çok büyük kararsızlık içinde bıraktı beni..

30 mb'a typical mı kursam?
55 mb'a full mü kursam?

edit: hassiktir 20 mb da minimal versiyonuymuş.. napacam ya, arada dağlar fark var..

(schaker - 13 Aralık 2010 17:32)

"patients are asked not to vomit too much. thank you!" sozu kulaklarimizda cinlar halen daha, "patients are asked to be patient" ile birlikte.

etraf kusmuktan gecilmezdi. inanilmaz zevkli bir oyundu. halen daha en zevkli simulasyon oyunudur, daha zevklisi yoktur.

(spincrus - 18 Mart 2003 22:48)

amiga'da life and death oynama talihsizligine dusmus (bkz: #20798686) buyuk bir kitlenin ilk basta temkinle yaklastigi oyundu theme hospital. zira amiga'daki life and death oyununun asiri zor, karisik ve bunaltici yapisini deneyimlemek zorunda kalan, eglenecegim diye oturdugu monitor basinda kurtaramadigi hastanin morga gidisini izleyen kisiler agir depresyona girmis, "doktormus hastaneymis bana bunlarla gelmeyin" dusunce yapisini gelistirmisti.

neyse ki on yargilari kirip oynaninca gorulup gorulebilecek en eglenceli oyunlardan biri oldugu, muthis saran ve kolay kolay birakmayan bir oynanisi oldugu, efsane olacagi hemen belli oluyordu. kafasi sismis kocakafali hastanin kafasini igneyle balon gibi patlatip tekrar sisiren bir doktor varken kim dayanabilirdi ki oynamamaya?

cok da yazacak birsey kalmamis zaten hakkinda, yazilmasi gereken ziyadesiyle yazilmis. gorup gorulebilecek en efsane oyunlardandir, inanilmaz komiktir ama ayni zamanda cok saglam bir strateji oyunudur. hala daha arasira oynarim bu oyunu, oyle de bagimlilik yapar insanda.

hastane alanina tedavi odalarini sigistirmak icin asgari seviyede mimarlik bile gerekir. doktorlar penceresiz odada mutsuz olup depresyona girerken hademeler habire kaytarma pesindedir. hastalari sallamayan anonslar ("yerlere kusmaz misiniz lutfen" gibi) ve sert tavirli hemsireler inanilmaz iyi betimlenmistir. koridorlarda isitma asla yeterli derecede degildir. temizlik berbattir.

eger ki bu dediklerimi heyecan verici buluyor ama bilgisayar oyunlarini sevmiyorsaniz memleketin herhangi bir hastanesine de gidebilirsiniz. ayni seyler oralarda da var ama gercekte pek o kadar da komik olmuyor.

(lemre - 20 Ocak 2014 15:51)

hastane işletme üzerine kurulu ama hastane işletmek zorunda olmadığınız oyun.misal; boş alana birkaç adet cola makinesi,küllük, tuvalet ve bilardo masası koyarak pilarda salonu da işletebilirsiniz.

(sitare durmus - 21 Eylül 2004 18:04)

bir ev dolusu insanla oynadığımız, deliler gibi eğlendiğimiz, fare deliklerini yok etmek için önüne radyotör koyma metoduna başvurduğumuz, daha sora herşeyi bırakıp şurda bi fare deliği var hemen radyotör koyalım, burda da fare deliği var buraya da koyalım diyip, bi süre sora radyotör almaktan iflas ettiğimiz harika oyun

(queasiness - 28 Ağustos 2001 21:01)

aynı zamanda ses efektleri ve müzikleri de çok hoş olan bir oyundu kendisi. özellikle anons yapan bıkkın hemşirenin sesi süperdi. tam bir kevaşe havası ile konuşuyordu.
"patients are reminded not to die in the corridors."

(psi - 17 Eylül 2001 03:36)

az muayene odasi yapmissaniz hastalar koridorda birikmeye basliyor, cogu da yere kusuyordu.. temizlik gorevliniz azsa kusmuklar yerde kaliyodu.. doktorlar icin yaptiginiz dinlenme odasina tv, bilardo koyarsaniz, adamlar bilardo oynayip tv izlemekten hastalara bakmiyorlardi..

herkese komik gelmesine ragmen, ulkedeki devlet hastanelerinin buyuk kisminin da bu durumda oldugunu belirtmek lazim..

(osric - 17 Eylül 2001 12:54)

oyunu bitirmek icin su bilgilere ihtiyac duyulabilir;

1) hicbir zaman epidemic'leri cure etmeyi secmeyin, parasi neyse verin. yoksa beliniz bi daha dogrulmuyor(durust adam ilkesi)

2)en az 10 handyman kullanin (temizlik imandandir ilkesi)

3)duzenli surgeon yetistirin. (egitim sart modu)

4) - onemli- kesinlikle gp's office leri daginik yapin. her diognosis odasinin yaninda bir tane olsun.

5) 2 hatta son bolumde 3 tane reception desk bulundurun. (nerde cokluk..)

6) sık sık aparatlari yenileyin. pahaliya geliyor ama patlamalari sizden baya bir reputation goturuyor (bosch principle)

7) oyun rayina girince hizi arttirin, oyunu kazanmanizi hizlandirir. (acele giden prensibi)

8) depremlerin oncusunu hissedince en yavasa alin, tum aparatlari teker teker kontrol edin. 6 dan daha az kullanirligi olanlarin yenisini satin alin.
(kroyum ama para bende ilkesi)

9)gp's officelerde 4 den fazla siraya izin vermeyin. boylece homojen daigilirlar.

10) iki kisi research yapsin.

11) oyunun basinda hemen doktor alin, consultant lar ve specialistler sonra kalmiyor.

12) 8 kisiden fazla olan emergency leri reddedin.

bir de bonus: ikinci operating theatre 'i yapinca oyunda bir bug beliriyor. inflator ile bu oda birbirine giriyor.

(almagest - 25 Ocak 2005 23:10)

bu oyunu oynayan muhtelif kişilerin screen shotlarına bakmak suretiyle kişiliklerini tahmin edebileceğimi iddia ederim.

misal, benim inşa ettiğim hastanelerin her ek binasında mutlaka tuvalet bulunurdu. staff room mümkün olan en merkezi yere yerleştirilir, muntazam koridorlar, girişte büyük bir bekleme salonu, yeterliden de fazla handyman, ekstra doktor ve hemşire bulunur idi. binaların giriş ve çıkışlarındaki kapıların kenarlarına radyatör konurdu (içeri giren soğuk havanın hesabını da yapmış idim). odaların her birine mutlaka radyatör, yangın söndürme cihazı, çöp tenekesi ve bitki yerleştirirdim. fakat o odaların düzenlenmesi de apayrı bir olaydı. mesela psikatri odasının eşyalarının yerleştirilmesi büyük bir problemdi benim için. odanın en mükemmel şekilde dekore edilebilmesi için yeni bir bina satın aldığım olmuştur.

her yeni yılda doktor, hemşire ve handymanlerin maaşına mutlaka zam yapılırdı. sene içerisinde para kazandığım anlarda hepsine prim vermeyi de ihmal etmezdim.

oyunun ilerleyen bölümlerinde, 2 den çok binalı hastanelere birden fazla staff room yapardım. research departmanında iki reasearcher birden çalıştırırdım. param olduğunda bazı odaları yeniden dekore ederdim. bıkmadan usanmadan yeni doktorlar arardım, yetiştirirdim.

tabii, tüm bunları nasıl yapardım? oyunun hemen hemen tamamı borç harç içerisinde geçerdi. fakat oyunun sonlarına doğru rakip hastanelere büyük farklar atardım. borçlarımı ödedikten sonra tüm çalışanlara çifte zam yapardım ve oyunu öyle bitirirdim.

yani, buradan da anlaşılacağı gibi, planlı programlı biriymişim. estetik kaygılarım varmış. çalışanlarıma çok iyi bakarmışım. hayal gücüm genişmiş (kapılardan giren soğuk hava, ward da duvar köşelerine yatak koymama ("hasta bunalır orda"), vs. ).

yalnız buradan sevgili resepsiyonist hanıma teşekkürlerimi iletirim. evet kendisi anonslarını kevaşe havasında yapardı fakat oyunun sonuna kadar hiç problem çıkarmaz, ne zam ister ne de yorulurdu. her daim görevinin başında idi. (arada sırada acil hastaları yanlış pharmacy e gönderirdi ama olur o kadar artık..)

(esk - 13 Aralık 2001 18:49)

oyunun handyman diye tabir ettiği hademelerin modellemesi ve yapay zekası birebir ülkemizin biricik ssk hastanelerinden alinmistir. sonlara dogru on degil, yirmi degil, otusbeş kırk civari handyman istihdam etmeme ragmen orta caplı hastaneyi bok goturmesine engel olamadim. sonradan anladım ki bu ibnelere ne kadar bos staff room yaratırsan o raddede taşak kebabı yapıp cigara tellendiriyolar. "tohumunuza para mı saydım ulan" diye haykırdıgım bir delilik anında hepsine sktiri çekip, tüm odaları yıktım, boş hastanede fare avladım. esas rahatlık buymuş be birader, ne dert kaldı ne tasa.

(hallelujah - 24 Mart 2006 22:35)