film karakterlerinin bicogunu izlerken 'piskopat' olarak nitelendirebileceginiz, ilginc ve aslinda surukleyici bir konusu olan, jashua jackson'in da amator bir rolde oynadigi film.

(unearth - 5 Mart 2002 07:07)

todd bowden denen bir lise öğrencisi bi gün derste soykırım ile ilgili şeyler görünce merak edip deriince araştırmaya başlar, evinin yakınlarında yaşayan kurt dussander adındaki savaş suçlusunu ^* geçmişini anlatmaya zorlar. dussander her ne kadar hatırlamak istemese de, çocuğun düzenlediği bilumum alavere ve de dalaverelere alet olur. dussander eski günlerini andıkça olaylar gelişir.

diğer tüm filmlerinde olduğu gibi bunda da ian mckellen i izledikten sora "oha be kardeşim, bu heriften başkası olmazmiş zaten bu role" dememek elde değildir, ayrıca da ayıptır.

(arioch - 1 Nisan 2002 03:07)

bu etkileyici filmde kurt dussanderin ağzından almanca tek kelime dahi dökülmemesi dikkat çekicidir... ilginç bir diğer nokta da todd bowdenın okuldaki danışmanı rolünü filmde sürpriz etkisi yaratan david schwimmerın oynamasıdır...

(calhoun - 1 Nisan 2002 21:36)

kurt dussander'in intihar sahnesi ve arka planda çalan das ist berlin şarkısı ile hafızalara kazınan leziz film.

(minimalistdegilsindedilerkizvermediler - 21 Kasım 2007 00:48)

basket topuyla guvercin ezme ve firinda kedi sahneleri derinden etkileyici bir film olmakla birlikte oyle cok fazla abartilacak bir yani olmayan filmdir kanaatimce.

(zaknafein - 17 Ekim 2002 00:55)

(bkz: ku$ku mevsimi)(bkz: different seasons)

(set - 20 Ekim 2002 00:21)

stephen king oykuyu yazmis, bryan singer yonetmis, sayin sovalye ian mckellen oynamis, bu pisirmis, bu da yemistir. etkileyici tabir edebilecegimiz bir film olup sinemalarimizda oynamamis, oynamissa da kimse bana haber vermemistir.

(yok - 18 Ekim 2000 17:32)

biraz kenarda köşede kalmış çok iyi bir filmdir. filmin tatminsizlik üzerine olduğu da söylenebilir.

--- spoiler ---

öğrenci todd bowden, eski nazi kurt dussander'in hikayesini duydukça ona benzemeye başlar. todd da nazileşir. ilk başta dussander'e nazi kıyafetlerini zorla giydirir. sonra spor salonunda hiç acımadan basket topuyla kanadı kırık bir kuşun işini bitirir. todd'un kuşa yaptığı, eski nazinin bodrumunda rastladığı serseriye yaptığıyla benzeşir. iki savunmasız (kanadı kırık kuş ve yaralı adam) todd'un elinde can verecektir. öte yandan dussander de geçmişini örtmeye çalışsa da geçmişinden, edindiği alışkanlıklardan bir türlü kurtulamaz. nazi kıyafetini istemeye istemeye giydiğinde duramaması ya da evine gelen bir kediyi öldürmeye çalışması gibi... todd ve dussander bir elmanın iki yarısı gibidirler aslında. filmin başında todd dussander'e şantaj yaparken, ilerleyen anlarda şantaj kozunu ele alan dussander'dir. birisi yazıysa diğeri turadır.

film, nazizmin ve bütün bu işkencelerin kaynağını tatminsizlik olarak yorumlayı mümkün kılar. todd'un böyle sadist birisi olmasında ailesel bir travma yatmaz mesela. dışarıdan bakıldığında dört dörtlük bir hayatı vardır. iyi bir aile hayatı, başarılı dersleri vardır. ancak todd bununla yetinmez, başka bir şeyler arar. mezuniyet konuşmasında da ikarus'un hikayesini alıntılar. ikarus, kanatlarını okyanusu geçmek için kullanmamıştır sadece. yetmemiştir, ikarus tanrı olmaya çalışmıştır. bu açıdan bakıldığında ikarus=hitler=dussander=todd gibi bir eşitlik çıkar. bu eşitliktekilerin hepsi tatminsiz adamlardır çünkü. todd hariç şimdilik hepsinin sonu felaket olmuştur.

--- spoiler ---

(whatdreamsmaycome - 18 Ekim 2011 11:17)

filmin vizyona cikmadan once hatta proje asamasindayken bayagi bir yumusatildigi soylenir durur.

(insidious - 2 Mayıs 2003 22:43)

amerikan okullarında, zeki ve çalışkan hatta geleceği parlak öğrenciler için kullanılan bir deyim.

(back for more - 25 Ağustos 2013 21:54)

stephen king'in different seasons kitabında bulunan 4 hikayeden ilki.

--- spoiler ---

stephen king'in sonunu iyi bağlayamadığını düşündüğüm kısa hikayesi. olay örgüsü olayların gelişimi falan oldukça iyi. çocuğun gitgide nazi'ye benzemesi aynı onun gibi şarapçıları öldürmesi, sevgilisini yahudi diye suçlaması falan çok güzel işlenmiş. ancak sonunda dussander'in intihar etmesi ve todd'un kimliğim ortaya çıkacak nasılsa diye katliam yapması hikaye bitsin diye yazılmış üstün körü bir son gibi geldi bana.
--- spoiler ---

(solert - 19 Şubat 2014 11:01)

oldurmeye tesebbus sahnelerinde gondermeler oldugunu dusundugum film.

soyle ki:

kurt dussander'in sokakta buldugu bir kedicigi firininda yakmaya calisir.
todd bowden basket topuyla kanadi kirik guvercini oldurur.
ardindan ikisi beraber sarhos bir evsizi oldururler; ki evsiz, dussander'a escinsel imalarda bulunmustur.

bu sahnelerde kizil ve tonton kedi yahudileri, guvercin sakatlari, evsiz abi de escinselleri; yani toplama kamplarinda gaz odalarinda ve firinlarda katledilen gruplari simgelemektedir.

(deep in dark - 13 Şubat 2005 22:49)

filmdeki karakterler ne kadar sert görünse de kitabıyla karşılaştırıldığında oldukça hafifletilmiş olduğu anlaşılır. karakterler arasındaki denge çok iyi kurulmuş. bu denge filme kitaptakinden de iyi aktarılmış. eh üstüne bryan singer ve oyuncuların başarısıda eklenince tadından yenmez bi film çıkmış.

(chimerax - 10 Nisan 2005 02:42)

bir stephen king hikayesi. okudugu dergiler sayesinde nazi manyakligina ilgi duymaya baslayan ve geçmisini saklama çabasindaki eski bi nazi subayiyla gayet sapik (cinsel diil ama) bi iliskiye baslayan psikopat bi amerikan çocugunu anlatir... altin kitaplar'dan yayinlanmis 'kusku mevsimi' adli kitabin ilk hikayesidir. (ikinci hikaye de shawshank redemption adli filme esin kaynagi olmus, 'rita hayworth'u seven adam' baslikli hikayedir.)

(muhendis - 11 Ocak 2000 22:58)

en sonunda ele gecirdigim buyuk bir hevesle basina oturdugum sonunu nasil cektiler acaba diye beklerken zart diye cok cok basit ve alakasiz bir sonla bittigini gorup buyuk hayal kirikligina ugradigim muhtesem stephen king hikayesi. her ne kadar ian mckellan gene olaganustu bir performans gostersede (ozellikle nazi uniformasiyle yuruyup cocugun aklini basindan aldigi sahnede) king'in sinemaya uyarlanan cogu eseri gibi hikayeyle kiyaslandigini cok vasat kalmaktadir ama yinede dreamcatcher kadar buyuk bir fiyasko degil zevkle izlenebilir...

(janos - 5 Nisan 2006 16:54)