2007 yapımı ingiliz komedisi. düşük başlayan temposu sonlara doğru yükselen, kahkahalara boğmasa da gülümseten, kalbur üstü bir film.

--- spoiler ---

peter dinklagein tabuttan fırlama sahnesindeki yüz ifadesi için bile izlenir...

--- spoiler ---

(tezman - 17 Aralık 2007 14:06)

ingiliz tarzi komedi sevenler için guzel bir pazar sabahi filmidir, kahvaltiyla iyi gider

(jelly - 24 Aralık 2007 09:09)

"everything's so fucking green!" -uncle alfie

(samanliktaki zuhtu - 4 Şubat 2008 22:19)

başarısız bir film olduğu, komik olmadığı, sıkıcı olduğu yönündeki tüm iddalara hararetle karşı çıkar ve izlemeyenlere şiddetle tavsiye tavsiye ederim.. belki de bugüne kadar izlediğim en komik filmdir kendileri; özellikle mimikler ve diyaloglar dikkatle takip edilmelidir..

(polarize filtre - 29 Haziran 2008 01:26)

yoda'nın mükemmel filmi. yer yer güldürmek ne demek altınıza sıçıyorsunuz. vakit geçirebilitesini geçtim 82 kere izlenip ömür bile geçirtir bu film, sözlükte hakkını alamamasına ise diyebilecek kelime yok.

(bkz: valium)

(carnicero - 4 Ekim 2008 19:33)

frank oz babanın en iyi bildiği işi^* yine harika yaptığı film. frank oz'u dirty rotten scoundrels filminin yönetmeni olarak tanımıştım. hayatımda katıla katıla güldüğüm filmler listemde ilk sıralardan birini alıyordu film. yönetmen olarak fazla projede yer almayan oz, nedense komedi dışındaki tarzlara yönelmişti. death at a funeral'ın yönetmen koltuğunda frank oz adını gördüğümde sonuçtan emin gibiydim, ben bu filmde güleceğim, eğleneceğim. öyle de oldu. ingiliz komedi anlayışına sahip film, eğer bu türe alışıksanız eğlenmeniz için birebir. ancak ingiliz komedilerine uzaksanız, o tadı bilmiyorsanız size ters gelecek türden. bir cenaze vesilesiyle toplanan garip aile üyeleri ve yaşadıkları gülünç olayların anlatıldığı bir film. peter dinklage dışındaki oyuncular bildiğim kadarıyla öyle ünlü ahım şahım insanlar değil, ilk defa gördüğüm aktör ve aktrsitlerdi. çok güzel ve aşırı yakışıklı tipler yoktu. hepsi gayet de sıradan tipler. 90 dakika boyunca hoş sürprizler ve eğlenceli sahneler bizi bekliyor.

--- spoiler ---

filmde beni kopartan iki sahne vardı ki, değinmeden geçemeyeceğim. peter dinklage'in elleri ağzı bağlıyken diğerlerinin "ne 5 tane mi hap verdin, ölmesin" laflarını duyduğunda kaşlarını küçük emrah gibi eğmesi ve howard'ın, frank öldükten sonra insanların arasından yavşak yavşak gülerek geçmesi. simn rolünde alan tudyk'in her sahnesi ise bambaşkaydı. herkesin yapamayacağı bir iş yapmış, saygıyla selamlıyorum.

--- spoiler ---

(crowley - 25 Ekim 2008 23:01)

hollywood yine yapacağını yapmış ve bu güzelim filmin zencili versiyonunu çekmiştir. 16 nisan 2010'da gösterime girecekmiş.

http://www.apple.com/…ony_pictures/deathatafuneral/

http://www.imdb.com/title/tt1321509/

(winchester - 27 Aralık 2009 03:31)

baska bir filme gittigimde fragmanini gordum bunun. basta "lan cok tanidik geliyor konu ama??" derken fragmanda filmin tum can alici sahnelerini gosteren hollywood anlayisi sayesinde yeniden cekilmis oldugunu ogrendim. o kadar yazik etmisler ki guzelim filme anlatamam, icim acidi resmen. peter dinklage'i da bu korkunc remake'te de oynadigi icin kiniyorum ayrica. sirf para icin oynamis olmak gibi bir gerekcesi vardir umarim.

(layouter - 19 Şubat 2010 00:01)

fazla bir bütçeyle yapılmadığı her yerinden belli olan, amatör bir oyunculuk ruhuyla yardırabilmeyi ba$armı$ filmdir bu death at a funeral. uncle alfie, sanırım filmin kendini unutturan forveti. diğer oyuncularında kendisinden hiç bir geri kalan yanı yok.

ingilizlerin komedi formatının sanırım bize pek yakın gelmemesinden ötürü pek ilgi görememi$ arka planda kalmı$ cevher.

(78424338345 - 28 Şubat 2010 01:12)

-si?
+mon!

gibi bir repligi barindiriyor ya icinde, ben daha hicbi $ey demiyorum.
"ay lav alan tudyk" diye bagrinmama sebebiyet veriyor i$te. firefly olsun, dollhouse olsun zaten delice sevmekteyken komedide gorunce bi kendimden gectim. cibil $ekilde evin daminda, arkada orman manzarasi ile oturdugu sahnenin resmini evimin butun bir duvari yapabilir, huzuru orada bulabilirim.

ha bi de,
cokomik film lan.

(willow is still blessed - 24 Mayıs 2010 05:24)

bayağı komik, cidden komaya sokacak kadar güldürüyor. peter dinklage ve kris marshall gibi tanıdık yüzler de var.

--- spoiler ---

robert: what are you doing in my dad's coffin?

daniel: my father was an exceptional man...

--- spoiler ---

(sanver - 15 Temmuz 2010 10:32)

gercekten komik buldugum filmler arasindadir.

--- spoiler ---

bu komiklik konusunda cuce'nin mimikleri ayri, simon apayridir.
bu simon oyle bir kafaya giriyor ki..dusundukce hala guluyorum. tukuruguyle sakalastigi sahne mi desem, sadece kafasini agaclarin arasina sokup kollarini yana actigi sahne mi desem, kendinden hic hazzetmeyen mustakbel kayinpederine sevgi dolu bir sekilde "baba" dedigi sahne mi desem..hangi birini saysam bilemedim.

--- spoiler ---

(jean claude van damme - 27 Eylül 2010 21:58)

yönetmenliğini frank oz'un yaptığı 2007 yapımı komedi filmi. berbat geçen bugünüme renk katmıştır. yüzüme tebessüm düşürmüş, arada kahkaha bile attırmıştır. keyifli bir 90 dakika geçirmek istiyorsanız izleyin derim.

(baska - 22 Ocak 2011 21:54)

frank oz 'un yönettiği yani ingiliz versiyonu yani orjinal olan yapımı ciddi ciddi eğlencelidir. ama her bünyeye bu şekilde hissettirmeyecektir. çünkü artık "öyle" durumlarla karşılaşınca " tam bir ingiliz komedisi sahnesi oldu la bu" dediğimiz ingilizlerin o meşhur espri anlayışı çoğu insan tarafından sevilmiyor ki damn it! halbuki baya şey kaçırıyorlar.

--- spoiler ---
filme dönecek olursak; o çılgın tabut sahnesinden önce pederi oyalamakla görevli olan howard'ın, heyecandan saçmalayıp "how is god today? , god is funny one isn't he? " cümleleri tam bir spoiler ibaresini hak ediyor. sırf bu sahnenin izlenmesi için tüm film baştan izlenebilir. yaşadıkları stresin boyutu, o bahsettiğim "ingiliz komedisi"ne sebep oluyor zaten.
--- spoiler ---

bu filmi de, it's always sunny in philadelphia ' yı ve shameless 'i ilk izlediğim zaman yaptığım gibi insanlara duyurmaya çalışıyorum sapık gibi. ben niye böyle bir misyon yükledim bilmiyorum da sevdiğim şeyleri birilerinin de benim sayemde sevmesi her insanda olduğu gibi ego katlanmasına sebep oluyor sanırım. psikolojik tahminimi de yaptıktan sonra film çok komikli, eğlenceli " diyorum ve bitiriyorum.

(confidential - 17 Kasım 2012 22:38)

eğlenceli film tavsiyesi isteyenlere ilk akla gelenlerden. defalarca kez seyredilebilinir.

(ciyann - 6 Mayıs 2013 20:23)

en bomba sahnesinin pederi oyalama sahnesi olduğunu düşündüğüm muhteşem komedi filmi. amerikan remake'ini değil orjinalini izleyin yalnız.

(truncus brachiocephalicus - 1 Eylül 2013 02:28)

gerçekten ama gerçekten komik bir frank oz filmi. ingilizlerin mizah anlayışını çok seven bünyeme ilaç gibi gelmiştir. alfie amca ve simon karakterleri beni bitiren nokta oldu.

--- spoiler ---

simon'ın asit aldığı andan itibarenki hareketleri süperdi. tükürüğünü uzatıp uzatıp içine çekmesi ve kıkır kıkır gülmesi, tuvalet kağıtlarıyla bile kendine eğlence çıkarması ve çok şirin bir insan oluşuyla her eve lazım diyorum.

alfie amca eline sıçtıktan sonra howard'ın tepkisinde inanılmaz eğlendim. o çaresizlik, o kendinden tiksinme off

daniel'ın babasının fotoğraflarını gördükten sonra yere atıp korkuyla kaçması, yavru köpek bakışları, bir yandan da centilemenliği elden bırakmaması ve de bu tepkilerin çok doğal bir şekilde canlandırılması çok güzeldi. bunun için matthew mcfadyen'a teşekkür etmeliyiz. mr darcy halinden eser kalmamıştı. adam iyi oyuncu beyler.

peter dinklage 5 adet çakma valiumdan sonra gözlerinin aldığı hali ve tabuttan çıkışında yerlere yattım. ama hala bir simon olamamıştı. sağlam bünye başka oluyor tabi.

--- spoiler ----

(milly desalmado - 14 Eylül 2013 17:33)

ingiliz yapımı olan klasik ingiliz cenaze komedisidir. izlediğim en komik filmlerden biridir. 2010 abd yapımı ise bir siyahi komedisidir. ben onşarın komedi anlayışını saçma ve laubali bulduğum için beğenmemiştim.

(asosyal sosyolog - 6 Ekim 2013 15:48)

frank oz yönetmenliğindeki film için konuşmak gerekirse filme en başından itibaren dahil oluyorsunuz.

--- spoiler ---
tek tek karakterlere değinmek yerine hepsini ele almak lazım.
rollerini son derece ustaca oynuyorlar ve hikayeler arasında geçiş yaparken kopma yaşanmıyor.

ölen babanın odasındaki çıplak erkek resimleri ve daha sonra simon'ın aynı evde çıplak geçen sahneleri, yönetmenlik açısından bir anlatım tarzı olarak düşünülebilir.

daniel'in veda konuşması ise filmin duygusal yönünü de tamamlayacak ve izleyenlere de çıkarımlar yaptırtabilecek şekildeydi.
--- spoiler ---

(ramagic - 20 Ekim 2013 00:40)

--- spoiler ---

filmin beni en çok güldüren sahnesi peter dinklagein 5 hap aldıktan sonra diğerleri tuvalette oyalanırken elleri kolları bağlı bir şekilde ayağa kalktığı sahne. normal şartlarda aklı başında birinin ellerini ve kollarını çözüp gözü dönmüş gruptan kaçması gerekir.

gözü dönmüş grubu da şöyle özetleyim: bir cüceye kendilerini tehdit ettiği gerekçesiyle 5 sakinleştirici hap verdikten sonra hapın ölüme neden olabileceğini öğrendikleri halde ambulans çağırmayan ve hatta adamı kusturmaya çalışmayan bir grup.

şimdi efendim peter dinklage bunlardan bir nevi kurtuluyor çünkü onlar tuvalette dedeye yardım ediyorlar (bir kısmı da dışarda). ama o ne yapıyor? zıplaya zıplaya^* olay yerinden uzaklaşmaya başladıktan sonra gördüğü halüsinasyonlardan korkup geri dönerken koltukta zıplama eyleminden keyif almaya başlıyor ve çocuk gibi zıplayarak oyun oynamaya başlıyor ve bununla eğleniyor. en son da düşüp kafayı sert bir şekilde sehpaya vuruyor.

offf yazarken bile sahneyi hatırlayıp iyi güldüm.

--- spoiler ---

eğlenceli bir film.

(dr emmett kahverengi - 24 Temmuz 2014 02:14)