Æon Flux ' Oyununun Konusu : Æon Flux is a video game starring Charlize Theron, Troy Baker, and Chuck Huber. A video game based on the hit movie.
dun gece bir kanalda izlerken farketmeden gecemeyeceğiniz muhtesem mekanlar barındıran, gercek konseptine ne kadar bagli kalınmıs bilemem ama icerdigi bu mekanlar sayesinde bence heyecan verici bir atmosferi olan izlenebilir bir aksiyon filmi... mekanların hemen hepsi berlin de cekilmis; (merak ettim buldum hepsini)anatomical theatre (monicanların konsülü)bauhaus müzesi ( aeon flux'ın kardeşinin naaşı taşınırken önünden geçtiği rampalı "mükemmel" yer)baumschulenweg krematoryumu (trevor tayfasının toplantı yaptığı yer)buga park ( ayakları da el bicimideki hatunla beraber a.f. ın koşturduğu peyzaj)hayvan barınağı (tierheim)
(tremere - 21 Aralık 2010 09:48)
süper film. 2 saat boyunca bilimum enteresan kiyafetler icerisinde charlize theron var, baska da bisi yok. daha n'olsun.severek izledim, ikincisini ceksinler yine izlerim..
(dr shephard ameliyathaneye - 30 Kasım 2011 09:31)
hani ingilizcede bir kelime vardir, wicked diye, seytani, hastalikli, utanmaz vsvs anlamina gelir. iste o kelimenin cok sonradan aeon flux i tanimlamak icin icat edildiginden kuskulaniyorum; sadece ve sadece wickedly brilliant diyebilmek icin. orumcek vucuduyla duz duvara tirmanan, gozunun yasina bakmadan onune cikani deviren aeon hakkinda benim aklima ilk gelen sey, sahane soz: "technology has no sex, but its representations do". sado-mazo egilimler bir cizgi filme bu kadar yakisabilir, tekno-fetisizm ancak bu kadar estesize edilinebilirdi heralde.
(thessaly - 22 Eylül 2003 06:39)
çizgi filmini izlemek nasip olmamış olsa da, şöyle bir araştırma yapınca, aeon'un düşmanı mı aşığı mı hernesi olduğunu tam çözemediğim trevor denen karakteri canlandıracak kişinin marton csoaks (namı diğer celeborn) olmasına anlam veremediğim film. karakter bu: http://www.disrecognizedspace.org/misc7.htmloynayan bu: http://www.warofthering.net/…racters_celeborn_5.htmyani oraya bir james marsters (bkz: spike) koyulucaktı da film, film olacaktı. ah ah..
(auroriel - 7 Ocak 2005 11:11)
aeon flux konseptini hic bilmeyenlere anlatmak icin 2 saatlik filmin 1 saat 55 dakikasini harcayip son 5 dakikada da filmi baglayarak hadi gec oldu artik siz eve gidin yatin diyen film.. ha charlize theron guzel olmus mu, olmus.. vermisler destekli padleri, alttan sikip ustten sisirmisler charlize'in liseli kiz ebadindaki goguslerini, giydirmisler sado mazo tadindaki kiyafetleri, devils advocate in depresyon karisi charlize olmus mu sana tas.. velakin o kadar sac bas kiyafet tasarlarken filmin butunlugunu unutmuslar o ayri bir mevzu.. gittiginiz aksam 9:30 seansinda: - ehohohoho olur mu lan oyle sey, yuh.. - nooluyo lan burda simdi, ne ki bu?? - ya mehmet cikalim ben eve gitmek istiyorummm, anlamadim bisiy ben :(- la la la kari nasi durdu ole.. - olm o kariya varya ole dururken bi koyacan ehieuheeh.. tarzi replikler duymazsaniz paranizi iade etmeyi vadediyorum.. hadi bakalim..
(imagine - 10 Aralık 2005 21:23)
işin aslı, esası için (bkz: blade runner)
(mustafa mahir - 19 Şubat 2006 23:18)
yetersiz ve de büyüleyici bir film. oyunculuk zayıf, kurgu kötü, aksiyon iyi organize edilmemiş. --- spoiler ---peki tüm bunların yanında neden aynı zamanda büyüleyici? çünkü sümer mitolojisiyle ilgilenenler için konunun nereden geldiği olabildiğince açık. sümer tanrılarına bir göz atalım isterseniz; anu: gök – anu en yüce tanrı, güçlü ve kuvvetli. göklere başınızı kaldırıp anu’nun haşmetini izleyin. anu’nun inanılmaz bir gücü var – ancak onu hiçbir zaman bütün şiddetiyle ortaya koymaz. sakin ve barış yanlısıdır. ancak görünümü kuvveti ifade eder. ona kim karşı koyabilir ki ? bütün tanrılar tahtının önünde diz çöker ve emirlerini süratle yerine getirirler. kalbinde ve içinde yedi şeytan barındıranlar hariç hiç kimse arzularına karşı koyamaz. tanrıların meclisinde anu başkandır. çoğunluğun isteklerini o toparlar. enlil: enlil kuvvetli ve korkunçtur. fırtınanın, gökgürültüsünün ve şimşeğin tanrısı. bütün tanrısal ve dünya güçleri onun gözünde hiçtir. geniş ve fırtınalı okyanus tanrıçası tiamat bile, şimşeklerle ona saldırdığında, karşı koyamamıştır. zafer günü başına bir şöhret tacı konmuştur. ancak enlil hiçbir zaman anu’nun seviyesine yükselememiştir. çünkü öfke ve şiddet her an patlamaya hazır bir şekilde, yıkıp yok etmek için, göğsünde tetikte beklemektedir. enlil istikrardan yoksundur. önceden tahmin edilemeyecek davranışlar sergiler. o hiçbir zaman anu gibi olamayacaktır. enki: su-tanrı. sümer-akad inançlarında evrenin ana öğesi su'dur. enki büyük yaratıcı tanrıdır, göğü ve toprağı o yaratnıştır, aynı zamanda tüm bilgeliktir ve bundan ötürüde büyüsel etkiler onun yardımıyla elde edilir, yaşam kaynağı olduğundan ötürü bolluğuda simgeler. sümer tapınaklarında enki'nin kendisi olarak bir kap içinde kutsal su bulundurulurdu, bu sudan içen hastaların iyileşeceğine ve güçsüzlerin güçleneceğine inanılırdı. (hatırlayın, filmde trevor aeon'a mesajını nasıl iletiyor?)nintu: bitki örtüsü – göklerin altındaki herşeyin annesi nintu’dur. her çim, her bitki ve her ağaç ondan fışkırır, buğday ve arpa da. her hayvan ve her böceğin soyu ondan gelir. insanoğlu da rahminden çıkmıştır. yavrularını besleyen ana toprak. iyilikleri sonsuz ve ölçülemez. filmimizde sırasıyla bu yukarıdaki isimler yadigar, oren, trevor ve una flux olarak sıralanmış. 7b genetik line'ı başarı kazanan line bu senaryoda. yani havva oradan çıkma. peki lilith kimdi? adem'in seçmediği eşi, sonradan lucifer'e atfedilen, dişi gücün sembolü olan lilith. pek çok kaynakta kızıl saçlı olarak resmedilen llilith. monicalılar? filmde monicalılara emirleri veren kimdi ki? bu arada isterseniz temsili bir sümer tapınağı resmini internette arayın ve bakın neye benziyor? günümüzün tüm inançlarının temelinde sümer panteonu olduğunu göz önüne alırsak bu film çok enteresan bazı fikirler getiriyor akla. --- spoiler ---mitoloji, efsane, kutsal metin bilmem, işim olmaz diyenler içinse kötü ve geyik bir film işte.
(feritciva - 22 Şubat 2006 12:13)
hic uzun uzun yazmaya gerek yok (bkz: rezalet) cok "cool" gozukmesi gereken ilk sahneden ne kadar dandik oldugu anlasiliyor: (spoiler uyarisi filan da yapmiyorum, bu film spoil olsa ne olur olmasa ne olur) dikkat cekmeden iki kisinin kalabalik bir mekanda canta degistirmesi numarasini bilirsiniz. bu hiyarlar konsepti alip 23.yya tasiyalim diye french kiss yoluyla bir hap degistirme fikrini ortaya atmislar. iyi guzel de simdi sahneyi dusununce oturdugum yerde sinirlendim. iki insan birbirlerine dogru yuruyorlar, sozde cok gizliler, caktirmiyorlar. sonra hop diye birbirlerinin dudagini vantuzluyorlar 30 saniye boyunca (tekno muzik esliginde tabii ki, cool insanlar bunlar) akabinde de hicbirsey olmamis gibi devam ediyorlar. bravo ulan, boyle gizli bir degis tokus gormedim; 23.yyin bu yuzeysel iliski dunyasinda, bu ahlak cokuntusunde hic dikkat cekmez.tabii ikinci soru, bu hap ne ayak? aslinda guzel ve gercekci bir ayak olabilirdi ama uma thurman ayagi olmaktan kurtulamamis. yani hapi yutunca * beyindeki algi merkezlerinin harekete gecip, hapin icine kaydedilmis gorev bilgilerini bir halusinasyon esliginde ogrenmek guzel bir fikir. gorevimiz tehlikenin kendi kendini yakan disclerinden daha yenilikci. hadi halusinasyonda gorevi veren kisiyle muhabbet etmeyi de anladik, diyelim ki tum olasi cevaplari onceden kaydetmisler. ama kardesim, baska yerlerde hapi alanlarla ayni ortama gelip conference call yapmak nedir? bilmiyorum cizgi filmini, dergisini neyi varsa ama bu beni yikti, bitirdi. foton kusagi hapi midir nedir, alfa kanalindan baglanti kuruluyor. oyle bir imkan olsa ne ugrasayim dunyayi kurtarmakla filan, yattigim yerde atarim bir tane hap, tum alemle quake oynarim gozlerim kapali.konu zaten cok kotu anlatiliyor ve hic bir karakter umrunuzda olmuyor. filmin tek ilginc karakteri bir got, charlize theron'un gotu yani ama o bile bir noktadan sonra izleyeni bayiyor, latex'e dusman ediyor, o luzumsuz akrobatik hareketlerden birinde fazlaca gerilse de patlasa diye ic geciriliyor.diken seklindeki oynak cimler de cok luzumsuz olmus, tamamen israf, tamamen gosteris. zaten dik dursalar yine ayni etkinlikte olacaklar, charlize theronun koca gotunun aralarina dusup kurtulacak hali yok ya.hele bir son catisma sahnesi var ki aman aman. binbir taklayla milletin ortasina gectikten sonra dervis gibi donup etrafa ates ederek butun kotu adamlari oldurme ve hic vurulmama fikrini senaristler birliginin bir an once yasaklamasini diliyorum.baska da kayda deger bir detay yok; guncel doviz kuru 10 aeon flux = 1 blade seklinde, felaketin boyutunu oradan anlayin. (aslinda bu tam olmadi; bir kez aeon flux izleyecegime blade'i arka arkaya 10 kere izlemeyi yeglerim demek istemistim, doviz kuru filan derken karisti tabii, zaten ekonomiden anlamam)
(immanuel tolstoyevski - 3 Nisan 2006 16:21)
charlize theron'un kutu'su için izlenecek film...elle tutulur bir sahne yok... nasıl para harcanır bu filme anlamak gerçekten güç...
(tazafacan - 12 Nisan 2006 21:46)
"güzel mimari" denen yani icin. (bkz: berlin)yapimcilar set icin en uygun mimarinin brasilia'da oldugunu düsünüp, cekim iznini alamayinca, almanya'nin en güzel kentine yönelmisler. iyi de olmustur.
(camel - 11 Temmuz 2006 03:28)
Yorum Kaynak Link : aeon flux