Süre                : 2 Saat 19 dakika
Çıkış Tarihi     : 27 Ocak 1994 Perşembe, Yapım Yılı : 1994
Türü                : Drama,Tarih,Gizemli
Taglar             : Hapishane,Dük,sessiz,Almanya,cinayet
Ülke                : Almanya,Avusturya,İsveç
Yapımcı          :  Arte , LFA
Yönetmen       : Peter Sehr (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Peter Sehr (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : André Eisermann (IMDB), Udo Samel (IMDB)(ekşi), Jeremy Clyde (IMDB)(ekşi), Katharina Thalbach (IMDB), Cécile Paoli (IMDB), Hansa Czypionka (IMDB), Hermann Beyer (IMDB), Dieter Mann (IMDB)(ekşi), Johannes Silberschneider (IMDB), Peter Lohmeyer (IMDB), Tilo Nest (IMDB), Dieter Laser (IMDB), Uwe Ochsenknecht (IMDB), Anja Schiller (IMDB), Gerd Lohmeyer (IMDB), Franz Baumgartner (IMDB), Valerie Vail (IMDB), Jan Skvor (IMDB), Oldrich Vlach (IMDB), Jennifer Chamberlain (IMDB), Ladislav Krecmer (IMDB), Oldrich Slavík (IMDB), Eva Zabelicka (IMDB), Jirí Schmitzer (IMDB), Jan Kehár (IMDB), Milan Vágner (IMDB), Barbora Lukesová (IMDB), Václav Mares (IMDB), Oldrich Bartik (IMDB), Dana Bartunková (IMDB), Katerina Brozová (IMDB), Milan Charvat (IMDB), Jaroslav Durek (IMDB), Alice Dvoráková (IMDB), Milan Findejs (IMDB), Karel Hábl (IMDB), Stanislav Hájek (IMDB), Karel Hlusicka (IMDB), Karel Huraib (IMDB), Gabriela Jezková (IMDB) >>devamı>>

Kaspar Hauser (~ Kaspar Hauser - Verbrechen am Seelenleben eines Menschen) ' Filminin Konusu :
Kaspar Hauser is a movie starring André Eisermann, Udo Samel, and Jeremy Clyde. Kaspar Hauser is the son of the duke of Baden. At the age of one he was swapped by another baby that has been killed right after the change. The real...

Ödüller      :

Locarno International Film Festival:


  • "paul verlaine'in insanı allak bullak eden bir şiirine de esin kaynağı olmuş kişidir.(bkz: gaspar hauser chante)"
  • "vincent gallo nun oynadığı, "allah iyiliğini versin e mi" versyonu için (bkz: la leggenda di kaspar hauser)"




Facebook Yorumları
  • comment image

    herzog'a film yaptırmanın yanı sıra, tıp literatürüne yeni bir sendrom* da kazandırmış kişidir. izole edilen, ihmal edilen ya da istismar edilen çocukta görülen tüm büyüme ve gelişme geriliklerinin psikolojik nedeni olarak yer alır. sosyal, dil ve davranış gelişim geriliklerinin yanı sıra fiziksel*olarak da büyümenin geri kalması çarpıcıdır.


    (digitiminimi - 7 Ağustos 2008 19:13)

  • comment image

    yasamin tadini tadamadan bu dünyayi terketmek zorunda kalan insan (1812-1833). öldürüldügü yerde adina dikilen heykelde (ansbacher hofgarten) sunlar yazili: "„hic occultus occulto occisus est". türkcesi: mechul bir kisi mechul bir sekilde burada öldürüldü.


    (dilmen - 14 Aralık 2008 11:40)

  • comment image

    bütün hayatı gibi ölümü de gizemli olan insan. olay mahalinde araştırma yapan komser tarafından tek ayakizi olduğu saptanmış ve o zamanlar bunalım yaşayan kaspar hauser'ın ilgi çekmek için kendisini yaralamak istemiş olabileceği şüphesi doğmuştur. fakat kaspar'ın ölmeden önceki son sözleri "ben yapmadım." olmuştur.


    (melancholic linguist - 14 Aralık 2008 13:47)

  • comment image

    "öykü 1825 yılında almanya'nın nürnberg şehrinde başlıyordu. nürnberg halkı, birgün sokaklarda doğru düzgün yürüyemeyen ve hemen hemen hiç konuşamayan bir çocuğun varlığını fark etmişlerdi.

    çocuk sadece, ‘‘babam gibi süvari olmak istiyorum’’ diyor başka da birşey söyleyemiyordu. önce onu deli zannederek yakalayıp, kuledeki bir hapishaneye kapatmışlardı. orada, su ve ekmekten başka hiçbirşey yemek istemediğini ve çok az kelime bildiğini farketmişlerdi.

    halk, onu sanki sirkteki bir hayvanmış gibi izlemeye gidiyordu. nürnberg kent doktoru, onunla pekçok kez görüşmüş ve neticede bu çocuğun aptal ya da akıl hastası olmadığı sonucuna varmıştı.

    eklem yerlerinde bazı kusurlar vardı. sanki, uzun bir süre iki büklüm ve rahat hareket edemez bir biçimde yaşamıştı. nürnberg belediye reisi, bu kişiyle görüşmesinin sonunda, 16 yıl boyunca iki büklüm bir biçimde tutsak yaşadığını, bu süre boyunca sadece su ve ekmek yediğini ve iki tahta at oyuncağa sahip olduğunu açıklamıştı.

    biçaklanarak öldürüldü

    bu öykü almanlar'ın romantik duygularına hitap etmiş, nereden ve kimin soyundan gelmiş olduğunu merak etmeye başlamışlardı. bu garip çocuk daha sonra, ünlü bir profesöre emanet edilmiş ve eğitilmeye başlanmıştı. kısa sürede entellektüel olarak büyük bir gelişme kaydetmişti.

    bir ara profesörün karısına cinsel tacizde bile bulunmuş, herkes buna şaşmıştı. hatıralarımı yazmak istiyorum dediği bir sırada, 1830 yılında bıçaklı bir saldırıya uğramış, bunu maskeli bir kişinin yaptığını söylemişti.

    olay aydınlatılamamıştı. 1833 yılında, bu kez bir parkta göğsünden bıçaklanarak yaralanmış ve dört gün sonra da ölmüştü. işte bundan sonra çılgınca hipotezler geliştirilmeye başlandı. "

    hurriyet.com.tr-kasper hauser, baden prensi mi değil mi yazısı


    (rasseneur - 10 Mart 2011 15:47)

  • comment image

    ansbach sokaklarında efsane şu şekilde dolaşmaktadır:
    kralın gayrımeşru bir oğlu olur, onun prens olması dolayısıyla istenmemektedir, çocuk bir odaya kapatılır sadece yemek ve su verilir, ne konuşmayı öğrenir ne yürümeyi. bir şekilde dışarı çıktığında bir doktor bulur onu. deneyler yapar, konuşmayı ve yürümeyi öğretir. hikayesini anlatmaya başlayınca halk arasında onun prens olduğu söylentisi dolaşmaya başlar ve acı son, genç yaşta öldürülür.


    (mr fahrenheit - 4 Eylül 2012 15:17)

  • comment image

    peter handke'nin bu çocuk hakkındaki hikayeden yola çıkarak yazdığı ve adı sadece "kaspar" olan tiyatro oyunu. handke'nin oyununda sahnede sadece kaspar vardır. sahne dışından içeriye verilen komutlarla başta içi boş bir kuklayı andıran kaspar şekillenmeye başlar. çok genel bir bakışla dil öğretiminin tekil bir olgu olmadığı ve yanında "bedavadan" toplumsal normları da dayattığı savını taşıyan oyun.


    (patroklos - 25 Mayıs 2004 17:51)

  • comment image

    çok alakasız olmakla birlikte, ortaokul yıllarımda atlantis çizgiromanları okurken hayat hikayesinden haberdar olduğum, gizemli ve yaşam hikayesi son derece hüzünlü bir şahıs. herzog'un aynı isimli filmi ise "sosyal bir varlık" olduğu söylenilen insana, bir şekilde toplumdan soyutlanmış ve tüm hayatı boyunca tek başına yaşamış zorunlu münzevi bir varlığın gözünden, olanca yabancılığıyla bakmayı başarıyor. filmden geriye hatırlarda kalan en güzel şeyler kör piyanisti dinleyen kaspar'ın duygulanışı ve kandilin ateşini tutmaya çalışırken eli yandığında, kırpmadığı gözlerinden süzülen bir damlacık yaştır.


    (jazzbass - 16 Mart 2005 21:15)

  • comment image

    georg simmel, 1918 tarihli "hayatın aşkınlığı" başlığını taşıyan denemesinde, her yerde ve her zaman sınırlara sahip olduğumuzdan, dahası insanın aslında bu sınırlar olduğundan, bu sınırların, bizi sınırlarken, bizim de bazı parçalarını sınırladığımız bir koordinat sistemi oluşturduğundan, sınır diye bir şey zorunlu olsa da her bir sınırın ihlal edilebilir, her bir barikatin yıkılabilir olduğundan filan bahsettikten sonra sözü kaspar'a getirir ve der ki, "(...) zira ancak bir bakımdan sınırlarının dışında duran kişi bilir onların içinde durmakta olduğunu, onların birer sınır olduğunu. kaspar hauser açık havaya çıkıp da duvarları dışarıdan görene kadar hapishanede olduğunu bilmiyordu."


    (incola sum in terra - 8 Mayıs 2018 23:50)

Yorum Kaynak Link : kaspar hauser