Oyuncular
  • "altıncı nesil yazar."
  • "ks. dorado (kiliç baligi takimyildizi)"
  • "(bkz: dorlar)"
  • "aynı zamanda bir star wars gezegeni."
  • "(bkz: carte d'or)ayrica, bir sozluk yazarinin nick'i."
  • "romence: aşık olduğunuz kişiden ayrı kaldığınızda hissettiğiniz özlem."
  • "(bkz: dor düzeni)"
  • "burdur'da iyi hizmet veren eli yüzü düzgün bir cafe-restaurant."




Facebook Yorumları
  • comment image

    (bkz: kapı)

    dün akşam keşfettiğim tadı damağımda kalan hint filmi. normalde amir khan'ın sosyal temalı filmleri hariç pek sevmem hint filmi. ölümüne acıtasyon, türk dizilerinin evrimleşmiş versiyonu gibi vıcık vıcık romantizm, 2 saat süren ve alakalı alakasız yerde başlayan şarkılar danslar... hiç bana göre değil.

    ancak bu film ezber bozuyor benim için. aşağı yukarı iskeleti belli olsa da, senarist bildiğin ters köşe yapıyor.

    --- spoiler ---

    web sitelerinde okuduğum yorumlara göre filmde iki kadının kesişen yollarını anlatıyor. ama bana bu yetersiz geldi, bence filmin konusu kocasını idamdan kurtarmak için yola çıkan kadın ve bu yolda edindiği arkadaşlıklar gibi.

    kadının kocası yurtdışında çalışıyor ve ev arkadaşı kazayla balkondan düşerek ölüyor. adamın üzerine kalıyor suç. arap kanunlarına göre idam edilecek. kadın yani ziynet bunu kabullenemiyor. mira* ise gencecik bir kadın. yeni evli. ancak kocasının ölümü üzerine dünyası başına yıkılıyor. kendi acısı yetmezmiş gibi kendi kültürlerine göre yas tutmak zorunda, dolayısıyla koyu lacivertten başka bir kıyafet giyinemiyor. gülemez, dansedemez. evden tapınağa tapınaktan eve. kimse dokunmuyor bile kadına. bu onu daha da yalnızlaştırıyor.

    ziynet bu kadını bulmak zorunda ve onun affettiğine dair bir belge götürmek zorunda. çünkü ziynet kocasının cinayet işlediğini düşünmüyor. bu yüzden kadın başına yola düşüyor. ölümüne sevimli ve filmi neşelendiren tek unsur olan bir adamla yolda karşılaşıyorlar, adam kadının çantasını çalıyor ve bu vesileyle tanışıyorlar ve kadına yardım ediyor.

    bu güzel arkadaşlığın yanında ziynet mira'yı buluyor ama ondan bu iyiliği istemek hiç de kolay olmuyor. bu iyiliği isteyinceye kadar da muhteşem bir dostluk başlıyor.

    filmde dinlerde ve doğu kültüründeki kadının yeri eleştiriliyor. ama bu eleştiriyi o kadar naif bir üslupla yapıyorlar ki ne müslüman darılıyor ne de öteki dinin temsilcileri. hatta bazen hangisinin müslüman hangisinin öteki dine mensup olduğunu bile karıştırıyorsunuz.

    zaten verilen mesaj da önemli olan hangi dine kültüre bağlı olduğun değil önemli olan nasıl yaşamayı seçtiğindir vediğin kararların ve bunun arkasında durabilmendir.

    ---
    spoiler ---

    film çağımızın ilgi hastalığı olan erotizme, argo dile, romantizme zerre ihtiyaç duymuyor. onlar olmadan da kendisini taşıyabiliyor.


    (crysisanthem - 11 Ocak 2015 14:00)

  • comment image

    devasa boyutları nedeniyle "colossus" diye tabir edilen bronz rodos heykeli, iö 292 - iö 280 yılları arasında rodos'lu heykeltraş khares tarafından yapılmıştı ve helios'u tasvir ediyordu. kaidesi hariç, kendi yüksekliği 30m'den fazla olan heykelin altında şunların yazıldığı sanılmaktadır: "ey güneş (helios), dor kavminden gelen rodos halkı, başı olympos'a değen bu bronz heykeli, savaşın azgın dalgalarını yatıştırıp şehrini düşmandan aldığı ganimetlerle taçlandırdığında senin adına dikti. onlar, denizlerde olduğu gibi, karalarda da özgürlük ve bağımsızlığın güzelim meşalesini tutuşturdular. çünkü karalar ve denizler üzerinde hakimiyet, herakles'in soyundan gelenlerindir".

    (bkz: dorlar)


    (ibisile - 3 Temmuz 2017 18:10)

Yorum Kaynak Link : dor