Süre                : 1 Saat 40 dakika
Çıkış Tarihi     : 10 Eylül 2007 Pazartesi, Yapım Yılı : 2007
Türü                : Drama
Ülke                : Kanada
Yapımcı          :  Head Gear Films , Metrol Technology , Raven West Films Ltd.
Yönetmen       : Carl Bessai (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Travis McDonald (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Carrie-Anne Moss (IMDB)(ekşi), Kevin Zegers (IMDB)(ekşi), Callum Keith Rennie (IMDB)(ekşi), Andrew Airlie (IMDB)(ekşi), Tygh Runyan (IMDB), Camille Sullivan (IMDB), Lauren Lee Smith (IMDB)(ekşi), Michael Riley (IMDB)(ekşi), Britt Irvin (IMDB), Allison Hossack (IMDB), Cameron Bright (IMDB), Tara Frederick (IMDB), Benjamin Ratner (IMDB), Zak Santiago (IMDB), Hrothgar Mathews (IMDB), Gabrielle Rose (IMDB), Dan Shea (IMDB), Talia Notte (IMDB), Tal Notte (IMDB), Elyse Levesque (IMDB), Adam Dodds (IMDB), Bryan Mah (IMDB), Denis Corbett (IMDB), Yolanda Corbett (IMDB)

Normal ' Filminin Konusu :
Normal is a movie starring Carrie-Anne Moss, Kevin Zegers, and Callum Keith Rennie. A deadly car accident brings together a group of previously unrelated people, each of whom is forced to deal with the emotional fallout.


  • "hagi'nin en cok kullandigi turkce kelime...-mac nasil gecti hagi?-normal.-skor icin ne diyorsun?-normal"
  • ""bazılarının sadece normal olmak icin ne buyuk caba sarf ettigini kimse fark etmiyor..." camus'nun en sevdigim sozudur. ustune fazla bi sey soyleme luzmu duymuyorum."
  • "bazen ciddi anlamda bir lüks olabilen kavram."




Facebook Yorumları
  • comment image

    "biralar soğuk mu?" dedim, dedi ki: "normal!"

    aile efradının senelik ziyareti sebebiyle, yakın tarihimde sadece bira almak için gittiğim markete, şeker, ekmek, pril ve ona benzer binbir türlü zımbırtı almak için giriyorum bugünlerde. markete girerken, ağzına kadar dolu bira dolaplarına bakmamak için kafamı öne eğiyor ve alacağımı alıp geri çıkıyorum. bu sabah, bir anlık hevesle kafamı çevirip kırmızı tuborg dolabına baktım. yansımam gerçekten oldukça mekanikti, yarısında üst üste dizilmiş bira kutuları diğer yarısında ben. tuborgminatör gibi baktım kendime, bu sırada uzun zamandır satılmayan biralardan yaşlıca olanı söz aldı:

    -hayırdır aslanım, pek fazla takılmıyorsun?
    -bizimkiler geldi de, normalleşme sürecindeyim abi. yoksa aklım sizde. ilk fırsatta bir şeyler yapacağız.
    -neyse, aklını topla. başka yerde de buluşuruz, canını sıkma yeter.
    -tamamdır, bir kayanın üzerinde dikilip denize atlamadan önce dibe bakarken görüşürüz...

    arkadaşları gerçekten özlemiştim ve zamanı ileri almaktan başka bir isteğim yoktu. şu eşyaları bir anda kaybedebilecek bir sihirbaz arayışlarım son hızla devam ederken, milyonlarca işe yaramaz insanın arasında bir tane eşya sihirbazı bulamadığıma hayıflanıyordum. ağzına kadar dolu otobüsler, yollar, metrolar ve denizler; birbirinin aynısı bir sürü adam. stereotip insanların mekkesi, yaşıyormuş taklidi yapan insanların medinesi! doğu'nun paris'i olamayacak kadar batı, batı'nın bağdat'ı olamayacak kadar doğu: tuhaf bir şehirdin istanbul.

    normal ev gereksinimleriyle eve geri döndüm, uzun zaman sonra gördüğüm en geniş kapsamlı kahvaltı sofrasıydı; oysa domatesli kaşarlı bir tost yeterdi. eve döneceğim zamanların tatbikatı başarıyla geçiyor, ara sıra "acaba" diye sormaktan başka bir şey yapmıyordum. bu sürede, hayatımdaki son pisliklerin tahliyesiyle uğraşıyor ve son kez sinirleniyordum.

    normalliğe ve düşünemeyecek kadar fiziksel yorgunluğa gidiyorum, kilometrelerce ötedeki bir adaya yüzerek ulaşmaya çalışmak şimdilik tek kariyer planım.


    (mies - 19 Ağustos 2009 14:00)

  • comment image

    "bazılarının sadece normal olmak icin ne buyuk caba sarf ettigini kimse fark etmiyor..."

    camus'nun en sevdigim sozudur. ustune fazla bi sey soyleme luzmu duymuyorum.


    (tuzbuzz - 30 Haziran 2010 14:09)

  • comment image

    "norm'u kim buyuruyor ki, bir de ona özgün bir formata bürüneceğiz? nedir ki normal? iktidarın, güç odaklarının seni kontrol altına almak adına üzerine yapıştırmaya, seni içine sığdırmaya çalıştığı kalıptır o! hafiften sert olmalı insan, sert olmalı ki bir anlık rehavetin hamur kıvamıyla şeklini alıvermesin o kalıbın, aksi ne de fena!

    normali buyurdular, buna uymayana da anormal, deli, eşcinsel, sapık, azınlık, anarşist, terörist, hain, satanist, bölücü, tehlikeli, komünist, punk, hippi, serseri, keş, dinsiz, toplum düşmanı dediler! bizleri etiketlemeye, kendi istediklerinin içine dahil etmeye, eğer buna direnirsek de hedef göstermeye çalışıyorlar. özümüz birken, ruhlarımız bin. özgürüz, ne isek oyuz. normal olmak zorunda değiliz!

    normal olma, kendin ol!"

    felsefe taşı'nı kemirirken - cihangir / 2010


    (magick - 28 Aralık 2010 11:28)

  • comment image

    nazan öncel'in hayvan isimli albümünün açılış parçası.

    geldin gittin bir laf soktun
    kırdın kırdın doymadın
    gözüm arkada kaldı da
    baktın baktın görmedin
    alçak, alçak
    benden arta kalmadı
    içim gitti durmadı
    amma zalimmişsin hain
    sana bir şey koymadı
    normal, normal, normal
    normal, normal, normal

    uyudu uyandı gözlerim
    nasıl hastadır yüreğim
    ilaç felan istemez
    bakmadığından eminim
    hayvan, hayvan!
    bana artık bir şey sorma
    cevaplarım da komada
    ne içerde ne dışarda
    sana bir şey koymadı
    normal, normal, normal
    normal, normal, normal

    sana normal gelen bana neden anormal? (hı?)
    kapılarını aç kapatma
    bir kuş girerse odana
    kanadı kırık bırakma kurtar, kurtar
    benden arta kalmadı
    içim gitti durmadı
    amma zalimmişsin hain
    sana bir şey koymadı
    normal, normal, normal
    normal, normal, normal


    (sallew - 6 Haziran 2011 17:10)

  • comment image

    bir hikaye vardır, muhtemelen bilirsiniz.

    vaktin birinde bir kralın kahini, bir kehanette bulunmuş. yakında bir yağmur yağacak, bu yağmurun karıştığı sulardan içen herkes delirecek demiş. hikaye bu ya, kral inanmış ve maiyetine emretmiş saraydaki her tası, her testiyi suyla doldurun yağmurdan önce diye.

    gerçekten de yağmur başlamış. gerçekten de yağmurun suyundan içen herkes delirmiş. depolanan sulardan içen sarayda ise hiç sorun olmamış.

    gel zaman git zaman kral artık deli bir halkın hükümdarı olmuş. bir tek saraydakiler normal, geriye kalan herkes deli. nasıl gidecek bu iş diye düşünür dururmuş tüm saray erkanı.

    bir gün kral maiyetini toplamış gene, demiş "içeceksiniz delirten sudan" herkese. vezirlerden biri itiraz etmiş, "olur mu haşmetmeap, delireceğiz o zaman bizler de" diye.

    bundan sonra demiş ki kral " madem ki anormal herkes ve bizleriz normal olan, artık normaldir bu ülkede anormal olan". ve herkesin anormal olduğu bir ülkenin normal kralı olmaktansa anormal olanların arasındaki normal olarak hüküm sürmeye devam etmiş.

    demek ki, normallik, toplumun genel kabulleri ile oluşup bizlere istemesek de dayatılan bir olgudur. oysa herkesin kabulü, kendisine doğrudur. benim dışımda herkes anormal, diğer herkese göre ben anormal. bunun bir orta yolu olmadığı gibi doğrusu ya da yanlışı da yoktur. o yüzden aslında tanımlandığı hâli ile normal diye birşey yoktur.


    (dogmatik degil ozgur dusunce - 4 Kasım 2012 00:29)

  • comment image

    normal olmak, ailemizin, toplumun bizden beklentileri doğrultusunda yaşamak demek. çoğunluğun bir parçası olunca da konformizmin o serin sularında yuvarlanıp gidiyorsun. öte yandan normal olmanın en büyük sıkıntısı sıradan olmak, varsa kendi farklılıklarını elalem ne der düşüncesiyle bileylemek oluyor.

    normale uymazsanız/uyamazsanız, ya anormal oluyorsunuz ya da sıradışı. ikisi de aşağı yukarı aynı kapıya çıksa da, biri kendi farklılıklarını topluma kabul ettirememiş, öbürü ise kabul ettirmiş, bir şekilde o kadar başarıya ve takdire ulaşmış ki, farklılıklarını toplum tolere eder hale gelmiş oluyor.

    kimileri için normalin dışına çıkmak imkansızken, kimileri için de normal olmak imkansız oluyor.

    ne boka yaradı normal olmak diye bir haber okudum, aklıma geldi...


    (iwillshowyouwhatitmeans - 5 Temmuz 2014 11:11)

  • comment image

    bir bulent ortacgil sarkısı,

    "biralar soğuk mu?" dedim / dedi ki, "normal!"
    "peki ya havalar?" / "valla gayet normal!"
    "işler?" dedim, "gidişler?" dedim? / "hepsi normal!"
    "peki..." dedim, "...ya sen, ben?" / dedi ki, "normal!"
    "peki biz, ikimiz?" / "valla gayet normal!"
    "halimiz?" dedim / ne dese beğenirsin, "normal!"

    mmm, biri anlatsın hemen, nedir bu normal
    mmm, canım sıkıldı artık, yoksa ben miyim anormal

    "peki... dedim "...ya türkiye?" / dedi, "normal!"
    "ya ab?" diye sordum / dedi, "çok normal!"
    "peki ya abd?" / dedi ki, "normal!"
    "peki..." dedim, "...ya dgm?" / dedi ki, "normal!"
    "ya ohal, o kadar yıl?" / "bilmem, normal!"
    "peki gap, zap, hasankeyf?" / "hepsi normal!"

    mmm, biri anlatsın hemen, nedir bu normal
    mmm, canım sıkıldı artık, yoksa ben miyim anormal

    "peki..." dedim "...ya medya, rtük?" / dedi, "normal!"
    "ya reklamlar, rating?" / "valla gayet normal!"
    "yahu hiç mi ikinci yok?" dedim / dedi ki, "normal!"
    "peki ya trafik, katliam?" / dedi, "normal!"
    "ya susurluk, kamyon?" / "valla gayet normal!"
    "yine kaybettik!" dedim / dedi ki, "normal!"

    mmm, biri anlatsın hemen, nedir bu normal
    mmm, canım sıkıldı artık, yoksa ben miyim anormal

    tadında bir şarkıdır


    (kalliste - 22 Ağustos 2001 22:20)

Yorum Kaynak Link : normal