michael scofield'in etkisinde kalarak öğrenmeye karar verdim ben de birçokları gibi(ah michael ah, dövmelerine gurban oldugum.. duydum ki öldürmüşler seni, başımız sağolsun..) zamanında sevdiceğe mektup yazarken bir anda aklıma gelmesiyle önce bir kutu , içine michael'in yaptığı ördek benzeri figürlere kıyasla çok daha güzel bir turna(5 yıldızlı zorluk seviyesi-gurur duydum kendimle) ve bir sürü kalp yaptım origami sayesinde. a4'le yapılan nesneler sınırlı. a4'ü kesip mükemmel kareler elde etmek de zor ama istesek olur bence.. ama bir yeri yanlış mı katladın, bir köşede ufak bir yırtık mı oldu, hiç affetmiyor, sonraki aşamalarda rezil ediyor bütün figürleri. ilk başta zor ama alışınca farklı nesneleri ve daha zorlarını denemek istiyor insan. şekillerle ve animasyonlarla anlatımın bulunduğu farklı kategorilerde bol çeşit barındıran bir site için: http://www.origami-club.com/en/

(anhydra - 11 Eylül 2009 10:46)

harbi harbi sanat hakkaten. televizyonda japonun teki eiffel kulesi'ni yapmisti 10 dakikada..ooolece kalakaldim

(mikado - 7 Ağustos 1999 00:00)

günümüz türkiyesinde, ciks işyerleri çalışanlarına takım çalışması, yöneticilik gibi şeyler öğretirken yaptırılan sanat.

(ravel - 7 Ağustos 1999 00:00)

bizde elisi kagidi olurdu bi tarafi beyazdi ama o kadinda cok guzel ses cikaran iki tarafi da renkli kagitlar vardi...

(hera - 17 Ağustos 1999 00:00)

şizofren sanatlar alanında 3 numaralı sanat.

(glaucus atlanticus - 22 Haziran 2013 22:48)

bugün delirmeme ramak kalmıştı. bak saat 12'yi geçmiş hala işten geldiğim kılıkla oturuyorum. köpekler 2 senedir büyüttüğüm çiçeği yemişler, çiçek halının üzerinde paramparça duruyor. onu da toplamadım. köpeklere de çok küstüm, kızdım o yüzden kendimi odama kapadım, yoksa kızdığımı anlayabilirlerdi, üzülürlerdi. viyk viyk dediler acıdım çıktım. biraz topitop yedim. somon burger söyledim, iğrençti. patatesi hardala bandırmak bile keyif vermedi. üstelik evde şahane bir hardal var. herkesten nefret ettiğime karar verdim. en çok da istanbul'dan. taşındım sonra içimden, rize'ye. o sırada arkadaşım ne yaptığımı sordu. halıda ters duran terliği ve parçalanmış çiçekleri çektim yolladım. o terliği düzeltir misin takıntım var dedi. gidip bütün terlikleri topladım hepsini ters çevirip koydum, 8 çift terlik, onun fotosunu yolladım. ağladı. sonra acıdım düzgün yapıp çektim. küçük beyaz dolabı açtım. içinden origami kağıtlarını çıkardım. yıldızlı ve çiçekli olanı seçtim. bir turna ve bir yengeç katladım. şimdi artık üstümü değiştirmeye gidiyorum. geçti sinirim.

(selfishgene - 4 Ocak 2014 00:26)

''origami'', dedim, ''tam bana göre''. kolları sıvayıp bir kuğu yaptım, adını da süleymaniye'de fotoğrafçılık yapan sadri abi koydum.
yaptığım şeyin sanat olduğu apaçık ortadaydı elbette. dolayısıyla sanat sanat için midir yoksa halk için mi tartışmaları, louvre müzesi'nden gelen ısrarlı teklifler, efenim eserimdeki ne bileyim rodin ne bileyim anish kapoor esintileri, tokyo'ya yaptığım seminer yolculukları, origami sanatı hakkında yazacağım kallavi kitaplar derken düşünmem gereken konular aldı başını götürdü.
sonra bir fotoğraf gördüm, adam kağıttan gerçek bir kadın yapmış adeta. bi' ona baktım, bi' kendi sanatıma(?) baktım...
sadri'mi de aldım kaçıyorum şuan. sanatımı sanat saydırabileceğim bir yere. ne bileyim, mesela amazon ormanları?

(o my god they killed kenny - 5 Aralık 2014 17:29)

bir sürü şey denedim ama en güzeli turna işte napalım. ben de mecburen habire turna katlıyorum. şu an ev turna havaalanı gibi. isteyen varsa yollayayım:/
en son yaptıklarımı göstereyim mi? zorla göstereceğim.
tatatataaaam yavru turnalar.

(selfishgene - 14 Ağustos 2015 16:13)

ebay'dan bir saat aldım. casio, süper bir dijital saat. japon kardeşimiz sağolsun kargo paketinin içine bir origami koymuş, saatten daha güzel.

japon/çin el sanatı demek kafası çalışan adamlara haksızlık gibi sanki. bu origami ile mühendislik/elektronik sektöründe büyüme arasında kesin bir ilişki vardır.

(stefan kuntz - 27 Ağustos 2015 16:57)

çocukluğumuzda cumartesi sabahları bize öğretilmeye çalışılan kağıt katlama sanatı.
kadının adı zuhal aytüre idi,ben çok heveslenmeme rağmen kadının anlattığı şeyleri yapamaz,her program sonunda zırlardım(bkz: salak)bu halimi gören dayım bana ingiltereden kocaman bi origami kitabı getirmişti,kitabın yazarı bilin bakalım kimdi???(bkz: oha)(bkz: dumur)(bkz: hüsran)

(razzmatazz - 25 Eylül 2001 07:06)