gordon gano and the ryans' ın aynı isimli albümlerinin insanı ayıltan bir parçası.

do you forgive me
can you forgive
is there left any
of your love to give

no i don't forgive you
no i can't forgive
and i will kill any
of your love left to live

i gave you everything
i gave up everything
under the sun
i gave you everything
i gave up everything
and everyone
it was so dump

do you recall dear
the day that we met
no you don't remember
but you long to forget

that i wanted everything
i flaunted everything
under the sun
i wanted everything
i taunted everything
and everyone
we were so young

when i'd call you
in the morning in the evening
are you alright how you feeling
how you doing take it easy
hey i love you can i call you

every morning every evening
every noon time every night time
and in the morning
how you feeling
how you doing take it easy

you know i love you and can i call you
and every morning every evening
you know i love you know i love you know i love you know i love

thank god they have left now
thank god they are gone
and my heart how bereft now
won't stop forever for long

there are wings that are heavy
there are wings that are light
and these wings that are broken now
still dream dreams of flight

there are wings that are ready
there are wings that are bright
and these wings that are spoken now
shed beambs of light

there are wings that are heavy
there are wings that are light
and these wings that are broken now
still dream dreams of flight

under the sun..

(bkz: ayılmak)

(snaps - 22 Aralık 2009 21:51)

volume 4 albümünün 10. ve sonuncusu. aşmış bir black sabbath parçası. sözleri şu şekilde:

well i don't want no demon to tell me what it's all about
no black magician telling me to get my soul out
don't believe in violence, i don't even believe in peace
i've opened the door and my mind has been released

well i don't want no preacher telling me about the god in the sky
no i don't want no one to tell me where i'm gonna go when i die
i wanna live my life with no people telling me what to do
i just believe in myself, 'cause no one else is true

every day just comes and goes
life is one big overdose
people try to ruin me
and i can't seem to eliminate them

people riding their real pace
keep on running their rat race
the ante is risen once a week
in their world of make-believe

so believe what i tell you, it's the only way to fight in the end
just believe in yourself, you know you really shouldn't have to pretend
don't let those empty people try and interfere with your mind
just live your life and leave them all behind

3:52 de tüm paralel evrenlerdeki duyguları tadabildiğiniz bir melodi girer... ayrıca sözler için (bkz: alın teri değil copy paste)

(birboluikigetekare - 28 Aralık 2009 19:07)

black sabbath'ın magnum opus'udur.

(heykeli dikilecek adam - 19 Nisan 2010 13:37)

yıl 98. radyoların radyo olduğu seneler. bu şarkıyı ilk dinlediğim seneler. kimin söylediğini bilmiyorum. banka servisinde elimde ilk stajyer maaşımla aldığım kocaman sony walkman im. yaz ayları ve sabah güneşi sidikliye vuruyor. olsun ben mutluyum. ama nasıl mutluyum bu şarkıyı dinlerken. güzel güzel bakıyorum betonarme istanbul a... ve sonra şarkıyı kimin söylediğini bilmediğim için izini kaybediyorum. ve yıllar sonra buluyorum. yine dinliyorum, yine mutluyum. çok şey değişiyor. ama o his değişmiyor. sonra bu entry i giriyorum ve big kenny i bu şarkıyı dinliyorum. hava bugün güzel mi ki? güzel hemde çok güzel....

(benekli geyik - 20 Ocak 2011 09:57)

thirteen senses in contact albümünden bir parça. kıt ingilizcemle anlamadığım için fonetik olarak yorumum; nakaratı dışında kalan kısımları dinlenir.

you can find it anywhere
under the sun
you can find it in your heart
if you look hard
you can know your way around
and be lonely
you can tear us all apart and be on your way
you can tear us all apart be on your way

there's a fire burning up
under the sun
there's desire in your heart
where it don't belong
you can see the planets turn
under the sun
and the light that shines on you is the only one
the light that shines on you is the only one

the air begins to feel a little colder
the air begins to show a little time
the air begins to know what you are thinking
the air can see the trouble in your eyes
so tell nobody your on your own
and find somebody to take you home
to take you home

you can find it anywhere
under the sun
you can find it in your heart
if you look hard
you can know your way around
and be lonely
you can tear us all apart and be on your way
you can tear us all apart be on your way

the air begins to feel a little colder
the air begins to show a little time
the air begins to know what you are thinking
the air can see the trouble in your eyes
so tell nobody your on your own
and find somebody to take you home
to take you home

(huxi - 27 Ağustos 2011 21:45)

tüm aramalara rağmen bulamadığım, çaresizlikten sözlüğe sığındıran big kenny şarkısı.

(bkz: iyi ki varsın sözlük)
(bkz: abilerim ablalarim)

(arista - 16 Eylül 2003 01:40)

en güzel korpiklaani parçalarından biri.

şuradan dinlenebilir: https://www.youtube.com/watch?v=vgdlk0ialr8

(halitkin - 22 Temmuz 2014 15:06)

lawson şarkısı

https://www.youtube.com/watch?v=ku1v_1b2i1y

(blackout5 - 23 Ekim 2015 14:22)

kuzey koreli yöneticilerin dur durak bilmez mudahalelerine rağmen rus yönetmen vitaly mansky, ülkenin başkenti pyongyang'deki gerçek hayatı gözler önüne sermiş. kuzey koreli küçük bir kızın hayatını 1 sene boyunca gözlemlemiş ve akrabalarının zin-mi'yi, kore çocuk birliğine katılacağı "parlayan yıldız gününe" (kim jong-il'in doğum günü) hazırlamalarını kayıt altına almış. aile üyeleri sürekli olarak "nasıl iyi bir vatansever olunur" talimatları alırken, mansky'nin kamerası kendisine yol gösterenlerin istemeyecekleri şeyleri kaydetmekle meşgulmüş; bir süt şişeleme fabrikasında kamera karşısında gülümsemeleri gereken işçilerden, bir tekstil fabrikasında devletlerinin bekası için slogan atmak zorunda bırakılan işçilere; resmi bir törende uyumamak için kendilerini zor tutanlardan, küçük kızımız zin-mi'nin dans dersleri sırasında akıttığı gözyaşlarına kadar.

yönetmen vitaly mansky, her bir sahne öncesinde yetkililer tarafından yapılan düzenlemeler ve verilen talimatlar sırasında kamerasını kapatmamış. her bir sahnenin çekileceği yer ve konuşulması gerekenler yetkililer tarafından önceden belirlenmiş. bir süre sonra kuzey koreli danışmanları ile kavga eden yönetmen ülkeden kovulmuş ancak beraberinde çektiği görüntüleri de dışarı çıkarabilmiş.

kuzey korelilerin planlı propagandası böylece gerçek bir kuzey kore belgeseline dönüşmüş.

fragman

(tangocharliejuliett - 23 Haziran 2016 13:24)

nefis bir shawn lee's ping pong orchestra parçası.

uyumadan başlanan gün gibi...

(sen balik degilsin ki - 24 Haziran 2016 06:14)