jim mickle'ın yönettiği, senaryosunu başrol oyuncusu nick damici ile birlikte yazdığı film. diğer rollerde connor paolo ve bir hayli değişmiş kelly mcgillis (top gun'daki abla) oynamaktadır. hart hurt aksiyonu olmayan, konuyu sakin sakin işlemiş nezih bir post apokaliptik filmdir kendileri. living dead tadında, safi aksiyonun beline vurmadan olayları sakin sakin anlatan bir yapısı vardır, güzel bir seyirliktir. yamulmuyorsam soundtrack'inde bir kaç eric satie ezgisi mevcuttur.

(cengizhan - 5 Temmuz 2011 03:13)

"vampir zombi"lerin olduğu, düşük tempolu, ilginç bir film.

(bkz: mister)

(termossifon - 13 Temmuz 2011 11:19)

zombieland filminin daha ciddi bi versiyonu diyebilirim.. bi çok zombi filmine nazaran bu film anlatış ve akıcılık bakımından diğerlerinden biraz daha farklı bi yerde.. siz yine de zombi dediğime bakmayın içinde aslında vampirler var ama bana göre onlar zombi.. velhasıl heyecan dozu yüksek bi film değildi açıkçası.. bi vampir filmine göre gayet durağan sahneleri mevcuttu.. ve yine her zombili vampirli film gibi sonu da açık biti bok varmış gibi.. ama beğenilir ve izlenir yani.. gideri var..

(31 - 16 Temmuz 2011 03:54)

söz konusu film bir vampir filmi olarak tasvir edilir.. ancak vampir dendiği zaman vakti zamanında insan olan sonrasında aynı zekayla kana aç olarak doğan kalbi atmayan güneşte yanan bununla birlikte bir insanın 10 katı güçlü bir yaratık tasvir edilir.. true blood , underworld serisi , interview with the vampire ve ne yazık ki twilight serilerinde vampirler gayet bu yönde tasvir ediliyorlar.. ama bu sene çıkan priest ve bu filmde vampirler zombielerle aynı kefede.. sadece daha hızlı hareket ediyorlar.. i am legendda baş gösteren zombie-vampir figürlerine bir yenisi bu film vasıtasıyla eklenmiştir.. hani benim bill comptonım hani benim eric northmanım spikeım.. cıx vampir dediğin bu değildir arkadaş.. filmi bir zombie filmi olarak lanse etseler çok daha güzel olur ama ben bu filmde bi o brotherhood lideri adamı gördüm vampir olarak.. diğerleri zombieydi..
--- spoiler ---
helikopterden vampir fırlatma fikri gayet güzeldi es geçemeyeceğim bu konuyu..
--- spoiler ---

seyrediniz efendim birşey kaybetmezsiniz.. 28 serisi gibin bişey olmuş..

(pulkas - 24 Ağustos 2011 04:35)

seyirlik film. her ne kadar vampire diaries ve true blood ile uzun zamandır yakışıklı/güzel çekici sofistike vampirlere mazur kaldı isek de, bence 28 days later ekolünden gelen vampirler de oldukça seyirlik şeyler ortaya çıkartıyorlar. yüksek bütçeli bir film olmasa da gayet güzel efektlerle hoş birşey ortaya çıkarmışlar, türünün diğerlerinde olmayan yobazlık mevhumunu da gayet güzel adapte etmişler.

yobazların mantığı biraz sorgulanabilir geldi bana. madem dünyanın yok olması için gönderildi tanrı tarafından bu hastalık, siz yok olmanız gerektiğine inanıyorsanız neden hayattasınız? tanrı seni yaratacak güce sahip de, kalanını temizlemek için size mi ihtiyaç duyuyor? yarım yamalak mı iş yapıyor?^*

türü sevenler için hoş bir film neticede, seyredin derim.

(pillibebek - 27 Ağustos 2011 23:05)

--- spoiler ---

karakterler, lanet olası vampirlerle uğraştıkları yetmezmiş gibi bir yandan da kendilerine ''kardeşlik örgütü'' adı verdikleri birtakım insalara karşı hayatta kalma mücadelesi veriyorlar.

--- spoiler ---

(lynyrd skynyrd - 7 Eylül 2011 17:13)

ben bu filmi acayip beğendim. bi filmde beni en çok etkileyen şey kurgudur. atmosferin, ordaki yaşamın kurgusu. oldum olası sadece oyuncularının çevresinde dönen bir dünya gösteren filmlere kılım.

filmin benim için en büyük artısı ;
-filmin baş karakterlerini hikayesi devam ediyor tabi ama onlardan alakasız da dünyanın kendi içinde bir düzeni var. etraftaki grupların kendi çıkarları, kendi ritüelleri , kendi yaşam tarzları var. film bunu çok güzel gösteriyor. o yüzden yaşayan dünyayı iyice hissediyorsunuz. filmin karakterleri dünyanın en önemli insanları olmuyor bu sayede. onun içine yaşamaya çalışan karakterler oluyor.

onun dışında vampir tasviri, dinin ne kadar sapıtabileceğini göstermesi açısından da ayrıca sevdim. filmi izlerken keşke bu filmi dizi haline getirseler diye düşündüm durdum. çünkü biraz kısa geldi film.

sonuç olarak ben bu filmi çok beğendim. fallout 3 teki gibi bi hissiyata kapıldım izlerken. büyük felaketle karşılasınca holywoodvari 'beraber olalım da yenelim şunu' diyen insanlar değil, o krizde bile iktidar savaşına girmeye çalışan insanoğlu var gerçekçi olarak.

o yüzden kurgulanmış dünyalar film zevkiniz için önemliyse bu filmi izleyin derim.

(toluk - 23 Eylül 2011 22:25)

post-apokaliptik dönemdeki şehirlerden birinin kapısının vagonla açılıp kapanmasıyla bu janrın en baba filmlerinden "mad max 2"e göz kırpıp, öpücük yollamış film.

(beerserk - 10 Ekim 2011 16:00)

--- spoiler ---

brotherhood adlı fanatik hristiyanları içinde barındırdığından the book of eli adlı filmin anti tezi gibi olmuştur. the book of eli' nin tersine dinin kurtarıcı değil daha da beteri insanın kötü yaradılışına mazeret olabileceğinden dem vurulmaktadır. öyle vurdulu kırdılı vampir/zombi filmi izlemek istiyorsanız size göre değil. gene aynı türe ait the road'un melankolik havasını taşıyor.

--- spoiler ---

(zoltan putatapan - 9 Kasım 2011 01:04)

yazarlarının abd ve din karşıtı olması muhtemel film.

--- spoiler ---

gitmek istenilen cennetin kanada'da olması ve kanada sınırında filmin bitmesi ile abd başkanına sokulan laflar düşündürttü bunu bana. sanırım fransız bayrağı bile var filmde ancak amerikan bayrağı yok.

din üzerinden giden muhabbet ise aslında dinin yozlaşması üzerinden gidiyor, yoksa bir yandan da gerçek dindarlar iyi resmedilmişler.

dini motifler her bir yanda mevcut: tecavüzcünün haç ile öldürülmesi, keltoşun sırtına açılan yaranın haç şeklinde olması, yine keltoşun mister'ı (isa misali) ellerinin içinden duvara çivilemesi vs.

her ne kadar bundan kaçamasalar da, klişeler üzerinden gitmeyelim demişler, kısmen başarılı da olmuşlar. hamile kızın ölmesi buna işaret olsa da son dakikada filme giren genç kız da klişelerden kaçamadıklarına işarettir.

ayrıca filmde benim yeni gördüğüm/ilk kez duyduğum vampir tanımlamaları da vardı, mutant vampir, derisi kalın vampir gibi.

suyu neredeyse çıkmış vampir muhabbetine değişik bir soluk getirmişler denebilir.

ortalarda kimsecikler yokken mısırları eken, sulayan ve yetiştirenler kimlerdir merak ettim.

arada sırada the road filmini de hatırlatmıştır.

--- spoiler ---

(aagrid - 3 Şubat 2012 00:21)