Süre                : 1 Saat 44 dakika
Çıkış Tarihi     : 03 Aralık 2004 Cuma, Yapım Yılı : 2004
Türü                : Drama,Romantik
Taglar             : antoloji filmi,bileşik film,Omnibus film,Kısa filmlerin koleksiyonu,toplu film yapımı
Ülke                : ABD,İtalya,Hong Kong,Fransa,Lüksemburg,İngiltere
Yapımcı          :  Block 2 Pictures , Roissy Films , Solaris
Yönetmen       : Michelangelo Antonioni (IMDB)(ekşi), Steven Soderbergh (IMDB), Kar Wai Wong (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Kar Wai Wong (IMDB)(ekşi),Steven Soderbergh (IMDB),Michelangelo Antonioni (IMDB)(ekşi),Michelangelo Antonioni (IMDB)(ekşi),Tonino Guerra (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Li Gong (IMDB), Chen Chang (IMDB)(ekşi), Robert Downey Jr. (IMDB)(ekşi), Alan Arkin (IMDB)(ekşi), Ele Keats (IMDB)(ekşi), Christopher Buchholz (IMDB)(ekşi), Regina Nemni (IMDB), Luisa Ranieri (IMDB)

Eros ' Filminin Konusu :
The Hand:60'ların Hong Kong'unda, sosyetik bir fahişe ile, elbiselerini diktirdiği genç terzisi arasındaki dram dolu platonik aşk... Wong Kar Wai'nin şiirsel bakış açısı ve müzik seçimleriyle dikkat çekiyor.Equilibrium:İş stresinden bunalmış bir reklamcı, terapistiyle yaptığı görüşmede sıkıntılarının dışa vurumu olduğunu düşündüğü erotik rüyasını anlamaya başlar. Steven Soderbergh'den süprizli bir hikaye, Robert Downey Jr'ın oyunculuğu göz kamaştırıyor.The Dangerous Thread of Things:Toskana sahillerinde tatil yapan bir çift ve karşılaştıkları genç bir kadının aralarındaki erotizm dolu etkileşimler, büyük usta Michelangelo Antonioni'nin anlatımıyla perdeye yansıyor.3 ünlü yönetmeniln aşk ve cinsellik üzerine, kendi kültürlerinden yola çıkarak anlattıkları 3 kısa film, İstanbul Film Festivali'nde de gösterilerek büyük ilgi görmüştü


  • "erkek osuruğunun kısaltılmışı. kadın osuruğunun kısaltılmışı ise kaostur.(bkz: yiğit özgür)"
  • "acilen keskin nişancılık kursuna kayıt yaptırması gereken pezevenk."
  • "mitoloji'de aşk tanrısı eros'un en yakın dostlarının pothos (özlem) ve himeros (arzu) olması bir tesadüf müdür? değildir sanırım."
  • "don tanrısı"
  • ""aşk evrenseldir. her yerde aşkın dili aynıdır. antik yunanlılar bu gücü fark etti ve bir aşk tanrısı yarattı: eros."(christopher papakaliatis, enas allos kosmos, 2015)"
  • "eros klasik bir erkek örneğidir..bu amcamızın da psyche'ye yaptığı gibi..erkekler hegemonyalarına girmeyen kadınlardan kacarlar.."




Facebook Yorumları
  • comment image

    gunes etrafindaki yorungesi mars'inkine yakin bir asteroid. mars ile jupiter'in yorungeleri arasinda bulunan "asteroid kusagi"'nin disindaki asteroidlerin ilk gozlemlenenidir. "beklenmeyen" bir yerde cikan bu asteroide degisik bir isim vermek icap etmis, bu yuzden ondan onceki asteroidlerin hepsine disil ('feminine') isimler verildigi halde eros'un adi eros olmustur.

    1996 yilinda dunya'dan firlatilan near (near earth asteroid rendezvous'nun kisaltilmis hali (bkz: gnu)) adli uzay araci, yaklasik dort yillik bir yolculuktan sonra eros'a ulasti. arac eros'un etrafinda donerek veri toplamaktan ibaret olan gorevini basariyla tamamladiktan sonra near ekibi elemanlari insani hayrete dusuren, heyecanli bir is yaptilar. birakin inis takimini, carpmalara karsi herhangi bir koruyucusu bile olmayan araci, uygun anlarda roket ateslemeleri yaparak eros'un yuzeyine parcalamadan indirmeyi basardilar. (bu isin zorlugunu biraz olsun anlatabilmek icin inis sirasinda dunya'dan yola cikan bir sinyalin near'a ulasmasinin 15 dakika surdugunu ekleyelim). bu basari yuzunden near projesi defterinin kapanmasi ertelendi --- eros'un yuzeyinde yatan aractan iki hafta boyunca yuzeydeki elementler hakkinda veri alindi.


    (st - 7 Kasım 2002 06:42)

  • comment image

    cok buyuk bir sans eseri 2004 toronto film festivalinde gormus oldugum film. genellikle buyuk yonetmenlerin toplanip kisa filmlerini birlestirdikleri filmler ne yazik ki cogu zaman basarisiz olurlar. cunku her ne kadar her yonetmenin kisa filmi kendi capinda basarili olsa da bir butun olarak filmler birbiriyle uyumsuzluga girebilirler. eros'da boyle bir uyumsuzlugu hisseden bir cok seyirci ve kritik oldu. ama bence uc usta'nin uc filmi de bir butun olarak bakildiginda ask ve erotizmi farkli yorungelerden ve farkli kulturlerden cok basarili bir sentezle bir araya getirmisler.

    film basladigi andan itibaren seyiciyi erotik kadin ve erkek figurleri olan resimleri bir renk paleti icinde yavas ve esnek hareketlerle gostererek ve buyuleyici muzigiyle bu mitolojik ask ve erotizm konseptinin icine yerlestiriveriyor. sonra wong kar wai'in the hand'iyle basliyoruz bu ask tuneli seyahatimize. wong kar wai hastalarinin 2046'yi beklediklerini biliyorum. ama rahatlikla soyleyebilirim ki the hand simdiye kadar izledigim en romantik, en etkileyici, en siirsel wong kar wai filmlerinden biri. 2046'yi cok begenmis olmama ragmen the hand'deki anlatilmasi zor duyusal ve duygusal havayi daha once az filmde gordum diyebilirim. ask, arzu ve erotizm ogeleri bu kadar siirsel bir akicilikla ancak bu yonetmen tarafindan anlatilabilirdi saniyorum. film kisaca cirak bir terzinin, uzun bir sure musterisi olacak bir kortezenla ilk tanismasi ve bu tanismadaki yasadigi ilk erotik tecrube dogrultusunda gelisen duygusal ve tutkulu bir musteri cirak iliskisini anlatiyor. ciragin, bu iliskinin getirdigi tek yonlu tutku ve ask ogesi dogrultusunda, duygularini aciklamasinin tek yolunun musterisine diktigi elbiseler oldugu bir ortamda, butun tutku ve askini sanatina, diktigi elbiselere aktardigi ve ancak bu elbiseler yoluyla sevgilisine dokunabildigi, karanlik koridorlar ve yagmurlu gunlerin huzunu esliginde olusmus bir siir cikmis ortaya. filmin sonunda her wong kar wai filminde oldugu gibi kalbinizde bir burukluk, tuylerde bir urperme ve melankolik bir huzunle birakiliyorsunuz karanlik salonda.

    ama hemen ardindan steven soderbergh'in equilibrium'u geliyor. oldukca komik ve ironik bir ask hikayesi bu sefer. filmin cok buyuk bir kismi robert downey jr.'in bir psikologla gorumesi ve uzun zamandir gordugu erotik bir ruyanin yorumunu yapmasiyla geciyor. bir oda icerisinde, iki kisinin diyaloglari gibi sikici bir sahne bu kadar komik ve eglenceli bir sekilde anlatilamazdi sanirim. downey jr.'in problemi bu erotik ruyadaki kadinin cok tanidik olmasi ama uyandiginda bir turlu kim oldugunu hatirlayamamasinin is ve gunluk hayatina aktardigi negatif etkiler. filmin sonunda oldukca sasirtici bir sekilde downey jr. da seyirci de ruyayi cozuyor. herkes farkli yorumlayabilse de, soderbergh'in kisa filmi ustalarinin yaninda amerikan tarzi ask ve erotizm unsurlarini aslinda cok da amerikan vari bir bicimde basariyla aktariyor ekrana.

    ve en son olarak buyuk usta antonioni'nin kisa filmi the dangerous thread of things'e geliyor sira. bu film hakkinda ne diyecegimi gercekten bilmiyorum. lakin antonioni kalp krizleri atlatmis, konusmasini yitirmis, gozleri dogru durust gormeyen 70 kusur yasinda bir yonetmen oldugu icin herhalde cok basarili ya da kolay anlasilir bir film olmamasi normal. uc film arasinda en acik secik, en erotik, ve en az romantik olsa da herhalde en duyusal olani. iki insan arasindaki askdan cok sanki insan vucudunun ve duyularinin doga'yla olan askina deginmis antonioni. ya da ben bunu cikardim bu filmden. lakin oyunculuk ve bazi diyaloglar bana oldukca vasat geldi. ama her ne olursa olsun tuscany goruntuleri ve antonioni vari kadin erkek iliskilerindeki uzaklik temasi hala seyirciye basarili bir sekilde aktariliyor. doga ve insan iliskileri ise cirilciplak bi kadinin deniz kenarinda dans ettigi ilginc ama bi o kadar da komik goruntulerde dil buluyor. antonioni'nin bu filmi nasil yonettigini ve filmin perde arkasi goruntulerini gormek isterdim cunku ancak bu sekilde bu filmin garipligine bir cevap bulabilirim saniyorum.

    son olarak butun filmlerden cesitli planlarin ve usta yonetmenlerin fotograflarini gormek isteyenler icin:

    http://www.mysan.de/article17465.html


    (ningyo - 17 Eylül 2004 19:09)

  • comment image

    eros, yunan ask ve sehvet tanrisi (eros kelimesi ilk defa homerosun iliadinda ortaya cikmis sehvet anlamina gelen bir addir). ayni zamanda halk tarafindan bereket tanrisi olarakta tapinilirdi, chaos ile ayni zamandan beri var olduguna inanilir, bu da erosu en yasli tanrilardan birisi yapmaktadir. dionysian mysteries'de eros'a "protoganus", yani ilk dogan denmektedir. ancak eros'un gercek ailesinin kimler oldugu hakkinda bircok degisik hikaye vardir. aristophanes'e eros gore erebus ve nyx'ten olmadir ; daha sonraki mitolojilerde eros aphrodite ve ares'in cocugudur. theogony'de ise, (hesiod'un epik siiri), eros aphrodite'in yaveridir. baska bir efsaneye gore de iris ve zephyrus'un ogludur.
    en eski tanrilardan biri olmasina karsin yunan dinine gec girmistir. eros'un ailesinin aphrodite ve ares oldugu versiyona gore anteros (aska cevap veren yada karsilikli ask tanisi) eros'un kardesidir.

    eros genelde ok ve yay tasiyan kanatli kucuk bir cocuk olarak resmedilir. iki cesit oku vardir altindan ve kumru tuyleriden olan (ki bunlar hedeflerinde ask ve sehvet yaratirlar) ev metalik ve baykus tuylerinden olan (bunlarda vurduklari insanda karsisindakine karsi kayitsizlik yaratir). sair sappho'ya gore eros tatli-sert ancak kurbanlarina karsi cok acimasiz olan bir tanriydi. ama ayni zamanda da cok cekici ve guzeldi. ahlaksiz ve vicdansiz biri olan eros aslinda etrafindakiler icin bir tehlikeydi herkesin kalbini yaralayabilecek birisi olmasina ragmen kendiside birgun asik oldu. efsaneye gore eros annesinin butun tanrisal islerine ve entrikalarina yardimci olmak icin hep yaninda bulunurmus. ancak birgun aphrodite psyche isimli bir olumlu kadinin guzelligini cok kiskanmis ve bu yuzden eros'a oklarini psyche'in kalbine atmasini ve onu dunyadaki en cirkin erkege asik etmesini istemis. eros bunu kabul ederek dunyaya inmis ancak psyche'in guzelligini goruce ona asik olmus. eros her gece onu ziyaret etmeye baslamis fakat psyche'a odayi karartmasini soyleyerek kendisini ona hic gostermemis. psyche'da eros'u gormese bile ona asik olmus ve sonunda bir gece merakina yenilerek eros'tan gizli odanin icine bir lamba saklamis. ve eros uyurken lambayi yakarak eros'un kim oldugunu gormus. ancak mumdan damlayan bir damla uyuyan tanriyi uyandirmis ve kendisini gordugu icin psyche' cok kizan eros onu terketmis. uzuntuden yikilan psyche ise yillarca eros'u bulmak ugruna dolasmis durmus. sonunda zeus ona aciyarak tekrar onlari birlestirmis ve hatta evlenmelerine izin vermis.
    eros'un roma mitolojisindeki yansimasi cupiddir (latince cupido arzu, sehvet).


    (eben - 25 Eylül 2001 13:57)

  • comment image

    eros klasik bir erkek örneğidir..bu amcamızın da psyche'ye yaptığı gibi..erkekler hegemonyalarına girmeyen kadınlardan kacarlar..


    (pharaoh - 25 Eylül 2001 19:37)

  • comment image

    sinemada uslup nedir, bir yonetmen digerinden nasil ayrilir, teknigiyle, goruntuleriyle, oyuncu yonetmiyle, nasil fark yaratilir, ben bugun bunu gordum.

    wong kar wai icin daha fazlasini yazmaya klavyemin gucu yetmiyor


    (henryleyden - 22 Mayıs 2005 00:48)

Yorum Kaynak Link : eros