james jones'in ayni adli romanindan uyarlanmis film. savas filmi denebilir mi bilmem, pearl harbor saldirisi oncesi geciyor, muthis karakter incelemeleri, super sahneler, cok guzel bir film. siyah beyaz. frank sinatra cok komik. diger oyuncularin adlari asagida.

(zomzom - 5 Mart 2000 00:53)

romanın orijinalinde bulunan ancak yayınevinin baskısı ile sansürlenmiş, eşcinsellikle ilgili bölümler 60 yıl sonra yeniden ait oldukları yerlere iade edilmiş kitabın dijital baskısında.

(brownie - 6 Nisan 2011 22:15)

bu film; the godfather'da ismi verilmeden gecmektedir. vito corleone'nin aslen frank sinatra'yi oynadigi bilinen johny fontane'e rolu almasinda "yardim" etmek icin luca brasi'yi woltz'un ati kartoom ile yakin bir ili$kiye gondermesinin sebebidir.

(flagg - 19 Şubat 2003 21:57)

iron maiden'in fear of the dark albümünde bulunan bir parçası... hangi parçası? sol kolu... ühü ühü ühü ben niye böyleyim yaa

(portakal - 13 Ocak 2001 01:15)

the search, high noon, a man for all season, julia gibi harika filmleri yöneten dönemin en büyük yönetmenlerinden fred zinnemann'ın kotardığı bir savaş filmi. ilk başta oyuncu kadrosuyla dikkatleri çekiyor bu film. frank sinatra çelimsiz maggio rolünde, montgomery clifft inatçı robert rolünde, burt lancaster astteğmen milton, deborah kerr onun yasak aşkı karen rolünde karşımıza çıkarlar. bütün oyuncular döktürürler. ama filmin en iyisi montgomery clifft'tir bana kalırsa. tabi (geçtiğimiz sene 95 yaşında yitirdiğimiz yardımcı rollerin unutulmayacak aktörü) ernest borgnine'ı da unutmamak gerek. borgnine sadece dört-beş sahnede gözükmesine rağmen kendisinden tiksindirtmeyi başarır, sağlam bir performans ortaya koyar.

sadece bir savaş filmi değil (nedense şu kalıbı da bütün savaş filmleri için kullanır oldum). milton ile karen arasındaki yasak aşk, robert ile alma arasındaki aşk üzerinden romantizm dolu anlar yaşatır seyirciye. finaldeki pearl harbor baskını ile germeyi ve heyecanlandırmayı başarır. şişko judson ile maggio arasındaki sürtüşme üzerinden sinirleri şahı kaldırır. komiktir de. çok sağlam esprileri vardır. özellikle harbor baskını devam ederken, her yere kurşun yağarken milton'ın baksırlı askere "nereye gidiyorsun? önce pantolonunu giy, üşüteceksin" demesi yardı vallahi. belki biraz sonra herifi kurşun manyağa yapacak, milton üşüteceksin diyor. böyle sağlam esprileri mevcut. bu da çok yüzeysel bir yorum oldu. arka pencere yazarlarının çıkardıkları aşktan da üstün 50 film kitabında (ilk kitap) gayet sağlam bir eleştiri mevcut, tavsiye edilir. tabi bulunursa (ki bulunacağını sanmıyorum, ama aramaya inanmak gerek) sinema dergisi yazarı pınar tınaz'ın bir kaç sene önce sinema dergisi ile birlikte verilen kitabının fred zinnemann bölümündeki eleştiri de bir hayli iyiydi.

daha fazla klişe yorumlar yapmadan bitireyim entriyi. son kertede çok başarılı olduğunu söylemeye gerek var mı? hala izlenmemişse dönüp izlenmeli. sonra zinnemann'ın filmografisi tüketilmeli. hollywood'un en önemli yönetmenlerinden birisi. ne derece yetenekli olduğunu sıkça kanıtlar bu filmde de.

(sherlock holmes 90 - 19 Mart 2013 01:34)

bugun izlediğim ve daha önceden izlemedigime pisman olduğum 1953 yapimi film. kumsaldaki öpüşme sahnesiyle o dönemde iyi bir sansasyon yaratmış. james jones'un romanindan filme uyarlama yapılırken şiddet ve cinsellik gibi bazi detaylari yumusatilarak verilmis izleyiciye.

(zuzu on the air - 1 Mart 2014 17:41)

trompet montgomery clift in elinde herkesle birlikte ağlar..

(zzzzz - 7 Mayıs 2004 12:15)

from here to eternity, içinde birçok konuyu işleyen bir film... burt lancaster'ın, subayın karısı deborah karr ile yaşadığı yasak aşk.. subay olmak ve olmamak arasında gidip gelmesi...prewitt'in (montgomery clift) alay komutanı tarafından boks yapmaya zorlanması, arkadaşı maggio'nun (frank sinatra) cezaevinin çavuşu ernest borgnine ile sürtüşmesi ve sonunda hapiste çavuşun onu öldüresiye dövmesi... hapisten kaçtıktan sonra prewitt'in kollarında ölmesi (maggio öldükten sonra prewitt'in trompet ile ağlayarak yat borusunu çaldığı sahne unutulmaz...her seferinde tüylerim diken diken olur)
ve tabii pearl harbor baskını....

(bluesman - 21 Temmuz 2001 12:14)

aşk ve askerlik olmak üzere iki eksenli film. aşk kısmını ayrı, askerlik kısmını ayrı okumak lazım sanki.
dönemsel işlere ayrı hayranlığım olduğu için benim için başlı başına zevk kaynağı oluyor böyle filmler.

kadınların güzelliğini ortaya koyan kostümlerin muhteşemliğini izlemeye bayılıyorum. incecik beller, o döneme özgü -mad men'de de sıklıkla gördüğümüz- sivri sütyenler, stilettolar, yapılı saçlar.

kışla sahneleri de full metal jacket'i anımsattı. seslendirme de keza öyle. prewitt çalıştırılırken bir taraftan da "sir yes sir" duyuyordum.

güzel müzik dinlerken sevgilinin omzunda geçirilen mehtaplı geceler sadece filmlerde olmasa keşke. ya da bardaktan boşanırcasına yağan yağmur altında sarılmalar, öpüşmeler...

işte öyle bir film, hem askerlik yönü var hem de insana bunları düşündürüyor. siz bitince neyi almak isterseniz elinizde o kalıyor.

(carriebradshaw - 19 Şubat 2018 15:12)

8 oscarlı olan film. bunlardan birisi rolü eli wallachtan kapan frank sinatraya aittir. denilene göre sinatra seçmelerde üstün bir başarı göstermesine rağmen, eli wallach çok daha başarılı olmuştur. rolün sinatraya verilmesinin asıl sebebiyse mafyanın araya girmesi değil, eli wallachın sinatraya göre yapılı bir vücuda sahip olması ve bu yüzden güçsüz,zayıf italyan rolüne uymayacak olmasıdır. kanımca iyiki de alamamıştır eli wallach bu rolü çünkü adeta sinatra için yaratılmış gibidir maggio karakteri. herneyse film hakkında birkaç trivia veriyim;

* film sırasında james jones,montgomery clift, burt lancaster ve frank sinatra çok yakın arkadaş olmuşlar, çekim aralarında sinatranın odasında sürekli içerlermiş.
*burt lancaster ve montgomery clift in sokak ortasında sarhoş vaziyette oturdukları sırada montgomery clift gerçekten de zil zurna sarhoşmuş
* frank sinatra rolü alabilmek için colombia picturesın o zamanki başkanı olan harry cohn'a, haftada bin dolara oynamaya razı olacağını söylemiştir ve ancak o zaman seçmelere katılmaya hak kazanmıştır. seçmelere katılma hakkını kazandığını ögrendiği sırada sinatra, o zamanki eşi ava gardnerla beraber mogambo filminin çekimleri için nairobidedir ve o kadar züğürttür ki, hollywooda gidebilmesi için uçak bileti paralarını eşi ava gardner karşılar. tabiki bu film sinatra için bir dönüm noktası olur.
* çekimler sırasında frank sinatra, sık sık kavga ettiği ava gardner yüzünden bunalıma girmiş ve intihara kalkışmış onu montgomery clift vazgeçirmiş.
* ilk başta burt lancaster yerine robert mitchumun, montgomery clift in yerine aldo rayin ve deborah kerr yerine de joan crawfordun oynaması düşünülmüştür.
* film 13 dalda oscar adayı olmuş, 8 tanesini kazanmıştır.
* james jonesun filmde ufak bir sahnesi vardır, maggio nun, şişman hapisane çavuşuyla klüpte kavga ettiği sahnede piyanonun yanında durmaktadır kızlarla.

(venus - 21 Ocak 2006 22:46)