bir dönem orkestra şefliğine terfi edecekken,jimmy page'in araya girmesiyle led zeppelin ile yoluna devam eden;bas gitar ve klavye virtüözü.

(the drumfucker - 4 Kasım 2007 12:39)

jimmy page'in bilgi,bonzo'nun teknik ve robert plant'ın yeteneklerinin ön plana çıktığı grupta bilgisi,yeteneği ve tekniğiyle ortaya çıkıyor.çok büyük adam çok.

(jimmypage - 14 Ocak 2012 11:34)

asıl ismi john baldwin olan john paul jones, 3 ocak 1946'da doğdu. john bonham'ın ölümünden sonra dağılan led zeppelin'in basçı ve klavyecisiydi. aynı zamanda gitar, mandolin, koto, arp, ukulele ve org'da çalan jones, grubun unutulmaz şarkısı stairway to heaven'daki 'over-dubbed' kayıtlarını da gerçekleştirdi.

takma ismi, john paul jones, fransa'daki bir film afişinde bu ismi gören arkadaşı andrew loog oldham tarafından verildi kendisine. klavye konusunda bildiği hemen her şeyi, bir piyanist ve aranjör olan ve başta ambrose orkestrası olmak üzere 40'lı yılların büyük orkestralarında çalışan babası joe baldwin'den öğrendi. jones'un annesi de müzik alanında çalışıyordu ve bu nedenle ingiltere içinde ailece turnelere çıktıkları olurdu. müziğe olan ilgisi ise big bill broonzy'nin blues şarkılarından charles mingus tarzı caz müziğe ve hattta rahmaninov'a kadar uzanan geniş bir yelpazeye yayılıyordu. devam ettiği yatılı okulda müzik üzerine çalışma fırsatı buldu. 14 yaşında yerel kilisenin koroşefi ve orgçusu olmuştu. aynı yıl ilk bas gitarını satın aldı. bu, bir massif kasa elektronik dallas'ı ve kısa bir süre sonra da ikincisi, fender marka bir caz bası geldi. o zamanlar büyük bir hayranlıkla izlediği chicago'lu müzisyen phil upchurch'ün akıcı stilinden etkilenerek bas gitarda karar kıldı. ama 1975 yılında kadar fender'ı da kullanmaya devam etti.

jones ilk grubu the deltas'a katıldığında 15 yaşındaydı. ardından londra'lı bir caz-rock grubu olan jett blacks'te bas çaldı. ama asıl büyük çıkışı 1962'de, shadows grubundan henüz ayrılmış olan jet harris ve tony meehan'la tanıştığında gerçekleştirdi. jet harris, jimmy page'inde çaldığı diamonds şarkısıyla listelerde 1 numaraya kadar yükseldi 1964'de tony meehan'ın tavsiyesi üzerine decca stüydolarındaki kayıtlarda çalmaya başladı. kısa süre içinde klavye, bas gitar ve aranjörlükte stüdyoların aranan müzisyenlerinden biri haline geldi ve 64-68 yılları arasında içlerinde the rolling stones, herman's hermits, donovan, jeff beck, cat stevens, rod stewart, shirley bassey ve lulu'nun da bulunduğu bir çok isimle birlikte çalıştı. özellikle donovan'ın 'sunshine superman' şarkısına hem bir bas gitarcı hem de aranjör olarak yaptığı katkılar, yapımcı mickie most'un gözünden kaçmadı. jones'u derhal aranjör olarak işe alarak, tom jones, nico, wayne fontana, the walker brothers gibi çok şarkıcı ve grubun stüdyo kayıtlarında görev verdi. bu arada grup arkadaşları tony meehan ve jet harris'in eski grubu shadows ve cliff richard'ın kayıtlarına da katkıda bulundu. bu kayıtlar sırasında cliff richards ve shadows'un, jones'a iş teklif ederek, az daha led zeppelin'in gelecekteki kuruluşunu önlemek üzere oldukları söylenir. son anda john rostill'de karar kılmasalar, belki de john paul jones led zeppelin'de olmayacaktı.

donovan'ın 'jurdy gurdy man' isimli şarkısının kaydı sırasında jimmy page ile tanıştı. ikili daha sonra bu kez the yardbirds'ün 'little games' albümünde tekrar karşılaştı. jones bu albümün orkestra düzenlemesini yaptı ve açılış parçasında da çello çaldı. her ne kadar ticari olarak başarılı olamadıysa da, albüm jimmy page ve jones arasındaki dostluğun ilerlemesine ve gelecekte birlikte başka işler yapma kararı almalarına yol açarak, bir anlamda işlevini görmüş oldu. nitekim, bir yıl sonra chris dreja, page'in grubundan ayrılmaya karar verince ilk akla gelen isim jones oldu. the new yardbirds kısa bir süre sonra led zeppelin ismini alacak ve artık kendi sanatsal yaratıcılığını sergilemek isteyen john paul jones'da stüdyo işlerini bırakarak tüm zamanını yeni grubuyla birlikte yaptığı çalışmalara ayıracaktır. grupta her ne kadar spot ışıkları robert plant ve jimmy page'in üzerinde odaklansa da , jones'un heyecanı, müzisyenliği ve deneyimi led zeppelin'in o bilinen sound'u ve gelecekteki başarısı üzerinde son derece önemli bir ol oynayacaktır.

müzik çevreleri grubun izlediği klasik bas çizgisinin tümüyle jones'un eseri olduğunu kabul ederken, özellikle dazed and confused'un ansızın inişe geçen notalarını, 'the lemon song' ve 'what is and what should never be' nin funk yönetimli riflerini ya da dördüncü albümde yer alan 'black dog'un güçlü çatırtısını örnek gösterirler. 1975 yılında 'fender' caz bas gitarını emekli ettikten sonra jones özel tasarım bir alembics'e geçti. jones'un klavyedeki yetenekleriyle led zeppelin'e yalnızca bir heavy metal grubu olmanın çok ötelerine gitmesini sağlayan farklı bir boyut kattığı da müzik yorumcularının genellikle üzerinde anlaştığı bir konu olmuştur. özellikle ''the rain song'' (houses of the holy) ve doğu skalası kullanan ünlü 'kaşmir' (physical graffiti) ve yine 'no quarter' albümünün canlı performansında yaklaşık yarım saat süren klavye gösterisi, bu katkının iyice belirginleştiği örnekler olarak gösterilir. jones, led zeppelin'e katıldıktan sonra da stüdyo seanslarını bırakamadı. 1979'da tekrar stüdyoya dönerek family dogs grubunun way of life albümünde bas gitar çaldı; 1970'de bu kez gitarist peter green'in solo albümü the end of game'de klavyenin başındaydı. led zeppelin'in 1980'de dağılmasından sonra ise r.e.m, heart, ben e. king, the mission, la fura dels baus, brian eno ve butthole surfers ile çalmayı sürdürdü. paul mccartney'in bir kaç albümü, give my regards to broad street filminin müziği jones'un da rol aldığı çalışmalardır. john paul jones'un kendine ait ilk solo albümü zooma ise 1999 eylül'ünde piyasaya çıktı bu albümü 2001 yılında doldurduğu ve ilk kez solo vokalist olarak yer aldığı thunderthief izledi.

----------------------------

john paul jones'un ilk solo kaydı pye records etiketi altında nisan 1964'de dolrduğu bir single'dır. ''a foggy day in vietnam''. plağın b yüzündeki şarkı ise ''baja''ydı.

- scream for help (1985) (film müziği)
- the sporting life (1994), diamanda galas ile birlikte
- zooma (1999)
- thunderthief (2001)

(cupido - 14 Ocak 2012 11:48)

page& plant'in işleri hakkındaki fikri sorulduğunda "onlar konuşur,ben yaparım" diyen, yaptı mı da iyisini yapan insan

(svr - 2 Haziran 2003 12:37)

iki tür müzisyen vardır. ilk tür karşınıza çıktığında parlar, ışıldar, takdir edilir. ikinci tür ise orada olmadığında asıl değeri anlaşılır. jones ikinci türün en iyi örneklerindendir.

(spacetimereality - 31 Mayıs 2004 04:52)

cok sevdigim bir basscidir. led zeppelin'in led zeppelin olmasinda cok onemli katkilari vardir bence... canli seyredemedigim icin uzuluyorum... su an us de bir universitede muzik dersleri veriyor...

(guru - 28 Nisan 1999 00:00)

led zeppelin'in 2 no'lu albümünde (bkz: lemon song) isimli şarkıda blues çalmayı merak eden tüm bas gitar meraklılarına inanılmaz dersler ve şifreler vermekte olan kişi.dikkatle dinlemek gerek.

(desmond - 26 Şubat 2005 13:24)

amerikan deniz kuvvetlerinin şu anda afganistan'a tomahawk füzeleri fırlatan destroyerlerinden birinin adı !!!

(mezopan - 9 Ekim 2001 19:44)

sadace basçı demek çok büyük haksızlık olurdu john paul jonesa.evet, o dünyanın yetiştirdiği en iyi basçılardan birisi şüphesiz, bazen 8 telli bas kullanır, led zeppelin dvdde ki in my time of dying performansında solo atan bi lead gitaristten daha hızlı çaldığını görürsünüz bası, ya da bi lemon song veya ramble on dinlediğinizde bi basla şarkının nası yönlendirilebileceiğini...

aynı zamanda çok da yi bir tuşlu çalgılar ustasıdır jonesy baba.sırf no quarter konser versiyonları bile onun ne kadar usta olduğunu kanıtlamaya yeter...

bazende alır eline 3 saplı bi gitarı, yardım eder jimmy pagee, veya mandolini alır ya da bas için eski uygarlıklara ait özel telli çalgılar kullanır.ya da battle of evermoreun konser kayıtlarında robert plant babayla düet yapar kendisi...

belkide kendisi gruptaki^* müzik zekası ve bilgisi en fazla olan insandır.insan değildir.solo albümleri de gayet başarılıdır.zooma albümünden nosumi blues kesinlikle tavsiye edilir...gerçek anlamıyla bir müzisyendir kendisi hem de tam anlamıyla

(mr mojo risin - 13 Aralık 2005 13:20)

immigrant song da nasıl bir insandır bu dedirtir. zira 8 saniyede 56 nota basmıştır. şarkıyı çalmaya çalışan acemi bünyelere çok kızar kendisine.

(purepain - 23 Nisan 2006 01:06)