Süre                : 1 Saat 32 dakika
Çıkış Tarihi     : 26 Mayıs 2016 Perşembe, Yapım Yılı : 2016
Türü                : Drama,Korku,Gizemli
Taglar             : Parti,canavar,Genç kız,electro müzik,Buzdolabı
Ülke                : Almanya
Yapımcı          :  OOO-Films , Bon Voyage Films , Liga_01 Computerfilm
Yönetmen       : Achim Bornhak (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Achim Bornhak (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Carolyn Genzkow (IMDB), Sina Tkotsch (IMDB), Wilson Gonzalez Ochsenknecht (IMDB), Arnd Klawitter (IMDB), Julika Jenkins (IMDB), Aram Arami (IMDB), Oliver Bigalke (IMDB), Michael Epp (IMDB), Lynn Femme (IMDB), Kim Gordon (IMDB), Moritz Leu (IMDB), Lucia Luciano (IMDB), Vanessa Most (IMDB), Nura Habib Omer (IMDB), Uwe Preuss (IMDB), Joe Rilla (IMDB), Alexander Scheer (IMDB), Til Schindler (IMDB), Arnel Taci (IMDB)

Der Nachtmahr (~ A rémálom) ' Filminin Konusu :
Der Nachtmahr is a movie starring Carolyn Genzkow, Sina Tkotsch, and Wilson Gonzalez. After attending a rave party, a teenage girl forms a bond with a strange monster as she suffers a slow chaotic mental breakdown.





Facebook Yorumları
  • comment image

    ikinci bir babadook vakası olacak gibi. en azından benim açımdan. onun da başlığını izleyemeyeceğimi bildiğim halde açmıştım ve fragmanı durdura durdura izlemiştim. filmini de hala izlemedim ve yine deli manyak gibi geldim şimdi de der nachtmahr gerizekalısına bakıyorum. almanca kabus demek. spring breakers gibi başladı fragman ama yemezler. yine kare kare ilerliyorum.

    http://www.indiewire.com/…cks-on-your-mind-20150622

    fragman sonrası edit: film baya şık duruyo aslında. enter the void şıklığında hatta. belki izlerim (asla izleyemedi)


    (goks - 23 Haziran 2015 21:55)

  • comment image

    88 dakikalik karanlik bir saheser olabilir benzer seyler deneyimlediyseniz sayet.
    olup olup dirilmek gibi mesela.
    bayip cikarsiniz ya da aralarda, ha demek ki kafasi gelmemistir iste daha. gelmeyecektir de zaten size bosverin.

    --- spoiler ---

    tina ne kadar tas ise adam o kadar moron. bilerek mi secilmis anlamadim

    ---
    spoiler ---


    (damn - 3 Mart 2016 21:39)

  • comment image

    15. !f bağımsız film festivsli kapsamında tanıştığım akiz filmidir.
    filmin başlangıcında iki uyarı ile karşılaşılıyor, bu uyarılar aslında "uyarı" olmaktan daha çok akiz tarafından filmin içine sokulmanıza izin isteme gibi düşünülmeli. ilk uyarı keskin iniş çıkışlara sahip seslere yönelik. bu film yüksek sesle izlenmeli diyor akiz. ikinci uyarı ise berlin'in gece hayatı ve uyuşturucu kullanımını hissettirmeye yönelik yoğun görsel ve ışıkların kullanıldığını söylüyor. burada belirtmek gerekir ki bu ışık oyunlarından etkilenmek için bir rahatsızlığınızın olmasına gerek yok, hiçbir rahatsızlığı olmayan izleyiciyi bile "rahatsız edebiliyor".

    filmin türü: korku gerilim psikolojik diye uzatılabilecek bir liste söz konusu. birden fazla türün içinde kendine yer bulabiliyor. benim içinse film "tekinsiz".

    tina karakteri: orta sınıf bir aileye sahip amerikan filmlerinin güzel çekici popüler kızı. ancak ergenlikte olmasının etkilerini ve sıkıntılarını izliyorsunuz. sevgi ve ilgi aratışı aslında en temel nokta olarak karşımıza çıkıyor. bu sevgi ve ilgi açlığını gidermek adına uyuşturucu kullanan ama bir yerden sonra ilginin kendisi üzerine toplanmasına kafayı takan bir karakter. gittiği partide araba çarpıp ölen kız videosundan çok etkileniyor ve kendisini de öyle haysl ediyor mesela. burada akiz sanki gelecekte araba çarpılan kızın tina olduğu izlenimini verse de aslında filmin tamamı gibi bu da tinanın hayal dünyasının ve ilgi çekme merakının ürünü. arkadaşları tarafından kabullenilmek isterken içine düştüğü durum sebebiyle "freak" haline gelişine ve ergen genç gruplarının acımasızlıklarına da göndermeler var filmde.

    film boyunca tina tarafından görülen karakterin gerçekten var mı kurgu mu olduğunu düşündürtüyor akiz. bir baktığınızda yaratık ailesi tarafından görülebilirken bir baktığınızda aslında tinanın hayali olduğunu anlıyorsunuz.

    tinanın doktoru "eğer bir kurşun kalemi yeterince hızlı sallarsan kalemin esnediğini gördüğünü zannedersin. kurşun kaleme ancak dokunduğunda onun belli bir sertliğe sahip tahtadan yapıldığını anlarsın.” diyor ve tina dokunuyor. bu durumda da aslında algılarımızı sorgulamaya yönelik bir oyun var. dokunduğunu hayal etmek mümkün mü sorusunu sorduruyor akiz bize.

    filmde tinanın görüp durduğu yaratık e.t. ve fetus arası bir görüntüye sahip. doğum mu ölüm mü tartışmalarını aslında fetus imgesi ile de canlandırıyor film. bu yaratık aslında tinanın en yalın hali. insanların kendilerinde görmeye dayanamayacakları özellikere sahip bu da tinanın aslında kendinde olmasını istemediği özellikleri yaratığına attığı ve yaratığı bu yüzden oluşturduğunu düşündürtüyor. doymak bilmeyen açlığı tinanın aevilmeye aç karakterini gösterirken sürekli ilgi için sesler çıkartması da tinanın ilgi açlığını gösteriyor. yaratığa dokunduktan sonra midesi bulanan tina, aslında kendi ile tanışmasının şokunu yaşıyor. yaratığa karşı yaşadığı kabullenme süreci kendini kabullenme sürecinden başka bir şey değil. ancak bu süreçte hala onunla bir olmuyor o hala bir yaratık sadece onu severek bağlanıyor. yani kendisi olmadığı sürece tina için sorun yok.

    tina'nın yaşadığı bu durum benzeri mental hastalığa sahip bireylerin hayallerinde başka bir dünya yaratarak orada yaşamalarına benziyor. mesela "sana gül bahçesi vadetmedim" romanında ana karakter babasına ve yahudi olmasının verdiği ezilmeye dayanamayarak kendi dünyasını oluşturuyor ve orada yaşamaya başlıyorç tina için de aynı durum söz konusu.

    filmde muğlak hiçbir nokta olmasa da herkesin yorumuna bıraktığı noktalar mevxcut. izleyici tina ile birlikte tekinsiz sıkıntı ve bunaltı dolu bir duruma düşüyor.


    (lilithlou - 31 Mayıs 2016 09:59)

  • comment image

    der nachtmahr, her anıyla sizi meraka sürükleyen, “şimdi ne olacak?” diye sordurtan, gerilimi ve gizemi bol izlenesi bir film.

    filmde genç tina’nın ruh halinin değişimine tanıklık ediyoruz. bir korku filmi edasıyla başlayan film tina’nın gerçekle hayal arasındaki dünyasını anlatıyor.

    tina duyduğu sesleri takip edip, evin mutfağına giriyor. korkuyla oradan uzaklaşıyor ve anne-babasının yanına gidiyor. buzdolabının önüne oturmuş bir yaratıktan bahsediyor. fakat ailesi geldiğinde orada kimseyi göremiyor.

    filmin kırılma anı diyebileceğimiz bu boktadan sonra tine ve e.t.’den çakma yaratık arasında bir yakınlaşma başlıyor. aralarında ruhsal bir bağ olduğunu görüyoruz. bu bağ sonrasında fiziksel bir hal de alıyor. yaratığın çektiği acıyı tina’da yaşıyor örneğin.

    bu yaratığı uzun süre tina’dan başka gören kimse olmuyor. filmin son anlarına kadar da bu durum böyle devam ediyor ki yaratığı tina’dan başka kişilerin gördüğü anlar da genç kızın uyanışlarıyla karşılaşıyoruz.

    seyirciyi düş ve gerçek arasındaki bir noktada tutuyor film. size düşünmeniz, yorumlamanız için bir kapı açıyor. açıkçası sizi bu kapıdan içeriye davet etmiyor. görünenin gerçekliğine inanıp inanmamak size kalmış. bir an tina’nın dünyasındayken bir an seyirci olduğunuzu hatırlıyorsunuz.

    filmin yönetmeni ve senaristi alman sanatçı akız şaşırtıcı, gerilimli ve gizemli bir atmosfer yaratmış. ne izleyeceğimi bilmeden girdiğim bu filmden fazlasıyla keyif aldım. merak unsurunu son ana kadar zirvede tutan yönetmen ortaya sağlam bir iş çıkarmış.


    (sosyokopat - 24 Ağustos 2016 18:47)

  • comment image

    akiz'in (achim bornhak) 2015 yili yapimi canavar filmi (yonetmen korku turunden ziyade bu sekilde anilmasini tercih ediyormus). ayni yil if istanbul'da gosterime girmisti.

    e.t.yi andiran yaratik aslinda cok yasli bir adamla yeni dogmus bir bebegin karisimi. basroldeki ergen tina'nin kacamayacagini anlayinca yuzlestigi iblisi. korkulari, acilari ortak. ıkisinin de hedefi toplumsal hayatta kendine yer acmaya calismak. filmin psikolojik boyutunu bu kisim olusturuyor aslinda. bir de gerceklik temasi islenmis ki, filmin zayif karni bu kisim. yaratik filmin ilk bolumunde fantasmagorik bir karakter olarak lanse ediliyor, filmin basligi (nachtmahr: alm. kabus) da bunu kanitlar nitelikte. ama sonradan gorunur olmasini altini destekleyen bir zaman/olay orgusune rastlanmiyor, havada kalmis her sey. anne babanin oyunculuklari ve tavirlari da fazla egreti gorunuyor. kiz yaratiktan cok ozellikle anne babasinin ona inanmamasindan aci cekiyor gibi.

    eksiklerine ragmen auteur olmaya aday bu film, yonetmenin "seytan" uclemesinin de ilki. ıkinci film lanetlendigi icin insana donusen bir adami konu edinen eski bir saman hikayesi olacakmis. sonuncusu da luks bir restorandan bir habil ve kabiloykusu cikartacakmis. bekleyip gorelim.


    (anneke von trier - 4 Mayıs 2017 15:41)

  • comment image

    bilumum cinler, iblisler ve tarikatlar şehri boşaltıp güneye gittiğinden "cumartesi gecesi korku gecesi"nde izlenmiş [ancak güneye gitmeyenler de atalete düştüğünden pazartesi yazılan] cinli, büyülü, şeytanlı yerli film kalmadığından izlenmiş gayet derinlikli, korkudan ziyade gerilim olan achim bornhak nâm-ı diğer akiz'in yazıp yönettiği film.

    --- spoiler ---

    kırmızı ve mavi tonların berlin'in yeraltına dair sahneleri betimlemek için çok güzel kullanılmasının yanı sıra, sıradan bir "ergen" dramının ötesinde, bir noktada genç kızın hayaliyle karışık gerçeğinde tezahür eden "garâbet" ile varoluşa dair katmanlardan katman beğendiren yapım.

    öyle ki, e.t.nin daha çirkini olan bu yaratık, tam da özgüvensiz zamanların zirvesinde olan genç bir kızın bu durumla önce yüzleşemeyip gerçeklikten kaçış olarak yarattığı sonrasında benimseyerek bağrına bastığı bir alegori mi , yahut istenmeyen bir hamilelik ve (olası kürtaj sonrası) bunun kaldırılamayan ağırlığının ceninleşmiş hâli mi ya da gerçekten "telepatik" bir bağ kurulan ve zaman ve mekânı ters düz edebilen bir uzaylı mı bilinmese de salt bu yüzden sunduğu farklı okumalarla değerli bir yerde duran film.

    her şeyin ötesinde zaten feci şekilde can veren kızın anlık bir "kâbus"u mu belli etmeyen, bu belirsizliği itici olmaktan ziyade tefekküre yönlendiren yapım.

    ---
    spoiler ---


    (muvazzaf sergerde - 28 Ağustos 2017 17:13)

Yorum Kaynak Link : der nachtmahr