bu seneyi de boş çıkarmayayım diyen ang lee'nin mayısta yine cannes'da yarışacak filmi. dolu bir oyuncu kadrosu var. hayranlarını sevindireceğe benziyor. fragmanı : http://www.youtube.com/watch?v=7iq8z2wdbko

(nihilanth - 26 Nisan 2009 16:38)

ang lee'nin cannes film festivalinde altın palmiye ödülüne aday gösterildiği film.

edit: ödülü aldığını yazmıştım ancak alamamış, düzellttiği içinsaksak turizmin yavsak yolcusu'na teşekkür ederim.

(vasiyet - 10 Temmuz 2009 18:39)

woodstock 69'a ev sahipliği yapan ailelerden birinin, festival alanının ayarlanmasında biraz rolü olan oğlunu anlatan film. filmin en başında bu rolü yerine getiriyor zaten. ondan sonra filmin ne anlattığını ben anlamadım.

şimdi şöyle bir sorun var: başroldeki insan ilginç bir insan değil. hadi evden gitmek, kendi hayatını kurmak istiyor, cinsel tercihleri şaibeli; annesi bir garip para hastası, babası kendi halinde bir adam. bu aile hakkında söylenebilecek en ilginç şeyler bunlar iken bu aileyi anlatılır kılabilen nedir, bunu pek anlayamadım ki ben...

ikinci sorunum şu: pek seyredilesi insanların olmadığı bu film, festivallerin, konserlerin en efsanesi, en mitleşmişi, acısıyla tatlısıyla en ilahisi kabul edilen woodstock 69'da geçiyor. savaşa karşı bir protesto, bir nevi ayaklanma kabul edilebilecek olan bu konseri mümkün kılan şey müzik. müzik dünyasında da en sevilen isimlerden, yine bu festivalde sahne almış janis joplin, joe cocker, jimi hendrix, joan baez, greatful dead, santana, mountain, creedence clearwater revival, sly and the family stone, the who, jefferson airplane gibilerinin bu filmde birazcık da olsa olmasını istiyor insan. en azından bir iki kuple.

toparlayayım şimdi iki sorunumu: arkadaşım, hikayen ilginç değil, bunun filmi olmaz. e hadi hikayeni tarihin en muhteşem müzik organizasyonlarından birine kurmuşsun oradan belki kurtarabilir diye, e müzik nerede abi? yok! görüntülerinin haklarını satın alamamışsındır belki ama uzaktan bir yerden sesi gelsin bari.

neyse sakin olayım. sonuç itibariyle sade bir film. filmi yapanların bunları okuma şansları olsaydı kesinlikle olumsuz eleştiri yazmazdım ama bu durumda bok gibi bir film diyebilirim galiba. beğenmedim pek. ilk defa zaman öldürdüğümü hissettim, ki ben hep boş işlerle uğraşan bir insanım normalde.

(cuvara - 3 Aralık 2009 09:02)

hicbir konser sahnesi goremeyerek hayal kirikligina sevk etmi$ film.
ha geldi, gelecek derken bir baktim ki konserler de film de bitmi$. hayret.

(burcix - 11 Ocak 2010 07:42)

ankaralılar için şu sıralar kızılırmakta oynamakta olan filmdir..

(gosdex - 29 Ocak 2010 20:05)

paul dano'nun acid aldığı sıradaki kafayı bulma sahneleri, renkler, desenler, kaymalar, yaymalar... süper.
organizatör michael lang'i de filmde kendi rolünde -güzel yeleğiyle- izliyoruz.

(luna - 5 Şubat 2010 14:51)

konser gostermeyerek beni de uzdu. oyle ki filmin son be$ dakkasinda "lan bunlar ba$aramadi galiba, elektriklerde sorun vardi zaten yapamadilar konser monser" diye du$undum ama yapmi$lar, etrafi bok goturuyodu.

butun filmi izleyecegime bir tek asit sahnesini izlesem de olurmu$, daha guzeldi.

anne ve babanin para koparmaya gelen mafya elemanlarini tepmesi, hem transseksuel hem bodyguard olan ablanin (o aktoru de gozum cok pis isiriyor kimdi lan o?) tavirlari ve muhabbeti, ba$roldeki tipin barda diger tiple opu$mesi filan ho$ detaylardi. ama ho$ detaylarla boluk porcuk bir senaryo olmu$ bu boyle, butune tamamlanamami$ maalesef.

bir de ang lee hayatinda hic (bir kere bile) bir festivale gitmemi$. bilmiyorum gitseydi daha mi iyi bir film cekerdi.

(willow is still blessed - 12 Şubat 2010 02:54)

konu olarak bir festivalin, müziğin ya da bir hayat anlayışının insanlar üstünde ne gibi değişiklikler yaratabileceğini göstermek isteyen film aslında. jake' in, anne ve babasının ve billy' nin bu festival süresince yaşadıkları duygular biz seyircilere gösterilmek istenmiş. woodstock ruhunun insanlar üstündeki etkisine vurgu yapılmış. bunlara değinmek istediği için de ang lee' nin konser görüntülerine ve en önemli olay olarak vietnam savaşına böyle yüzeysel eğildiği gerçeğini görmekteyim.

(anti silence - 5 Nisan 2010 02:58)

sinemada gördüğüm en gerçekçi lsd deneyimi tasviri olan film. bir diğer başarılı psikedelik^*** film için (bkz: blueberry)

(bubez laab - 28 Şubat 2012 00:52)

konser alanını göreceğim diye bekle bekle çatladığım ve hiç göremediğim film. masraftan mı kısmışlar, paraları mı bitmiş lan, diye düşünmeden edemiyor insan. ama şu da var ki woodstock ın filmi değil bu, elliot'un filmi. yani film boyunca izlediğimiz elliot'un woodstock'ın da yardımıyla yaşadığı değişim. bu anlamda düşününce tutarlı duruyor ama be adam evinin önünde woodstock konseri veriliyor lan, insan bir kere mi gidip bakmaz?

ama şu var, bu düşük bütçeli bir bağımsız film filan olsaydı asıl odağının karakterin kişiselliği olmasını anlardım ama filmin ne kadar kocamaaan paralarla çekildiği belli. adamlar woodstock atmosferini dehşetle yeniden yaratmışlar. ve demek istiyorum ki, o parayla daha iyisi yapılabilirmiş. elbette ki izlemeye değer ama.

(hippi jojoba - 10 Temmuz 2013 11:31)