seyrettim elbette.
seyrederken aklımda ilk keşfettiğimiz zamanlar dolandı durdu. üniversitedeydim, hayat yeni başlıyordu. koskocaman, maceralarla dolu bir ömür.
bu son dört bölümü izlerken aklımdan geçenler boğazıma takıldı, söyleyemediğim her şeyi yuttum. ve tabi yaşayamadıklarımı da.
16 yıl geçmiş.
büyümüşüz.

ve hiçbirimiz yalnız değilmişiz....

(cicumon - 27 Kasım 2016 00:06)

efendim kendim gibi butun bolumleri izlemis iki arkadasimla beraber, ciktigi gun dort bolumu birden izleyerek son sezonu da bitirmis bulunuyorum. karisik duygular icindeyim. kesinlikle cok uzun suredir gormedigim ama cok sevdigim arkadaslarimi yeniden bulmus gibiyim. bunun getirdigi bir mutluluk var tabi ama ote yandan da buyuk bir hayal kirikligi var. aciklamasi asagida

--- spoiler ---

hayal kirikliginin en onemli nedeni dorduncu bolumun sonu. bir kere ben nedense kafamda hep bu sezon gercek bir son olacak ve rory'nin sonunu ogrenicez diye kurmustum. dolayisi ile hangi erkekle beraber olacagini hala bilmiyor olmamiz bir sorun iken bir de ustune bebegin babasi kim sorunu ekledi (adaylarimiz logan, wookiee ve paul - her ne kadar paul ile iliskisi olduguna dair net bir kanitimiz olmasa da sonucta resmi olarak sevgili olduklari icin, bizim gormedigimiz zaman dilimlerinden birinde beraber olmus olabilirler).
baska bir hayal kirikligi izledigimiz bazi seyleri neden izledigimizi bilmiyor olmamiz, mesela o muzikal sahnesi, benim kacirdigim bir anlami ya da hikaye icin bir onemi var mi bilmiyorum ama cok zorlama duruyor.
ote yandan bazi konulara giris yapip sonra bu konulari aciklamamis olmalari da canimi sikti. mesela emily'nin dogumgununde aldigi mektup, oyle bir mektup var miydi, kimden geldi, ya da bebek meselesi, o kadar kliniklere falan gidildi sonra ne olucak, april'e ne olucak, rory is olarak ne yapacak, simdi yani geri donmus mu oluyor bu durumda, jess ne yapiyor ne yapacak, aralarinda bir sey olacak mi. dragonfly buyuyor mu, orasi tutacak mi, michel kalacak mi?
ve son olarak diger begenmedigim nokta bazi karakterlerin (christopher ya da dean gibi) sadece bir sahne icin girip cikmalari, kopuk kopuk olmus, konular birbirine daha guzel baglanabilirdi belki de, mesela paris ya da logan konulari guzel islenmis, ama diger karakterlerin cogu sadece onlari da unutmadik iste herkes bu reunion'da bulustu demis olmak icin geri getirilmis gibi
--- spoiler ---

cok sikayet etmeyi aslinda pek sevmiyorum, hele boyle guzel islerden sonra, belki de beklentiler cok buyuk oldugu icin bu kadar hayal kirikligi yasadim, ya da 4 bolumu (6 saat) birden izlemek cok iyi bir fikir degildi, bana katilmayip aslinda super bir sezon oldugunu iddia edenler cikarsa cok mutlu olurum.

(pandera - 27 Kasım 2016 01:12)

tadi damagimda kaldi. eve donmek gibiydi.

(lae - 27 Kasım 2016 06:59)

dizinin yaratıcısı amy sherman palladino (ve kocası), orijinal dizinin son sezonunda yoktu ve diziyi planladığı gibi bitirememişti. bu yüzden de kimselere söylemediği o son dört kelimeyi duyamamıştık. bu şekilde duymuş olduk. o nedenle mini serinin sonu, hikayenin devamı geleceğinin değil, istenilen şekilde bitirilmiş olduğunu gösteriyor. (tabii yine de devamı gelirse tadından yenmez, o ayrı.)

buradan aşağısı çok ağır spoiler

--- spoiler ---

meşhur son dört kelime "mom, i am pregnant" (anne, hamileyim). çocuğunu, annesi gibi, bana kalırsa stars hollow'da (muhtemelen evinden çalışan bir yazar olarak) büyütecek ve annesinin pattern'ini tekrar eden bir rory görüyoruz. eğer palladinolar 7. sezonda dizide kalsaydı muhtemelen bu repliği o zaman duyacak ve lorelai ile luke'un düğününü o zaman görecektik (şimdi 9 sene beraber yaşayıp evlenmelerini görmüş olduk). hatırlarsanız logan, 6. sezonun sonunda ingiltere'ye gitmişti. palladinolar'ın yokluğunda senaristler onu sezon ortası geri getirdiler ve hikaye başka bir yere gitti. amy olsaydı onu orada bırakacak, ilişkiyi yeni bölümlerde bu hale getirecek ve böyle bitirecekti muhtemelen. o nedenle yeni bölümlerde logan ingiltere'deydi. rory'nin annesinin pattern'ini tekrarladığı fikrinden devam edersek, rory çocuğu doğurmayı ve yalnız büyütmeyi seçecek. bunu kendi babasıyla konuşmasında çok net anlıyoruz. baba da muhtemelen logan. çünkü lorelai için christopher neyse, rory için de logan o. aralarında bağ var, yıllar süren git gelli bir lişiki var, kopamıyorlar, ama doğru kişi o değil yine de. bana kalırsa doğru kişinin jess olma ihtimali yüksek. bir kere jess hikayesine bir son, bir kapanış yazılmamış ve çok hafif de olsa bu meselenin tam olarak kapanmadığı hissettirilmiş. ayrıca jess, rory'nin yaşadığı kimlik bunalımlarında, hayatında ne yapacağını bilemediği durumlarda ona doğru yolu gösteren ve destek olan kişi olarak karşımıza çıkıyor. yale'e dönmesi, annesiyle barışması, gazetecilikte tıkandığında kitap yazarlığına geçmesi, yazmak istediği hikayeyi bulması hep jess'in sayesinde oluyor. burada tabii ki rory için jess eşittir lorelai için luke. bu nedenle zamanı geldiğinde bir araya gelebilirler ama yeni bölümlerin sonu bunu göstermiyor çünkü esas meselemiz rory'nin kiminle beraber olduğu değil. esas meselemiz "mom, i am pregant" yani döngünün devamı. yani rory'nin anne olması ve çocuğunu bir baba olmadan büyütmesi. zaten amy sherman palladino, orijinal seri bittiğinde "kafamda rory için başka bir yol vardı" demişti. rory, annesinin ve kendisinin hikayesini romanlaştırıp kitap yazarlığına geçiyor ve bildiğimiz gilmore girls'ü yazmaya başlıyor, bu esnada da annesinin izinden giderek çocuğunu (bence) stars hollow'da büyütmeye karar veriyor. bu anlamda dizinin sonu tatmin edici. yine de devamı olsun istemez miyiz? çok isteriz.
--- spoiler --

özlediğimiz, içimizi ısıtan, yer yer hüzünlendiren, yer yer güldüren bir kapanış.

(mandala - 28 Kasım 2016 12:41)

gözlerim dolu dolu izliyorum; sanki yıllardır uzaktaki aileme kavuşmuşçasına da mutluyum. insanın karakterlere karşı bir bağ geliştirmesi ve onları sevip, hayatının bir parçası gibi hissetmesi garip bir duygu, hiç gelmeyecek birini özlemek gibi. tam anlamıyla bıraktığımız gibi her şey, hiçbir şey sırıtmıyor. gerçekten iyi kotarmışlar bu kadar yıl aradan sonra...

(candyline - 28 Kasım 2016 18:40)

eski bir arkadaşa kavuşmuş gibi sevinerek ve hüzünlenerek izleyip bir solukta bitirdiğim dizi.
devam edecek mi ay olabilir mi öyle bir şey gerçekten lütfen olsun çünkü.

--- spoiler ---
rory nin jess e hala şans vermemesi kalbimi kırıyor.
--- spoiler ---

(svestika - 2 Ocak 2017 00:57)

resmen günün sürprizi oldu benim için.

netflix'i o kadar çok duyuyorum ki bu ara, bir aylık ücretsiz deneyeyim dedim. dizilere bakarken de gilmore girls'ü gördüm. gülümseyerek selam verip geçtim ve birkaç yeni dizi izledim ilk heyecanla. sonra da dayanamayıp geri döndüm ve anılarımı tazeleyeyim ilk bölümüne bir bakayım dedim. bölümlere bastım sadece 1 sezon görünüyor. halbuki diğer bitmiş dizilerde bütün sezonlar var. tuhaf geldi ama nasıl olsa hepsini baştan izlemeyeceğim diye bastım 1.sezon 1. bölüme.

açılışta o sıcacık kasaba ve güzeller güzeli lorelai, biraz sonra da rory göründü. bu kız ilk bölümde daha küçük değil miydi yahu? sanki zayıflamış, uzamış, genç bir kadın olmuş. üstelik londra'dan geliyor ve iş hayatından bahsediyor. durdurdum geriye döndüm bölümün adına bakayım diye. o sırada gilmore girls yazısının altında çok daha küçük puntolarla a year in the life'ı gördüm. ardından da finalden 10 yıl sonra çekilmiş 4 bölümlük devam serisi olduğunu keşfettim. yıllardır friends için beklediğim şey gilmore girls için yapılmış ve netflix yüklemesem muhtemelen haberim olmayacaktı.

şu anda birinci bölümünü bitirdim ve çok mutluyum. izini kaybettiğim eski dostuma yıllar sonra tekrar kavuşmuş gibi. aradan yıllar geçse de daha dün görüşmüşüz gibi. teşekkürler netflix.

(pamuk beyazi - 10 Ocak 2017 03:35)

koşun yeni haber var.
netflix yeni bölümler için dizinin yaratıcıları amy sherman palladino ve dan palladino ile ön görüşmelere başlamış bile.

(mandala - 7 Mart 2017 20:50)

yaşasın hayat döngüsü.

merhaba hayat tarafından çiğnenip tükürülmüşler, merhaba evinin yerini enlem, boylam ve derece ile söyleyebilen fakat alt kattaki bakkal tarafından kandırılanlar, merhaba terziler tarafından sokak ortasında dövülenler, merhaba derslerden hep yıldızlı pekiyi alıp sonunda sınıfta kalanlar...

izleyerek büyüdüğüm, kendisinin okulun yıldızı olduğu gibi hayatın da yıldızı olacağından emin olduğum karakterin, olamamasını izledim... biraz kırgınlığım var tabi senin üzerinden hayata. kısmet değilmiş.

(kalemkolik - 22 Mart 2017 12:47)

7 sezonu bitirip üzerine hemen 10yıl sonrasını izlemiş biri olarak başta pek ısınamadım. sonra her şeyin yerli yerinde olduğunu görünce yine içine girebildim atmosferin. patty’nin zayıf hali ve sookie’nin sesi dışında değişen hiç bir şey yok gibiydi.

--- spoiler ---

rory’nin tüm ergenlik ve gençlik dönemi boyunca “muhteşemsin” pohpohlaması, idealist tavırları ve ideallerinden sonra sonu üzücüydü. ne iş ne aşk hayatı iyi gitmemiş, hayatında hiç bir şey yerine oturmamış halde olması çok tezat oldu. mutlu son sadece lorelai ve luke için yazılmış.

lorelai’ın yine annesinden borç istemesi ve hayat döngüsüne diye kadeh kaldırması, rory’nin annesinin hayat döngüsüne biraz benzer bir yolda olması hikayeyi uzatmak için iyi bir yol aslında.
logan konusuna gelince; çok ilginç oldu, bunca sene sonra bile aşıklarken konu havada kaldı. yeni mezun ve işini batırıp meteliksiz kaldığında evlenme teklifi etmiş ve ailesine kafa tutan logan’dan türk filmi modunda ailesinin uygun gördüğü kadınla evlenen logan’a dönüştü.

tüm sevgililer içinde en vasatı gibi görünen, kendisine yakıştırılmayıp da hayatını mahvedeceği düşünülen ve rory’nin yatmadığı tek adam olan jess ise yine kurtarıcı olarak girdi hayatına. son dakika bakışlarıyla muhtemelen o da kendinden olmayan bir çocuğa sahip olacak gibi durdu son bölümde.

benim nazarımda rory için mutlu son; kitabı beğenilen ve bu sebeple stars hollow’a ziyaretçi çekerek taylor’ın takdirini kazanmış, güçlü ve bekar anne rory’i görmek olurdu. tabi yine yanında jess’le mutlu bir bakışma ile.

--- spoiler ---

çok sıradan ama aynı zamanda sıradışı insanların güzel hikayesiydi. tekrar izlenmeyi bile hak ediyor.

(willdone - 12 Ocak 2019 21:39)