Deney / 11 Kült / 19
  • "(bkz: ölmek için güzel bir gün)"
  • "flatline'da zamanında headbang yapanlara takılabilecek isim."
  • "müthiş bir fikir,denemekte kesinlikle haklılar*.kiefer sutherland ve kevin bacon'ı takdir etmeden de geçemedim"
  • ""ölmek için güzel bir gün" cümlesiyle başlayıp, "ölmek için kötü bir gün" cümlesiyle biten, gerçek bir gerilim."
  • "cool ve ateist genç doktor rolünde izlediğimiz kevin bacon, filmde yaşadığı ölüm deneyimi sonrası tanrıya inanmaya karar verir.**"
  • "julia roberts'in guzellik kavrami ile nekkkadar alakasiz biri oldugunu tekrar hatirlatan film."
  • "kiefer sutherland'ın dışında julia roberts, kevin bacon ve william baldwin gibi ünlü isimleri içeren oldukcana güzel konulu, bol yakışıklı dolu film"
  • "ulkemizde cizgi otesi ismi ile gosterilen film."
  • "genclerin macera yasadigi her filmde oldugu gibi sisman arkadasimizi macera disinda tutan film.(bkz: good day to be alive)"
  • "ölümün çekiciliği sonucu ne olursa olsun sınırlarını aşma hissi... geçmişin bedelinin ödenmesi... insanı kesinlikle çizginin ötesine götüren bir film.!"




Facebook Yorumları
  • comment image

    çoğu kişinin parliament pazar gecesi sineması'nda deneyimlediği filmdir. henüz çıtır keifer, kafayı kırmış paso dayak yemektedir. artık kardeşlerini sayamadığımız baldwin ailesinden üç buçukuncu william'ın sapık doktoru canlandırdığı, julia'nın masaya yatırılıp sütyenli kaldığı filmde kevin bacon da şöyle uzanıp çocukluğuna döner vs.. teoman da şarkı yapmıştır bu filmden. tabi filmin ahlaki ve bilimsel yönü tartışmaya açıktır. dini bir ritüel gibi ya da bilimkurgunun dinsel görevini gerçekleştirmesini ve benzeri görüşleri bir yana bırakırsak bir çok insanın "flatliners vardı ne güzel filmdi lan ", "evet ya" * şeklinde diyaloglara neden olan ortak noktası olan bir film olmuştur.

    (bkz: sopaya doymayan tüyü bitmemiş jack bauer)


    (jael - 12 Ekim 2007 17:13)

  • comment image

    yıllar önce izlenmesine rağmen, konusu yıllarca akıldan çıkmayan, ülkemizde çizgi ötesi adıyla gösterilmiş film. henüz batman serisini elini yüzüne bulaştırmamış joel schumacher, the lost boys'dan sonra tekrar dikkatleri üzerine çekmesine neden olan filmin yönetmen koltuğunda. iki yıl sonra sharon stone'la ateşli bir maceraya* atılacak michael douglas ise herşeyden habersiz filmin yapımcılığını üstlenmiş. oyuncu kadrosu rüya gibi. joel usta, bu yılki galatasaray gibi bol yıldızlı, koşan ve tuttuğunu koparan bir kadro kurmuş. daha önceden de çalıştığı kiefer sutherland yine başrolde. ileride de phone booth'da devam edecek ortaklığn kökleri iyice filizleniyor. pretty woman'la ortalığı ayağa kaldıran güzeller güzeli julia roberts filmin canyakan güzel kontenjanında. six degrees of kevin bacon adlı projesinin üzerinde çalışan kevin bacon da kendisine gelen film teklifini gözü kapalı kabul etmiş ve kadronun güzel bayanın gönlünü çalan asi çocuğu oluvermiş. baldwin kardeşlerin bilmemkaçıncısı william baldwin ise ileride de üzerine yapışacak karı kızla haşır neşir olmayı iyi bilen genco rolünde. grubun şişman ve tırsık olan ve film klişelerinin aksine başını derde sokmayan üyesini ise oliver platt canlandırmış. ileride ünlü bir oyuncu olacak hope davis ise ilk film tecrübesini yaşıyor. bir ilk film için oldukça şanslı bir seçim.
    bu kadar ünlü ve kaliteli yıldızı fenerbahçe gibi harcamaktansa galatasaray gibi ileride de ses getirecek bir sonuçla buluşturmaya kararlı joel schmacher sürükleyici ve insanı içine çeken bir konu yaratmış. başını nelson'un çektiği bir grup tıp öğrencisinin kendilerini kısa süre için öldürüp tekrar diriltmesini ve ölümden sonra ile ilgili araştırmalarını anlatan filmin bir diğer başarılı noktası da renk ve kamera kullanımı. özellikle filmin giriş sahnesi defalarca izlenmeyi hakediyor. etkileyici bir müzik eşliğinde geniş açı ve karaktere yapılan zoomla açılan sahne nelson'un today is a good day to die repliğiyle doruk noktasına ulaşıyor. diğer bir güzel kamera kullanımına örnek de; joe'nun evini ilk görmemiz, kameranın önce alt kattaki üzerinde "sex drugs rock'n'roll" yazılı üç posteri, sonrasında da üst katta sevişen joe ve hatunu göstermesiydi.
    ölümden dönenlerin yanlarında günahlarını da getirdiğine değinen film, nelson'un yaşadıklarından sonra, gruptakilerin gördüklerinin halüsinasyondan çok gerçek fiziksel görüntüler olduğunu anlatırken bizleri de sürükleyici bir kovalamanın içine çekmeyi başarıyor. hey yavrum hey cümleye gel, al bunu film tanıtımı olarak koy.
    yıllar sonra bile izlediğimde ilk seferdeki zevkin ve heyecanın aynısını tattım. sonuna kadar gözümü kırpmadan, acba noluyordu heyecanıyla hop oturdum hop kalktım. harika film, izleyin, izlettirin.


    (crowley - 13 Aralık 2008 16:01)

  • comment image

    bir kaç tatminsiz tıp öğrencisinin "bu tarafta yemediğimiz halt kalmadı, bakalım ötede ne varmış" diyerekten kendilerini öldürüp öldürüp diriltmelerini konu alan film. bu münafıkların başında nelson adında bir terbiyesiz vardır ki, her şey bunun başının altından çıkmaktadır. bunun dışında grup reyçıl adlı sorunlu bir genç kız, joe adında bir pervert, david diye bir saftorik ve randy diye bir tırsaktan oluşmaktadır.
    içinde bir hayır olamayacağı başından belli bu eylem, nihayetinde gençlerin başına türlü işler açacaktır, olaylar gelişecektir.


    (bitter - 3 Ekim 2002 14:35)

  • comment image

    müthiş bir fikir,denemekte kesinlikle haklılar*.kiefer sutherland ve kevin bacon'ı takdir etmeden de geçemedim


    (karakedi - 10 Mayıs 2003 00:39)

  • comment image

    şu anda cnbc ede yayınlanan, gerilim açısından fevkalade kelimesi ile niteleyebileceğim film.
    bu kadar yıl sonra izleyince, şimdinin artizlerinin yıllar önceki çıtır hallerini görmek de hoş oluyo, o ayrı.


    (cnbce - 10 Mayıs 2003 04:31)

  • comment image

    cool ve ateist genç doktor rolünde izlediğimiz kevin bacon, filmde yaşadığı ölüm deneyimi sonrası tanrıya inanmaya karar verir.**


    (feanor - 10 Mayıs 2003 18:42)

  • comment image

    starda kaç defa verildiğini ve kaç defa seyrettiğimizi hatırlayamasam da ,kendi ölümleri için iddiaya girdikleri sahneler,dakika yarışları ,"flatline" dedikleri anlar , kırmızı banyolar hep aklın bir kenarındadır.ayrıca nelson tiplemesi cool imajıyla filme damgasını vurur.o dönemde julia roberts ile kiefer sutherlandin bir dönem nişanlı olup düğün günü nişanı bozdukları söylenir.filmi bir arkadaşınıza anlatırken ne kadar iyi bir hikayesi olduğunu anlıyorsunuz ama yine de güzel film.


    (jael - 15 Mayıs 2003 00:44)

  • comment image

    adrenalini ust seviyeye ta$iyan bir filmdir. insanin ister istemez gecmi$iyle yuzle$mesini, "acaba benim de gecmi$imde boyle abukluklar var mi?" paranoyasini ya$amasini saglar. filmdeki acinacak tek canli ise ayaklari sakat kalan zavalli kopeciktir.


    (trawmatolog - 13 Eylül 2003 11:54)

  • comment image

    yıllar önce küçükken star'da izleyip, beğendiğim; bir de acaip korkuğum bir filmdi. film bitince banyoda her an aynadan ölü göreceğim gibi paranoyalar yaşamıştım. dün bakalım nasılmış diye tekrar oturdum televizyonun karşısına ve de gayet güzel bir gerilim filmi olduğunu gördüm, sevindim; küçükken de filmden anlıyrmuşum canım dedim. her ne kadar ateisti dine döndürmesi, aman allah baba çarpar mesajları insanı rahatsız etse de, gayet etkileyici ve şahane çekilmiş gerilim sahneleriyle güzel bir film. yalnız senaryo yazarları rachel'ajulia roberts büyük haksızlık yapmışlar; ayıp arkadaşım, hiçbir suçu yok ki kızın.

    bu arada bilgim olmasa da fazla, filmde adamın kalbi durunca şah diye, beyni de öldü bunun, o yüzden beyin hayal görmüyor, gerçek bunlar gerçek gibi inandırıcılıktan uzak açıklamalar yapıldıysa da, ölümden dönenlerin(yani kalbi bir süreliğine duranların) hepsinin bir tünelin ucununda parlak bir ışık(tanrı) gördüklerini, güçlü bir güven duygusu ve rahatlık hissettiklerini söylemeleri böyle antin kuntin işlerle uğraşanlara ilginç geliyormuş, gelmesin. zira beyin vücuttan herhangi bir tepki alamayınca marifetli bir yerlerinde sallayarak o boşluğu dolduruyormuş kendi kendine, ve güven duygusu vs. veriyormuş; o yüzden de bütün deneyimler benzeşiyor.(bütün ofu deneyimlerinin benzeşmesi ve hepsinin uyduruk amerikan yerleşim birimlerinde olması da ilginçtir, ne yazık ki konumuzun dışında) son olarak anlamsızca uzun entyrimi bitirirken cnbce'ye beni çocukluğuma döndürdüğü için teşekkür edip, sevgili sözlük yazarlarına sabah kadar beklerseniz yaklaşık 20 sn. reklamla izleyebilirsiniz filmleri diyorum.


    (kurulananfok - 25 Ekim 2003 16:18)

  • comment image

    bilimde etik konusunda düşündürten filmlerden biri. etiği ezip geçmeden bilimsel ilerlemenin mümkün olmadığı gerçeği bu filmde de görülmüştür. filmin verdiği mesaj ise tamamen izleyicilerin bakış açısına göre değişmektedir. bana göre tek mesajı ölmeden önce günahlarınızı affettirin, ancak bunu dua ederek ya da tanrıdan bunu yapmasını bekleyerek değil, yüzleşerek yapın gibi bir görüştür.
    malum yolculuk ve sanrılar sırasındaki görüntüler muhteşemdir. yeni nesil gerilim filmlerinden farkı ve üstünlüğü de apaçık ortadadır.


    (chilar - 22 Şubat 2004 00:13)

  • comment image

    ölümün çekiciliği
    sonucu ne olursa olsun sınırlarını aşma hissi...
    geçmişin bedelinin ödenmesi...
    insanı kesinlikle çizginin ötesine götüren bir film.!


    (blood rain - 5 Ağustos 2004 18:07)

  • comment image

    güzel fikir, güzel oyunculuk, güzel çekimler... ufak yaşta izlendi mi felsefeye sürer adamı, metafiziğe yordurur!
    ölüme koşup günahla dönen süvariler'dir bunlar. ölüme koşturmanın burukluğuyla dönerler maceralarından!
    sürükleyici, oldukça sürükleyici bir film, izlenesi...


    (aksa - 13 Eylül 2004 00:43)

  • comment image

    tam adi ahmet flatliners. "konjuge bestiality ve transandantal formasyon" isimli kitabiyla neomorfizm akiminin temsilcisi haline gelmistir. toplum tarafindan "ne o morfinci olmussun" gibi kirici sozler isitmesine ragmen ondokuz ciltlik eserini 132 yasinda japonyanin baskenti nokya'da bitirmeyi basarmis, washington post tarafindan yuzotuziki yilin en super insani secilmistir. (bkz: ahmet fenomeni)


    (barbie - 21 Kasım 1999 17:08)

Yorum Kaynak Link : flatliners