlerini konu alan filmlerdir. kaynağı gerçeğe dayanır. the exorcism of emily rose filminde küçük kızın adı anneliese michel yerine emily rose olmuştur. bu the last exorcism filminde de konu olan küçük bir kız adres gösterilmese de biz seyircilere anneliese michelın amerikan versiyonu olarak gösterilmektedir. ilgililere dipnot; isteyen googleda anneliese michel yazarak ayin sırasında tutulan ses kayıtlarını dinleyebilirler. veya siz yorulmayın buyrun burdan yakın: real exorcisim of anneliese michel

din mi yoksa bilim mi? şeytan girmesi(exorcism) mi yoksa sara hastalığı veya psikolojik rahatsızlıklar mı? bu film gene din-bilim çatışması içinde kendisine yer ediniyor. önceki diğer filmlerden farklı olarak çekim tarzı handycam olması ve hafif bir belgesel sosuna bulanması filmi gerçekçi ve orijinal kılan yan unsurlar olmuş. bu handycam ve belgesel unsuru yüzünden filmin hemen başında aynada gözüken kameramanın yansıması bir çekim hatası değildir bu yüzden. aslında filmin baş kahramanı olan pederin şeytana inanmaması ve exorcism işlerini geyiğe vurarak bu ayinler sırasında göze korkutucu gelen detayların perde arkasını yansıtması 1973 the exorcist kuşağının suratında derin bir ''aaaaaaaa'' nidaları bırakıyor. işte filminde alt metni tam bu noktaya oturtuluyor. aslında kişilere şeytan girme olayının olmadığını bunun batıl bir inanç olup yaşanan tüm o paranormal olayların nedeninin psikolojik rahatsızlıklara dayandığını belirtiyor.

burada seyirci 2 kısma ayrılıyor. bu tarz olaylara inanmayanlar zaten yazıyı bu kısma kadar okuyarak zaman kaybetmişler demektir. daha fazla vakit kaybetmeden x tuşuna basabilirler. geriye kalanlar ise şeytan geldiğinde ters dönen haçları, kızların iki büklüm olan vücutlarını, ters dönen el ve ayaklarını, kendi dışkılarını ve böceklerini yemesini ve ayinler sırasında başka bir dilde konuşmalarını sindirmiş kitlelerdir. onlar yazıyı okumaya devam edebilirler.

filmin ilk yarısı kilisede vaaz dinleme sekansları olarak ilerlese de bir çiftlik evinden gelen yardım çağrısı filmin yol haritasını başka bir eksene kaydırıyor. olay yerine varmadan önce bir benzinlikte üstünü değiştiren peder şeytana karşı çarpışmada zırhlarını giymiş oluyor. o kıyafetin tercih sebebine ayrı bir dikkat. çiftliğe vardığında her zamanki gibi rutin bir exorcism olayı olduğunu sanan peder klasik kandırmaca oyununu oynayarak paraları cebe indiriyor. bu kandırmaca olayları sırasında aklıma şu cümle geliyor. ''insanlara yalan söylemek kötü bir şey değildir, insanlara duymak istediklerini söylememek kötü bir şeydir''(sanırım bu vecizeyi ben ürettim.reklamımı da yapayım) işte tam bu noktada önceden de bahsettiğim gibi bu tarz olayların safsata olduğunu ve şeytanın varlığına inanmayan pederin aslında bu ayinleri yaparak insanların rahatlamasına vesile olduğunu özellikle vurguluyor. birinci günün ardından çiftlikten ayrılan ekip otelde konakladıkları bir gece çok ilginç bir şeyle karşılaşıyorlar. ondan sonrada çiftliğe geri döndüklerinde kendilerini din ve bilim arasında ki amansız savaşta buluyorlar

bu filmle söyleyeceğim tek handikap sonunun anlaşılamaması. belki de senaryo bakımından olmasa bile görüntü açısından hollywoodun en berbat sonu olmuştur.

(parcala benny benassi - 24 Mayıs 2015 14:49)