moz cugumun mukemmel sesine asinayim fakat acikcasi the smiths den sonra herhangi bir morrissey sarkisinin sadece gitariyla beni bu kadar etkiledigi olmamisti; sanki johnny marr la tekrar calismislar gibi hissettim bir an olsun. eski gunlere bir ozlem duyup kendimi morrissey in tarif edilemez sesine birakip sarkinin baslangicini moz seven sevmeyen herkese gonderiyorum.

(iyi madem - 29 Ocak 2008 11:37)

neden sonra ogrenecektim ki gecmiste bu sarkiyi dinlerken icine burundugum utanma hissinin literaturde bir adi varmis: isildemek.

simdi bir de, morrissey'in bu sarkiyi senin icin yazmis oldugunu dusun. sen kaciyorsun, morrissey seni kovaliyor "ehehehe" diyerek. kapidan kovuyorsun, bacadan giriyor; o yeni turku sarkisindaki gibi bir gece ansizin geliyor, kotunun kicinda mor ciceklerle. ustelik solo doneminde, sarki yazarliginin son demlerinde, o eski miserable coollugu gitmis, olmayan, yakismayan bir sakillik gelmis, bar/bar; grudges/judges gibi kafiyelerle ince edebi zevkinle dalga geciyor adeta, arsizca, umarsizca, yarali bir kurt gibi uluyarak. kafayi sana takiyor, aleme afise ediyor butun kinky sirlarini da. ustune bi de sarki yaziyor. daha da ilgilenmezsen agliyor, zirliyor, kafani dusuruyor. suphesiz ki, morrissey'i ignore eden insan, tarifsiz acilarin esigindedir. bir gun morrissey tarafindan kovalanacak olursaniz, kacmayin, olu taklidi yapin, o zaman saldirmiyormus.

(glass sealed - 1 Ağustos 2010 05:08)

bunun türkçesi, "gönül kaçanı kovalar, peşine düştüm yar.." yada "sende gurur, bende inat. kim kime pes edecek bakalım" şeklinde coverlandı. ilki oya boraya ikincisi esra özmene aittir..

(yanilgi - 31 Aralık 2002 00:28)

"beware i bear more grudges than lonely high court judges" gibi çılgın sözlere sahip şarkıdır. mozcuğum sen dev bir kedisin ve bu konuda seni ikna edicim.

(zoltan putatapan - 10 Ocak 2012 20:07)

sozleri de aynen soyledir:

the more you ignore me
the closer i get
you're wasting your time
the more you ignore me
the closer i get
you're wasting your time

i will be
in the bar
with my head
on the bar
i am now
a central part
of your mind's landscape
whether you care
or do not
yeah, i've made up your mind

the more you ignore me
the closer i get
you're wasting your time
the more you ignore me
the closer i get
you're wasting your time

beware !
i bear more grudges
than lonely high court judges
when you sleep
i will creep
into your thoughts
like a bad debt
that you can't pay
take the easy way
and give in
yeah, and let me in
oh, let me in
oh let me ...
oh, let me in
it's war
it's war
it's war
it's war
it's war
war
war
war
war
oh, let me in
ah, the closer i get
ah, you're asking for it
ah, the closer i get
ooh, the closer i ...

(edved - 25 Eylül 2003 01:02)

siyah/beyaz olmayan ancak kahverengimsi somonumsu bir rengin hakim olduğu videosuyla birlikte benim için 1994 yılına damgasını vurmuş morrissey kaydı.

ön ve arka kapağındaki fotoğraflara, b-side parçalarına^** karşı konulamaz bir yakınlık duyulan single.

[dar ve karanlık bir koridorda tavandan sallanan pek çok lamba altında ilerleyerek bize doğru yaklaşır morrissey... duvarlarda bu single kapağındaki fotoğrafın olduğu afişler... ve ufak güzel bir kız... üzerinde "angelic upstarts" t-shirtü ve kafasında güzellik yarışması birincilerinin taktığı tarzda bir prenses tacı... single kapağındaki fotoğrafın olduğu afişin tutuşması bir biçimde... elini uzatır bize doğru "let me in" diye içli içli yalvarırken... onu nasıl geri çevirebilir ki herhangi biri... ve o, köşeye sıkışan adam, daha da yakınlaşır... birileri onu görmeyi reddettikçe...]

(sleepflower - 5 Ekim 2003 04:30)

bu kadar kararlı bir morrissey, pek de alışkın olunmayan cinsten.
"her zaman bir umut vardır" nosyonundan olsa gerek...yoksa şimdiye çoktan vazgeçmiş olması ...kendini yollara vurmuş olması gerekiyordu. morrisseyesk "miserable" edebiyatı değil bu. kapıdan kovulup bacadan giren cinsinden bir yüzsüzlük, kararlılık sözkonusu.

hatta videosu bile beklenmedik bir biçimde çok iyi...mozun videolarını pek beğenmem - olmasa da olurmuş derim hep.
ama moz çekimlerde şeytan tüyünü takmayı eksik etmemiş. abartılı teatrallik her zamakinden daha fazla yakışmış kendisine.

(talkingheads - 6 Mart 2006 21:53)

seviyorum işte var mı diyeceğin yüzsüzlüğünde bi şarkı. en azından her dinlediğimde hatırlatıyo bana.

(dissolved girl - 1 Nisan 2006 21:49)

bir morrissey sarkisi. genel gecer ask prensibiymis galiba.

(zomzom - 28 Ocak 2000 19:53)

you're wasting your time.

hastasiyim..

(disq - 7 Şubat 2000 22:32)