Tosun Pasa(1976)(9,0-22510)
Hababam Sinifi Uyaniyor(1977)(8,8-18621)
Hababam Sinifi Tatilde(1977)(8,8-14278)
Zügürt Aga(1989)(8,7-12048)
Köyden Indim Sehire(1974)(8,4-7816)
Tokatçi(1983)(7,8-4009)
Neredesin Firuze(2004)(7,3-7944)
Umudumuz Saban(1979)(7,2-2536)
Kanli Nigar(1981)(7,2-2323)
Doktor Civanim(1982)(7,0-2766)
Nereden çikti bu velet(1975)(6,9-778)
Petrol krallari(1978)(6,8-935)
tanıklıklara göre moğollar'ın murat ses gruptan ayrılmadan önce 70-71 civarındaki konserlerinde -tıpkı pink floyd'un aynı dönemde kendi şarkılarına yaptığı gibi- uzun doğaçlamalarla 15-20 dakikalık versiyonlarını icra ettiği muazzam şarkı. maalesef ülkemizde o zaman herhangi bir bootleg kültürü gelişmemiş olduğu için (hoş, sanki şimdi var da) pink floyd şarkılarının aksine bu versiyonların hiçbir kaydı mevcut değil. anadolu pop'taki 3,5 dakikalık versiyonu dinledikçe bunu düşünür, uzun bir versiyonda çalınmış olabilecek soloları kafamda hayal etmeye çalışır, iç geçiririm. (bkz: ah be abi)
(robin - 6 Şubat 2007 00:56)
onurlu asklarin buyuk hikayesi. --- spoiler ---gulbahar cok sevdigi ahmet icin herseyi yapabilecek bir kisidir. ahmet ise han'in hapsettigi bir mahkum. memo ise han'in en guvendigi, hana bagli ama gulbahar'a asik zindanci. ve artik ahmet ile gulbahar'in asklari dillerde dolasirken, agrinin eteklerinde yankilanirken; ahmet'in han'in emriyle oldurulecegi gune cok yaklasilirken; gulbahar zindanci memo'ya ahmet'i birakirsan ben senin icin herseyi yaparim der. zindanci gulbahar'in ahmet'i sevdigini bilir. kendisinden sadece bir tutam sac ister, bir de kendisini unutmamasini. zindanin kapisini acar. oysaki zindanci bilir "zindanin kapisini acan zindanci dunyanin hic bir yerinde yasayamaz, hic bir yere siginamaz" (s:117 yky yayinlari). ve zindanci memo ertesi gun han'in adamlariyla savasirken kendisini yardan atar ve oldugunde elinden bir tutam sac cikar. gulbahar ahmed'e iste bu saci aciklayamaz. zindanci bir tutam sacla yasamini takas etmistir. o bir tutam sacin degerini bir tek gulbahar bilir. ahmed'in bu saci bilmesi dunyanin uzerindeki yuklerin en agiridir kendisi icin.ahmet gulbahar'a kendisini ne karsiliginda zindandan cikarttigini sordugunda gulbahar "hicbir sey vermedim, hic bir sey istemedi" der. oysaki soz vermistir memoya kendisini unutmamaya, zaten unutulmayacaktir kendisi ahmeti kurtaran ve bunun karsiliginda canini veren zindancidir. ama gulbahar ahmed'e iletemez memo'nun bunu bir tutam sac icin yaptigini; ahmed memo'nun sevgisinin buyuklugu yaninda kendini kucuk hissetmesin diye yapar. kadinca bir ongoruyle sactan bahsetmez ama sunu der memoya "ne isterse verir, senin canini alirdim, hic bir istemedi" der. bunu uzerine ahmet " sen ne isterse verecegini mi soyledin ona" diye sorar, gulbahar yanit olarak "ne isterse verecegimi soyledim ama hicbir sey istemedi der". ve ahmet iki paragraf kadar dusunur "gercekten ahmed'i sevmemis miydi ? sevseydi olumune razi olur da... memoyu" (s. 118) ve ahmet bir daha gorunmemek uzere cikar gider. gulbahar kup golunun kenarinda oturur ve bekler ahmeti "ahmet, ahmet sen de benim yerimde olsan benim yaptigimi yapardin, yeter artik, gel ahmet, ahmet, ahmet" diyerek. burada unutulmamasi gereken o bir tutam sacin ahmet'e dahi soylenememesidir. o sac gulbahar ve memo'nun ozelinde hapsolmustur. ikisinden baska kimse bilmez bu sirri. ahmet'in de hissettigi rahatsizlik iste bu sactir. hic bir zaman ogrenemeyecegi, ogrense bile rahat edemeyecegi bilgi. keske sari liralar sactim da seni birakti deseydi ama ikna edici degil ki yasamina karsi sari liralar... --- spoiler ---
(fil - 5 Ağustos 2007 09:08)
son baskılarından birinin içine abidin dino tarafından çizilen bir kaç resim eklenerek güzelliği daha bir artırılmış olan efsane.
(sereg - 14 Mayıs 2002 14:10)
--- spoiler ---saç güneydoğu anadoluda namus demektir. tabi burda söz ettiğimiz şey kapanmak demek değildir. kadınlar evlenmeden önce saçlarını kesmezler. saçlarını rapunzel gibi uzatıp sevdikleri adamlara saçlarından yaptıkları ipliklerle işledikleri mendilleri verirlermiş. gülbahar memoya saçını verdiğinde aslında dolaylı olarak onu sevdiğini söylemiştir. bu yüzden memo intahar ederken mutludur çünkü sevdiği kadının saçlarının bir kısmını ona vermiştir. burda memo gülbaharın ahmeti sevdiğini bilir ama gene de gülbaharın kendisini sevdiğini hayalini düşünmeyi daha kolay bulur. ahmet gülbaharın kendini kurtarmak için birşeyleri feda ettiğinin farkındadır. gülbahara olan güvenini kaybeder. bu durumda töreler gereğince aslında ahmetin gülbaharı öldürmesi gerekmektedir ama ahmet hala gülbaharı sevdiği için intahar eder. --- spoiler ---
(you are my lethe - 29 Kasım 2008 22:17)
"gülbahar:-'ben gideyim, babamın ayağına düşeyim mi, attan vazgeçsin diye?'sofi:-olmaz güzelim, dedi. olmaz sultanım. bir can için değer mi? sofi senin dillerine kurban olsun, güzel konuşan, ballar akan... sofi senin saçına kurban olsun, ceren bakışlım... sofi senin boylarına kurban olsun, suna boy... sofi senin yürek'ine kurban olsun, leyla sevda... hem de bir ateş harmanı... her şeyin bir çaresi var, bu aşkın sonu yok. sofi senin çaresizlik'ine kurban olsun. senin için böylesi daha iyi... sofi senin umutsuzluk'una kurban olsun."okuyunuz, okutunuz.en dip not: bendeki kitap yky'den 19. baskı ama ismi ağrıdağı efsanesi olarak geçiyor, anlayabilmiş değilim.
(anasinin kuzusu - 10 Ağustos 2009 23:13)
okuduktan sonra "eve gelip selam durduğumdur" "yari görüp aşk ile baktığımdır" "kalemde ucun bittiğidir" kalıbında cümleler kurduk bir süre, düşünün ki bir liseye argoyu bıraktırsın, öyle etkileyici bir kitap.
(dezenfettan - 21 Ağustos 2009 12:24)
"atın sahibi bey de olsa, paşa da, osmanlı padişahı, acem şahı da olsa, köroğlu da olsa kelleni verir de bu atı veremezsin. ve hem de veremeyiz."aynı zamanda, insanin tüylerini diken diken eden moğolların enstrumantal bir parçasıdır.
(rebirth - 1 Ekim 2003 17:55)
ahmet ve gülbahar'ın aşkından başka bir aşk daha anlatan roman. --- spoiler ---memo'nun gülbahar'a olan aşkı da çok çarpıcıdır. memo, gülbahar'ın sevdiği adam için, gülbahar için, gülbahar'ın bir tutam saçı için canını vermiştir, karşılığında tek istediği gülbahar'ın bir tutam saçını memo'ya verdiğini hatırlamasıdır, konuştukları o dakikaları unutmamasıdır. ancak gülbahar ahmet'le kavuştuklarında ısrarla memo'ya hiçbirşey vermediğini söyler ahmet'e. tutamaz memo'ya verdiği sözü..--- spoiler ---
(lemunka - 11 Ekim 2005 13:42)
olumsuz ask in ne oldugunu derinlenmesine bir cumleyle anlatan, sadakat in ne oldugunu tuylerinizi diken diken edip suspus yapip yerinize civileyerek anlatan bir ask efsanesidir.--- spoiler ---gulbahar ahmet le - tum karmasalardan sonra - kacarak agri dagi na cikarlar. ahmet , gece ates yakar ve yere uzanir .gulbahar , sevdigine gece sarilma umidiyle yanina uzanir . ahmet, ani bir hareketle kilicini ceker ikisinin arasina koyar . gulbahar ,- gozyaslari icinde- nedenini anlayamadigi icin uyuyamazikinci aksamda ayni kilic aralarina girince , gulbahar nedenini sorar.ahmet - beni zindandan kurtarmak icin memo ya ne verdin ?bedelim neydi ?gulbahar-eli elime degmedi .ne isterse verecegimi soyledim ama o sadece sacimdan bir tutam istedi ahmet- evet o ne dese sen verecektin degil mi ?gulbahar- evet senin icin ne istese verecektim.ahmet evet gulbahar.. ne istese verecektin .sabahi gulbahar kendini suya atar.--- spoiler ---
(asfaltina - 17 Ekim 2005 16:28)
bağlamanın ritmi hakikaten dağa tırmanır gibidir. arada bir mola verir, daha sonra bir öncekinden daha güçlü olarak tekrar yola koyulur.
(mustafa mahir - 7 Temmuz 2006 12:17)
Yorum Kaynak Link : ağrıdağı efsanesi