3 Days to Kill (~ Son Üç Gün) ' Filminin Konusu : Gizli servis ajanı Ethan Runner, şimdilerde eskiden olduğu kadar dinç ve sağlıklı değildir. Ciddi bir sağlık problemi yaşayan ve neredeyse ölümün eşiğinde olan; bu yüzden de uzaklaştığı kızıyla daha çok vakit geçirebilmeyi arzulayan Runner, neredeyse tüm zamanını çalışarak geçirmektedir. Başka bir çalışma arkadaşı, tam da bu esnada reddedemeyeği bir teklifte bulunur. Ethan Runner'a hayatını uzatabileceği bir ilaçtan bahsedilir ve test aşamasında olan bu ilacı kullanması karşılığında son bir göreve katılması istenir. Ajan Runner anlaşmayı kabul ettikten sonra kendisini zorlu bir son görevin içerisinde bulurken, ilacın neden olduğu şiddetli halüsinasyonlardan sıyrılması da bir hayli zor olacaktır.Daha önce Zafer Bizimdir, Terminatör Kurtuluş ve İyi Olan Kazansın gibi filmlere imza atan ve yapımcılık yönüyle de tanınan McG’nin yeniden yönetmen koltuğuna oturduğu filmin senaryosunda Luc Besson ve Adi Hasak’ın imzası var. Filmin oyuncuları arasındaysa Amber Heard, Hailee Steinfeld ve Kevin Costner yer alıyor.
Homefront(2013)(6,5-96987)
Criminal(2016)(6,3-50263)
Jack Ryan: Shadow Recruit(2014)(6,2-114600)
Paranoia(2013)(5,7-33074)
merakla beklediğim filmler arasında yer alan aksiyon gerilim türünde bir mcg filmi.
(kubravril - 13 Şubat 2014 23:49)
kevin costner'ın oyunculuğunun, amber heard'ın güzelliğinin, hatta paris'in atmosferinin bile kurtarmaya yetmediği klişelerle dolu, vurdulu kırdılı amerikan filmi. aksiyon sahneleri olmadan yalnızca baba- kız ilişkilerine odaklanarak çekilmiş bir komedi filmi olsaydı, eminim daha başarılı bir iş olurdu. gündüz dünya'yı kurtarıp, akşam ailesiyle ilgilenen ajan temalı filmler ne zaman bitecek merak ediyorum.--- spoiler ---i) koskoca cia'in, otel odasındaki 3-5 adamı temizlemek için; 60 yaşında kanser hastası emekli ajana ihtiyaç duymasıii)gündüz vakti paris'in ortasında çatışan, arabaları havaya uçuran, köprüden aşağı atan kahramanımızı hiçbir polisin merak etmemesi iii)filmin sonunda herkesin gözü önünde 10 kişiyi haklayan kahramanımızın hiçbir şey olmamış gibi normal hayatına devam etmesi--- spoiler ---gibi mantıksızlıkları gözardı edersek, cumartesi geceleri uyumadan önce kanal d'de izleyebiliriz.
(planorcu - 5 Mayıs 2014 04:50)
bombok yağmurlu bir ankara havasında sinemaya sığınıp izlediğim berbat ötesi film. sakın ama sakın mecbur kalmadıkça izlemeyin. aklımın almadığı amerika nasıl olurda hala böyle projeler yaratıp insanlara sunuyor, kalite yok, klişe tavan, bir ton mantıksızlık, karılar güzel ama tavırları farklı değil hep klişe bu sene onlarca filme gittim ilk defa böyle başarısız bir yapım gördüm. puanım 3,4/10
(faraton - 6 Mayıs 2014 00:15)
eğlenceli aksiyon filmi. daha fazlası değil.bol bol paris ve bisiklet sevdası beni kendine bağladı. bence fena değil.
(fukka - 8 Mayıs 2014 01:56)
kısmen taken havası olan, bol bol peugeot ve samsung reklamı yapılan, olmasa da olur film.
(korbagor - 10 Mayıs 2014 03:02)
klişelerle dolu olmasına rağmen bol aksiyon ve yer yer dram ve komedi unsurlarını barındırması nedeniyle sıkılmadan izlenebilen eğlenceli bir film olmuş. tam anlamıyla çerezlik bir film ama. şaheser kesinlikle değil.ayrıca, amber heard ne seksi kadınsın sen.
(ma lazi vore - 12 Mayıs 2014 15:52)
sözlükte bol aksiyon denen, taken denen ve bu vesileyle sözlük yazarlarının algı yeteneğinin zayıflığını bizlere göstermiş film. kafa-göz dalıp aksiyon nasıl olur göstermek istiyorum bunlara... 2 saatlik filmin 15-20 dakikası hasta bir adamın başrolünde olduğu, yerli-yersiz fenalık geçirip durduğu aksiyon, gerisi aile draması adam gelmiş burada bol aksiyon bilmem ne diyor... ekşi sözlük'teki çoluğun çocuğun yazdıklarını okuyup film izleyende kabahat...neyse yani tırt bir film. utanmadan adını 3 days to kill koymuşlar bir de... sanırsın die hard gibi bir şey... draması da drama olsa içim yanmayacak... sorunlu kız, kızla ilgilenemeyen ve uzun süre işleri yüzünden ortalıkta olmayan acemi baba hikayesinden hala bıkmadınız mı? öyleyse hemen izlemeye koyulun...filmde iyi olarak amber heard'ın güzelliği var; bir de kevin abi sebebiyle bodyguard'ı hatırlar gibi olduk, nostalji yaptık, başka da bi bok olmadı.son olarak allah belanı versin mcg, defol git luc besson diyor ve bitiriyorum.
(forrestgump - 18 Mayıs 2014 00:55)
filmin hemen başında yer alan çatışmanın bişkek'teki noluyor lan orada heykelinin belgrat'taki versiyonunun önünde olması ayrıca manidar olmuş. lenin'in hareketi boşa gitmiyor.- noluyor lan orada koduumun amerikalıları?- we are fucking cia! (biz lanet olası cia'deniz abi.)lenin ince görmüş.http://i.imgur.com/u9esplj.jpghttp://i.imgur.com/kcwdeav.pngek: bu arada merak ettim. sırbistan'da bulunan hotel jugoslavia'nın fotoğraflarına baktım. önünde böyle bir heykel göremedim. gönderme yapmak için mi koymuşlar acaba?http://harita.yandex.com.tr/…sc_0975.jpg?sequence=1https://www.repository.cam.ac.uk/…75.jpg?sequence=1
(cncn - 21 Mayıs 2014 23:05)
kevin costner adamın dibidir ve helada ıkınıp bunu kameraya çekseler sıkılmadan birbuçuk saat izlerim. --- spoiler ---bu ön kabulü verdikten sonra filmle ilgili kesinlikle yapmam gereken yorum ne olduğuna/olacağına karar verememiş bir film olduğu. diğer yorumlarda da belirtildiği gibi bir doz aksiyon var, bu sebepten vurdulu kırdılı film olacak diye düşünüyorsunuz ama öte yandan kevin baba kızına uzun uzun dans dersi veriyor, bisiklete binmeyi öğretiyor, aile dramı da sokuşturmuş oluyoruz, kıza makarna sosu tarifi gerekiyor, gülüyoruz komiklikler filan, öte yandan kötü adamların yanında yer alan birini kahramanımız kolluyor, ailesi, çocukları varsa iyi insandır ayağına. bu anlattaığım kadar baş döndürmüyor ama bu film olmuş da diyemiyorsunuz. bu tarzlardan herhangi birine yaslansa, ufak tefek birkaç detayda güldürse ya da kalbimizi ısıtsa gam yemeyeceğim ama hepsini adaletli dağıtayım deyince film unutulmaz olma şansını yitirip çerezlik film haline geliyor.--- spoiler ---
(the tallest architect in the world - 23 Mayıs 2014 13:50)
bunları izliyoruz izliyoruz...sonra aynısını cüneyt baba yapınca "aaoouuwww"...olmaz olsun böyle aksiyon , batsın filmleriniz...kevin costner !!! sözüm sana...böyle filmlerde oynayacağına git porno filmlerde oyna...
(kovarinko - 24 Mayıs 2014 00:11)
star sistemiyle büyümüş seyircinin keyif alacağı film. kevin costner yerine bir uzak doğuluyu koysanız muhtemelen aynı tadı vermeyecek. besson'un elinden çıktığı belli, yerinde kullanılmış klişelerle, mizahla da beslenmiş. amber heard soğuk nevale femme fatale'de bu sefer olmuş. connie nielsen ve hailee'yi zaten anmıyorum. filmin tetikçisi noi the albino'nun noi'si bu arada. kevin costner'i bu filmde anti kahraman olarak sevip, daha önce izlememiş olanlar için mr. brooks da verip defteri kapatalım. futbol muhabbeti için de (bkz: bull durham) (bkz: field of dreams)
(kolombre - 8 Haziran 2014 02:57)
bombok bir film. vaktinize yazık.bu star eskileri, bastona düşmeden dünyalığı tamamlamak için mi böyle boktan projelerde yer alıyorlar yoksa aslında abiler tırt da hasbelkader sağlam filmlerle bol krdeili bir kariyer yapıp bir ömür ekmeğini mi yiyorlar bilemiyorum.
(atkuyruklukertenkele - 22 Haziran 2014 23:41)
oldukça eğlenceli bir film. ergenlere göre pek değil. muhtemelen "action" 'lı bir şeyler bekliyordu onlar. bu film ise matrak. özellikle kız babaları için harika. ben kız babası değilim ama tanıdığım tüm kızı olan arkadaşlarıma diyorum; bu filmi izleyin diye...
(seviyorsevmiyorseviyorsevmiyorseviyor - 28 Haziran 2014 14:34)
--- spoiler ---senaryosu adi hasak ve luc besson tarafından yazılmış, mcg imzalı 2014 yapımı film. başrollerde kevin costner, amber heard, hailee steinfeld, connie nielsen ve tómas lemarquis yer alıyorlar. filmin büyük çoğunluğu paris'te geçiyor ve eyfel kulesi önünde ve çevresinde geçen güzel sahneler var. filmi daha en başında izlemeye başladığımda luc besson imzası olduğunu hissetmiştim ve yanılmadığımı görünce mutlu oldum. filmin konusu şöyle; ölümcül bir rahatsızlığı olan cia çalışanı ethan renner, son aylarını yıllarca uzakta kaldığı karısı ve kızıyla geçirmek için paris'e gider. ancak geçmişteki iş bağlantıları nedeniyle emekliliğinde de işinden uzak kalamayacak ve aile sorunlarından daha çok kötü adamlarla ilgilenmek zorunda kalacaktır. filmdeki baba-kız teması biraz taken'ı hatırlatıyor. amber heard'ün güzelliği takdire değer. şiddet sahneleri olmasına karşın bunlar biraz mizahi bir üslupla yumuşatılarak izleyiciye sunulmuş. filmde telefon melodisi olarak çalan icona pop'un i love it şarkısını alakalı-alakasız sahnelerde defalarca duyuyorsunuz. ayrıca soundtrack şarkıları arasında yer alan natalia kills'den problem dikkate değer; http://www.youtube.com/watch?v=5zrzi6omeze--- spoiler ---
(sanver - 28 Haziran 2014 19:10)
günümüz cia ajanlarının sorunlarına değinen belgesel.cia'in verdiği emekli maaşı yetmeyince emekli olduktan sonra hasta halde çalışmak zorunda kalan bir ajanın dramını gözler önüne seriyor. bunun yanında yönetmen bize bir ajanın yaptığı işten dolayı doğru düzgün bir aile sahibi olamaması, eşleri ve çocukları ile olan ilişkilerini de gerçekçi bir bakış açısıyla yansıtıyor. kurumdaki (cia) ajan (eleman) kayırmacılığını da genç kadın ajanın ekmek elden su gölden istediği arabayı kullanıp, istediği gibi para harcarken, diğer bir ajana da tedavi masrafını çok görmesiyle tokat gibi yüzümüze çarpıyor.
(aagrid - 20 Temmuz 2014 13:25)
son derece keyifli, eğlenceli ve üstüne başarılı film...kevin abi bu filme, film de kevin abiye yakışmış...
(nicksiz avare - 26 Temmuz 2014 10:46)
senaryosu biraz daha titiz olsaymış kült olurmuş ama ilişkiler biraz tırışkadan işlenince tam olmamış. yine de izlenir mi izlenir. sıkmıyor.
(yazar olmak isteyen azimli genc - 2 Ekim 2014 22:47)
tam bir luc besson filmi. ben tatmin oldum şahsen. fransa'da niye herkesin ingilizce konuştuğuna veya bir peugeot 208'in bir audi a8'i (long bi de) nasıl eşek gibi teptiğine takılmayacaksanız süper eğlenceli bir film. fransız mizahını özlemişim.
(longitudinale posteriore - 2 Kasım 2014 04:42)
bazı diyalogları gereksiz uzun ve saçma olmasına rağmen, kevin costner hatrına ve amber heard çekiciliğine 10 üzerinden 7 verdiğim aksiyon/dram filmi.ama ethan - zoey arasındaki ilişkinin gelişme sürecine tanık olmak açısından güzel bir seyir zevki verdiğini düşünüyorum.hele ki dün chef'i de izledikten sonra. gene benzer bir baba/çocuk ilişkisi.--- spoiler ---taken'la benzerlikleri azımsanacak gibi değil. gene -pek de iyi sayılmayan- baba/kız ilişkisi, paris bağlantısı vesaire.ethan'ın, mitat yılmaz ve guido'yu eve getirişinde evdeki küçük çocukla yaşadığı diyaloglar olsun, tuvalette kızı ile guido'nun telefondaki spagetti napoliten sosu muhabbeti olsun, mitat'ın evine gitmesi, kızlarını okula bıraktıktan sonra mitat'ı gene araba bagajında alıkoyması gibi detaylar bana çok sakil geldi ve filmi uzatmaya yönelik gereksiz detaylar olduğunu düşünüyorum. tabii ben kim, luc besson kim. saygılar abi.bir de o kadar çok adamla çatış, takır takır vur, ne zaman wolf ile albino'yu öldürme moduna geçtiğinde kalp ritmin saçmalasın ve yerle yeksan ol. koskoca cıa ajanı akıl edemiyor mu cebine küçük bir votka şişesi ya da matarası koymayı arkadaş?--- spoiler ---benim için güzel yanlarından biri paris'i tekrar uzun uzun görmek oldu. montmartre olsun, seine olsun, bunlar güzel hareketler.ayrıca film sonunda sweet disposition seçimini de güzel bulduğumu belirteyim.
(mictian - 11 Kasım 2014 02:22)
pek film entrisi yazmam ama buna yazmam lazım. spoiler da vereceğim ki, okuyan izlemesin, hayatından 2 saati boşa gitmesin. kevin amca kalabalık ortamlarda nereden baksan bir 20 kişi falan öldürüyor paris'in göbeğinde. hasta da olduğu için olay mahallinde yığılıp kalıyor hep (öyle bir hastalığa yakalanmış ki, sadece silahlı çatışmada başı gözü karartan lanet bir kanser türü, 27 milyarda bir rastlanan bir illetmiş meğerse) paris emniyet teşkilatından bir tane namuslu memur, bir tane numunelik dürüst savcı da çıkıp sen napıyon birader demiyor. fransa bitmiş hacı, yeni fransa dedikleri, bize ileri kapitülasyonlar diye satmaya çalıştıkları bu işte. lan spoiler versem ne olacak, senaryoya baksana: adam dünya terör örgütlerine nükleer silah satan baronu, kızının gönlü olsun diye götürdüğü saçma sapan bir partide tesadüfen karşılaşarak yakalıyor, daha ne diyim. baronun cia'de bile tek resmi yok bu arada. aman diyim izlemeyin. günde 3 4 saatimiz var iş dışında, onu da piç etti bu film. çok sinirlendim.bu kadar kötü film çekmeye hakikaten kimsenin hakkı yok.
(sigaram ve ben - 11 Kasım 2014 23:04)
Yorum Kaynak Link : 3 days to kill