I et speil i en gåte (~ Through a Glass, Darkly) ' Filminin Konusu : I et speil i en gåte is a movie starring Marie Haagenrud, Aksel Hennie, and Trine Wiggen. It is close to Christmas. In a snow covered landscape in the countryside of Norway we meet 12 year old CECILIE , her friend KLARA and...
Zwei Leben(2012)(7,1-2732)
Uno(2004)(6,9-3779)
Kautokeino-opprøret(2008)(6,8-2691)
Tomme tønner(2010)(5,6-1361)
2008 yılında filmi de çekilmiştir.
(arcadia - 4 Kasım 2009 01:14)
melek ve ölüm döşeğindeki çocuk arasındaki konuşmalar gerçekten çok enteresandır.örneğin çocuğun meleğe gıdıklanmayı anlatması ; "bazen birşeyler o kadar güzel olabilir ki neredeyse canını acıtır."
(blurry - 22 Kasım 2002 18:53)
(bkz: through a glass darkly)
(insidious - 26 Mayıs 2003 12:57)
ayni kimsenin* diger bir leziz eseri icin;(bkz: iskambil kagitlarinin esrari)
(muglak - 26 Mayıs 2003 13:03)
film gibi kitap. uzun bir hikayesi yoktur, tadi damaginda kalir. bittiginde kabindaki agacliklara bakarsin bi sure. orada olmak, o hikayeden kopmamayi duslersin.. hisleri olmayan birine hissetmeyi anlatmaktir cunku orasi.ve dunyaya hep o gozle bakmak istersin. cunku o goz, sirf herkes gorebilsin diye gunes ve ay'i, dunyanin dondugune inanabilmektir..
(eski rituel - 3 Eylül 2013 15:20)
sofie'nin dünyası kadar iyi bir kitap olmasa da okuma listesine konabilecek bir kitap. daha çok orta okul yaşlarındaki çocuklara hitap eder bir havası var. benim zihnime de okurken güzel bir görsellik sunmuştur.
(nedbent - 1 Şubat 2014 14:54)
(bkz: aynadaki muamma)
(turk mavisi - 31 Ağustos 2014 03:13)
yönetmen jesper w. nielsen imzalı 2008 yılı yapımı türkçe'ye aynadaki gibi olarak çevrilmiş bir norveç filmi.cecilie henüz 12 yaşında kansere yakalanmış genç bir kızdır. yazın ailesiyle birlikte gittiği ispanya tatilinde sebastian ile tanışan cecilie ilk aşkını yaşamıştır. bir tarafta tedavi ile geçen süreç diğer taraftan yaz tatilinde sebastian ile yaşadıkları... işte tam bu sırada geceleri uykusuna bir de melek eşlik edecek, birbirlerine dünya ve cenneti öğreteceklerdir...çok hoş, izlemesi keyif veren bir yapım.
(bu tabanca bu cakmak - 21 Mart 2015 23:40)
duyularımızın hayatımıza neler kattıgını, hissetmenin hissetmeyi bilmeyene açıklanmasının son derece güç, hatta bana kalırsa imkansız oldugunu anlatan eser.(bkz: jostein gaarder)
(ozi2gozi - 17 Ağustos 2004 15:38)
jostein gaarder'ın diğer kitapları** kadar sevemedim. ama yine de orta okul / lise çağındaki çocukların ölüm ve tanrı ile ilgili fikirlerini ve yargılarını yönlendirmede oldukça faydalı bir kitap olabilir. ölümün hüzünlü tarafını algılarken; hissedebilmenin ve duyulara sahip olabilmenin ne kadar kıymetli olduğunu da fark etmelerine yardımcı olacaktır.kitap; cecilie isimli hasta bir çocukla ona ölüm yatağında eşlik eden ariel isimli meleğin hikayesini anlatıyor. bu hikayede cecilie insan olmanın, hissedebilmenin ne demek olduğunu ariel'e anlatmaya çalışırken, ariel de cecilie'in tanrı ile ilgili zor sorularına cevap vermeye çalışıyor.cecilie'in bir tanrı'ya -varsa eğer- yönelttiği bu eleştiriye katılmamak elde değil;"eğer bir şey çizecek olsam ve çizeceğim şeyin canlanacağını bilseydim, bir tek çizgi çizmezdim. bütün renkli ve hırslı kalemlere karşı kendilerini savunamayacak bir şeye hayat vermeye hiçbir zaman cesaret etmezdim."
(silenus - 22 Kasım 2015 10:11)
Yorum Kaynak Link : i et speil i en gate