flash ile yapılmış bir oyun için gayet başarılı; ilk seferde bitirilebilse bile zevkli bir oyun.

20 gece boyunca barınağınızı zombilere karşı korumaya çalışıyorsunuz. bu süre içinde her gün 12 saatlik dilimlerde kendinize silah ve yoldaş arıyor ve barikatınızı tamir edip, gece gelecek saldırıya hazırlanıyorsunuz. her gece de, geceden sabaha kadar gelen zombi akınlarını indiriyorsunuz. kısaca budur. adresi de aha şudur:

http://www.2flashgames.com/…the-last-stand-4340.swf

(monkster - 22 Mayıs 2007 23:56)

oyunda ilk yapmanız gereken başka survivorlar aramaktır. birlikten kuvvet doğar. ilk 2 gün silah aramaya girişirseniz 3. gün mevta olursunuz benden söylemesi. önce bi 7 kişi olun, ondan sonra silah işine girin. ha bu arada her aramada yoldaşlarınızdan birini veya daha fazlasını kaybetme riski var, aklınızda bulunsun.

zombileri kafalarına nişan alarak öldürün. daha çabuk ölürler.

oyunda 3. gün sonunda zombilerin birinden düşen altı patlar güzel silah sayılır. bugüne kadar 7 kişiye tamamlandığınızı düşünüyorum, silah aramaya artık başlayabilirsiniz. eğer sayınız 5'in altına düşerse silah aramayı bırakın ve barikatı aktarmadan arta kalan tüm zamanları başka survivorlar aramaya harcayın.

altı patlardan sonra ump'yi bulacaksınız. ump de güzel silah. ump dışındaki hiçbir makineli tüfek iyi değil bence. hunting rifle'ı bulunca ump'yi bırakabilirsiniz. av tüfeğinin en güzel yanı arka arkaya duran iki zombiyi indirebilmesi. chainsaw bulunca ikincil silahınız olarak onu seçin. böylece barikata ulaşmış zombilerin kafasını testereniz ile biçebilirsiniz.

böyle böyle survivor sayınızı her zaman 5'in üstünde (tercihen 7'de) tutarak, barikatınızı onararak silah aramaya devam ederseniz en son barrett diye bir silah bulacaksınız. neredeyse bir top gibi güçlü olan bu silah hunting rifle'ın aşmışı modunda takılır, çok güçlüdür. birbirine yakın duran zombileri tek atışta indirir. şarjöründe 10 mermi bulundurur ve reload süresi kısadır. neredeyse durmadan ateş edebilirsiniz.

barikatınızı gereksiz tamir etmeyin, her an %100'de durmasına gerek yok. silah ve survivor bulmak daha önemli. barrett'i de bulduktan sonra, barikatınızı da tam tamir etmişseniz ve 7 kişiyseniz o geceyi herhangi bir aramaya çıkmadan geçin ki arkadaşlarınızı kaybetme riskiniz olmasın. barikat tamiratı riskli değil, onu yapabilirsiniz korkmadan.

zevkli oyundur, 20 gün dayanınca biter. bitince üzülmeyin, the last stand 2 ile devam edin.

(schlingel - 9 Mayıs 2012 22:32)

vali bey'in şerif olduğu film.

--- spoiler ---

uyusturucu satıcıları güzel bi paket mal patlatıp meksika sınırına doğru yol alıp memleketten çıkmak isterler. karşılarında da engin tecrübeleriyle son barikat bizim şerif'i bulurlar. olaylar gelişir. niye spoylır dediysem.

--- spoiler ---

(saladze - 21 Ağustos 2012 19:12)

jee-woon kim'e yakışmayan film. gitsin kendi ülkesinde, kendi doğal ortamında çeksin filmlerini.
janghwa hongryeon, dalkomhan insaeng , akmareul boatda nerede bu nerede...

(imkansizligin kekremsi tadi - 4 Şubat 2013 21:14)

film bittikten sonra geriye, jee-woon kim gibi sağlam bir yönetmenin bu filmi niye yönettiği sorusu kaldı aklımda. hollywood'da bunama emaresi gösteren birçok iyi yönetmenin saçma sapan filmler çektiği bilinen bir olay da, jee-woon kim niye çekti lan bu filmi, akıl almaz harbiden.

(jiyuu - 23 Nisan 2013 04:41)

arnold schwarzeneger 'in sanırım bugüne dek en çok konuştuğu film olsa gerek.

(kirazmevsimi - 25 Nisan 2013 20:27)

bir pazar sabahı arnold babanın yüzü suyu hürmetine izlenebilecek aksiyon filmidir.

yalnız kötü adamı başka bir çok filmde bol bol göreceğiz...

(hosvelkam - 29 Nisan 2013 10:50)

hiç bir noktasında şaşırtmayan, klişelerle dolu aksiyon filmi. 5/10

--- spoiler ---

mafya baronunun kaçırılması sahnesi, vinç ile minibüsün kaldırılması, bütün polislerin vincin kaldırdığı aracı takip edip çatıya çıkmaya çalışması. eh be arkadaş, orada bir türk polisi olsaydı durdurun lan vinci derdi. bu kadar basit. vinç başka noktada çünkü.

çölün ortasında gece gözlükleri ile ateş eden grubun bir elemanına arnoldun arabayla dalışı klişe ötesiydi artık. ateş eden yok, sessizlik ve çölün ortasında koskocaman jip sanki teleport olmuş oraya ışınlanmış gibi çot diye adamın önünde beliriyor ve arnold eziyor adamı. bu nedir arkadaş?

amerikan çiftçisini harry dean stanton'un canlandırması bile klasik amerikan filmindeki klasik çiftçi klişesi. adamda başka tip yok zaten.
--- spoiler ---

(alebahad - 30 Nisan 2013 10:42)

tipik bir amerikan filmi. hollwood demiyorum özellikle çünkü onlar arada sırada da olsa sisteni eleştirmekten geri kalmıyorlar.. sıradan insanların kahramanlaştığı sahneler falan..
film bittikten sonra akılda kalan olay: bireysel silahlanma meselesi. abd senatosunda cumhuriyetcilerin zaferiyle sonuçlanan bireysel silahlanmayı azaltmaya yönelik yasa tasarısının reddi ve bu filmde sıradan insanların ellerindeki gün ışığına çıkmamış silahlar. filmde bireysel silahlanma övülüyor mu yoksa yeriliyor mu anlayamadım. sanki filmde; siz silahınızı eksik etmeyin, bir gün gerek olabilir mesajı veriyorlar.

(eksik puzzle parcasi - 30 Nisan 2013 20:25)

arnold'la kötü adam arasında şöyle nefis bir dialog olan film;

--- spoiler ---

+ benim şerefim satılık değil..
- senin ben şerefini sikeyim!

--- spoiler ---

(alabamaclarence - 11 Mayıs 2013 14:31)

bekleneni veren iyi bir aksiyon filmi olmuş. beğenmeyen ne bekliyor da karşısına geçip izliyor gerçekten çok merak ediyorum. 2 saatti sanırım ve hiç sıkılmadan izledim. alışılageldik mantık hatalarını kurcalamayınca aktı gitti film. daha ne isteyeyim?

schwarzenegger hayranıysanız izlemelisiniz.

7/10

(forrestgump - 12 Mayıs 2013 20:32)

arnold'ın film boyunca bitse de gitsek havası, yaş olmuş 65, hala neyle uğraşıyoruz amıniyim tripleri gözüme çarpmadı değil. miami'deki yazlığın son taksidinde sıkıntı mı çıktı nedir.

--spoiler--

http://j1307.hizliresim.com/1c/2/pu5wm.png

--spoiler--

(empati bekleyen bebek katili - 2 Temmuz 2013 20:45)

müthiş derecede eğlenceli bir film. aksiyon ve komedi güzel harmanlanmış. ona buna bakmayın, bir pazar akşamı keyifle izleyin.

(baykus kusu - 22 Eylül 2013 20:30)

arnold schwarzenegger'i yıllar sonra robot rolünden ve kaslarından ziyade bir oyuncu olarak görebildiğimiz eğlenceli film. anlaşılan siyaset oyunculuk konusunda çok şeyler katmış arnold'a. veranda sahnesinde falan bayağı anthony hopkins vari olmuş adam. biraz geç oldu ama olsun.

yalnız bu amerikallılarda silah sevgisi nedir be kardeşim dedirtir. resmen sivil silahlanma propogandası bir bu yönüyle.

(ibrahim tasteless - 9 Kasım 2013 12:08)

gayet eğlenceli, gayet sıradan, içi boş aksiyon filminde olması gereken her şeyi içinde barındaran, süper klişe dolu misler gibi aksiyon filmi.

özetin baştan verdikten sonra.

filmi beyenmeyen ya daha önce hiç arnold reiz filmi seyretmemiş ya da bu adam ömrü boyunca sadece terminatör ve conan dan başka filmde oynamamış sanıyor. başka türlü bir şey düşünmek epey zor. bu adamın oynadığı diğer filmlere aşağı yukarı senaryo olarak olmasa da hep bu kafada filmlerdir (yanlız bu dayı bilim kurgularda başka oynuyor hakkat onlar bambaşka).
yani oyuncu arnold reiz, film türü de bilim kurgu değil, ee ne çıkmasını bekliyon ?

ha bi de jee-won reiz bu filmi niye çekti diyorlar, muhtemelen dayının canı sıkıldı, iyi para da verdiler, çekim bari demiştir. yeterli parayı sen ver gelsin burda arka sokaklar çeksin, niye yapmasın ki?

başka sebepde olabilir belki, ama sonuçta çekmiş, aksiyon filmi olarak bakıldığında da tam bir çıtır çerez olmuş, topla arkadaşlarını anıra anıra gülerek seyret işte (yer yer geyik sahneler olsa da komedi filmi değil tabi, saçmalıklara gülecen burda).

bak sevgili arkadaşım. amerikan yapımı aksiyon filmleri hem sahneler olarak hem senaryo olarak genellikle saçma olur. hele bu konuda isim yapmış elemanların oynadığı filmler daha da saçma olur. televizyondan sinemasına bunun binlerce örneği gözüne gözüne sokulduğu halde sen hala bu tarz filmlere saçma bu yaa diye çemkiriyosan o senin hatan kardeşim. bile bile lades ediyon kendini sonra burda da komik şeyler yazıyosun filmde güldüğüm kadar sana da gülüyorum.

birde sessizce çıkıp gelen jip e takılanlar var. peki arkadaşım işin o kısmına takıldın ki haklısın da epey saçma, peki bu kötü adamlar orda gece görüş gözlüğü takıyorlar, jipin ışıkları o gözlüğü takan adama ne yapar işin bu kısmına niye takılmıyorsun onu da bi desene bana.

altı üstü aksiyon filmi için yine uzattık konuyu. takılmayın abiler böyle şeylere, seyredeceğiniz varsa seyredip bakın gürültüye patırtıya sonra hayatınıza kaldığınız yerden devam edin.

ha son olarak, film kendi alanında bir şahaser değil. tam arkadaşlarla seyretmelik film yapmışlar, toplaşıp seyredin işte.

(kumdan kale - 14 Ocak 2014 17:05)

--- çok önemli spoiler ---

arnold var. herkesi öldürüyor. birini öldürmüyor sadece. onu da çok pis dövüyor. bitti...

--- çok önemli spoiler ---

(sicarken oldurulen kral - 20 Şubat 2014 18:57)

arnold'dan tarantino tadı. bir yerlere danny trejo 'yu da sıkıştırsalarmış tam olurmuş.

(ed gein jr - 7 Mayıs 2014 22:19)

yönetmen kim jee-woon imzalı 2013 yılı yapımı türkçe'ye "geçit yok" olarak çevrilmiş komedi ile harmanlanmış aksiyon film.

ünlü uyuşturucu baronu gabriel cortez fbi'ın elinden kaçmayı başarır. kullandğı araçla hızla meksika sınırındaki ufak bir kasabaya doğru ilerlemektedir. kasabanın şerifi ray owens önlem alarak bu geçişi durdurmaya kararlıdır.

filmin ilk yarısı aksiyonken ikinci yarı johnny knoxville'in oyuna girmesiyle komediye dönüyor. vakit geçirmek için iyi bir tercih, izlenebilir.

(bu tabanca bu cakmak - 19 Haziran 2014 16:45)

kim jee-woon; filmlerini severek izlediğim, sıkı takipçisi olduğum güney kore sineması'nın önemli yönetmenlerinden bir tanesi. daha önce park chan-wook ve bong joon-hon'un yaptığı gibi o da ülkesinden dışarı çıkıp hollywood sularında şansını denemiş.

stoker, wook adına farklı bir deneme, snowpiercer da bir denemeden ziyade başlı başına harika bir distopya örneği idi. woon ise the last stand'le daha önceki işlerinden hem daha farklı bir konsept hem de daha farklı bir yönetmenlik anlayışı ile karşımıza çıkıyor.

öyle ki filmde en beğendiğim kısım; arnold schwarzenegger'in oldukça içten şerif performansı oldu. kafeterya'nın kapısını omzuyla kırıp bodoslama yere serildikten sonra insanların iyi misin şerif soruna verdiği yanıt aslında tüm filmin izleyicide bıraktığı en hoş "sürpriz".

fakat tabii ki burada orta karar bir yönetmenin, başarılı çatışma sahneleriyle dolu, kanı esirgemeyen, sadece konu olsun diye oluşturalan bir hikayeden yola çıkarak kotardığı bir filmden bahsetmiyoruz. a bittersweet life, i saw the devil gibi filmler yapan bir yönetmenden tabii ki ilk hollywood denemesinde daha "unutulmaz" bir iş beklediğimi söylemeliyim. fakat sebebibi bilmesem ve anlayamasam da sanırım yönetmenden istenen de yönetmenin istdiği de bu yönde değil.

karşımızda eğlenceli, önemli bir nokta olan" süresi" gayet makul, aksiyonu ve oyunculuklarının bu aksiyondaki fiziksel performansları gayet yerinde bir seyirlik film duruyor.

(umutsaoirse - 30 Temmuz 2014 02:25)

arnold amcamın çıtır çerez vakit geçirmelik aksiyon filmi. adam feci yaşlanmış, terminatörün torun sevme zamanıdır artık.

(bumblebee1938 - 28 Ekim 2014 09:52)