carol the waitress, simon the fag repliğiyle kolay bir tanıştırma metodunu bize tanıtan film.

(flut - 26 Nisan 2002 00:48)

jack nicholson'ın "masamda bir yahudi oturuyor" diyerek helen hunt'tan yardım istemeye gittiği sahnede masada oturan çifte dikkatle bakın

müthiş bir tesadüf sonucu söz konusu çift house md dizisinde dr. taub'u oynayan peter jacobson ve dr. lisa cuddy'i oynayan lisa edelstein'dır. diziden yıllar önce çok daha genç göründükleri halleriyle filmde boy göstermişlerdir.

http://www.youtube.com/watch?v=hk4973jk-0i

(flying dutchman - 16 Aralık 2009 18:06)

kahkaha atmak yetenek işidir. çoğu insanda sakil ve yapay durur. hayatımda yalnızca bir kez kendi kahkahamı duyduğumda bu yapaylığı hissetmemiştim; o sırada bu filmi izliyordum.

kısacası bana kendi kahkahamı sevdiren filmdir.

(cicosh - 9 Mart 2010 12:46)

jack nicholson ve helen hunt'ın bu filmle oscar aldığı sene, titanic denen sulu zırtlak film de bilmemkaç tane oscar almıştı. ilk defa bir filmin oscar almasını canı gönülden dilemiş, arzulamıştım. hatta oscar adaylıkları açıklandığında leonardo di caprio ve kate winslet ikilisinin böyle ibibik bir filmle oscar alacağını düşündükçe sövüyor, kaderime isyan edesim geliyordu. netekim oscar günü gelip çattığında titanic (taytanik diye de yankılandı bir dönem kulaklarımızda) adlı güzide film nerdeyse tüm oscarları toplamış ve fakat en iyi erkek en iyi kadın oyuncu adlı ödülleri bu can filme bırakmıştı. heyt babalar be diyerek sevinç yumağı şeklinde birkaç gün gezinmiştim öylece. o vakitler oscar ne anlamlı ne hisli birşeymiş sinema güncemizde.. hey gidi gunler..

(parantez - 31 Ocak 2003 00:43)

"zor olan kötü bir hayat yaşıyor olmamız değildir.zor olan başkalarının hayatlarını kıskanmadan yaşıyor olmamızdır"

(libertarian - 22 Ocak 2012 14:42)

(melvin'e bi hayrani sorar)
-kadinlari nasil bu kadar yakindan taniyabiliyorsunuz?
-erkekleri aliyorum,onlardan sorumluluk ve mantigi cikariyorum.

(dementia - 24 Aralık 2000 23:34)

bir oscari da verdelle vermelilerdi zaten.

(dementia - 24 Aralık 2000 23:44)

helen hunt jack nicholson 'dan kendisine iltifat etmesini isteyince ;
-you make me wanne be a better man...

(ahmet corleone - 28 Ocak 2001 19:43)

bu filmde melvin'in carol'a söylediği ''you make me wanna be a better man'' (senin sayende daha iyi bir adam olmak istiyorum) sözü var ya, oldukça klişe ama zannedersem bu filmden sonra bir romantizm klişesi haline gelmiştir, filmde çok güzel ve yerinde kullanılıyor.
ama en güzel iltifat bu değil.
simon, eşcinsel ressamımız, uyumak üzereyken küvetin kenarına oturmuş banyo yapmaya hazırlanan, havlusu beline kadar düşmüş, saçlarını toplayan carol'ı görüyor ve büyüleniyor, ''öyle kal, seni çizmek istiyorum.'' carol aslında çok utangaç olduğunu söyleyerek itiraz ediyor ve simon onu ikna etmek için ''sen mağara adamlarının duvarlara resim çizmeye başlamalarının nedenisin'' diyor.
çok ender rastlanacak incelikte bir söz.

(ucuncude keramet vardir - 30 Mayıs 2014 00:53)

psikoloğunun muayenehanesine destursuz ve de randevusuz dalan melvin, bekleme odasındakı hastalara der "this is as good as gets.." diye, "hic birşey daha iyiye gitmiycek, kabullenin bunu" demek ister, her zamanki kayıtsızlığı, patavatsızlığı ve sinir bozucu gülümsemesiyle. halbuki bence "as good as it gets" olan, filmin en meşhur repliği, "you make me wanna be a better man"dir. melvin carol için daha iyi bir adam olmak ister- - ki insanın böyle hissetmesini sağlayacak birini bulmak, belki de olabilecek, hayal edilebilecek şeylerin en iyisidir.

(dem - 1 Ekim 2004 16:03)