Bag of Bones (~ Csontzsák) ' Dizisinin Konusu : Eşinin ölümünün ardından bunalıma giren bir yazarın yeni bir başlangıç için gittiği göl kenarındaki evinde başından geçen korkunç olayların anlatıldığı 'Bag of Bones'in kısaca konusu şöyle: Ünlü bir yazar olan Michael Noonan karısının ani ölümüyle adeta hayata küser. Ne yaptığı işe, ne de çevresine karşı bir isteği kalmamıştır. Tüm bunlarınn yanında yaşadığı yalnızlık duygusu beraberinde bunalımları ve kabusları getirir. Her gece Sara Laughs adını verdikleri yazlık evlerini rüyalarında görür. Karşı koyamaz ve gider. Artık yeni bir hayata uyanacağını düşünmektedir. Ne var ki hiçbir şey göründüğü gibi değildir. O lanetli evde, kabuslarının birer gerçek olduğunu anlaması uzun sürmez. Burası, dünyanın bu cennet köşesi, aslında hayal ve gerçeğin birbirinden ayrılamadığı bir cehennemdir.Stephen King, Bag of Bones'u 1998 yılında yazmış, kitap 1999 yılında Korku Yazarları Birliği'nin verdiği prestijli Bram Stoker Ödülü'nü almıştı. 2 bölümlük mini dizi halinde yayınlanmıştır.
The Stand(1994)(7,2-28362)
Nightmares & Dreamscapes: From the Stories of Stephen King(2006)(6,9-4439)
Rose Red(2002)(6,8-19971)
The Shining(1997)(6,1-13895)
The Dark Half(1993)(6,0-14551)
The Diary of Ellen Rimbauer(2003)(5,6-3265)
Desperation(2006)(5,3-10263)
Riding the Bullet(2005)(5,2-8558)
stephen king'in en sürükleyici romanı. evet, öyle sürükleyici bir kitap ki bu kitaba başlarsanız sizi yerlerde sürüklüyor. ilk 100 sayfasını geçen cengaverlerin sayısı guiza'yı seven fenerbahçelilerden bile az. geçtiğimiz yıla kadar romanı bitiren çıkmayınca, stephen king bir röportajında kitabı bitirene beşi bir yerde ve göl kenarında ev hediye edeceğini açıkladı.(bkz: sara laughs)
(miras degil alin teri - 16 Ağustos 2010 14:09)
azmedip ilk 100 sayfasını geçene muhteşem bir hikaye sunan stephen king'in en sevdiğim kitabı.
(byrusber - 7 Kasım 2010 00:06)
kitapta buzdolabının üzerindeki harflerin kendi kendine (dın dın dın..) dizilmesi olayı vardır ki bu klişeyi başlatan eser olabilir gayet.
(celeron 300a - 15 Ekim 2011 14:22)
mini dizi uyarlamasinin fragmanini küfür etmeden izlemek zor. http://bant.tv/news/?p=7776korku faktörü olarak cocuk kullanmayin lan, korkuyoruz!
(ranable - 17 Ekim 2011 11:29)
kitabını yıllar önce okumus olsanız bile dizideki karakterleri, evi ve gölü gördügünüz anda "aha lan tamam aynen böyleydi" diyebileceğiniz pilot bölümle başlamıştır. michael noonan karakteri için ise pierce brosnan cuk oturmuş.
(ruffleswaffles - 13 Aralık 2011 09:41)
--- spoiler ---yarrak gibi bir uyarlama. o şaheser böyle mi uyarlanır lan?bir kere pierce brosnan michael noonan rolüne hiç olmamış. güzelim karakter resmen kendisinin tv'ye dönüş atraksiyonuna kurban gitmiş. joanna arlene'in ölümü tamamen bir saçmalıktan ibaret. oysa ki king usta ne de güzel betimlemişti joanna'nın beyninde patlayan anverizmayı. joanna'nın öldüğü gün king üzerine basa basa inanılmaz derecede sıcak olduğunu vurgulamıştır, uyarlamada yağmurlu bir hava var ulan bildiğin. te allam.frank arley nerede? sid ile olmaz bu işler.--- spoiler ---ilk 20 dakikasına bile dayanamadan kapattım. yine bir king romanı piç edilmiş.benzetme yapmak gerekirse lou reed ile metallica'nın yaptığı albümden, lulu'dan hetfield'ın back vokallerini çıkarın, öyle olmuş.2/10.
(suffocated - 14 Aralık 2011 23:11)
amatör bir yönetmenin elinden çıkma gibi gözüken kitap uyarlaması film. dün gece üşenmedim 2 bölümü de izledim. bakıldığında konu enfes fakat usta bir yönetmenle çok daha farklı yansıtılabilecek sahneler çok kalitesiz olarak sunulmuş seyirciye. mike ve jo ikilisi için seçilen oyuncular fazlasıyla yanlış gibi geldi bana. filmde inanılmaz kopukluklar, kitapla alakasız sahneler mevcut. --- spoiler ---michael noonan usta bir yazardır. yazdığı son romanının imza gününde karısı jo gebelik testi almaktan gelirken otobüs altında kalır. çok sevdiği karısını kaybeden yazar bunalıma girer. ölü jo'dan işaretler almaya başlar kısa süre sonra (ne klişe ama). sonunda büyükbüyükbabasından miras kalan göl evine gitmeye karar verir. jo resim çalışmalarını bu evde sürdürmüş ve burada bir süre yalnız yaşamıştır. yazar ise tekrar yazabilmek adına gelmiştir bu kasabaya. tipik gerilim kasaba filmlerindeki gibi tektük kişinin gözüktüğü, tekinsiz bakışların karakterimizi izlediğini gördüğümüz sahnelerden sonra gölün yanında ahşap eve gelen yazar o dakika bir gerilir, yönetmen de müzikle bizi bir gerer sormayın. filmde birden bire çalan geyik çanı (şöminenin üstündeki geyik kafasında asılı. kitapta bu var), ahşap döşemelerden gelen sesler, rüzgarın ağaç dallarını oynattığında oluşan gölgeler. en basiti de buzdolabı üzerindeki mıknatıslı harflerin bir kelime oluşturmasıydı herhalde şaşırtmayan detaylar. zaten harfleri görünce insan anlıyor ne olacağını. neyse...temel konusu ise; 1939 yılında düzenlenen festivalde siyahi blues şarkıcısının showundan tahrik olan 4-5 ergen erkeğin kadını ormanlık alanda kıstırır. elebaşı genç kadına tecavüz eder. bu olayı kadının küçük kızı görür. gençler arkalarında tanık bırakmamak için küçük kızı gölde boğarak annesini de döverek öldürürler. kadın son nefesinde gençlerin hepsini tek tek lanetler. bu lanet onları, onların soyundan gelen oğullarının kendi kızlarına da aynı şeyi yaparak gölde boğmalarıdır. o tarihten itibaren bu gençler kendi kızlarını, kendi oğulları da kendi kızlarını gölde boğarak öldürürler. kasabada bu lanet bilinir adına da dark score çılgınlığı denilir. işte bu tecavüzcü gençlerden birisi michael noonan'nın büyükbüyükbabasıdır.--- spoiler ---filmin müzikleri çok güzeldir bu arada.
(workingdays - 22 Aralık 2011 10:38)
steven abimizi bununla sevdik, bununla opup basimiza koyduk ben ve saz arkadaslarim. iki bin senesinin yazinda millet cayir cayir kort piyasasi yasarken, yaz okulun en civcivli gunlerinde elimden birakamadan okuduysam, okurken altima iseyeyazdigimdandir. da, film bayaa guzel bir kitap uyarlamasi olmus, pierce brosnan kalasi disinda herkes sahaneydi, uc saat beyni kizarttigima degdi. pierce dava acmaz gg diye herhalde di mi? pierce brosnan papaz olacak degilim. pierce brosnan sebistik. birak ayo, pierce brosnan pierce olma. pierce brosnan, warner bros lan! pierce brosnan, ego da vinclen. kimleydin?-pierce brosnan. emrah kos annen pierce brosnan. egemen bize guzel bir yol acti sagolsun, omlet gibi delikanli.
(procastinator - 24 Mart 2012 04:43)
filmi izledim ve yonetmenine iki cift laf hazirladim. hic kuru agactan elektrik gecer mi it oglu it ?
(firtik - 31 Mart 2012 06:40)
stephen king'in en iyi eserleri arasına rahatlıkla girebilecek hatta the stand ve it romanlarından sonra en iyi olabilecek eseri. * özellikle birinin öldüğünü kabul etmek kavramı üzerinde durduğu yatak altında bulunan kitap ve yazlığa varış kabusu ile insanı kendinden geçiren kitaptır. korku romanlarından korkan insanların okumaması gereken kitaptır. zira benim gibi bir king hayranını bile, okuduğu n+1. king kitabı olmasına rağmen fena halde korkutmuştur. korku romanı hayranlarının ise zaten okumuş olması gereken kitaptır. stephen king'in king bitti diyenlere cevabıdır. filme çekilmesi, bir çok king kitabına nazaran daha kolaydır ancak kötü king filmleri kategorisine girmesi de aynı kolaylıktadır.
(kirshamor - 2 Aralık 2004 11:00)
Yorum Kaynak Link : bag of bones