The Cookie Carnival (~ A Feira dos Biscoitos) ' Filminin Konusu : The Cookie Carnival is a short starring Pinto Colvig and Marcellite Garner. Cookies, cakes, and other desserts march in a parade. A gingerbread girl cries because she has nothing to wear; a gingerbread man dresses her up, and she is...
Music Land(1935)(7,5-869)
The Big Bad Wolf(1934)(7,2-1158)
The Wise Little Hen(1934)(7,2-1416)
Elmer Elephant(1936)(7,0-975)
The Golden Touch(1935)(7,0-697)
Who Killed Cock Robin?(1935)(7,0-672)
telaffuz ve kelime farklılıkları dışında gramerde de karşımıza çıkan farklılıklardır bunlar.1) present perfect tense mesela. brit halkı daha yatkındır bunu kullanmaya. "i've lost my keys, i still cant find them." derler. amerikalılar daha basit yaşar hayatı "i lost. i still can't find." gibi... dolayısıyla already, just, yet gibi kelimeler sadece "i have" kalıbı ile kullanılmaktan çıkar amerikanyada. "did you finish your project yet?" derler hiç çekinmeden.2)sahip olmak için kullandığımız 'have' fiilini ingilizler genelde 'have got' olarak tamlar ve sokarlar cümleye. amerikalılarsa dediğim gibi kolaydır. have der geçer gider.3) preposition dediğimiz, türkçe dil bilgisinde tam bir karşılığı olmadığından nasıl adlandırıcağımı bilemediğim o hedeler de farklıdır.misal:american : on the weekend der brit: at the weekendamerican: play on a team der brit: in a teamamerican: write me soon der brit: write to me soon...4) past participle da yazılış itibarıyla farklıdır 2 dil arasında.amerikalılar -ed ekiyle sonlandırır kelimeyi, britler -t kullanmayı tercih ederkenmisal:burnt-burnedsmellt-smelledspoit-spoilled..ve tabi bunun dışında vocabulary farklılıkları da bolcadır. genelde farklı sözcüklerle adlandırdıkları nesneler olmasının yanında bazı kelimeler de başka manalara gelir her iki dilde. pants mesela, ingilterede iç çamaşırı olarak algılanır. oysaki amerikalılar için pantolon demektir. rubber amerikada condom'un eşanlamlısıyken ingilterede bildiğimiz silgi anlamına gelmektedir.tüm bunlar dışında hepimizin de bildiği değişik kelimelerden bikaçı söle sıralanabilir:ingiliz--------------------amerikantrainers-----------------sneakersswimming costume---bathing suitholiday------------------vacationmark---------------------gradezebra crossing---------cross walklorry----------------------truckpetrol--------------------gaspavement --------------sidewalkflat-----------------------apartmentthe toilet/loo/----------bathroom/ restroomgarden------------------backyard/ yardwardrobe---------------closetcourgette---------------zucchini (bayiliyorum buna)bill------------------------checktake-away--------------take-outfootball------------------soccerautumn------------------falllift-------------------------elevatorto come round----------to come overoff you go----------------go aheadcinema--------------------movie theater
(666irem999 - 8 Ocak 2009 19:19)
en cok konu$ulan dilin en cok bilinen 2 versiyonu arasindaki farklarin mucadelesi..2'si arasinda slang, gramer ve phrasal verb boyutunda pek cok fark vardir.. fakat birkac temel kelimeyi yazasim gelir.. bu kelimeler iddia edilen yonun tersine de kullanilsa da*, istatistiksel sonuclar boyle soylemektedir*belli ba$li o vs ou farklari:--abd vs ingiltere--behavior vs behaviourcolor vs colourfavorite vs favouritehonor vs honourmold vs mouldsavior vs saviourz vs s farki cok fazla, 1 ornekle gecelim:organization vs organisationve digerleri:airplane vs aeroplanealuminum vs aluminiumapartment vs flatappetizer vs entreearcheology vs archaeologybabysitter vs minderbaked potato vs jacket potatobathroom vs the toiletbank teller vs cashierbillion vs trillionbleachers vs terracecall vs ringcafeteria vs refectorycan vs tincatalog vs cataloguecent vs pencecenter vs centrecheck vs chequecheckers vs draughtschips vs crispscloset vs wardrobeclumsy vs cackhandedcookie vs biscuitcotton candy vs candy flosscommercial vs advertisementcracker vs savoury biscuitcrib vs cotcurb vs kerbdetour vs diversiondrugstore vs chemisteggplant vs aubergineelevator vs liftemergency room vs casualtyeraser vs rubberfaucet vs tapfire department vs fire brigadeflashlight vs torchflirt vs tartgarbage man vs dustmangarter belt vs suspendersglue vs gumgasoline vs petrolgizzards vs offalgray vs greygutter vs gullyhood vs bonnethorny vs randyjail vs gaoljello vs jellyjelly vs jamjewelry vs jewelleryladybug vs ladybirdline vs queueliving room vs loungelawyer vs barristerleash vs leadlicense plate vs number plateliquor store vs offymail vs postmaneuver vs manoeuvremenopause vs maenopausemovie vs filmmovie theater vs cinemanapkin vs serviettenudist vs naturistoven vs cookeroveralls vs dungareesoverpass vs flyoverpants vs trousersparade vs carnivalparking lot vs car parkpharmacist vs chemistpicnic basket vs picnic hamperplastic wrap vs clingfilmraincoat vs mackintosh sand box vs sand pit santa clause vs father christmas sidewalk vs pavementsoccer vs footballspelled vs speltstyrofoam vs polystyrenesuspenders vs bracessweater vs pullovertake-out vs take-awaytic tac toe vs naughts and crossestire vs tyretrailer vs caravantrash vs rubbishtruck vs lorrytuxedo vs dinner jacketundershirt vs vest underwear vs pants, knickersvacation vs holidayvest vs waistcoatwindshield vs windscreenyard vs gardenzi vs zetazip code vs post codezucchini vs courgette
(507 - 8 Ekim 2002 06:16)
amerikan ingilizcesinin fonetiği, ingiliz ingilizcesininkine nazaran türkçeye daha yakındır. "word" kelimesini "vörd" diye okumak varken "veğd" diye okumak bize çok ters geliyor. ingilizce eğitim veren bütün kurumlarımız ingiliz ingilizcesini öğretmeeyi amaçlarken ingilizce öğrenebilen bütün türklerin amerikan ingilizcesi konuşmasına başka bi açıklama getirebiliyo musunuz? tamam kültür emperyalizmi diye bi şey de var ama tek başına yeterince açıklayıcı olabileceğini sanmıyorum.
(sinek kral - 18 Şubat 2012 23:40)
bir ingilizle karşılaştığınızda ilk 15 dakka cehennem azabı gibidir, heceleri yokedişleri acı çektirir, amerikalı ise daha sevecen daha hoş gelir kulaga, daha edepli konuşur, bi de iticilik yoktur tarzlarında, ayrıca sistem sizi yıllardır holivut ayagına ısıtmıştır amerikancaya.
(muzbaligi - 16 Mayıs 2001 17:24)
can't amerikancada clark kent in soyadına yakın bi şekilde söylenirken ingilizler bunu ne hikmetse analarının şeyi misali cunt şeklinde telaffuz ederler
(saruman - 16 Mayıs 2001 17:56)
ingilizce bir dildir, amerikanca diye bir dil yoktur. en bariz fark budur.(bkz: ingiliz ingilizcesi)(bkz: amerikan ingilizcesi)
(chomsky - 6 Ağustos 2005 21:54)
ingilizler surname der, amerikalılar last name
(fair - 29 Kasım 2001 13:02)
amerikalilar yeah/nope derler. hatta abartirlar hell yeah/nope derler.ingilizler yes/no derler. hatta abartirlar gene yes/no derler.
(elloras - 29 Kasım 2001 13:08)
ingilizler o harfini ow seklinde okurduzgun amerikan ingilizcesi konusanlar a seklinde okurkotu amerikan ingilizcesi konusanlar bu gercegi reddeder.
(deja - 29 Kasım 2001 13:08)
ingilizin biri amerika'ya gider. araba kullanirken asiri hiz yapar ve polis arabayi durdurur:_did you come here to die?_no i came yesterday.
(hemitzer - 28 Eylül 2005 14:57)
Yorum Kaynak Link : ingilizce ile amerikancanın farkları