So Dear to My Heart (~ Tão Perto do Coração) ' Filminin Konusu : So Dear to My Heart is a movie starring Burl Ives, Beulah Bondi, and Bobby Driscoll. This heartwarming classic tells the tale of a country boy who adopts a mischevious black lamb and learns valuable lessons about love and dedication.
The Living Desert(1953)(7,6-1059)
The Vanishing Prairie(1955)(7,4-445)
Song of the South(1946)(7,3-9946)
The Adventures of Ichabod and Mr. Toad(1949)(7,1-10589)
The Story of Robin Hood and His Merrie Men(1952)(6,8-1088)
Fun & Fancy Free(1947)(6,7-5744)
The Sword and the Rose(1953)(6,6-643)
The Three Caballeros(1944)(6,5-10332)
Make Mine Music(1946)(6,4-3064)
Melody Time(1948)(6,3-4921)
izledikten sonra kendimle çelişmemi sağlamış film. önce filmi, yaşanmış gerçek bir öykü diye izledim; çocuğun hatta annenin bile yaşadıklarına içim acıdı. sonra herşeyin bir yalan olduğunu öğrendim; böyle bir anne-çocuğun aslında hiç olmadığına sevindim. önceleri sonuna kadar inandığım bir hayat öyküsü, aslında hiç yaşanmamış olduğunu öğrenmemle abartı gelmeye başladı. "bu kadar da abartılmaz ki" dedim kendi kendime. ama yalanı öğrenmeden önce içim acıyarak inanmıştım herşeye. itiraf etmem lazım ki herşeyin yalan olduğunu öğrendikten sonra jt leroy'un kitaplarını okumaktan da vazgeçtim. sanıyorum çirkin bir ruh hali bu benimki...
(didaydidayday - 22 Kasım 2007 09:42)
çoğu sahnede aşina olunan oyuncuların bulunduğu *****, asia argento'nun rol yapmayıp döktürdüğü film. rahatsız ediciliği tartışılamaz boyutta.--- spoiler ---alice doesn't live here anymore'un hardcore hali.--- spoiler ---
(damn - 31 Ekim 2008 17:59)
j.t. leroy'un bu kitabı okuyucuyu amerika'da geçen bir yol macerasının karanlık kalbine götürüyor. sürekli sevgili değiştiren bir anne ve onun kız kılığına sokup dükkanlardan hırsızlık yapmaya zorladığı yeniyetme oğlu arasındaki rahatsız edici ilişki satırlar boyunca sürüyor. suistimallerle dolu bir sevgi ve işlevsiz bir cinsellik, kalp kırıklığı ve kaybedilen masumiyete dair dehşet verici öyküler yer alıyor kitapta. leroy yada asıl kimliğiyle laura albert düş gücü ile tekinsiz bir geçmişi bütünüyle tuhaf bir anlatıya dönüştürmüş.
(lhasa - 13 Aralık 2010 12:34)
rahatsız edici bir asia argento filmi. gerçekte yaşanmış ya da yaşanmamış ne farkeder, yer yüzünde buna benzer ya da daha beterleri ya da daha az beterleri ya da daha farklı formatlarda yaşanan binlerce hikayeden sadece biri. sakat beyinlerin sadece uyuşturucu hap alkolle yetişmediğini, aslında dinin de aynı işlevi yerine getirebileceğini görüyoruz filmde.
(stigma - 2 Kasım 2012 01:13)
sert bir kitap, hazmı zor. bazı anlarda gerçekten okumaya devam etmekte zorlandım.bir çocuğun ruhunun ve zihninin parçalanışına ve yeniden kuruluşuna yakından şahit oluyorsunuz.çevirmen elif berk kitabın adından başlayarak iyi bir çeviri yapmış, zihni dert bulmasın.
(fiilan - 5 Temmuz 2014 19:36)
asia argento'nun cannes film festivali 2004'de director's fortnight'da gosterilmis filmi. fransiz elestirmenler tarafindan oldukca begenilen film, amerika'nin unlu film magazinlerinden olan variety, screenve hollywood reporter tarafindan yerden yere vuruldu. tabii hic sasirtici degil bu durum. amerikan film dergilerinde yazan, ucla, nyu, usc'yi "biz filmin tarihini, gelmisini gecmisini biliriz, film bizden sorulur" egosuyla bitirmis degerli yazarlarin sadece filmi okulllarinda ogrendikleri kurallara gore degerlendirdikleri ve kurallar bozuldugu an film film olmaktan ciktigi icin boylesine kurallara aykiri ve kendi capinda gercek disi gozukurcesine igrenc ve yasanilmaz bir hayati butun karanligiyla ve kurallara uymazligiyla yansitan bir filmi begmemeleri cok dogal. her zaman fransiz yeni akiminin etkisi altinda olan fransiz elestirmenlerse kurallar ve film yapisindan cok konuya ve gosterilenin seyirci ustundeki etkisine dikkat ettikleri icin bayildilar asia'nin filmine. sevgili amerikali yazarlarimiz diyor ki bu film episodik, karakter inis cikislari yok, senaryo bir cizgi uzerinde ilerliyor, iyi yazilmamis, birinci ikinci bilmemkacinci act nerede? biz diyoruz ki: sen git de o screenwriting 101 derslerini ucla deki hayranin olarak yetisen undergraduatelere anlat. film mi yapiyoruz, formul mu kuruyoruz belli degil. sanki matematik ya da fizik dersi.. olayin sanatsal degeri, izleyici uzerinde biraktigi etki, drami, gucu, duygusu, duyusu formullerde mi gizli sadece? bu soruyu sormak istiyorum bu yazarlara. filmin konusu ise kisaca dengesiz ve asiri dinci bir aile de yetisip kendini bu hapishaneden kurtarmis ve hayatin karanlik yollarina dalmis egoist, dusuncesiz ve dejenere bir annenin (asia argento), evlat edilinmis ve klasik bir amerikan cocugu gibi yetistirilen oglunu yanina alip kendi hayatiyla tanistirmasi ve oglunun bu surec icinde annesinden nefret eden bir cocuktan, annesinin kopyasi -hem fiziksel hem karakter olarak- olan bir gence donusum sureci ve bu surecte basindan gecen inanilmaz derecede rahatsiz edici olaylar. cocugun yavas yavas annesiyle bir butun haline gelip, filmin sonlarina dogru bir insanmiscasina hareket etmeleri filmi inanilmaz kilan etkenlerden biri. bu sureci agziniz acik bir sekilde izliyorsunuz. evet film episodik ve giris gelisme sonuc seklinde bir konusu yok ama boylesine yapilmis formulaik hollywood filmlerinden cok daha ilginc ve etkileyici. ayrica marilyn manson'i normal bir insan seklinde, makyajsiz, kisa sacli ve normal giyimli gormek oldukca ilgincti. hic de fena bir oyuncu degilmis oysa ki manson.
(ningyo - 23 Haziran 2004 21:32)
çoktandır etmediğim kadar yerli yerinde, hissederek, amiyane tabirle ağzımı dolduran bir "orrospuçocuu", efendim bir "senninbenamınakoim" gibi laflar eşliğinde yarısında terkettiğim film.
(santralin - 28 Temmuz 2005 18:13)
the heart is deceitful above all things, and desperately wicked: who can know it? (kalp her şeyden fazla aldatıcıdır ve degi$tirilemez derecede kötüdür)(bkz: jeremiah) 17:9filmi izleme sonrasi editi:hollywood filmlerine merakliysaniz bu filmden uzak durun, bünyeniz kaldirmayabilir.1/2 uma thurman + 1/2 courtney love = asia argentino (the magnificent)
(addicted to xanax - 29 Mart 2006 02:14)
dogville bile bu filmin yanında ayşecikli hayat sevince güzel kıvamında kalır..
(ellen ripley - 10 Nisan 2006 09:24)
belirli akımların,müzisyenlerin,filmlerin,spesifik modanın etkisinde büyümüş bir neslin hepsine aynı hisleri yaşatabilecek bir film.kabuslar,hayalgücünün insanı kusturacak kadar coşması,akıllarda şekillenen görüntülerin o kadar siyah-beyazdan uzak,o kadar alacalı,acımasız,sevimsiz ama karşı konulamayacak ölçüde seyri ve mıncıklaması zevkli olması oldukça tanıdık geliyor film akarken.türk filmlerinde en merhametsiz anne rolünü kapan lale belkıs bile asia argento'nun karakteri yanında cenneten düşmüş sarışın gibi kalıyor.öte yandan argento,içinizde gerçekten çok çok acımasız ve leş gibi bir kadın beslediğinizi,o kadının yalnızca yeteri kadar cesur olmadığını,olursa bütün evrenin ağzına sıçabileceğini gösteriyor.bir erkek çocuğunun 5-6 yaşlarında extacy kullanmaya başlayıp,orospu mu striptizci mi yoksa sofistike bir punk mı olduğu anlaşılmayan bir anneyle bir eyaletten diğerine sürüklenip,annesinin ellerinden şişelerce zehir içip,çeşitli adamlar tarafından tecavüze uğrayıp, yalnızca çocukların değil yetişkin bir insanın bile karşılaşmayı ömür boyu istemeyeceği olayların içinde büyümesini korkutucu,ürkütücü ve iç bulandıran bir üslupla anlatan inanılmaz bir film.filmin etkisini ise anlatmak imkansız.çok tanıdık olmakla beraber aslında asla tanıdık olmamasını dilediğiniz,yaşanabilitesi bir kenara bir daha hayallerinize uğramamasını istediğiniz olayların bir bir anlatılışı ve küçük bir çocuğun bu olaylar karşısında insanüstü bir soğukkanlılıkla yaşamaya devamı en dehşete aşina olmuş bünyeyi bile tepetaklak ediyor.enformasyon yorgunluğundan artık ne istediğini bilmez hale gelmiş izleyici irrasyonel durumları vurgulayıp gerçekçi eğilimleri reddeden akımlara sözde bağımlılık göstermeyi bırakıp, kömürden kafalar yontup,palyacovari sırıtışlara kan ağlatarak kendini ifade eden küçük bir çocuğu takdir etmeye başlasa da bu tip filmlerin ciddi bir yeri olsa artık dedirtiyor.*
(anjelic - 2 Mayıs 2006 20:38)
Yorum Kaynak Link : the heart is deceitful above all things