Süre                : 49 dakika
Çıkış Tarihi     : 17 Mart 2004 Çarşamba, Yapım Yılı : 2004
Türü                : Döküman
Ülke                : Fransa,Almanya,Italy
Yapımcı          :  Straub-Huillet Films , Atopic films , Centre National de la Cinématographie (CNC)
Yönetmen       : Danièle Huillet (IMDB)(ekşi), Jean-Marie Straub (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Joachim Gasquet (IMDB)
Oyuncular      : Julie Koltaï (IMDB), Jean-Marie Straub (IMDB)(ekşi)


  • "(bkz: yeni başlayanlar için paris)"




Facebook Yorumları
  • comment image

    benim gibi paris'e ilk kez gidecek, ama her tarafa dağılmış 9342432483294832 satır bilgiyi tek tek okuyup, işe yarar hale getirmekten anasını ağlayan başka mağdur olmasın diye hazırlanmış rehberdir. can simidi görevi görür.

    kendi çapımda ama benim çok işime yaramış bilgilerle dolu olan rehbere başlamadan önce, genel olarak paris hakkında bir kaç bilgi vermek gerekir.

    dil konusunda, "ingilizcem var benim hacı, yeter de artar" derseniz, en dandik bir şeyi sormak için muhattap olacagınız 943859345834985 kişiden hiçbirinin ingilizce bilmedigini, daha doğru bir terimle "ayak yaptığını" farkedeceksiniz.

    o yüzden elinizde en azından basit cümleleri gösteren fransızca dil kartlarından veya iphone'nunuz varsa "french translator" diye itunes'da aratıp, ücretsiz olan programları indirin derim.

    yemek konusunda, yemek ücretleri barcelona'ya göre ucuz. ama ucuz olması, bizim buralardaki fiyatlardan daha pahalı olduğu gercegini degistirmiyor.

    "domuz eti yemem büüeen" diye kasacaksanız, şimdiden kasmayın derim. çünkü mc donalds'da ozellikle "domuz eti yok di mi lan bunda" diye sormanızın, yediginiz patates kızartmalarının domuz yağıyla kızartıldıgını ogrendıgınızde, bi anlamı olmadıgını anlayacaksınız.

    ulaşım konusunda, büyük ihtimalle paris'e uçak ile geleceksiniz. büyük ihtimal bizim beleşçi, ucuzcu tur şirketinin (bkz: holiday center) yüzünden biz almanya köln üzerinden 4,5 saatlik otobüs yolculuguyla paris'e gittik.

    ama eğer uçakla gidecekseniz, uçak bileti bakarken "ahah cok ucuza bilet buldum lan" diye atlamayın hemen. çünkü bu tarz ucuz biletler, genelde teee ebesinin nikahında bi yere indirdiği için dikkat etmekte fayda var. (ebesinin nikahı dedigim olay, 3-5 km'den başlayıp, 35-40 km'ye kadar değişebilen bir yelpazedir)

    şehirde ulaşım konusuna gelirsek, açıkcası 1 kere bile otobüse binmedim. çünkü sağolsun fransızlar, sadece paris merkezde yaptıkları 285 civarı metro istasyonu ile (evet yazı ile ikiyüz seksen beş) hic otobüsleri kullanma gereksinimi duydurtmadılar.

    metro bilet fiyatları 1 kere biniş 2011 yılı şubat ayı itibariyle 1.60 euro idi. bir de 10'luk halinde satılan biletler var. onların fiyatları da 11.60 euro. 5 euro kazancınız var.

    ek olarak paris visite adında bi bilet türü daha var. aldığınız türe göre 1, 2, 3 ve 5 günlük geçerli olan bilet. 1 günlüğünün fiyatı 3 euro civarında bir şeydi. benim gibi ordan oraya dükkan ve mekan dolaşacaksanız, bu biletten almanızı tavsiye ederim.

    gelelim mekan tavsiyelerine..

    klasik "eyfel kulesini görrr" , "louvre müzesini gezz", "notre dame'a git" tadında önerileri yapmanın alemi yok. nasılsa oraları dolaşmayıp, en azından louvre müzesine uğramazsanız gidin ölün, ne diyeyim.

    "paris'e gidilince louvre müzesi gezilmez mi, manyak mısın lan sen sufle!" diyenler için şimdiden cevap vereyim. 50 kişilik gezide sadece ben dahil 4 kişi ayrı olarak gezdi paris'i. geriye kalanlar, hazır paket turu alıp, ekstradan dünya para ödeyip 3 günlük paris gezilerini disneyland, seine nehri gezisi ile geçirdiler. louvre falan hak getire.

    mekan olarak önce benim gidebildiğim mekanları yazacagım. oteki yazacagım mekanlar, paris'i pazar günü dolaşmak gibi bi salaklık yaptığım için gidemedigim, ama gitmeyi cok istedigim mekanlar.

    1) chez omar

    paris'de bulunan, fas mutfagından örnekler sunan bir restaurant.

    lokasyon;

    http://maps.google.com/…24672,0.308647&z=12&iwloc=a

    pazar günü olmasına rağmen, açık olan nadide restaurantlardan biri. bunu müslümanlara ait bi restaurant olmasına bağlıyorum.

    benim yediğim yemek, bi yerde tavsiye edilmiş olan güzel soslu bi biftek idi. fakat mekana gittigimde ismini unuttugumdan sadece "steak with sauce" dedigimde, garson anladı.

    zaten garson müslüman oldugundan, siparis vermeden once "selamın aleyküm" diye lafa başlayın, daha sonra "türküm ben" diye olayı geliştirin. alacagınız tepki türkçe olarak "kardeş" olacak, heh.

    biftekten sonra ek olarak profiterol yedim.

    yemek genel olarak güzeldi. ama bifteklerin orta kısımlarının pek pişmediği gerçeğini unutmuş olduğumdan, "genel olarak güzeldi" deme sebebim bu yüzden.

    2) paris'in kuzeyindeki bit pazarı

    adından anlaşılacağı üzere pek çok şey satılan bir yer.

    cumartesi 09:00 - 18:00, pazar 10:00 - 18:00, pazartesi 11:00 - 17:00 saatleri arasında açıktır.

    lokasyon;

    http://maps.google.com/…ps?q=loc:48.901784,2.341375

    ulaşım, metronun porte de clignancourt istasyonunda indikten sonra kuzeye dogru 200 metre yürüme mesafesi. metrodan cıktıktan sonra ve karsıya gectıgınızde, hemen sag tarafınızda turist bilgilendirme kulubesi gorebilirsiniz. benim boyle mal mal etrafa bakınmamdan yabancı oldugumu anlayıp, "how may i help you?" diyerek, ingilizce olarak baya yardımcı oldular, sagolsunlar.

    ama mekanın sakın ismine aldanıp "cok ucuzdur burda her şey, hayde gidelim" diyerek gitmeyin derim. cunku olay bizim bit pazarındaki gibi işlemiyor. normal dükkanlarda satılan eşyalar ile neredeyse aynı fiyatta burdaki eşyalar.

    önce buraya girdigimde ve converse ayakkabıları gorunce "kesin bunlar çakmadır" demiştim ama yaklaşıp, fiyatlarını 40-50 euro civarında oldugunu gorunce "yuh" diyerek uzaklaşmam uzun sürmedi.

    nedense genel olarak paris'te ayakkabı fiyatları bizim ülkeden daha pahalı geldi bana.

    ama paris'ten aldıgım tshirt'lerin hepsini burdan aldım. cok saglam tshirtler var. baskılı tshirt sevenlere, hatıralık tshirt delisi insanlara kesinlikle tavsiye ederim. orda ayrıca bulunan anahtarlık ve bilimum öteki şeyleri söylememe gerek yok sanırsam.

    3) marche aux puces de la porte de vanves

    paris'in güneyinde bulunan bir bit pazarı daha.

    lokasyon;

    http://maps.google.com/…40995,2.288761&spn=0,0&z=14

    kuzeydeki kardeşine gitmek nasip oldu ama güneydeki kısfmet olmadı.

    kuzeydeki kardeşinden pek farkı olmadığını düşünüyorum. ama yazılanları okuduktan sonra kuzeydekine göre daha çok çeşit eşya olduğuna kanaat getirdim.

    4) l'avenue

    gerçi içeriye girmedim ama benim gibi gece adamıysanız, gecenin bi vakti açık olması bile yeterlidir tavsiye etmek için.

    lokasyon;

    http://maps.google.com/…35356,2.168427&spn=0,0&z=12

    dibinden geçtiğim halde girmemiş olmamın sebebi, mekandaki godoman populasyonun ve yaş ortalamasının yüksek olmasıydı.

    ama notlarımdan baktıgımda, gidecek olanlar icin yemek önce domates suyunu, yemek olarak "mandarina duck" yani ördek etini, "crab napoleon", yani yengeç salatasının güzel olduğu söyleniyor.

    5) joséphine chez dumonet

    pazar günleri kapalı, aman diyim benim gibi pazar günü gitmeyin. ama güzel bir restaurant. ikinci kez paris'e gittigimde sırf suflesi icin ilk gidecegim mekan.

    lokasyon;

    http://maps.google.com/…63021,2.281036&spn=0,0&z=14

    yine kapalı olan mekanlardan biri oldugundan, eger gitseydim yiyecegim ve güzel oldugundan kesin emin oldugum "confit de canard" (ördek eti) ve "grand marnier souffle" (bildigimiz yedigimiz sufle) tavsiye ederim.

    özellikle suflenin yanında, içini biraz yedikten sonra dışındaki sert kabuğunu yumuşatsın diye portakal likörü veriliyormuş, enfes.

    6) cojean

    paris'teki yeni sayılabilecek fast food zincirinden biri. genel olarak hazır sandviçleri ile ün yapmış durumdalar.

    paris'in merkezinde pek cok dükkanları vardır. ama en ünlü yerlerden biri olan ve içinde yiyecek fiyatları acayip pahalı olan louvre müzesinde kazıklanmak istemeyenlere, buraya yakınlığı ile louvre cojean'ı tavsiye ederim.

    lokasyon;

    http://maps.google.com/…877361,2.29022&spn=0,0&z=14

    7) a l'etoile d'or

    lokasyon; mekan moulin rouge' un dibinde oldugundan, bulmak pek zor degildir.

    http://maps.google.com/…1ckdf2shopra1muckx_w&dtab=5

    gittiğimde kapalı olan mekanlardan ilki.

    fransızca bilgim sıfır oldugundan, ispanyolca ve ingilizce'ye benzeyen kelimelerden "cenaze dolayısıyla kapalıyız" gibisinden bi yazı oldugunu cıkardım.

    ama notlarıma baktıgımda, kucuk bi dükkan olmasına ragmen, çeşit çeşit çikolataların varmış. eğer açık olsaydı alacagım cikolatalar bernachon markasının "café" ve "pepitos" ürünleri.

    8) sadaharu aoki paris

    tipik paris pastacısı.

    lokasyon;

    2 dükkanı vardır sadaharu aoki amcanın

    esas tükkan

    2.tükkan

    hakkında yazılanlardan gorulecegi üzere yeşil matcha ile yapılan ekleri sevilir.

    ama matcha hakkında okudugum "yosunumsu bir tat" yorumundan sonra bana hitap etmeyecegini dusundugumden, matcha'lı bamboo yerine, cassis'li bamboo yani üzümlü ekler almayı düşünüyordum.

    amma velakin burası da pazar günleri kapalı oldugundan bir şey alamadım, o ayrı tabi.

    9) mariage frères

    çay severler için mükemmel bir mekan.

    lokasyon;

    http://maps.google.com/…859943,2.35204&spn=0,0&z=17

    gitmek nasip olmadı ama çayın her türlüsü satılır. gidemediğim için üzüldüğüm sayılı mekanlardan.

    10) g detou

    pek çok yağ çeşidi satan bir dükkan.

    lokasyon;

    http://maps.google.com/…80578,2.307644&spn=0,0&z=14

    geleneksel şeyler dışında yemek yapmayı sevenler için birebir. ama ben pek yemek yapmayı seven bir insan olmadıgım icin, yemek yapma eylemine bayılan insanlara hediye olarak pek çok yağ çeşidi alabilirsiniz. notlarımda "gidersen avakado yağı al" yazıyor.

    11) au petit bonheur la chance

    paris'te ıvır zıvır eşya satan nispeten küçük bir dükkan.

    lokasyon;
    http://maps.google.com/…877812,2.31451&spn=0,0&z=14

    genel olarak mutfakta kullanılan aletler satılır. yine yemek yapmayı pek seven arkadaşlarınıza hediye almak için güzel bir yer.

    12) l'as du fallafel

    paris'te falafel satan dükkanlardan biri.

    her ne kadar gidememiş olsam da, "ünlü olmasına rağmen, falafel'i o kadar abartı über süper güzel değil" yorumunu okumuştum.

    yine de gitmek ve falafel denemek isteyenler için lokasyon;

    http://maps.google.com/…61369,2.349379&spn=0,0&z=16

    -------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

    yazacaklarım şimdilik bu kadar. son olarak, klasik mekanlardan olmasına rağmen, montmartreye gitmenizi ısrarla tavsiye ederim. oraya gitmişken sacre coeur'u görmeden olmaz.

    lokasyon;

    http://maps.google.com/…51817,2.183533&spn=0,0&z=12

    p.s: eğer burda yazılanlardan başka gittiği, beğendiği ve tavsiye edebileceği mekan bilenler varsa, tavsiyeler doğrultusunda rehber genişletilebilir.

    saygılar, sevgiler, paris'te iyi eğlenceler.


    (souffles - 19 Şubat 2011 02:40)

  • comment image

    uc sayfadan olu$ur. parlak kagida, renkli baskidir. kuşe, guzel bir kagitta kebap adidir. ilk sayfada eyfel fotografi, arka kapakta yazar hakkinda bilgi ve bir vesikalik fotograf yer alir. rehberin tam ortasinda bir lokantada yenen yemegin hesap dokumu vardir. lokanta etrafinda parizyen parizyen dola$ilir. gerisi teferuattir. cok kullani$li bir rehberdir, her evde bulunmalidir. mumkunse her mahalle muhtarinda da olmalidir. nufusu elli bini gecmi$ kasabalarda mulki amirin arkasindaki terekte en ust rafa cok yaki$ir. isteyenlere be$binlik pul kar$iligi aras kargo ile gonderilir. mahallemizden hic dolandirici cikmami$tir, dedem hukumet konagini yakmami$tir. ya$asin paris ve rehberi!


    (hersey yalnis - 19 Şubat 2011 02:53)

  • comment image

    birkaç günlüğüne paris’e giden ve kısmen sınırlı bütçesi olanlar için benim de tavsiyelerde bulunabileceğim rehber.
    sınırlı zaman ve bütçe sözkonusu olduğu için paris’e gelmeden önce iyi bir planının olması şart. nelere öncelik vereceğini bil, sorarak ya da okuyarak iyi kötü bir gezi planın olsun. ama ortaya karışık bişeyler olsun, popüler yerleri yürüyerek gezerim dersen rota şöyle olabilir;
    notre dame, sainte chapelle, louvre müzesi, place de la concorde, champs elysees (elysees ailesinin tarlaları demekmiş), zafer takı, kleber avenue, eyfel kulesi ( toplam mesafe 7.5 km). bunlara ilaveten sacre coeur, opera garnier, napolyon un mezarı’na mutlaka git. buraları gezerken asla yalnız yürümeyeceksin, binlerce turist sana eşlik edecektir. burada adı geçen yapılar arasında mimari anlamda temelde napolyon ve hristyanlık la ilgili bağlantılar var, kendin oku bunları, güzel şeyler, en azından google map den bak, paris demek perspektif demek.
    metroyu kullan. en azından otelinden (ki düşük bütçeden ötürü şehrin göbeğinde olmayacaktır) başka yerlere ulaşım için. metronun mantığını anlayamama, metroda kaybolma vb. bir problem yaşarsan bil ki zeka problemin var. metro çok temiz, nezih değil ama gerçekten çok kullanışlı ve saygıyı hak ediyor. kaçak binmek sorun değil ancak yakalanırsan kol gibi cezası var, tek bilet 1.7 euro ki paris pahalılığında bir şehir için çok uygun. bu arada paris otelleri alıştığın yıldız sistemine göre biraz farklı sınıflandırılmış durumda, misal üç yıldızlı bir otelde neye üç yıldız verdiklerini anlamakta güçlük çekeceksin, odaların fiziki şartları beklediğinden kötü olacaktır ama otel ücretlendirmesinde kahvaltı dahilse kahvaltı beklediğinden daha iyi olacaktır.
    paris ülkemize göre pahalı bir şehir. yeme içme adına en uygun market zinciri franprix, hem çok mağazası var hem de fiyatlar uygun. monoprix de sık rastlanan cinsten ama daha pahalıca. franprix de çokça bulabileceğin leader price ürünleri var, ucuz ama ne denli kaliteli olduğu tartışmalı. bu ve carrefour gibi diğer mağaza zincirlerinde pek çok çeşit şarap satılmakta. 2 euro gibi komik fiyatları olanları dahi denemekten hiç çekinme. eyfel e giderken çantana şarap at bi tane ya da her ne yiyip içiyorsan ondan olsun, hava çok yağmurlu değilse kısa süreli de olsa piknik yaparsın. yanında ton balığı, galeta vb. ürünler götürmek iyi bir seçenek olabilir.
    louvre müzesi /sarayında bulunan eserlerin hepsinin hakkını vererek görmek günler sürecektir. paris e gitmeden önce iyi plan yapmanın önemini burayı gezersen daha iyi anlarsın. müze birkaç saatte de gezilebilir, birkaç hafta/ayda da. çarşamba ve cuma günleri gece 22:00’a kadar açık. orsay da çok güzel. müzelerin açılış, kapanış gün ve saatlerini gitmeden önce internetten kontrol et. ayrıca mona lisa nın yüzü ilgi çekici olabilir ama o yüze götünü döndüğünde yüzleşeceğin tablo en az onun kadar güzel.
    fransızların kendi dilleri için verdiği mücadele takdir edilesi. fransız bi kanalda how i met your mother ı izledim, başlangıçta yer alan senarist, yönetmen, yapımcı ismi gibi teknik terimleri dahi fransızca ya çevirmişler. fransız bi genç producer ne demek, executive producer ne demek geyiğini yapmıyor olsa gerek lise yıllarında. az çok ingilizce bildiğini farz ederekten lütfen aşağıdakileri unutma. her fransız, aşağıdakileri söylersen, ingilizce bilmese dahi sana yardım olmaya çalışacak.
    merhaba, selam: bonjour (bonjur)
    afedersiniz, özür dilerim: excusez-moi (eksküza mua)
    ingilizce biliyor musunuz?: parlez-vous anglais (parle vu angle?)
    evet, konuşmanın sonunda da içinde bok geçse de muhakkak teşekkür et, merci (mersi, mersi boku).

    şehre ilk geldiğinde ki uçakla olması daha muhtemel turizm bürosundan mutlaka ücretsiz paris rehberi al. otellerde de benzer rehber oluyor . basit bir ayrıntı gibi olsa da bu rehberlede küçük nüanslar var, algılama biçimine göre doğru olan rehberi bulursun. bu rehberlerde metro,rer haritasını da bulacaksın.
    merkezde ve turistik yerlerde sık olmasa da avenue de clichy gibi biraz periferik bölgelerde ya da haliyle paris türk mahallesi nde azımsanmayacak kadar döner/kebap yapan yerler var. domuz eti yemesen bile restoranları farklı ve nahoş kokuyor bana göre, bunun için aklında bulunsun.
    hem mantıklı bir plan yapmak hem de gezilen yerler ve görülen eserler hakkında bilgi sahibi olmak adına gitmeden önce ve paris te bulunulduğu sırada rehber kitap okumak faydalı. dost kitabevinin görsel gezi rehberi oldukça başarılı, bu da aklında bulunsun.
    hava bize göre çok daha geç kararıyor, hele ki yazın saat 8-9 gibi de olsa pekçok yeri rahatça gezebilirsin.
    champs elysees de bildiğin pek çok markanın mağazası var. gezmek sana kalmış ama burada daha ucuzsa alırım üç beş tane mantığıyla girme o mağazalara, pahalı çünkü.
    eyfel ve palais de challiot arasında bul karayı al parayı olayı var, izleyince doğru kutuyu bulmak çok basitmiş gibi geliyor. ama yıllarca sen ve arkadaşların, özellikle de arkadaşın bir arkadaşı benzer durumlarda hep parasını kaybetti, bu hikayelerle büyümedin mi? öyleyse bulaşma o adamlara. aynı bölgede hediyelik eşya, saat satan işportacı insanlar var. anahtarlık, magnet gibi hediye alacaksan kural basit, ona reddemeyeceği bir teklif sun, satıcının başta söylediği fiyatın üçte birinden daha azı olsun ki kazıklanma.
    yurtdışı paket turla gelenler için sadece paris için değil tüm turlarda geçerli olan kuralı hatırla. sana teklif edileni kendi başına çok daha ucuza yapabilirsin. mesela teken turu, tur rehberi 25 euro istiyor, kendin yaparsan fiyat 10-12 euro.
    hiçbir rehbere bağlı kalmadan hem merkezi turistik yerlerde, hem de ara sokaklarda yürüyerek paris i gezmek çok güzel, bu da aklında bulunsun. nehir boyunca suni olarak oluşturulmuş plajımsı yerlerde oturup şarap içmeye vakit ayır.


    (arbor vitae - 12 Ağustos 2011 22:32)

  • comment image

    yılbaşından itibaren yazmaya başladığım, her gün yeni bir konu başlığı ile kıyı köşe paris'i anlatmaya çalıştığım rehber. hem paris'e ilk kez gelecek olanlar için fikir vermesi açısından olmazsa olmaz yerleri, hem de daha önce gelmiş olup artık detay gezmek isteyenler için gizli saklı cennetleri yazmaya çalışıyorum. paris'in klişeleri, bilinmeyenleri, ulaşım, yeme içme önerileri, günlük yaşam şu bu. artık neyi deneyimlediysem onu yazıyorum. böyle resmi bir rehber gibi değil de sanki arkadaşlarımı gezdiriyormuşum gibi bir dil kullanmayı seçtim. gün geçtikçe daha fazla detaya ineceğim haliye. paris'te yaşayan bir istanbullunun gözüyle, her gün farklı bir konu, her gün farklı bir yazı her sabah (tsi) 10:00'da fırından çıkıyor taze taze:

    http://www.pariste.net/


    (masseur - 26 Şubat 2014 10:49)

Yorum Kaynak Link : paris rehberi